Kuseyri: Çağımızda Eğitimin Sabit Kalması Düşünülemez

Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği Yönetim Kurulu Üyesi Antakya Ticaret Borsası Başkanı Mehmet Ali Kuseyri, Türkiye ekonomisinin en önemli sorunlarından birinin mesleki ve teknik eğitim olduğunu belirtti.

Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği Yönetim Kurulu Üyesi Antakya Ticaret Borsası Başkanı Mehmet Ali Kuseyri, Türkiye ekonomisinin en önemli sorunlarından birinin mesleki ve teknik eğitim olduğunu belirtti.

Kuseyri, mesleki eğitime yeni açılımlar getirerek işgücüne katılımın arttırılabileceğini ifade ederek, “Bugünün ihtiyaçlarını ve beklentilerini, gelecek kuşakların kendi ihtiyaç ve beklentilerini karşılama olanaklarını tehlikeye atmaksızın karşılamak zorundayız. Sürdürülebilir kalkınma iş dünyasının ve insan yaşamının gereksinimleriyle, doğal kaynakların sürdürebilirliği arasında bir denge kurmayı gerektirmektedir.” dedi.

Denge kurmak ve fırsatları avantaja dönüştürmenin en önemli noktasının insan gücü olduğuna dikkat çeken Kuseyri nitelikli insan gücü yetiştirmenin de mesleki eğitimden geçtiğini kaydetti.

Bölgesel ve küresel dinamiklere göre yetiştirilebilecek kalifiye insanların daima en önemli güç ve zenginlik kaynağı olduğunu, bu nitelikli insan gücünü yetiştirmenin yolunun mesleki eğitimden geçtiğini aktaran Kuseyri, “Kalkınma ve gelişmede sağlıklı büyüme açısından eğitimli, nitelikli iş gücü ve mesleki eğitim önemlidir. Çağımızda her şey sürekli yenilenirken eğitimin sabit kalması düşünülemez bir gerçek olarak karşımıza çıkmaktadır. Hayatımızın her aşamasında yer alan AR-GE çalışmaları da, doğrudan insan yaşamıyla iç içe olması lazımdır.” dedi.

Birçok gencin mesleki yeterliliğe sahip olmamasının Türkiye’de ciddi bir sorun haline geldiğinin altını çizen Kuseyri, “Bir yandan gençlerin iş bulamadığı ve de hızla gelişen sanayinin aradığı işgücüne sahip bir vasıflı eleman yetersizliği dönemi yaşamaktayız. Bu da, elbette ki, hem istihdam, hem de verimlilik açısından ekonomik kalkınmanın önünde büyük bir engeldir ve bizlere mesleki rehberlik ve yönlendirmenin önemini bir kez daha işaret etmektedir. Türkiye’de olduğu gibi, bir ülkenin genç nüfusa sahip olabilmesi karşılaştırmalı bir üstünlük ve rekabette önemli bir kaynak olduğunu göstermektedir. Bu değerli kaynağın da yüksek katma değerli üretim girdisine dönüşmesinin, hem üniversitelerde hem de meslek okullarında mesleki, teknik eğitim kalitesine ve performansına bağlı bulunmaktadır.” ifadelerini kullandı.