YSK'nın kararı çok doğru ama zaman yanlış

Eski Cumhuriyet Savcısı Sacit Kayasu, Hatip Dicle kararına ilişkin, öncelikli hatanın BDP'de olduğunu ifade ederek, YSK'nın kararının çok doğru ama zamanın yanlış olduğunu söyledi.

YSK'nın kararı çok doğru ama zaman yanlış
Hatip Dicle‘nin milletvekilliği düşürüldü (Son Detaylar)

Bugün tv ekranlarında yayınlanan Barış Özkan'ın sunduğu Bugün'ün Gündemi programınına konuk olan Eski Cumhuriyet Savcısı Sacit Kayasu, Hatip Dicle kararına ilişkin değerlendirmelerde bulundu.

YSK'nın bu krizin yaşanmasında çok büyük rolü olduğunu belirten Kayasu, "Daha adaylık esnasında Hatip Dicle hükümlüydü, her ne kadar kesinleşmemiş olsada. Ama önce BDP'de başlıyor sorun. BDP Kasım ayında cezası verilen Dicle'yi aday göstermemeliydi. Diğer taraftan Mart'da ceza onanıyor. YSK bilmiyor, ona yapılan bir teblikat yok. Fakat Hatip Dicle'ye yapılmıştır. Hatta teblikata da gerek yok. şimdi UYAP sistemi sayesinde Dicle'nin vatandaşlık numarasını girdiğin anda, kararın çıkıp çıkmadığını herkes görebilir. Yani öncelikle hata BDP'de" şeklinde konuştu.

Kayası YSK'nın hatasını ise şöyle anlattı:

"Biz, 5 Haziran tarihinde YSK öğrendi demiştik ama 9 Haziran'da öğrenmiş. YSK öğrenir öğrenmez bir karar alıp derhal bunun milletvekili seçilme şartlarını taşımadığını, daha önce bir engel olmadığını fakat yargıtayın onama kararından sonra ve bu onama kararının da tasfi karar talepleri reddedildikten sonra, kesinleşmesinden sonra, artık bunun aday olamayacağını, karara bağlasaydı, bugün kopan fırtınanın yüzde biri kopmazdı. Çünkü çok haklı bir karar vermiş olurdu. Ve bu arada BDP destekli başka bir bağımsız milletvekilinin aday gösterilmesi söz konusu olabilirdi."

Hukuk cephesinden bakıldığında YSK'nın kararının çok doğru fakat çok yanlış bir zamanda olduğunu ifade eden Kayasu, "Seçimler gerçekleştikten sonra verildiği için yanlış neticeler meydana getirecek bir karar oldu. Çünkü doğru hareket, doğru zamanda yapılmazsa, bu doğru hareket olmaktan da çıkar bazen. YSK'nın durumu bugün o merkezde" dedi.

Demokrasi de çözüm yerinin meclis olduğunu söyleyen Kayasu, "Bağımsızlar meclise gitmezlerse ne olur, ara seçim söz konsuu olur mu?" sorusuna şöyle cevap verdi:

"Hayır. Ara seçim meclisin o gelmeyenlerin milletvekilliğinin düşürülmesi halinde söz konusu olur. Eğer meclis bunların milletvekilliğini düşürmezse ara seçimi gerektirecek bir durum yok."


Kayasu, "Bu sıkıntıyı yaşamamanın tek yolu hangi milletvekili olursa olsun, meclise gelecek sıkıntısını orada dile getirecek, orada çözüm arayacak. Meclisi boykot etmekle, ara seçime gidelim demekle yargıya yüklenmektense bunun çözümü meclistir" diye konuştu.