Avusturya Medyasının Manşetlerinde Kraliyet Düğünü Ve Abdullah Gül Var

2-4 Mayıs tarihleri arasında Avusturya’ya resmi bir ziyarette bulunacak olan Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Avusturya basınında günün konusu oldu. Gül ile yapılan röportajlar Kurier, Die Presse ve Der Standard gibi üç önemli gazetenin manşetlerinden okuyucuya duyuruldu.

2-4 Mayıs tarihleri arasında Avusturya’ya resmi bir ziyarette bulunacak olan Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Avusturya basınında günün konusu oldu. Gül ile yapılan röportajlar Kurier, Die Presse ve Der Standard gibi üç önemli gazetenin manşetlerinden okuyucuya duyuruldu.

Kurier gazetesi, Cumhurbaşkanı’nın ‘Almanca öğren, Türkçe de öğren’ sözlerini manşete taşırken, iç sayfalarda röportajı ‘Türkler iki ana dile sahip’ ifadeleriyle okuyucularına sundu.

Die Presse gazetesi mülakatı 1. sayfadan ‘AB yolu uzun bir süreç’ ve içeriden, ‘‘İslam düşmanlığı Avrupa’nın ruhuna aykırı’’ başlığı ile duyururken, Der Standard gazetesi ‘Cumhurbaşkanı Gül Avusturya’daki Türkleri uyuma davet ediyor’’ başlığıyla manşetten duyurdu. İç sayfalarda ise Gül’ün ‘’Belki de Türkler AB’ye hayır diyecekler’’ ifadeleri yer aldı.

Cumhurbaşkanı Gül’ün 13 yıl sonra en üst düzeyde gerçekleştirilen ziyaret öncesi iç politika, dış politika ve Avusturya’daki Türklerin uyum sorunları ve Ekim ayında yaşanan Büyükelçi tartışmalarına dair birçok açıklamada bulundu. Açıklamalardan bazı başlıklar şöyle:

TÜRKİYE’DE BASIN ÖZGÜRLÜĞÜ: NEDİM ŞENER VE AHMET ŞIK OLAYLARINDA GAZETECİLİKLE ALAKALI BİR SUÇLAMA YOK

"Türkiye’de medyanın özgürce çalışması için yasalar var. Nedim Şener ve Ahmet Şık olaylarında savcılığın ifadelerine göre gazetecilikle alakalı bir suçlama yok. Umarım olaylar en kısa sürede aydınlığa kavuşur."

AB’DEKİ TÜRKİYE KARŞITLARI VE ÜYELİK SÜRECİ: ÜYELİKLE ALAKALI KARAR VERİLECEĞİ DÖNEMDE BUGÜNKÜ TÜRKİYE OLMAYACAK

"Avusturya gibi Türkiye’nin üyeliğine karşı çıkan ülkeleri daha iyi bilgilendirmeliyiz. Ekonomik ve güvenlik politikaları açısından AB’ye çok şey katacağız. Türkiye doğal kaynaklara geçiş yolu olan bir ülkedir. İmtiyazlı ortaklık gibi bir durum söz konusu olamaz. Üyelikle alakalı karar verileceği dönemde bugünkü Türkiye olmayacak. Belki de halkımız Norveç gibi birliğe dahil olmak istemeyecek. Bu zamanın yakın mı uzak mı olduğunun sorulması üzerine Cumhurbaşkanı Gül, ‘2015 ya da 2020 gibi rakamlar çok uzak. Üyelik için yıl telaffuz etmek istemiyorum. Bu konuda acele etmeyeceğiz."

GÜL, BÜYÜKELÇİ KONUSUNDA SORULARA CEVAP VERMEDİ, ‘AMAÇ BAŞARILI BİR ZİYARET’ DEDİ

Cumhurbaşkanı Gül, her üç mülakatta da Büyükelçi Ecvet Tezcan hakkında sorulan sorulara cevap vermekten kaçındı. Gül, özellikle kamuoyunda büyük tartışmalara sebep olan röportajın yayınlandığı gazete olan Die Presse muhabirinin ısrarlı soruları üzerine şu an gündemlerinin Pazartesi başlayacak ziyaretin başarılı bir şekilde gerçekleşmesi ve ilişkilerin güçlendirilmesi olduğunu ifade etti.

Konuyla ilgili Kurier gazetesi, Büyükelçi Ecvet Tezcan’ın geri çekilmesi gibi bir durumun şu an gündemde olmadığını yazdı. Türkiye’deki dışişleri kaynaklarına göre verilen bilgiye göre, yazdan önce birçok elçilikte değişiklik olması bekleniyor. Haberde, değişiklikler dönemde Viyana’da da bir değişiklik olmasının ihtimal dışı olmadığına yer verildi.

"UYUM İÇİN HEM ALMANCA HEM TÜRKÇE ÇOK İYİ ÖĞRENİLMELİDİR"

Bu konu iki taraf açısından da önyargısız değerlendirilmelidir. Kişilerin daha fazla desteklenmesi ve gelecekte Avusturya’da iyi bir geleceğe sahip olacağına dair güven duygusu oluşturulmalıdır. Çok başarılı örnekler zaten mevcut. (Ekrem Dağ, Ümit Korkmaz, Atilla Doğudan) Uyum için hem Almanca hem Türkçe çok iyi öğrenilmelidir.

AVRUPA’DA İSLAM: İSLAM DÜŞMANLIĞI AVRUPA’NIN RUHUNA AYKIRI

Gül, yabancı düşmanlığı ile alakalı politik İslam’ın artan rolünün sorulması üzerine bu korkuyu anlamadığını, belki Ortadoğu ya da Orta Asya’da olunsa bunun anlaşılabilir olduğunu ancak Avrupa’da bunun olmasının mümkün olmadığını ifade etti. Aşırı uçların her dinde olabileceğini ifade eden Gül, ‘‘İslam düşmanlığı Avrupa’nın ruhuna aykırı’’ ifadelerini kullandı.

ARAP ÜLKELERİNDEKİ OLAYLAR: ÖNEMLİ OLAN REFORMLARIN VE YENİLİKLERİN KAN AKMADAN SAĞLANMASIDIR

"Bizim için önemli olan reformların ve yeniliklerin kan akmadan sağlanmasıdır. Mesele temel ve hak ve özgürlükler ise biz bunu destekleriz. Libya ile alakalı Birleşmiş Milletler’in çözümünü destekliyoruz."