Ortacalı Narenciye Üreticilerine Erken Kesim Uyarısı

Ortaca Ziraat Odası Başkanı Salim Özçöllü, portakal ve limon üretiminde erken kesim yapılmasının çeşitli olumsuzlukları da beraberinde getirdiğini belirtti.

Ortacalı Narenciye Üreticilerine Erken Kesim Uyarısı
Ortaca İlçe Tarım Müdürlüğü tarafından düzenlenen bilgilendirme toplantısına Ziraat Odası Başkanı Salim Çöllü, Ziraat Odası Ziraat Yüksek Mühendisi Ayşe Soltekin, İlçe Tarım Müdürü Şaban Sarıkaya, İlçe Tarım Müdürlüğü’nde görevli Ziraat Yüksek Mühendisi Dilek Ersoy, Belediye Hesap İşleri Müdürü Aliihsan Dural, Avkat Nasuh Keser ve Dalaman Narenciye Birliği başkanı ile komisyoncular ile narenciye üreticileri katıldı.Ziraat Odası Başkanı Salim Çöllü, narenciyede erken kesimin üreticilere zarar verdiğini dile getirerek yaptığı konuşmasında; “Geçen sene erken kesimden dolayı biraz sıkıntılarımız oldu. Bu dönemlerde Ağustos ayı geldi mi 5-15 ve 20 sinden sonra limonun son hattına geliyor. Limon 3.5 TL ye 4 ve 4.5 TL ye kadar piyasaya çıkıyor. Tüccarların aç gözlüklerinden gelmektedir. Bazı kötü niyetli tüccarlar hemen senin tarlandaki yetiştirdiğin narenciyeni aldım. Al şu kadar para, yarısına yakınını veriyor, narenciye bahçesine Ağustos Ayının 5-10 da; geçen sene olduğu gibi, daha limon sulanmadan kesim yapmaya başlıyor. Neticesinde bunu iç piyasaya sürünce geri geliyor, ihracata gönderiyor. Geçen sene olduğu gibi tırlar geri geliyor. Bunun sonucu üreticiye geliyor. Sattığımız limonun bir miktar parasını aldık ama geri kalan paramızı tüccardan alamıyoruz. Diğer üreticilerimizin elindeki ürünleri de bu nedenle elinde kalıyor, satamaz hale geliyor. Çünkü ihracat kapıları birden bire kapanıyor. Bu erken kesimi 3 yıldır uğraşıyoruz. En sonunda bakandan söz aldık. Buna göre ya bir genelge ya da bir kanunun çıkarılmasını sağlayacak. Tarım İlçe Müdürümüz muhtarlıklara bu konuda yazı yazdı. Erken kesimi önleyecek olan en başta suyun başı bizleriz. Malımızı sulanmadan erken kestirmeyeceğiz. Bakanlıklardan bu kanunu çıkartabilirsek veya genelge istediğimiz gibi çıkartabilirsek, bir tarım komisyonu kurulup, her yıl ürüne inceleyecek, mal eğer kesim seviyesine geldiyse limonun su seviyesi normal ise her şey normalse ondan sonra kesimine müsaade edecektir. Öbür türlü kestiği zaman hem üreticiye hem de tüccara ceza yaptırımı uygulanacaktır” dedi.Tarım İlçe Müdürü Şaban Sarıkaya da, Limon kesiminde kanun olarak yaptırım gücü yoktur. Halk bilinçlenmelidir. Halkımız kendi arasında bir olup, limonların sulanıp sulanmadığını tespit ettikten sonra belli bir tarihte limonların kesimini sağlamalıdır. İlçe Tarım olarak köy muhtarlıklarına yazılar yazdık, halkın bilinçlenmesini sağlamak istiyoruz” diye konuştu.Yeni Hal Kanunu hakkında bilgiler veren Belediye Hesap İşleri Müdürü Ali İhsan Duram ise, şunları söyledi: “11 Mart 2010 tarihinde 5957 sayılı sebze ve meyveleri ile yeterli arz ve talep derinliği bulunan diğer malların ticaretin düzenlenmesi hakkında kanun yayınlandı. Bu kanun tamamen üreticinin yanında, ancak ürün sizin tarlanızdan çıktıktan itibaren satış noktasına varıncaya kadar kontrol altında. Bun kim kontrol ediyor? İçişleri Bakanlığı, Maliye Bakanlığı, Ulaştırma Bakanlığı ve Sanayi ve Ticaret Bakanlığı. 4 bakanlığının ortak koordineli çalışmasından dolayı mal çıktığı yerden satış yerine kadar kontrol altında olacaktır. Sizin tarlanızdan çıkan ürününüz kasanızda kimin tarafından satıldığı, ne zaman ilaçlandı, ne gibi şeyler kullanıldığı hangi ziraatçı tarafından bakıldığı gibi bilgilerin hepsinin olması gerekmektedir. Hangi halden alındığı, nereye gittiğine dair bilgilerin hepsinin olması gerekir. Bizim belediye olarak üreticilere komisyonculara ve tüccarlara pankartlarla bazı uyarılar yaptık. Halde kayıtlı olmayan komisyonculara malınızı vermeyin, kayıtlı olanlara verin. Bunu niçin verdik? Yarın paranızı alacağınızda bizlerde sizlere yardımcı olabilmek için bu pankartları astık. Kayıtlı olan komisyoncularımızdan teminat mektupları istedik. Çoğunluğunu aldık. Vermeyen komisyoncularımızı da yılsonu değerlendirmelerimizde onların ilişiklerini keseceğiz. Daha iyi komisyoncuların Hale gelmesini sağlayacağız. Buradaki teminat mektuplarını istememizdeki gaye, yasada sizler Tüccara, satıcıya ürünü verdiğinizde size müstahsil makbuzu verecekler. Bu müstahsil makbunuzu aldığınızda komisyoncu sizin paranızı 15 gün içinde yasal olarak ödemek zorundadır. Komisyondan senet ve çek alırsanız bunun hiçbir geçerliliği yoktur. Çek ve senet işinizde savcılığa müracaat edersiniz. Onun işlem tarzı farklı olur. Müstahsil makbuzunda siz vergilerinizi göstereceksiniz. Komisyondan alamadığınız paranızı belediyeye geleceksiniz. Ben mal sattığım halde komisyoncudan paramı alamadım, sizden müstahsil makbunuzu istenecektir. biz Hal hakem heyetini toplayıp, Hal hakem heyetinin o kişinin parasını 15 gün içinde isteyeceğiz, vermediği takdirde elimizde bulunan teminat mektubunu çözüp, sizin paranızın ödenmesine sağlayacağız 01.01.2012 tarihinden itibaren bu iş risklidir. Biz üretici haliyiz Tüketici haller ise İstanbul, İzmir, Samsun gibi Ankara gibi ve diğer büyük şehirlerdeki hallerde komisyoncu götürüp, teslim ettiğinde oranın hali belediyeden rüsum parasının belli bir oranını istiyor Bizden kaçak giden olursa, bunları geri çevireceklerdir. Malınız zarar görecektir. Sizlerde bu işten zarar görürsünüz Belediye olarak titiz davranmaya çalışıyoruz”Yaşanabilecek hukuki sorunlara değinen avukat Nasuh Keser de, malın tüccar tarafından alındığında verilen çekler hakkında üreticilere bilgiler verdi. Keser, çekler üzerinde çeki veren kişinin mutlaka kimlik numarası ve arkasında cirantasının olması gerektiğini sözlerine ekledi.
Kaynak: İHA