"Gönül Köprüsü" Hayalleri Gerçek Yapıyor
Turkcell ve Milli Eğitim Bakanlığı işbirliğiyle 2008 yılında hayata geçirilen "Gönül Köprüsü" projesinin dördüncü dönemi, İstanbul‘da düzenlenen programlarla devam ediyor. Proje kapsamında 19 Mayıs‘ta Bitlis ve Iğdır‘dan gelen 160 çocuğa özel boğaz turu düzenlendi.
Hayatları boyunca hiç deniz görmemiş, uçağa binmemiş, kendi şehirleri dışına dahi çıkamamış onlarca öğrenci "Gönül Köprüsü" projesi dahilinde düzenlenen etkinliklerle hayata bambaşka gözerle bakmayı öğreniyor. Turkcell Kurumsal Sorumluluklar Uzmanı ve Proje Koordinatörü Burcu Haylaz, Gönül Köprüsü Projesi‘nin 19 Mayıs kapsamında 160 öğrenciyi ağırladığını söyledi. Haylaz, "Gönül Köprüsü Projesi 4 yıldır yürütülüyor ve toplamda 140 bin çocuğa ulaştı. Bu yılda 10 bin çocuğumuz Türkiye‘nin 4 bir tarafında
farklı gezi programlarına katıldı. Projenin amacı, çocukların gezerek öğrenmelerini sağlamak. Türkiye‘nin doğal güzelliklerini keşfetmelerini, kültürlerini tanımalarını farklı akran gruplarıyla bir araya gelerek aslında yaşayarak deneyim kazanmalarını ve bu şekilde öğrenmelerini sağlamak. Bu proje, birçok çocuğumuzun hayalini gerçek yapıyor. Bu sayede çocuğumuz hiç görmediği yerleri görüyor ilk defa denizle buluşuyor" dedi.
Bitlis‘in Adilcevaz ilçesinden gelen Rümeysa, Sümeyye ve Betül, İstanbul‘a ilk defa geldiklerini ve şehri çok beğendiklerini söyledi. Minik Betül, "İstanbul‘u hep televizyondan görüyorduk. Hep merak ediyordum nasıl bir yer diye. Bizi buraya getirenlere çok teşekkür ediyorum. Buraya uçakla geldim. Uçak havalandığında çok korktum, ağladım. Sonradan baktım hiçbir şey yok. Gökyüzünden yeryüzüne bakmak çok güzel" diye konuştu.
İstanbul‘a ilk defa gelen bir diğer öğrenci Bitlisli Faysal Kavut ise, "Uçakta çok korktum. Ama yolculuk güzel geçti" ifadelerini kullandı. Öğrencilerden Muhammet Erat, "İstanbul çok güzel. Bu kadar güzel olduğunu tahmin ediyordum. Uçakla geldik, korkacağımı zannediyordum ama hiç korkmadım" dedi.
Gönül Köprüsü Projesi‘ni doğudaki insanların batıya gelerek batıdaki hayatı öğrenmeleri, batıdaki insanlarında doğudaki hayatla kaynaştırılması olarak tanımlayan Bitlisli Beyza Çeker, "Gönül Köprüsü bana İstanbul‘un tarihini, güzelliklerini, kültürünü, çok kalabalık bir şehir olduğunu, trafiğinin çok yoğun olduğunu gösterdi. Yoğun olduğunu biliyordum ama bu kadar yoğun zannetmiyordum. Bitlis‘te bir komşuya 5 dakikada gidip geliyoruz. Burada en az yarım saat. İstanbul çok güzel bir yer tarihi olsun,
kültürü ile olsun, ünlüleri ile olsun çok güzel ama çok kalabalık. Burada yaşamak ister misin diye bir soru sorsanız, inşallah ama Bitlis‘te yaşamak daha güzel" dedi.
En büyük hayalinin Arda Turan‘ı görmek olduğunu söyleyen Çeker, "Buraya gelmeden önce çok güzel hayallerim vardı. Örneğin Arda Turan‘ı görmek çok istiyorum. En büyük hayalim onu görmekti. Ama şimdi umudum yok. Onu görsem ondan bir imza almak istiyordum" şeklinde konuştu.
18-22 Mayıs tarihleri arasında İstanbul‘da olacak grubun yarın ki durağı ise Sultanahmet ve Ayasofya Camileri olacak.
Kaynak: İHA
farklı gezi programlarına katıldı. Projenin amacı, çocukların gezerek öğrenmelerini sağlamak. Türkiye‘nin doğal güzelliklerini keşfetmelerini, kültürlerini tanımalarını farklı akran gruplarıyla bir araya gelerek aslında yaşayarak deneyim kazanmalarını ve bu şekilde öğrenmelerini sağlamak. Bu proje, birçok çocuğumuzun hayalini gerçek yapıyor. Bu sayede çocuğumuz hiç görmediği yerleri görüyor ilk defa denizle buluşuyor" dedi.
Bitlis‘in Adilcevaz ilçesinden gelen Rümeysa, Sümeyye ve Betül, İstanbul‘a ilk defa geldiklerini ve şehri çok beğendiklerini söyledi. Minik Betül, "İstanbul‘u hep televizyondan görüyorduk. Hep merak ediyordum nasıl bir yer diye. Bizi buraya getirenlere çok teşekkür ediyorum. Buraya uçakla geldim. Uçak havalandığında çok korktum, ağladım. Sonradan baktım hiçbir şey yok. Gökyüzünden yeryüzüne bakmak çok güzel" diye konuştu.
İstanbul‘a ilk defa gelen bir diğer öğrenci Bitlisli Faysal Kavut ise, "Uçakta çok korktum. Ama yolculuk güzel geçti" ifadelerini kullandı. Öğrencilerden Muhammet Erat, "İstanbul çok güzel. Bu kadar güzel olduğunu tahmin ediyordum. Uçakla geldik, korkacağımı zannediyordum ama hiç korkmadım" dedi.
Gönül Köprüsü Projesi‘ni doğudaki insanların batıya gelerek batıdaki hayatı öğrenmeleri, batıdaki insanlarında doğudaki hayatla kaynaştırılması olarak tanımlayan Bitlisli Beyza Çeker, "Gönül Köprüsü bana İstanbul‘un tarihini, güzelliklerini, kültürünü, çok kalabalık bir şehir olduğunu, trafiğinin çok yoğun olduğunu gösterdi. Yoğun olduğunu biliyordum ama bu kadar yoğun zannetmiyordum. Bitlis‘te bir komşuya 5 dakikada gidip geliyoruz. Burada en az yarım saat. İstanbul çok güzel bir yer tarihi olsun,
kültürü ile olsun, ünlüleri ile olsun çok güzel ama çok kalabalık. Burada yaşamak ister misin diye bir soru sorsanız, inşallah ama Bitlis‘te yaşamak daha güzel" dedi.
En büyük hayalinin Arda Turan‘ı görmek olduğunu söyleyen Çeker, "Buraya gelmeden önce çok güzel hayallerim vardı. Örneğin Arda Turan‘ı görmek çok istiyorum. En büyük hayalim onu görmekti. Ama şimdi umudum yok. Onu görsem ondan bir imza almak istiyordum" şeklinde konuştu.
18-22 Mayıs tarihleri arasında İstanbul‘da olacak grubun yarın ki durağı ise Sultanahmet ve Ayasofya Camileri olacak.