Türkiye‘de İlk Defa ‘Vakum Cam Tüplü Güneş Enerjisi Kolektörü‘ Üretildi
Türkiye‘nin ilk ‘vakum cam tüplü güneş enerjisi kolektörü‘, Adana‘da üretildi. Lara Solar adlı firma tarafından üretilen kolektörlerle birlikte Çin‘den kalitesiz ve standart dışı ürün ithal edilmesinin de önüne geçileceği vurgulandı.
Adana Hacı Sabancı Organize Sanayi Bölgesi‘nde faaliyet gösteren Lara Solar adlı firma tarafından üretilen kolektörler, Bakan Çağlayan‘ın da katıldığı törenle tanıtıldı. Törenin yapılacağı alanda alınan geniş güvenlik önlemleri dikkat çekerken, çevrede bulunan fabrikaların çatı katlarına da özel harekat timlerinin konuşlandığı görüldü. Seçim yasaklarının başlaması nedeniyle bakanlıkça kendisine tahsis edilen araç yerine beyaz bir ‘Mercedes Transporter‘ marka araçla törene gelen Çağlayan, fabrikanın hemen
girişinde yer alan işçilerle selamlaştı ve onlarla ayaküstü sohbet etti. Sonrasında törene alanına geçen Çağlayan‘ı, Vali İlhan Atış, Büyükşehir Belediye Başkanvekili Zihni Aldırmaz, AK Parti Adana Milletvekili Necdet Ünüvar, Türkiye İhracatçılar Meclisi Başkanı Mehmet Büyükekşi karşıladı. Fabrikanın dış cephesine Başbakan Erdoğan ve AK Parti‘nin seçim sloganlarının yer aldığı afişlerin asılması da dikkatlerden kaçmadı.
"18.5 YIL ÖNCE GELSEYDİK 2023 YILI HEDEFİNE ÇOKTAN ULAŞMIŞ OLURDUK"
Bakan Çağlayan, Türkiye‘de taş üstüne taş koyanların başlarının üzerinde yeri olduğunu, kendisinin de Türk sanayicisi ve ihracatçısının ‘hizmetkarı‘ olduğunu söyledi. Türkiye‘de istihdamın özel sektör eliyle oluşturulduğuna dikkat çeken Çağlayan, "Yıllarca bu ülkeyi borçlandıran ve Türkiye ekonomisini bozanlardan bugüne kadar hiç kimse hesap sormadı. Ancak her şeye rağmen Türkiye bu konuda yolunu almıştır; Başbakanımızın iradesi, hükümetimizin kararlılığıyla özel iş alanında özel sektörün olması
gerektiğini ve özel sektörü de sonuna kadar destekleyeceğimizi ilkeli olarak benimsemiştir" dedi. 4 yıldan bu yana siyasetin içinde olduğunu, 20 yıllık da bir sanayi geçmişi olduğunu hatırlatan Çağlayan, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Bazen ara ara düşünüyorum. Keşke AK Parti bu ülkede 8.5 yıl önce değil de, 18.5 yıl önce iktidara gelseydi. Belki de bugün Türkiye çok daha farklı bir noktaya gelirdi. 2023 yılı için önümüze koymuş olduğumuz hedefleri, belki de o zaman Türkiye çoktan gerçekleştirmiş olurdu."
"IMF‘YE OLAN 4.8 MİLYAR DOLARLIK BORCU ŞİMDİ BİLE ÖDEYEBİLİRİZ"
Türkiye‘nin geçmişte bir milyar dolar borç alabilmek için IMF‘nin karşısında "üç takla atmak zorunda kaldığına" tanıklık edildiğini ve kendisinin de o dönemi bizzat yaşadığını ifade eden Çağlayan, söz konusu süreçte devletin memuruna maaş dahi veremeyecek duruma geldiğini dile getirdi. Bugün bu tablonun tersine döndüğünü belirten Çağlayan, "Biz iktidarı devraldığımızda IMF‘ye yaklaşık 27 milyar dolar borç vardı, bugünse bu borç 4.8 milyar dolara düştü. Eğer istersek söz konusu borcu hemen bugün öderiz.
Bizim için hiç problem değil. Ama bunun faizi düşük, bu nedenle de borcu devam ettiriyoruz. 8.5 yılda Merkez Bankası‘nın kasasındaki nakit para 4 katı artarak, 25 milyar dolardan 95 milyar dolara ulaştı. 2002 yılında 36 milyar dolardı toplam ihracatımız, bugünse 136 milyar dolar. Sadece tekstil ve otomotiv sektöründeki ihracatı topladığınızda 2002 yılındaki rakamların üzerindeki bir orana ulaşırsınız. Bu Türkiye için çok büyük bir başarıdır" dedi.
"İHRACATTA CUMHURİYET TARİHİNİN EN BÜYÜK REKORUNU KIRABİLİRİZ"
İhracattaki rakamların aynı şekilde devam etmesi halinde Türkiye‘nin yakın bir dönemde Cumhuriyet tarihinin ‘ihracat rekoru‘nu kırabileceğini savunan Çağlayan, ihracatta yaşanan gelişmeleri rakamsal olarak da değerlendirdi. Çağlayan, ithalatın en önemli sebebinin TL‘nin aşırı değerlenmesinin yanında Merkez Bankası‘nın "kur politikası konusundaki acemi, korkak ve pısırık olduğunu" savundu. Bu durumun da Türk sanayicisini, rakipleri karşısında ‘haksız rekabet‘ ile karşı karşıya bıraktığının altını çizen
Çağlayan, ancak bugün uygulanan politikaların yanı sıra komşu ve çevre ülkelerde yaşanan gelişmelere bağlı olarak ithalatın gerilediğini ve bu düşüşün de devam edeceğini söyledi. İthalattaki ‘ikame mal sorunu‘na da dikkat çeken Çağlayan, Türkiye‘de ilk defa Adana‘da vakum cam tüplü güneş kolektörü üretilmesini önemsediklerini, bu durumun sanayide ihtiyaç duyulan aramalın ithal edilmesinin de önüne geçeceğini vurguladı.
"ÇİN‘DEN İTHAL EDİLEN KALİTESİZ ÜRÜNLERİN DE ÖNÜNE GEÇİLECEK"
Lara Solar Yönetim Kurulu Başkanı Hikmet Aslan ise, Türkiye‘de ilk defa üretmiş oldukları ‘vakum cam tüplü güneş enerjisi kolektörü ile Çin‘den ithal edilen kalitesiz ve standart dışı ürünlerin önüne geçileceğini savundu. Aslan, önceleri farklı isim ve ad altında ithalatı yapılan söz konusu ürünlerin, bunu ithal eden firmanın inisiyatifine göre fiyatlandırıldığını, söz konusu fiyat oluştururken de vergi ve harçlar düşük gösterilerek, devletin zarara uğratıldığını, tüm bunların yanında da yerli üreticinin
de adeta iflasa sürüklendiğini anlattı. Ortaya konulan üretim stratejilerine bağlı olarak Türkiye‘nin artık kalitesiz Çin malı ithal etmediğini kaydeden Aslan, "Türkiye artık kendi malını kendisi üretiyor ve böylelikle de Çinli işçi ve üretici yerine, Türk sanayicisi ve işçisi kazanıyor. Huzurun ve istikrarın olduğu yerde daha çok yatırım, daha çok istihdam oluşturulacaktır. Bu konuda Başbakanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan ve Devlet Bakanımız Sayın Zafer Çağlayan‘a katkı ve destekleri dolayısıyla teşekkür
ediyoruz" ifadelerini kullandı.
Konuşmaların ardından Bakan Çağlayan, açılış kurdelesini kesti ve fabrikada incelemelerde bulundu.
Kaynak: İHA
girişinde yer alan işçilerle selamlaştı ve onlarla ayaküstü sohbet etti. Sonrasında törene alanına geçen Çağlayan‘ı, Vali İlhan Atış, Büyükşehir Belediye Başkanvekili Zihni Aldırmaz, AK Parti Adana Milletvekili Necdet Ünüvar, Türkiye İhracatçılar Meclisi Başkanı Mehmet Büyükekşi karşıladı. Fabrikanın dış cephesine Başbakan Erdoğan ve AK Parti‘nin seçim sloganlarının yer aldığı afişlerin asılması da dikkatlerden kaçmadı.
"18.5 YIL ÖNCE GELSEYDİK 2023 YILI HEDEFİNE ÇOKTAN ULAŞMIŞ OLURDUK"
Bakan Çağlayan, Türkiye‘de taş üstüne taş koyanların başlarının üzerinde yeri olduğunu, kendisinin de Türk sanayicisi ve ihracatçısının ‘hizmetkarı‘ olduğunu söyledi. Türkiye‘de istihdamın özel sektör eliyle oluşturulduğuna dikkat çeken Çağlayan, "Yıllarca bu ülkeyi borçlandıran ve Türkiye ekonomisini bozanlardan bugüne kadar hiç kimse hesap sormadı. Ancak her şeye rağmen Türkiye bu konuda yolunu almıştır; Başbakanımızın iradesi, hükümetimizin kararlılığıyla özel iş alanında özel sektörün olması
gerektiğini ve özel sektörü de sonuna kadar destekleyeceğimizi ilkeli olarak benimsemiştir" dedi. 4 yıldan bu yana siyasetin içinde olduğunu, 20 yıllık da bir sanayi geçmişi olduğunu hatırlatan Çağlayan, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Bazen ara ara düşünüyorum. Keşke AK Parti bu ülkede 8.5 yıl önce değil de, 18.5 yıl önce iktidara gelseydi. Belki de bugün Türkiye çok daha farklı bir noktaya gelirdi. 2023 yılı için önümüze koymuş olduğumuz hedefleri, belki de o zaman Türkiye çoktan gerçekleştirmiş olurdu."
"IMF‘YE OLAN 4.8 MİLYAR DOLARLIK BORCU ŞİMDİ BİLE ÖDEYEBİLİRİZ"
Türkiye‘nin geçmişte bir milyar dolar borç alabilmek için IMF‘nin karşısında "üç takla atmak zorunda kaldığına" tanıklık edildiğini ve kendisinin de o dönemi bizzat yaşadığını ifade eden Çağlayan, söz konusu süreçte devletin memuruna maaş dahi veremeyecek duruma geldiğini dile getirdi. Bugün bu tablonun tersine döndüğünü belirten Çağlayan, "Biz iktidarı devraldığımızda IMF‘ye yaklaşık 27 milyar dolar borç vardı, bugünse bu borç 4.8 milyar dolara düştü. Eğer istersek söz konusu borcu hemen bugün öderiz.
Bizim için hiç problem değil. Ama bunun faizi düşük, bu nedenle de borcu devam ettiriyoruz. 8.5 yılda Merkez Bankası‘nın kasasındaki nakit para 4 katı artarak, 25 milyar dolardan 95 milyar dolara ulaştı. 2002 yılında 36 milyar dolardı toplam ihracatımız, bugünse 136 milyar dolar. Sadece tekstil ve otomotiv sektöründeki ihracatı topladığınızda 2002 yılındaki rakamların üzerindeki bir orana ulaşırsınız. Bu Türkiye için çok büyük bir başarıdır" dedi.
"İHRACATTA CUMHURİYET TARİHİNİN EN BÜYÜK REKORUNU KIRABİLİRİZ"
İhracattaki rakamların aynı şekilde devam etmesi halinde Türkiye‘nin yakın bir dönemde Cumhuriyet tarihinin ‘ihracat rekoru‘nu kırabileceğini savunan Çağlayan, ihracatta yaşanan gelişmeleri rakamsal olarak da değerlendirdi. Çağlayan, ithalatın en önemli sebebinin TL‘nin aşırı değerlenmesinin yanında Merkez Bankası‘nın "kur politikası konusundaki acemi, korkak ve pısırık olduğunu" savundu. Bu durumun da Türk sanayicisini, rakipleri karşısında ‘haksız rekabet‘ ile karşı karşıya bıraktığının altını çizen
Çağlayan, ancak bugün uygulanan politikaların yanı sıra komşu ve çevre ülkelerde yaşanan gelişmelere bağlı olarak ithalatın gerilediğini ve bu düşüşün de devam edeceğini söyledi. İthalattaki ‘ikame mal sorunu‘na da dikkat çeken Çağlayan, Türkiye‘de ilk defa Adana‘da vakum cam tüplü güneş kolektörü üretilmesini önemsediklerini, bu durumun sanayide ihtiyaç duyulan aramalın ithal edilmesinin de önüne geçeceğini vurguladı.
"ÇİN‘DEN İTHAL EDİLEN KALİTESİZ ÜRÜNLERİN DE ÖNÜNE GEÇİLECEK"
Lara Solar Yönetim Kurulu Başkanı Hikmet Aslan ise, Türkiye‘de ilk defa üretmiş oldukları ‘vakum cam tüplü güneş enerjisi kolektörü ile Çin‘den ithal edilen kalitesiz ve standart dışı ürünlerin önüne geçileceğini savundu. Aslan, önceleri farklı isim ve ad altında ithalatı yapılan söz konusu ürünlerin, bunu ithal eden firmanın inisiyatifine göre fiyatlandırıldığını, söz konusu fiyat oluştururken de vergi ve harçlar düşük gösterilerek, devletin zarara uğratıldığını, tüm bunların yanında da yerli üreticinin
de adeta iflasa sürüklendiğini anlattı. Ortaya konulan üretim stratejilerine bağlı olarak Türkiye‘nin artık kalitesiz Çin malı ithal etmediğini kaydeden Aslan, "Türkiye artık kendi malını kendisi üretiyor ve böylelikle de Çinli işçi ve üretici yerine, Türk sanayicisi ve işçisi kazanıyor. Huzurun ve istikrarın olduğu yerde daha çok yatırım, daha çok istihdam oluşturulacaktır. Bu konuda Başbakanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan ve Devlet Bakanımız Sayın Zafer Çağlayan‘a katkı ve destekleri dolayısıyla teşekkür
ediyoruz" ifadelerini kullandı.
Konuşmaların ardından Bakan Çağlayan, açılış kurdelesini kesti ve fabrikada incelemelerde bulundu.