Bdp Ve Dtk Eş Başkanları Nusaybin‘de Pkk Üyesi Halime Baş‘ın Taziye Çadırını Ziyaret Etti
BDP Eş Başkanı Selahattin Demirtaş, DTK eş başkanları Ahmet Türk ve Aysel Tuğluk, BDP Mardin Milletvekili Emine Ayna, Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkanı Osman Baydemir ve genel merkez yöneticileri, Bingöl kırsalında güvenlik güçleriyle girdiği çatışmada ölü ele geçirilen PKK üyesi Halime Baş‘ın ailesine taziye ziyaretinde bulundu.
BDP Eş Başkanı Selahattin Demirtaş, DTK eş başkanları Ahmet Türk ve Aysel Tuğluk, BDP Mardin Milletvekili Emine Ayna, Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkanı Osman Baydemir ve genel merkez yöneticileri, Bingöl kırsalında güvenlik güçleriyle girdiği çatışmada ölü ele geçirilen PKK üyesi Halime Baş‘ın ailesine taziye ziyaretinde bulundu. Türk ve Demirtaş, daha sonra Mitanni Kültür Merkezi‘ndeki Demokratik Çözüm çadırını ziyaret ederek halka hitap ettiler.
Barış Anneleri adına Şükriye Dağ‘ın yaptığı basın açıklamasından sonra DTK EŞ başkanı Türk, halkı selamladı.
Nusaybin halkının mücadelesini selamladığını bildiren Türk, 1990‘ları unutmayacaklarını söyledi. Türk, "Özgürlük mücadelesi her geçen gün artarken Kürt halkının talepleri de netleşiyor. Onurlu bir yaşam istiyoruz. Kürt halkı ana dilinin eğitim, kültür dili olmasını istiyor" şeklinde konuştu.
Türk‘ten sonra konuşan BDP Eş genel başkanı Demirtaş ise "görkemli Nevruz kutlaması, demokratik direniş ve duruştan" dolayı Nusaybin halkını kutladı. Demirtaş konuşmasını şöyle sürdürdü: "Böylesi bir dönemde, bu kadar güçlü taleplerin haykırıldığı, milyonların Nevruz ruhuyla alanda olduğu, demokratik ve siyasi çözüm ruhuyla milyonların el ele, yürek yüreğe verip sel olup meydanlara aktığı bir dönemde biz hükümetten bu sesi duymasını, somut adım atmasını beklerken panzeriyle, copuyla, gazıyla halkımıza
saldırdı."
Silopi‘de BDP Milletvekili Sabahat Tuncel‘in bir polis amirine tokat atması ve Başbakan‘ın yaptığı açıklamayı da değerlendiren Demirtaş, sözlerini şöyle sürdürdü: "Bu, demokratik direniş sürecidir. Halk kendi çözümünü, kendi duruşuyla, kendi direnişiyle gerçekleştirecektir. Bunun önünde duracak, bunu engelleyecek panzer, cop, gaz daha icat edilmedi. Eğer kısa sürede Türkiye‘de demokrasi hakim olsun, özgürlük, barış, huzur hakim olusun istiyorlarsa bu sesi duyacaklar. Başka çaresi, başka yolu yoktur.
Günlerdir meydanlarda halkın üzerinde panzerle, gazla, coplarla baskı oluşturacaksınız, hiç utanmadan sıkılmadan halkın vekiline densiz diyeceksiniz. Bunun adı iki yüzlülüktür. Bunun adı densizliğin daniskasıdır. Biz halkımızla birlikte olmaya, halkımızla el ele olmaya devam edeceğiz. Eğer bizim halkımıza gazla, copla, panzerle saldıracaksanız en önde biz olacağız. Sanmasınlar ki halkımız yalnızdır. Sanmasınlar ki halkımız çaresizdir. Biz sadece kendi özgürlüğümüzü istiyoruz. Eğer buna karşı cevabınız tank,
top, tüfekse, operasyonsa, zulümse bize düşen de onurluca dik durmaktır. Onurluca direnmektir. Nusaybin‘deki kamu otoritelerine sesleniyorum. Nusaybin halkını düşman gören davranıştan vazgeçin. Nusaybin sizin babanızın malı, Nusaybin halkı sizin köleniz değildir. Bunu kafanıza koyun."
Konuşmalardan sonra Mitanni‘de toplanan kitle, PKK üyesi Halime Baş‘ın Fırat mahallesinde kurulan taziye çadırını ziyaret etti. Kitle adına konuşan Ahmet Türk, aileye başsağlığı dileklerinde bulundu.
Kaynak: İHA
Barış Anneleri adına Şükriye Dağ‘ın yaptığı basın açıklamasından sonra DTK EŞ başkanı Türk, halkı selamladı.
Nusaybin halkının mücadelesini selamladığını bildiren Türk, 1990‘ları unutmayacaklarını söyledi. Türk, "Özgürlük mücadelesi her geçen gün artarken Kürt halkının talepleri de netleşiyor. Onurlu bir yaşam istiyoruz. Kürt halkı ana dilinin eğitim, kültür dili olmasını istiyor" şeklinde konuştu.
Türk‘ten sonra konuşan BDP Eş genel başkanı Demirtaş ise "görkemli Nevruz kutlaması, demokratik direniş ve duruştan" dolayı Nusaybin halkını kutladı. Demirtaş konuşmasını şöyle sürdürdü: "Böylesi bir dönemde, bu kadar güçlü taleplerin haykırıldığı, milyonların Nevruz ruhuyla alanda olduğu, demokratik ve siyasi çözüm ruhuyla milyonların el ele, yürek yüreğe verip sel olup meydanlara aktığı bir dönemde biz hükümetten bu sesi duymasını, somut adım atmasını beklerken panzeriyle, copuyla, gazıyla halkımıza
saldırdı."
Silopi‘de BDP Milletvekili Sabahat Tuncel‘in bir polis amirine tokat atması ve Başbakan‘ın yaptığı açıklamayı da değerlendiren Demirtaş, sözlerini şöyle sürdürdü: "Bu, demokratik direniş sürecidir. Halk kendi çözümünü, kendi duruşuyla, kendi direnişiyle gerçekleştirecektir. Bunun önünde duracak, bunu engelleyecek panzer, cop, gaz daha icat edilmedi. Eğer kısa sürede Türkiye‘de demokrasi hakim olsun, özgürlük, barış, huzur hakim olusun istiyorlarsa bu sesi duyacaklar. Başka çaresi, başka yolu yoktur.
Günlerdir meydanlarda halkın üzerinde panzerle, gazla, coplarla baskı oluşturacaksınız, hiç utanmadan sıkılmadan halkın vekiline densiz diyeceksiniz. Bunun adı iki yüzlülüktür. Bunun adı densizliğin daniskasıdır. Biz halkımızla birlikte olmaya, halkımızla el ele olmaya devam edeceğiz. Eğer bizim halkımıza gazla, copla, panzerle saldıracaksanız en önde biz olacağız. Sanmasınlar ki halkımız yalnızdır. Sanmasınlar ki halkımız çaresizdir. Biz sadece kendi özgürlüğümüzü istiyoruz. Eğer buna karşı cevabınız tank,
top, tüfekse, operasyonsa, zulümse bize düşen de onurluca dik durmaktır. Onurluca direnmektir. Nusaybin‘deki kamu otoritelerine sesleniyorum. Nusaybin halkını düşman gören davranıştan vazgeçin. Nusaybin sizin babanızın malı, Nusaybin halkı sizin köleniz değildir. Bunu kafanıza koyun."
Konuşmalardan sonra Mitanni‘de toplanan kitle, PKK üyesi Halime Baş‘ın Fırat mahallesinde kurulan taziye çadırını ziyaret etti. Kitle adına konuşan Ahmet Türk, aileye başsağlığı dileklerinde bulundu.