Yüksek Nem Tehlikeli

Uzmanlar, kronik hastalığı olanlar ile yaşlılar, özürlüler ve hamilelerin sıcak havalara ve yüksek nem oranına dikkat etmesi konusunda uyardı.

Bartın Sağlık Müdürü Dr. Osman Nacaroğlu, son günlerde artan sıcaklıkların, birçok hastalığa davetiye çıkarttığını belirtti. Dr. Nacaroğlu, sağlıklı insanların bile tedbirli olması gereken sıcak havalarda özellikle kalp-damar, astım, KOAH, hipertansiyon, diyabet gibi kronik hastalıkları olanların, yaşlıların ve hamilelerin, özürlülerin daha fazla dikkatli olmaları ve sıcak hava ile beraber nemin de oluşturduğu olumsuz etkilerden kaçınmaları, gün içerisinde acil durumlar olmadığı sürece saat 10.00 ile 16.00 arasında dışarı çıkmamaları gerektiği konusunda uyardı. Sağlık Müdürü Dr. Osman Nacaroğlu, "Sıcak ve nemli havalarda kalp hastaları çok dikkatli olmalıdır. Aşırı sıcak ve nemli havanın özellikle kalp damar hastaları, hipertansiyon ve kalp yetersizliği olan hastalar için artmış bir risk oluşturduğu unutulmamalıdır. Vücut ısısını sabit tutan en önemli mekanizmalardan biri cildin kan dolaşımıdır. Cildi besleyen damarlar soğukta büzüşerek, sıcakta ise genişleyerek vücuttaki ısı kaybını azaltmaya veya artırmaya çalışır. Bu durum kalbin daha fazla çalışmasını gerektirir. Kalp yetersizliği bulunan hastalarda kan akımının ağırlıklı olarak cilde yönlenmesi, hayati organlara olan kan akımının azalmasına yol açabilir. Aşırı sıcaklarda kalp krizleri artıyor; Aşırı sıcak ve nemli günlerde, kalp krizi geçiren veya kalp ve damar hastalığı nedeni ile yaşamını yitirenlerin sayısı artış göstermektedir. Aşırı sıcak dalgalarının yaşandığı yıllarda yapılan gözlemsel çalışmalarda özellikle yaşlı ve aynı hastalıkları olan hastaların daha fazla etkilendiği görülmüştür. Hipertansiyon hastalarının ilaçlarını yaza göre düzenlenmesi gerekir. Hipertansiyonu bulunan ve idrar söktürücü ilaçlar kullanan hastaların yeterli miktarda sıvı almaları çok önemlidir. Aksi takdirde ani tansiyon düşmeleri, böbrek fonksiyonlarında bozulmalar ortaya çıkabilir. Bunun yanında tansiyon düşürücü olarak kullanılan ilaçlardan alan bazı hastaların sıcaklarla birlikte bacaklarında ve ayak bileklerinde gözlenebilen şişliklerde artış olmaktadır. Bu durumdaki hastalar tuz kısıtlamasına biraz daha fazla dikkat etmelidir. Hipertansiyon çoğunlukla herhangi bir şikayete yol açmayan bir hastalık olduğundan çoğu hasta kan basıncındaki değişikliklerin farkına varamaz. Özellikle mevsim değişikliği dönemlerinde kan basıncındaki değişiklikleri daha yakından izlemekte yarar vardır. Bu nedenle, yüksek tansiyonu bulunan hastalar yaz aylarında herhangi bir sorun yaşamamak için doktorlarına danışmalıdır. Böylelikle bu hastaların ilaç kullanımları eğer hekimleri tarafından gerekli görülürse yaz dönemi için yeniden düzenlenebilir. Yüksek sıcaklıklar ve nem, solunum yolu kronik hastalarını da olumsuz etkilemektedir. Sıcak hava ve nem özellikle astım başta olmak üzere, solunum yolu rahatsızlıkları bulunan hastalar için de yüksek risk oluşturmaktadır. Akciğerlere ulaşan havanın ısı ve nemi hava yollarını etkileyerek astım bulgularının başlamasına neden olabilir. Sıcak hava ve yüksek nem astımda bulguların ortaya çıkmasına neden olan tetikleyici faktörler arasında yer alır. Astımlı olgular için ortamdaki havanın en uygun nem miktarı yüzde 30-50 arasıdır. Türkiye‘de ve Bartın‘da etkili olan alan sıcak hava ve yüksek nem astımlı hastalar için uygun değildir. Astımlı hastaların klimalı ortamlarda bulunmalarının daha faydalıdır. Sıcak ve nemli günlerde astımlı hastaların klima cihazlarından yararlanmaları, dış ortam aktivitelerini azaltmaları ve egzersizden kaçınmaları yerinde olur. Bununla birlikte doktorları tarafından kendilerine önerilen astım ilaçlarını kullanmaları gerekir. Bu gibi durumlarda ilaç ihtiyaçları artabilir. Astım bulgularını kontrol altına almakta problemi olan hastaların, ilaç dozları artırılabilir. Havadaki yüksek nemin ev içi ortamdaki küf sporları ve ev tozu akarları, ev dışı ortamda küf sporları gibi alerjenlerin artmasına da neden olmaktadır. Küresel ısınma nedeni ile polenler daha erken ve daha uzun süre atmosferde kalmakta ve ayrıca alerjenik yapıları etkilenebilmektedir" dedi.

DİYABET HASTALARI DİKKAT

Bartın Sağlık Müdürü Dr. Osman Nacaroğlu, sıcak ve boğucu havaların, diyabet hastalarında kalp ve damar sorunlarına yol açabileceğini de belirtti. Dr. Nacaroğlu şöyle konuştu.

"Diyabetliler tatil için temiz havalı yaylaları tercih etmeli. Diyabet hastalarının, artan sıcaklarda kalp ve damar sorunu yaşamamaları için, tatillerini deniz kenarları yerine oksijeni bol yaylalarda geçirmeleri öneriliyor. Tatil tercihini denizden yana kullanan hastaların, denizde bile özel ayakkabı giymeleri gerektiği bildirildi. Diyabet hastalarının birçoğu, aynı zamanda hipertansiyon ve kalp hastasıdır. Bu açıdan yüksek sıcaklık, nem ve buna bağlı yüksek basınç sağlıklarını olumsuz etkiler. Bu nedenle, hastalarımıza özellikle yaz aylarında çalışma programlarını ve tatil tercihlerini mümkün olduğunca sağlık durumlarını göz önüne alarak yapmalarını öneriyoruz. Güneş ışınlarının dik geldiği öğle saatlerinde kapalı yerlerde bulunmaları, açık alanlarda ise mutlaka şapka kullanmalarını tavsiye ediyoruz. Tatil tercihlerini denizden yana kullanan diyabetlilerin, giyecek ve yiyeceklerini özenle seçmeleri gerekiyor. Diyabet sinir uçlarını etkileyerek, his kaybına neden olur. Bir diyabet hastası sıcaklığı hissetmeden sıcak kumların üzerinde yürüyebilir ancak, bu çeşitli yanık ve yaralara yol açar. Diyabet hastalarının dolaşım bozukluğu nedeniyle yaralarının güç iyileştiğini dikkate alırsak, gözden kaçan bir kesik, büyük sorunlara neden olabilir. Hastalar, sıcaklığın etkisiyle aşırı su kaybettiklerinden bunu telafi etmelidir. ayak parmak aralarında mantar olan şeker hastalarına (diyabetliler), ayaklarda yara oluşumuna neden olabileceği tehlikesi nedeniyle parmak arası terlik giymemelerdir. Mümkün olduğunca sıcak ortamlardan kaçınmak, serin, gölge, havalandırması iyi yerlerde ya da klimalı ortamlarda bulunmak, bol su, sıvı, ağır ve yağlı olmayan gıdalar tüketmek gerektiği, sıcak ortamdan uzaklaşılamıyorsa, sık duş alarak vücut ısısının dengelenmeye çalışılmalıdır. Yaz aylarında hareket artışı ve daha düşük kalorili gıdalar tüketerek, şeker kontrolünün kolaylaştırıp, ilaç ve insülin ihtiyacı azaltılmalı ve diyabet hastaları yaz aylarında daha sık şeker kontrolü yapmalıdır. Kontrol altında olmayan şekerin vücutta susuzluğa neden olmaktadır. Tatlandırılmış, şeker eklenmiş soda yerine sadeleri tercih edilmelidir. Meyve suları şeker içerdiğinden çok tüketilmemelidir. Susuzluğu artırdığından alkol ve kafeinli içecekler tercih edilmemelidir. Güneş altında, sıcakta çok kalınmamalıdır. İnsülin sıcakta hemen bozulur. Yazın soğukta saklama koşullarına daha çok dikkat etmeli, buzdolabında muhafaza edilmelidir. Kronik hastalıkları olanlar,yaşlılar,hamileler ve özürlüler özellikli durumları nedeni ile daha fazla önlem alarak bu sıcak günleri geçirmeye çalışmalı ve bunları yaşam şekli halinde uygulamalıdırlar."

Bartın Sağlık Müdürü Dr. Osman Nacaroğlu, "Sıcak hava ve nemden etkilenmemek için herkesin uyması gereken yaşam şekli ise terlemeyle oluşan sıvı kaybını önlemek amacıyla sıvı alımınıza dikkat edin. Ağır yiyeceklerden uzak durun, sık sık duş alın, öğlen sıcak vakitte dışarıda kalmayın. Kullandığınız ilaçlarınız varsa daha dikkatli kullanın yetersiz geliyorsa aile hekiminize başvurun" dedi.

Kaynak: İHA