Özkan‘ın Avukatı: Nakledildikleri Yer Hücre
‘‘İkinci Ergenekon Davası‘‘nın tutuklu sanıklarından Tuncay Özkan‘ın avukatı Mustafa Nihat Karslı, müvekkili ve Mustafa Balbay‘ın nakledildikleri yerin hücre olduğunu belirterek, ‘‘Çünkü hem alan itibariyle çok küçük hem de açık bir tecrit uygul
Aynı zamanda Tuncay Özkan‘ın Genel Başkanı olduğu Yeni Parti‘nin Genel Başkan Yardımcısı olan Karslı, parti merkezinde düzenlediği basın toplantısında, Özkan‘ın, tutuklu bulunduğu sürenin 2 yılını Mustafa Balbay ve Hasan Atilla Uğur ile aynı koğuşta geçirdiğini bildirdi.
Her 3 tutuklu sanığın da aynı davadan yargılandığını belirten Karslı, ‘‘Sanıklar, 28 Şubat tarihinde inşaatı kış mevsiminde bitirilen 1 Nolu Cezaevine nakledilmişlerdir. Oldukça yoğun rutubetin bulunduğu ve inşaat artıklarının temizlenmediği bu binaya, acilen nakledilmesini gerektiren zorunlu nedenlerin neler olduğu merak konusudur‘‘ diye konuştu.
Böyle bir uygulamanın, ‘‘28 Şubat tarihi gibi farklı çağrışımlar yaratan bir güne‘‘ tesadüf etmiş olmasının da ilginç olduğunu dile getiren Karslı, bu uygulamaya sadece tutuklu sanıklardan Tuncay Özkan ve Mustafa Balbay‘ın itiraz ettiğinin açıklandığını dile getirdi.
Özkan ve Balbay‘ın bu uygulamaya itiraz ettiklerini, itiraz etmelerinin hayati ve hukuki gerekçelerinin bulunduğunu vurgulayan Karslı, şunları söyledi:
‘‘İtiraz etmeyen sanıklar, aynı koğuşlara nakledilmiştir. İlginçtir ki bu uygulama Özkan ve Balbay‘a farklı şekilde icra edilmiştir. Özkan ve Balbay‘a ayrımcılık yapılmıştır. Bu ayrımcılığın nedeni, bilinmemektedir. Oysa ki aynı gün saat 16.45‘te kendilerine cezaevi görevlilerince, ‘yalnızca nakledilecekleri‘ hususu sözlü olarak bildirilmiştir. Hazırlanmaları için de 2 saat süre verilmiştir. Ancak bu sürenin bitiminde, Özkan ve Balbay‘a ‘onları birbirlerinden ayıracakları‘ söylenmiştir. Sadece ayırmakla yetinilmeyeceği, yalnız olarak hücreye nakledilecekleri ifade edilmiştir. Bu uygulamaya elbette itiraz etmişlerdir. İtirazların temel nedeni, bununla birlikte başka birtakım sebeplere de dayanmaktadır. Bu itirazlar hukuksal hak niteliğindedir.‘‘
-‘‘SİYASİ DENGELER ALT ÜST OLACAK‘‘-
Avukat Mustafa Nihat Karslı, Tuncay Özkan ve Mustafa Balbay‘ın genel seçimlerde milletvekili adayı olacaklarını açıkladıklarını, bunun toplumda büyük bir heyecan yarattığını ileri sürdü.
Özkan ve Balbay‘ın milletvekili seçilmesi durumunda, ‘‘Ergenekon gibi davaların herhangi bir ciddi yanının bulunmadığının‘‘ halk tarafından tescil edileceğini savunan Karslı, sözlerini şöyle sürdürdü:
‘‘Özkan ve Balbay, milletvekili seçildikleri takdirde, siyasi dengeler alt üst olacak ve birilerinin hesapları bozulacaktır. Bu yüzden Özkan ve Balbay‘ın birliktelikleri sona erdirilmiştir. Ayrıca, böyle yoğun rutubetin egemen olduğu, soğuğun hüküm sürdüğü bir ortamda, ‘birbirlerine destek olamamanın‘ getirdiği psikolojik rahatsızlıklar da yaşanabilecektir. Haklarında kesinleşmiş bir hüküm olsa ve bu kararda hücre hapsi, ağırlaştırılmış hapis infazı öngörülüyorsa uygulanmalıdır. Ancak böyle bir durumda başvurulması gereken yol, tutuklulukları sırasında iki değerli insana uygulanmıştır. Nakledildikleri yer, koğuş olmayıp tamamıyla hücredir. Çünkü, hem alan itibariyle çok küçük hem de açık bir tecrit uygulaması söz konusudur.‘‘
Konuyla ilgili olarak yasal yollara başvurduklarını kaydeden Karslı, İnsan haklarıyla ilgili bütün kuruluşlar ve sivil toplum örgütleriyle temas halinde olduklarını belirtti.
Kaynak: AA
Her 3 tutuklu sanığın da aynı davadan yargılandığını belirten Karslı, ‘‘Sanıklar, 28 Şubat tarihinde inşaatı kış mevsiminde bitirilen 1 Nolu Cezaevine nakledilmişlerdir. Oldukça yoğun rutubetin bulunduğu ve inşaat artıklarının temizlenmediği bu binaya, acilen nakledilmesini gerektiren zorunlu nedenlerin neler olduğu merak konusudur‘‘ diye konuştu.
Böyle bir uygulamanın, ‘‘28 Şubat tarihi gibi farklı çağrışımlar yaratan bir güne‘‘ tesadüf etmiş olmasının da ilginç olduğunu dile getiren Karslı, bu uygulamaya sadece tutuklu sanıklardan Tuncay Özkan ve Mustafa Balbay‘ın itiraz ettiğinin açıklandığını dile getirdi.
Özkan ve Balbay‘ın bu uygulamaya itiraz ettiklerini, itiraz etmelerinin hayati ve hukuki gerekçelerinin bulunduğunu vurgulayan Karslı, şunları söyledi:
‘‘İtiraz etmeyen sanıklar, aynı koğuşlara nakledilmiştir. İlginçtir ki bu uygulama Özkan ve Balbay‘a farklı şekilde icra edilmiştir. Özkan ve Balbay‘a ayrımcılık yapılmıştır. Bu ayrımcılığın nedeni, bilinmemektedir. Oysa ki aynı gün saat 16.45‘te kendilerine cezaevi görevlilerince, ‘yalnızca nakledilecekleri‘ hususu sözlü olarak bildirilmiştir. Hazırlanmaları için de 2 saat süre verilmiştir. Ancak bu sürenin bitiminde, Özkan ve Balbay‘a ‘onları birbirlerinden ayıracakları‘ söylenmiştir. Sadece ayırmakla yetinilmeyeceği, yalnız olarak hücreye nakledilecekleri ifade edilmiştir. Bu uygulamaya elbette itiraz etmişlerdir. İtirazların temel nedeni, bununla birlikte başka birtakım sebeplere de dayanmaktadır. Bu itirazlar hukuksal hak niteliğindedir.‘‘
-‘‘SİYASİ DENGELER ALT ÜST OLACAK‘‘-
Avukat Mustafa Nihat Karslı, Tuncay Özkan ve Mustafa Balbay‘ın genel seçimlerde milletvekili adayı olacaklarını açıkladıklarını, bunun toplumda büyük bir heyecan yarattığını ileri sürdü.
Özkan ve Balbay‘ın milletvekili seçilmesi durumunda, ‘‘Ergenekon gibi davaların herhangi bir ciddi yanının bulunmadığının‘‘ halk tarafından tescil edileceğini savunan Karslı, sözlerini şöyle sürdürdü:
‘‘Özkan ve Balbay, milletvekili seçildikleri takdirde, siyasi dengeler alt üst olacak ve birilerinin hesapları bozulacaktır. Bu yüzden Özkan ve Balbay‘ın birliktelikleri sona erdirilmiştir. Ayrıca, böyle yoğun rutubetin egemen olduğu, soğuğun hüküm sürdüğü bir ortamda, ‘birbirlerine destek olamamanın‘ getirdiği psikolojik rahatsızlıklar da yaşanabilecektir. Haklarında kesinleşmiş bir hüküm olsa ve bu kararda hücre hapsi, ağırlaştırılmış hapis infazı öngörülüyorsa uygulanmalıdır. Ancak böyle bir durumda başvurulması gereken yol, tutuklulukları sırasında iki değerli insana uygulanmıştır. Nakledildikleri yer, koğuş olmayıp tamamıyla hücredir. Çünkü, hem alan itibariyle çok küçük hem de açık bir tecrit uygulaması söz konusudur.‘‘
Konuyla ilgili olarak yasal yollara başvurduklarını kaydeden Karslı, İnsan haklarıyla ilgili bütün kuruluşlar ve sivil toplum örgütleriyle temas halinde olduklarını belirtti.