Artçı Sarsıntıların Yaşandığı Simav’Da Halk Evlerine Girmeye Korkuyor
Kütahya‘nın Simav ilçesinde, 19 Mayıs‘ta meydana gelen 5.9 büyüklüğündeki depremin yaraları sarılmaya çalışılıyor.
Kütahya‘nın Simav ilçesinde, 19 Mayıs‘ta meydana gelen 5.9 büyüklüğündeki depremin yaraları sarılmaya çalışılıyor. İlçe, 28 Haziran’da 4.9 büyüklüğündeki artçı depremle yeniden sarsıldı. Evleri ağır ve orta hasarlı olanlar çadırlarda yaşamaya devam ediyor. Hasarsız ve hafif hasarlı olanlar ise ilk depremin korkusunu üzerlerinden atmaya çalıştıkları sırada, 4.9’luk artçı sarsıntıyla birlikte korkuya kapılarak yine çadırlara döndü.
Binlerce artçının yaşandığı Simav’da yaklaşık 10 bin kişi, Kızılay ve bazı derneklerce dağıtılan çadır ve prefabrik evlerde yaşamını sürdürmeye çalışıyor. Devlet, ilçede evleri ağır hasar görenlerin konut ihtiyaçlarını karşılamak için yoğun bir çalışma başlattı. TOKİ tarafından üç bölgede toplam 928 kalıcı konut, bir cami ve 32 derslikli iki ilköğretim okulunun ihalesi yapıldı. Binaların inşaatına başlanırken çalışmaların hızla ilerlediği öğrenildi. Afet ve Acil Durum Müdürlüğü tarafından Muradınlar Mahallesi‘nde yaptırılan 20 metrekare büyüklüğündeki 200 prefabrik konutun 104’ü tamamlandı.
Simav‘ın şantiyeye döndüğünü, 7 ilköğretim ve lisenin temelinin atıldığını belirten Kaymakam Yüksel Ünal, "Çalışmalar büyük bir hızla devam ediyor. Ağır hasarlı kamu binaları yıkılıyor. Yeni kaymakamlık binasının ihalesi yapıldı. TOKİ, binalarda ilk dört katı bitirdi” diye konuştu. Yunus Emre konutlarının yapımını üstlenen Renko İnşaat Proje Müdürü Enes Paşa, içerisinde banyosu, mutfağı, yatak odası olan 20 metrekarelik evlerin 104’ünün hazır olduğunu, diğerlerini de en kısa sürede tamamlayacaklarını söyledi.
ÇADIRKENTTE KALANLAR ELEKTRİK VE BANYO İSTİYOR
Depremin ardından evlerini terk ederek Kızılay’ın kurduğu çadırkentte yaşamaya başlayanlara her gün üç öğün sıcak yemek dağıtılıyor. Depremzedeler, en büyük sıkıntılarının çadırlarda elektriğin ve banyo yapacakları bir yerin olmamasını gösteriyor. Evleri hafif hasarlı olmasına rağmen çadırkentte kalmaya devam edenlere yemek verilmeyeceği şeklinde kulaktan kulağa dolaşan bilgiler depremzedelerin tepkisine sebep oluyor.
Evine dönmesine rağmen 4,9 büyüklüğündeki artçı sarsıntının ardından tekrar çadırkente geldiğini anlatan Sevim Karaaslan, “Evleri hafif hasarlı olanlara verilen yemeklerin kesileceği söyleniyor. Evim hafif hasarlı ama korkudan yemek yapacak kadar bile evde kalamıyorum. Umarım yemek konusunda böyle bir uygulama yapmazlar” dedi.
Baklava ustası olan 3 çocuk babası Mehmet Uğur Eryılmaz, bütün yardımların ev sahiplerine gittiğini iddia etti. Simav’da kirada oturduğunu, depremin ardından çadıra yerleştiğini anlatan Eryılmaz, “Daha önce 150-200 lira olan ev kiraları depremin ardından 400-500 liraya çıktı. TOKİ’nin yapacağı konutlardan da ev sahipleri yararlanacak. Kiracı olduğumuz için her şeyden mahrum bırakılıyoruz” diye konuştu.
Oğulları, gelinleri ve torunlarıyla birlikte çadırkente yerleşen 70 yaşındaki Rabia Çetin, “Allah devletimize zeval vermesin. Çok şükür bütün ihtiyaçlarımız karşılanıyor” dedi. Başbakan Erdoğan’ın Simav’a gelmemesiyle ilgili şikayetlerin yersiz olduğunu ifade eden Çetin, “Başbakan gelse ne olacak, iki konuşup gidecek. Çok şükür bütün ihtiyaçlarımızı karşılıyorlar daha ne olacak” değerlendirmesinde bulundu. Çadırının önünde Kuran’ı Kerim okuyan Fatma Bakır da, Miraç Kandili’nde Simav’da başka depremin olmaması için dua ettiğini söyledi. Çadırkentte kalan kadınlar, boş boş oturduklarını belirterek kendilerine iş imkanı oluşturulmasını istedi.
Çadırkentte kalan çok sayıda kişi, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ı ilçelerinde görmeyi arzu ettiklerini belirtiyor. Depremin ardından bütün liderlerin Simav’ı ziyaret ederek kendilerini dinlediğini belirten depremzedeler, Başbakan Erdoğan’ı kendilerine moral vermesi için ilçelerine davet etti.
Binlerce artçının yaşandığı Simav’da yaklaşık 10 bin kişi, Kızılay ve bazı derneklerce dağıtılan çadır ve prefabrik evlerde yaşamını sürdürmeye çalışıyor. Devlet, ilçede evleri ağır hasar görenlerin konut ihtiyaçlarını karşılamak için yoğun bir çalışma başlattı. TOKİ tarafından üç bölgede toplam 928 kalıcı konut, bir cami ve 32 derslikli iki ilköğretim okulunun ihalesi yapıldı. Binaların inşaatına başlanırken çalışmaların hızla ilerlediği öğrenildi. Afet ve Acil Durum Müdürlüğü tarafından Muradınlar Mahallesi‘nde yaptırılan 20 metrekare büyüklüğündeki 200 prefabrik konutun 104’ü tamamlandı.
Simav‘ın şantiyeye döndüğünü, 7 ilköğretim ve lisenin temelinin atıldığını belirten Kaymakam Yüksel Ünal, "Çalışmalar büyük bir hızla devam ediyor. Ağır hasarlı kamu binaları yıkılıyor. Yeni kaymakamlık binasının ihalesi yapıldı. TOKİ, binalarda ilk dört katı bitirdi” diye konuştu. Yunus Emre konutlarının yapımını üstlenen Renko İnşaat Proje Müdürü Enes Paşa, içerisinde banyosu, mutfağı, yatak odası olan 20 metrekarelik evlerin 104’ünün hazır olduğunu, diğerlerini de en kısa sürede tamamlayacaklarını söyledi.
ÇADIRKENTTE KALANLAR ELEKTRİK VE BANYO İSTİYOR
Depremin ardından evlerini terk ederek Kızılay’ın kurduğu çadırkentte yaşamaya başlayanlara her gün üç öğün sıcak yemek dağıtılıyor. Depremzedeler, en büyük sıkıntılarının çadırlarda elektriğin ve banyo yapacakları bir yerin olmamasını gösteriyor. Evleri hafif hasarlı olmasına rağmen çadırkentte kalmaya devam edenlere yemek verilmeyeceği şeklinde kulaktan kulağa dolaşan bilgiler depremzedelerin tepkisine sebep oluyor.
Evine dönmesine rağmen 4,9 büyüklüğündeki artçı sarsıntının ardından tekrar çadırkente geldiğini anlatan Sevim Karaaslan, “Evleri hafif hasarlı olanlara verilen yemeklerin kesileceği söyleniyor. Evim hafif hasarlı ama korkudan yemek yapacak kadar bile evde kalamıyorum. Umarım yemek konusunda böyle bir uygulama yapmazlar” dedi.
Baklava ustası olan 3 çocuk babası Mehmet Uğur Eryılmaz, bütün yardımların ev sahiplerine gittiğini iddia etti. Simav’da kirada oturduğunu, depremin ardından çadıra yerleştiğini anlatan Eryılmaz, “Daha önce 150-200 lira olan ev kiraları depremin ardından 400-500 liraya çıktı. TOKİ’nin yapacağı konutlardan da ev sahipleri yararlanacak. Kiracı olduğumuz için her şeyden mahrum bırakılıyoruz” diye konuştu.
Oğulları, gelinleri ve torunlarıyla birlikte çadırkente yerleşen 70 yaşındaki Rabia Çetin, “Allah devletimize zeval vermesin. Çok şükür bütün ihtiyaçlarımız karşılanıyor” dedi. Başbakan Erdoğan’ın Simav’a gelmemesiyle ilgili şikayetlerin yersiz olduğunu ifade eden Çetin, “Başbakan gelse ne olacak, iki konuşup gidecek. Çok şükür bütün ihtiyaçlarımızı karşılıyorlar daha ne olacak” değerlendirmesinde bulundu. Çadırının önünde Kuran’ı Kerim okuyan Fatma Bakır da, Miraç Kandili’nde Simav’da başka depremin olmaması için dua ettiğini söyledi. Çadırkentte kalan kadınlar, boş boş oturduklarını belirterek kendilerine iş imkanı oluşturulmasını istedi.
Çadırkentte kalan çok sayıda kişi, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ı ilçelerinde görmeyi arzu ettiklerini belirtiyor. Depremin ardından bütün liderlerin Simav’ı ziyaret ederek kendilerini dinlediğini belirten depremzedeler, Başbakan Erdoğan’ı kendilerine moral vermesi için ilçelerine davet etti.