Chp Lideri Kılıçdaroğlu: Ak Parti‘nin Maskesini Sandıkta Düşüreceğiz
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, demokratik açılımı eleştirerek, ‘‘Allah aşkına bu milletin mutfağında yangın var, şunu bir söndürsene önce sen. Yapamazlar çünkü onların derdi başka. AK Parti‘nin maskesini sandıkta düşüreceğiz.‘‘ dedi.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, demokratik açılımı eleştirerek, ‘‘Allah aşkına bu milletin mutfağında yangın var, şunu bir söndürsene önce sen. Yapamazlar çünkü onların derdi başka. AK Parti‘nin maskesini sandıkta düşüreceğiz.‘‘ dedi.
Kılıçdaroğlu, Tokat Cumhuriyet Meydanı‘nda düzenlenen mitingde yaptığı konuşmada, meydanı dolduranlar arasında her kesimden vatandaşlar bulunduğunu belirterek, ‘‘Merhaba Türkiye‘‘ diye seslendi. Anadolu‘nun artık taşkın bir sel gibi olduğunu, kabına sığmadığını ve halkın iktidarını kurmak istediğini kaydeden Kılıçdaroğlu, halkın, 2002 yılında bu kente gelerek bazı sözler veren Başbakan Recep Tayyip Erdoğan‘ı dinlediğini, ancak Erdoğan‘ın bu meydandan verdiği sözleri yerine getirmediğini, bu yüzden artık kendi iktidarını kurmak istediğini ifade etti.
‘‘Bu meydanda Başbakan söyledi, sizler de ışığını yaktınız. Ama bu vaatler gerçekleşti mi?‘‘ diye soran Kılıçdaroğlu, meydandakilerin ‘‘hayır‘‘ demeleri üzerine, ‘‘O zaman size bir görev düşüyor, ampulü söndürmek.‘‘ şeklinde karşılık verdi. Kılıçdaroğlu, sözlerini şöyle sürdürdü: ‘‘Bunlar aşımıza, ekmeğimize göz koyanlardır. Yetimin hakkını yiyenlerdir, bunlar din, iman edebiyatı yapıp Kısıklı‘daki havuzlu villalarında oturanlardır. Biz size söz veriyoruz, diyoruz ki bu coğrafyada bir tek Allah‘ın kulu bile yatağa aç girmeyecek diyoruz. Tokat meydanından seslenmek istiyoruz, diyoruz ki, şu siyaset sizin en temiz duygularınızı sömürdü. Sizin etnik kimliğinizi sömürdü. İnsanın etnik kimliği de, inançları da, düşünceleri de başımızın üstünde. İnsan inançlarıyla, etnik kimliğiyle Allah‘ın yarattığı en değerli varlıktır.‘‘
Siyasetin konusunun yoksulluk, işsizlik, üretim, dik ve onurlu bir Türkiye oluşturmak olması gerektiğini ifade eden Kılıçdaroğlu, şunları kaydetti: ‘‘Şu Başbakan‘a bakın hele... Gazze‘ye yurttaşlarımızı gönderdi. Ucunda ölüm olduğunu biliyorsun. Garibanları gönderiyorsun, son dakikada AKP milletvekilleri binmiyor. Onların canı daha mı değerli? Kalkıyorsun efeleniyorsun ondan sonra. Allah aşkına şu Bağdat‘ta 1.5 milyon Müslüman ölmedi mi, binlerce Müslüman kadına tecavüz edilmedi mi? Neredeydi bu Recep Bey o zaman? Sormayacak mıyız biz bunu? Başbakanlığa oturmuştu, ‘acaba biz bu 1 Mart tezkeresini nasıl geçiririz‘ onun hesabını yapıyordu. Yine bu Recep Bey Amerikan askerlerine ‘Irak‘ta başarılı olurlar, onlar için dua ediyorum. İnşallah en kısa zamanda ülkelerine geri dönerler‘ diye demeç veren adam değil miydi?"
CHP‘nin ülkeyi ve insanları sevdiğini, sorunlarının ne olduğunu da bildiğini belirten Kılıçdaroğlu, toplumun tüm kesimlerinin ekonomik ve sosyal sıkıntı içinde olduğunu savundu. AK Parti‘nin bu sorunlar karşısında sessiz kaldığını öne süren Kılıçdaroğlu, ‘‘Onlar halkın refahını değil, kendi ceplerini düşünüyorlar.‘‘ diye eleştirdi. Kılıçdaroğlu, sözlerini şöyle sürdürdü: ‘‘Önümüzde seçim var, sandık gelecek önünüze. Bir tek şey istiyorum; geçen dönem CHP‘ye oy veren, vermeyen olabilir. Sandığa giden, gitmeyen olabilir. Ama bu seçimlerde bizler hep beraber kardeşimizle, dostlarımızla, akrabamızla, anamızla ve babamızla sandığa gidip AKP‘ye ders verme sözü veriyor muyuz? Recep Bey‘in ezberi bir kez daha bozulacak. Ama varsın bozulsun. O ezberi bozmak yetmiyor, onların düzenini de bozacağız biz inşallah. Onların düzeni milletin yoksulluğunu sömürmektir, milletin inançlarını sömürmektir. Onların düzeni milletin etnik kimliğini sömürmektir. Biz de bu düzeni yıkacağız, halkça bir düzen kuracağız. Şunu asla hiçbir yurttaşımızın unutmamasını istiyorum, onlar hükmetmeye geldiler, bizler hizmet vermeye geleceğiz. Onlar mağduru oynadılar, zalim oldular. Ama biz halkın iktidarını kuracağız, halkı dinleyeceğiz. Yırtık ayakkabıyla siyasete girip Kısıklı‘daki havuzlu villada oturan adam olmayacağız. Söz veriyoruz size. Ben sizin Kemalinizim, sizin gibi yaşıyorum. Sizden birisiyim. Söz veriyoruz millet zenginleşmedikçe bize zenginleşmek haram olsun. Beraber üreteceğiz, hakça bölüşeceğiz.‘‘
Türkiye‘nin kısa süre önceye kadar üretimiyle kendi kendine yeten ülkelerden birisi olduğunu, ancak gelinen noktada bu özelliğini kaybettiğini ifade eden Kılıçdaroğlu, Türkiye‘nin her türlü imkanı bulunduğunu, ancak bunları bir araya getirerek, üretime dönüştürecek yiğit, bir çocuk yatağa aç giriyorsa başbakanlık koltuğuna oturmayacak bir yönetime ihtiyaç duyduğunu söyledi. Garibanların, ezilenlerin sesi olacaklarını ve onları onurlu bir yurttaş kimliğine kavuşturacaklarını belirten Kılıçdaroğlu, yoksulluğun asla siyasi sömürü alanı yapılmaması gerektiğini söyledi. Yoksul insanların da onuru olduğunu kaydeden Kılıçdaroğlu, ‘‘Yoksul insanları kuyruğu dizip makarna, kömür dağıtmak hangi inançta, hangi kitapta var?‘‘ diye sordu.
Kılıçdaroğlu, CHP iktidarında aile sigortası uygulamasını başlatacaklarını, emeklilerin milli gelir artışından pay almalarının sağlanacağını, İntibak Yasası‘nın da çıkarılacağını söyledi. Esnafın emekli olduktan sonra işine devam etmesi halinde emekli maaşından Sosyal Güvenlik Destek Primi kesildiğini ifade eden Kılıçdaroğlu, bu uygulamaya da son vereceklerini vadetti. AK Parti‘nin çalışan, üreten değil iktidarın dağıttığı yardımlara mahkum toplum kesimleri yaratmak istediğini iddia eden Kılıçdaroğlu, bu yolla oy satın alma anlayışı içinde olduklarını savundu. Kılıçdaroğlu, ‘‘Bizim inancımızda da, ahlaki kurallarımızda da, insan onuruna duyduğumuz saygıda da sağ elin verdiğini sol el görmeyecek.‘‘ diye vurguladı.
Tokat Sigara Fabrikası‘nın kapatılmasını eleştiren Kılıçdaroğlu, ‘‘Niye kapatıyorlar? Zarar mı ediyordu orası? Hayır, zarar etmiyordu. Birilerinin para kazanması lazım. Birilerine Tokat Sigara Fabrikası‘nın peşkeş çekilmesi lazım. Birilerinin o işçileri orada mahkum etmesi lazım.‘‘ diye konuştu.
Ankara‘ya gelerek eylem yapan TEKEL işçilerine de seslenen Kılıçdaroğlu, iktidarlarında 4C uygulamasını kazandıracaklarını söyledi. Kılıçdaroğlu, sözlerini şöyle sürdürdü: ‘‘Bu AKP, kendilerine ak parti diyor ama bunların aklığını biliyorsunuz siz. Aslında kara parti de neyse hadi, ak parti desinler. Bir adama ak demekle ak olmaz. Şimdi bunların en büyük silahı toplumu bölmektir. İnançlar açısından bölüyorlar. Sakın bu tuzağa düşmeyelim. Herkesin inancına saygılıyız. Herkesi kucaklayacağız. Hiç kimseyi ötekileştirmeyeceğiz, beraber olacağız. Herkesi CHP çatısı altına bekliyoruz. Neden? Çünkü Türkiye çok kötü bir noktada, bakın şehitlerimiz geliyor. Şehitlerimiz onurumuzdur. Şehitler bu ülkenin onurudur. Şehitler ölmez, vatan bölünmez. Ama bunlar ne yaptılar? Açılım yaptılar. Allah aşkına bu milletin mutfağında yangın var, şunu bir söndürsene önce sen. Yapamazlar çünkü onların derdi başka çünkü. Onun için bizim inançlarımızı sömürerek bizi ayrıştırıyorlar. Bu tuzağa düşmeyeceğiz. Bu coğrafyada helal süt emmiş her yurttaşımı CHP çatısı altına bekliyorum. Yalancıların, dolancıların, talancıların bizim aramızda yeri yok, olamaz da zaten.‘‘
AK Parti‘nin uygulamaları ile sosyal devlet kavramını ortadan kaldırdığını savunan Kılıçdaroğlu, sözlerini şöyle tamamladı:
‘‘Bu güzel ülkede kardeşçe, ayrı gayrı olmaksızın yaşamayı bilen bir toplumuz. Bizi bölen art niyetli siyasetçilerdir. Onun dışında yurttaşlarımız arasında hiçbir ayrılık gayrılık yoktur. Siz temiz toplum, temiz siyaset istiyor musunuz? O zaman bir görev düşüyor, sandığa gideceğiz. Sandıkta Süleyman sizsiniz. Hazreti Süleyman mührü adaletten, kul hakkı yemeyenden yana kullandı. Onun için sandığa giderken aynı adalet duygusuyla mührü kullanmaya, altı okun böğrüne mührü basmaya var mısınız? Recep Bey‘in kimyası daha da bozulacak, ama varsın bozulsun. Neden bozulsun çünkü bu halkı soydular, yetim hakkı yediler, köşeyi döndüler, çiftçisi, memuru, işçisi emeklisi perişan oldu. Bu düzenden kim memnun? Tayyip Bey ve yandaşları. Ekonomi ne olursa olsun yeter ki onların cebi dolsun. Biz gerçekten insanları seviyoruz. Beraber kucaklaşıyoruz. Tasada ve kıvançta beraberiz. Onun için diyorum ki bir ağaç gibi tek ve hür ve bir orman gibi kardeşçe yaşayacağız.‘‘
Kılıçdaroğlu, Tokat kent merkezine gelirken Zile ilçesinde de kendisini bekleyen vatandaşlara hitap etti. Bir partilinin elindeki ‘‘anamızı da aldık geldik‘‘ yazılı pankartı gösteren Kılıçdaroğlu, ‘‘Annenizi, bacınızı, kardeşinizi, herkesi alıp geleceğiz ve AKP‘yi sandığa gömeceğiz. Bunlar halka zulmediyor. Bunlar açılım yaptılar, ellerine yüzlerine bulaştırdılar. Bunların açılımını, sandıkta göstereceğiz, maskelerini sandıkta düşüreceğiz.‘‘ diye konuştu.
Kemal Kılıçdaroğlu, Tokat‘ta miting meydanına konvoy eşliğinde geldi. Kılıçdaroğlu‘nun otobüsü, kalabalığın arasından güçlükle konuşmanın yapılacağı yere vardı. Parti otobüsünün üzerinden vatandaşlara karanfil atan Kılıçdaroğlu, konuşması sırasında Tokatspor atkısı taktı. Kılıçdaroğlu‘nun Tokat ziyaretine Genel Başkan Yardımcıları Hakkı Suha Okay, Haluk Koç ile parti yöneticileri ve milletvekilleri de katıldı.
Kılıçdaroğlu, Tokat Cumhuriyet Meydanı‘nda düzenlenen mitingde yaptığı konuşmada, meydanı dolduranlar arasında her kesimden vatandaşlar bulunduğunu belirterek, ‘‘Merhaba Türkiye‘‘ diye seslendi. Anadolu‘nun artık taşkın bir sel gibi olduğunu, kabına sığmadığını ve halkın iktidarını kurmak istediğini kaydeden Kılıçdaroğlu, halkın, 2002 yılında bu kente gelerek bazı sözler veren Başbakan Recep Tayyip Erdoğan‘ı dinlediğini, ancak Erdoğan‘ın bu meydandan verdiği sözleri yerine getirmediğini, bu yüzden artık kendi iktidarını kurmak istediğini ifade etti.
‘‘Bu meydanda Başbakan söyledi, sizler de ışığını yaktınız. Ama bu vaatler gerçekleşti mi?‘‘ diye soran Kılıçdaroğlu, meydandakilerin ‘‘hayır‘‘ demeleri üzerine, ‘‘O zaman size bir görev düşüyor, ampulü söndürmek.‘‘ şeklinde karşılık verdi. Kılıçdaroğlu, sözlerini şöyle sürdürdü: ‘‘Bunlar aşımıza, ekmeğimize göz koyanlardır. Yetimin hakkını yiyenlerdir, bunlar din, iman edebiyatı yapıp Kısıklı‘daki havuzlu villalarında oturanlardır. Biz size söz veriyoruz, diyoruz ki bu coğrafyada bir tek Allah‘ın kulu bile yatağa aç girmeyecek diyoruz. Tokat meydanından seslenmek istiyoruz, diyoruz ki, şu siyaset sizin en temiz duygularınızı sömürdü. Sizin etnik kimliğinizi sömürdü. İnsanın etnik kimliği de, inançları da, düşünceleri de başımızın üstünde. İnsan inançlarıyla, etnik kimliğiyle Allah‘ın yarattığı en değerli varlıktır.‘‘
Siyasetin konusunun yoksulluk, işsizlik, üretim, dik ve onurlu bir Türkiye oluşturmak olması gerektiğini ifade eden Kılıçdaroğlu, şunları kaydetti: ‘‘Şu Başbakan‘a bakın hele... Gazze‘ye yurttaşlarımızı gönderdi. Ucunda ölüm olduğunu biliyorsun. Garibanları gönderiyorsun, son dakikada AKP milletvekilleri binmiyor. Onların canı daha mı değerli? Kalkıyorsun efeleniyorsun ondan sonra. Allah aşkına şu Bağdat‘ta 1.5 milyon Müslüman ölmedi mi, binlerce Müslüman kadına tecavüz edilmedi mi? Neredeydi bu Recep Bey o zaman? Sormayacak mıyız biz bunu? Başbakanlığa oturmuştu, ‘acaba biz bu 1 Mart tezkeresini nasıl geçiririz‘ onun hesabını yapıyordu. Yine bu Recep Bey Amerikan askerlerine ‘Irak‘ta başarılı olurlar, onlar için dua ediyorum. İnşallah en kısa zamanda ülkelerine geri dönerler‘ diye demeç veren adam değil miydi?"
CHP‘nin ülkeyi ve insanları sevdiğini, sorunlarının ne olduğunu da bildiğini belirten Kılıçdaroğlu, toplumun tüm kesimlerinin ekonomik ve sosyal sıkıntı içinde olduğunu savundu. AK Parti‘nin bu sorunlar karşısında sessiz kaldığını öne süren Kılıçdaroğlu, ‘‘Onlar halkın refahını değil, kendi ceplerini düşünüyorlar.‘‘ diye eleştirdi. Kılıçdaroğlu, sözlerini şöyle sürdürdü: ‘‘Önümüzde seçim var, sandık gelecek önünüze. Bir tek şey istiyorum; geçen dönem CHP‘ye oy veren, vermeyen olabilir. Sandığa giden, gitmeyen olabilir. Ama bu seçimlerde bizler hep beraber kardeşimizle, dostlarımızla, akrabamızla, anamızla ve babamızla sandığa gidip AKP‘ye ders verme sözü veriyor muyuz? Recep Bey‘in ezberi bir kez daha bozulacak. Ama varsın bozulsun. O ezberi bozmak yetmiyor, onların düzenini de bozacağız biz inşallah. Onların düzeni milletin yoksulluğunu sömürmektir, milletin inançlarını sömürmektir. Onların düzeni milletin etnik kimliğini sömürmektir. Biz de bu düzeni yıkacağız, halkça bir düzen kuracağız. Şunu asla hiçbir yurttaşımızın unutmamasını istiyorum, onlar hükmetmeye geldiler, bizler hizmet vermeye geleceğiz. Onlar mağduru oynadılar, zalim oldular. Ama biz halkın iktidarını kuracağız, halkı dinleyeceğiz. Yırtık ayakkabıyla siyasete girip Kısıklı‘daki havuzlu villada oturan adam olmayacağız. Söz veriyoruz size. Ben sizin Kemalinizim, sizin gibi yaşıyorum. Sizden birisiyim. Söz veriyoruz millet zenginleşmedikçe bize zenginleşmek haram olsun. Beraber üreteceğiz, hakça bölüşeceğiz.‘‘
Türkiye‘nin kısa süre önceye kadar üretimiyle kendi kendine yeten ülkelerden birisi olduğunu, ancak gelinen noktada bu özelliğini kaybettiğini ifade eden Kılıçdaroğlu, Türkiye‘nin her türlü imkanı bulunduğunu, ancak bunları bir araya getirerek, üretime dönüştürecek yiğit, bir çocuk yatağa aç giriyorsa başbakanlık koltuğuna oturmayacak bir yönetime ihtiyaç duyduğunu söyledi. Garibanların, ezilenlerin sesi olacaklarını ve onları onurlu bir yurttaş kimliğine kavuşturacaklarını belirten Kılıçdaroğlu, yoksulluğun asla siyasi sömürü alanı yapılmaması gerektiğini söyledi. Yoksul insanların da onuru olduğunu kaydeden Kılıçdaroğlu, ‘‘Yoksul insanları kuyruğu dizip makarna, kömür dağıtmak hangi inançta, hangi kitapta var?‘‘ diye sordu.
Kılıçdaroğlu, CHP iktidarında aile sigortası uygulamasını başlatacaklarını, emeklilerin milli gelir artışından pay almalarının sağlanacağını, İntibak Yasası‘nın da çıkarılacağını söyledi. Esnafın emekli olduktan sonra işine devam etmesi halinde emekli maaşından Sosyal Güvenlik Destek Primi kesildiğini ifade eden Kılıçdaroğlu, bu uygulamaya da son vereceklerini vadetti. AK Parti‘nin çalışan, üreten değil iktidarın dağıttığı yardımlara mahkum toplum kesimleri yaratmak istediğini iddia eden Kılıçdaroğlu, bu yolla oy satın alma anlayışı içinde olduklarını savundu. Kılıçdaroğlu, ‘‘Bizim inancımızda da, ahlaki kurallarımızda da, insan onuruna duyduğumuz saygıda da sağ elin verdiğini sol el görmeyecek.‘‘ diye vurguladı.
Tokat Sigara Fabrikası‘nın kapatılmasını eleştiren Kılıçdaroğlu, ‘‘Niye kapatıyorlar? Zarar mı ediyordu orası? Hayır, zarar etmiyordu. Birilerinin para kazanması lazım. Birilerine Tokat Sigara Fabrikası‘nın peşkeş çekilmesi lazım. Birilerinin o işçileri orada mahkum etmesi lazım.‘‘ diye konuştu.
Ankara‘ya gelerek eylem yapan TEKEL işçilerine de seslenen Kılıçdaroğlu, iktidarlarında 4C uygulamasını kazandıracaklarını söyledi. Kılıçdaroğlu, sözlerini şöyle sürdürdü: ‘‘Bu AKP, kendilerine ak parti diyor ama bunların aklığını biliyorsunuz siz. Aslında kara parti de neyse hadi, ak parti desinler. Bir adama ak demekle ak olmaz. Şimdi bunların en büyük silahı toplumu bölmektir. İnançlar açısından bölüyorlar. Sakın bu tuzağa düşmeyelim. Herkesin inancına saygılıyız. Herkesi kucaklayacağız. Hiç kimseyi ötekileştirmeyeceğiz, beraber olacağız. Herkesi CHP çatısı altına bekliyoruz. Neden? Çünkü Türkiye çok kötü bir noktada, bakın şehitlerimiz geliyor. Şehitlerimiz onurumuzdur. Şehitler bu ülkenin onurudur. Şehitler ölmez, vatan bölünmez. Ama bunlar ne yaptılar? Açılım yaptılar. Allah aşkına bu milletin mutfağında yangın var, şunu bir söndürsene önce sen. Yapamazlar çünkü onların derdi başka çünkü. Onun için bizim inançlarımızı sömürerek bizi ayrıştırıyorlar. Bu tuzağa düşmeyeceğiz. Bu coğrafyada helal süt emmiş her yurttaşımı CHP çatısı altına bekliyorum. Yalancıların, dolancıların, talancıların bizim aramızda yeri yok, olamaz da zaten.‘‘
AK Parti‘nin uygulamaları ile sosyal devlet kavramını ortadan kaldırdığını savunan Kılıçdaroğlu, sözlerini şöyle tamamladı:
‘‘Bu güzel ülkede kardeşçe, ayrı gayrı olmaksızın yaşamayı bilen bir toplumuz. Bizi bölen art niyetli siyasetçilerdir. Onun dışında yurttaşlarımız arasında hiçbir ayrılık gayrılık yoktur. Siz temiz toplum, temiz siyaset istiyor musunuz? O zaman bir görev düşüyor, sandığa gideceğiz. Sandıkta Süleyman sizsiniz. Hazreti Süleyman mührü adaletten, kul hakkı yemeyenden yana kullandı. Onun için sandığa giderken aynı adalet duygusuyla mührü kullanmaya, altı okun böğrüne mührü basmaya var mısınız? Recep Bey‘in kimyası daha da bozulacak, ama varsın bozulsun. Neden bozulsun çünkü bu halkı soydular, yetim hakkı yediler, köşeyi döndüler, çiftçisi, memuru, işçisi emeklisi perişan oldu. Bu düzenden kim memnun? Tayyip Bey ve yandaşları. Ekonomi ne olursa olsun yeter ki onların cebi dolsun. Biz gerçekten insanları seviyoruz. Beraber kucaklaşıyoruz. Tasada ve kıvançta beraberiz. Onun için diyorum ki bir ağaç gibi tek ve hür ve bir orman gibi kardeşçe yaşayacağız.‘‘
Kılıçdaroğlu, Tokat kent merkezine gelirken Zile ilçesinde de kendisini bekleyen vatandaşlara hitap etti. Bir partilinin elindeki ‘‘anamızı da aldık geldik‘‘ yazılı pankartı gösteren Kılıçdaroğlu, ‘‘Annenizi, bacınızı, kardeşinizi, herkesi alıp geleceğiz ve AKP‘yi sandığa gömeceğiz. Bunlar halka zulmediyor. Bunlar açılım yaptılar, ellerine yüzlerine bulaştırdılar. Bunların açılımını, sandıkta göstereceğiz, maskelerini sandıkta düşüreceğiz.‘‘ diye konuştu.
Kemal Kılıçdaroğlu, Tokat‘ta miting meydanına konvoy eşliğinde geldi. Kılıçdaroğlu‘nun otobüsü, kalabalığın arasından güçlükle konuşmanın yapılacağı yere vardı. Parti otobüsünün üzerinden vatandaşlara karanfil atan Kılıçdaroğlu, konuşması sırasında Tokatspor atkısı taktı. Kılıçdaroğlu‘nun Tokat ziyaretine Genel Başkan Yardımcıları Hakkı Suha Okay, Haluk Koç ile parti yöneticileri ve milletvekilleri de katıldı.