Karabulut Ailesi`nin Avukatından Adli Tıp`a Sert Tepki
Cem Garipoğlu`nun, liseli Münevver Karabulut`u öldürdüğü gerekçesiyle yargılanmasına bugün devam edildi.
Sanık Garipoğlu`nun hazır bulunduğu duruşma ertelenirken, Karabulut Ailesi`nin avukatı Rezzan Epözdemir Adli Tıp Kurumu`ndan gelen rapora tepki gösterdi
Çıkışta açıklama yapan Avukat Epözdemir, "Bizim Adli Tıp Kurumu`nu tazminata mahkum etmemiz hasebiyle aramızda bir husumet vardır. İddia makamı Nida Garipoğlu`nun, Cem Garipoğlu ile birlikte cinayete iştirak ettiğine dair iddianamesini tanzim etmiştir. En önemli deliller bu iki gömlek ve içliktir. Savcılar da bu gömlekler ve içliklerde bulunan kan lekelerinin `yeri silme ile bulaşamaz, sıçrama ve fışkırma ile oluşabilir` demişlerdir. Bu demek ki eylem vuku bulurken Nida Garipoğlu oradaydı. Buna rağmenAdli Tıp Raporu bir türlü dosyaya gelmiyor" dedi. Rezzan Epözdemir, 1 Ağustos`ta tanzim edilen raporun, UYAP üzerinden mahkemeye yollandığını ifade ederek, "Niçin bu yapılıyor. Raporu duruşmada öğrenelim, ayrıntılı beyanlarımızı sunamayalım, kamuoyunun tepkisi alınmasın diye son gün UYAP üzerinden geliyor. Rapor, `sıçrama ve fışkırma değil, Cem Garipoğlu`nun iddia ettiği gibi yerleri silme, sürtme ya da çamaşır sepetinden bir başka cisimden bulaşmıştır` şeklinde geliyor. `Mahkeme heyetinin bilgisine` diyesunuluyor. Bu çok manidar bir cümledir. Sanık Nida Garipoğlu`na isnat edilen `cinayete iştirak` suçlamasını bertaraf etmek amacıyla hazırlanmış, objektiflikten uzak, hukuk adına utanç verici bir rapordur. Bahsi geçen çamaşır sepetindeki diğer çamaşırlarda kan yoktur. Bu yüzden başka bir cisimden bulaşmasına da imkan yoktur. Adli Tıp`ın saygınlığı tartışılır haldedir. Türkiye`nin çok ciddi bir yargı reformuna ihtiyacı vardır. Münevver Karabulut katledildi" diye konuştu
Bir dahaki duruşmada savcının esas hakkında mütalaa vereceğini belirten Rezzan Epözdemir, karar aşamasına gelindiğini ifade etti. Epözdemir, "Hrant Dink`in vefatına benzer bir olaydır. Orada da yaş küçüklüğü ve tasarlama vardır. Sanık 18 yaşını doldurmadığı için 21 yıl 6 ay ceza verildi. Bu üst sınır olduğu için aileyi ve meslektaşlarımızı kısmen de olsa tatmin etti. Şüphesiz Hrant Dink Türkiye için çok kıymetli bir aydındır. Bu olay biraz daha farklıdır. Verilecek 22 yıllık bir ceza ne aileyi, nebizleri, ne de Türkiye`yi tatmin edecektir. Bizim beklentimiz 24 yıl" açıklamasında bulundu.
Öte yandan, duruşma nedeniyle adliye önünde toplanan kadınlar, attıkları sloganlarla Karabulut Ailesi`ne destek verdi
Kaynak: İHA
Çıkışta açıklama yapan Avukat Epözdemir, "Bizim Adli Tıp Kurumu`nu tazminata mahkum etmemiz hasebiyle aramızda bir husumet vardır. İddia makamı Nida Garipoğlu`nun, Cem Garipoğlu ile birlikte cinayete iştirak ettiğine dair iddianamesini tanzim etmiştir. En önemli deliller bu iki gömlek ve içliktir. Savcılar da bu gömlekler ve içliklerde bulunan kan lekelerinin `yeri silme ile bulaşamaz, sıçrama ve fışkırma ile oluşabilir` demişlerdir. Bu demek ki eylem vuku bulurken Nida Garipoğlu oradaydı. Buna rağmenAdli Tıp Raporu bir türlü dosyaya gelmiyor" dedi. Rezzan Epözdemir, 1 Ağustos`ta tanzim edilen raporun, UYAP üzerinden mahkemeye yollandığını ifade ederek, "Niçin bu yapılıyor. Raporu duruşmada öğrenelim, ayrıntılı beyanlarımızı sunamayalım, kamuoyunun tepkisi alınmasın diye son gün UYAP üzerinden geliyor. Rapor, `sıçrama ve fışkırma değil, Cem Garipoğlu`nun iddia ettiği gibi yerleri silme, sürtme ya da çamaşır sepetinden bir başka cisimden bulaşmıştır` şeklinde geliyor. `Mahkeme heyetinin bilgisine` diyesunuluyor. Bu çok manidar bir cümledir. Sanık Nida Garipoğlu`na isnat edilen `cinayete iştirak` suçlamasını bertaraf etmek amacıyla hazırlanmış, objektiflikten uzak, hukuk adına utanç verici bir rapordur. Bahsi geçen çamaşır sepetindeki diğer çamaşırlarda kan yoktur. Bu yüzden başka bir cisimden bulaşmasına da imkan yoktur. Adli Tıp`ın saygınlığı tartışılır haldedir. Türkiye`nin çok ciddi bir yargı reformuna ihtiyacı vardır. Münevver Karabulut katledildi" diye konuştu
Bir dahaki duruşmada savcının esas hakkında mütalaa vereceğini belirten Rezzan Epözdemir, karar aşamasına gelindiğini ifade etti. Epözdemir, "Hrant Dink`in vefatına benzer bir olaydır. Orada da yaş küçüklüğü ve tasarlama vardır. Sanık 18 yaşını doldurmadığı için 21 yıl 6 ay ceza verildi. Bu üst sınır olduğu için aileyi ve meslektaşlarımızı kısmen de olsa tatmin etti. Şüphesiz Hrant Dink Türkiye için çok kıymetli bir aydındır. Bu olay biraz daha farklıdır. Verilecek 22 yıllık bir ceza ne aileyi, nebizleri, ne de Türkiye`yi tatmin edecektir. Bizim beklentimiz 24 yıl" açıklamasında bulundu.
Öte yandan, duruşma nedeniyle adliye önünde toplanan kadınlar, attıkları sloganlarla Karabulut Ailesi`ne destek verdi
