Demokrat Parti Genel Başkanı Namık Kemal Zeybek, 12 Haziran Seçimleri Öncesi İttifak Yaptı

Demokrat Parti (DP) Genel Başkanı Namık Kemal Zeybek ve 12 Haziran seçimleri öncesi ittifak yaptığı Demokrat Parti Bursa milletvekili adayı Bağımsız Türkiye Partisi Genel Başkanı Prof. Dr. Haydar Baş, Trabzon‘da partililere seslendi.

Demokrat Parti Genel Başkanı Namık Kemal Zeybek, 12 Haziran Seçimleri Öncesi İttifak Yaptı
Zorlu Grand Otel Toplantı Salonu‘nda yapılan toplantıya ilgi büyük olurken, Haydar Baş ve Namık Kemal Zeybek lehine sık sık slogan atıldı.

İlk olarak söz alan Demokrat Parti Bursa milletvekili adayı Bağımsız Türkiye Partisi Genel Başkanı Prof. Dr. Haydar Baş, Namık Kemal Zeybek‘le çok eski dostlukları olduğunu belirterek kendisine övgüler yağdırdı.

12 Haziran seçimlerinde Demokrat Parti‘nin tek başına iktidar olacağını belirten Haydar Baş, konuşmasında Adnan Menderes‘ten de övgü ile bahsetti. Baş "Rahmetli Menderes yaptığı icraatlarıyla Türkiye‘de sanayinin, insan haklarının din ve vicdan özgürlüğünü Türk milletine doya doya yaşatmıştır. Bu bakımdan merhum Menderes‘in unutulması asla mümkün değil. Demokrat Parti‘nin başında benim geçlik yıllarımdan beri dostluk ve kardeşlik yaptığım sayın Namık Kemal Zeybek beyefendi. O Türk dünyasına Türkiye‘nin

açılan kapısıdır. Ve hoca Yesevi hazretlerini bütün dünyaya taşıyan insandır. Şu anda Demokrat Parti başa oynayan tek partidir. Onun için sizleri kutluyorum. Üzerimize çok büyük vazife düşüyor. Bu devin uyanması, bu ulu çınarın yaprak dökmesi, yaprak vermesi lazım. Var mısınız, var mısınız? Allah nasip edecek 12 Haziran akşamı sandıklar açılıdığında sandık Demokrat Parti diyecek. 13 Haziran akşamı güneş farklı doğacak" dedi.

Namık Kemal Zeybek de konuşmasında Başbakan Recep Tayyip Erdoğan‘ı eleştirerek onun okuduğu şiirden dolayı değil, ırkçılık yaptığı gerekçesiyle mahkum edildiğini iddia etti. Zeybek, "Biz değerli hocamızla Ankara‘da bir toplantı yaptık ve orada şunu söyledim. Bu toplantı yarın tarih tarafından yazılacak milli mücadelede Erzurum Kongresi ne ise Ankara‘daki genel merkezimizde yapılan toplantı bizim tarihimizde yer alacaktır. Birincisi Erzurum Kongresi ise bu Sivas Kongresi‘dir. Bundan sonra da TBMM‘de

toplanılacak inşallah, bu kadar önemlidir. Bir Başbakan çıkıyor ikide bir ‘Türkiye‘de etnik gruplar var‘ diyor. Olabilir yani biz binlerce yıllık Türk tarihinin katmanlarından gelip büyük Osmanlı coğrafyasının açılımlarını geri çekip Anadolu‘nun yerli halklarından da ne varsa onları da kazanıp muazzam bir millet haline gelmişiz. Zengin bir dokumuz var. Kültürümüz dünyanın en zengin dünyası. Ama bir yerde karar vermişiz ve ana dilimiz ne olursa olsun biz Türk‘üz demişiz. Allah böyle oluşturdu bu milleti.

Şimdi birisi geldi Allah‘ın bu düzenini bozmaya çalışıyor. Kim, Recep Tayyip Erdoğan. İkide bir Türk‘ü de etnik grup yapıyor. Recep Tayyip Erdoğan diyor ki Akif Türk değil. Ne hakkın var senin? Akif, ırkçılığı reddeder. Ama sen ırkçılık yapıyorsun. Recep Tayyip Erdoğan bir ırkçıdır buradan ilan ediyorum. Türk esasına göre bu milleti bölmeye çalışıyor, herkes uyanık olsun. Uyansın bu ırkçılıktır. İnsanları ana dillerine göre bölgemeye çalışmak ırkçılıktır. Biz maneviyat dünyasında iman esasında birleşmiş

bir melletiz ne diye bölmeye çalışıyorsun. Bakın şimdi bir şey söyleyeceğim, bir kelime kollanacağım bu kelimeyi tabiki basın yayın yazacak ve inşallah dilerim benim hakkımda dava açsın Recep Tayyip Erdoğan. Recep Tayyip Erdoğan ne söyleyip duruyor, diyor ki ben bir şiir okudum, şiir okuduğum için mahkum oldum. Yalan söylüyorsun yalan, bu söz yalan. Doğru söylemiyorsun. Nereden mi çıkartıyorum. Ben merak ettim, doğdum doğalı şiir okurum, kimse bana niye şiir okuyorsun diye ne hesap sordu ne de dava açıldı.

Mahkemenin gerekçeli hükmünü bana bulun dedim buldular. Mahkumiyetinin sebebi bugün yaptığı konuşmalar gibi yapması. Yani bu milleti bölmeye çalışması. Irkçılıktan ötürü mahkum oldu. Ben mahkum olsun demiyorum, insanlar konuşsun biz demokratız, ama konuşsunlar da doğru konuşsunlar, yalan söylemesinler. İlan ediyorum, bilmeyenler de bilsin Recep Tayyip Erdoğan‘ın ben şiir okudum da o yüzden mahkum oldum sözü yalandır. Eğer mahkemeye gidersen gerekçeli hükmü çıkarır hakimin önüne koyarım. Bakın derim,

gerekçeli hükümde şiirden ötürü mahkumiyet diye bir şey var mı? Ama ne yazık ki yalan üzerine oturmuş bir dünya" dedi.

Recep Tayyip Erdoğan‘ın televizyonlarda görülenle ilgisinin bulunmadığını kaydeden Zeybek, "Sizin televizyonda gördüğünüz, cama bakarak konuşan, o işi iyi beceriyor. Artistik tarafı tamam yani. Şimdi şunu söylüyorum televizyonlara gördüğünüz Recep Tayyip Erdoğan‘la gerçek Recep Tayyip Erdoğan‘ın hiçbir ilgisi yok. Vardır ilgisi ama Polat Alemdar‘la Necati arasındaki gibi."

Türkiye‘nin felakete gittiğini iddia eden Zeybek, "Türkiye böyle giderse bir felakete gidiyor. Gitmeyecek. Niye bu seçimde AK Parti aşiret mensubu adaylarını geri çekti de adı sanı olmayan zayıf adayları sürdü? Aynı şeyi CHP de yaptı. MHP zaten yok orada. Çünkü bunlar çoktan Türkiye‘nin bölünmesini hazırladı. Tanzim bir yerden yapılmıyor. AK Parti bu konuda razı edilmiştir. İtiraz etmesi muhtemel olan milletvekillerini de listeye koymadılar bu sefer. Türkiye bölünmeye hazırlanıyor, uyanık olun. CHP‘de

yapılan operasyonu siz zannetmeyin ki Türkiye‘den birileri yaptı. Hayır, Türkiye‘de o kadar becerikli kimse yok. Bunlar uluslararası servislerin işi . Aldılar bir insanı, alladılar pulladılar ‘senin adın Recep benim adım Kemal‘ söylemine dayalı bir siyaset" dedi.

Konuşmaların ardından Namık Kemal Zeybek ve Prof.Dr. Haydar Baş‘a isimlerinin yazıldığı birer Trabzonspor forması hediye edilirken Trabzon milletvekili adayları da tanıtıldı.

Kaynak: İHA