Fatih Üniversitesi Dekanı Yiğitoğlu: Başarılı İnsanlar Çözüm Üretmenin Peşinde Olur

Fatih Üniversitesi Tıp Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Ramazan Yiğitoğlu, sağlık sisteminde sorunların her zaman olacağını belirterek, “Ancak başarılı insanlar bardağın dolu kısmına bakar. Karşılıklı anlayış, iyi niyet çerçevesinde çözüm üretmenin peşinde olurlar.” dedi.

Fatih Üniversitesi Tıp Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Ramazan Yiğitoğlu, sağlık sisteminde sorunların her zaman olacağını belirterek, “Ancak başarılı insanlar bardağın dolu kısmına bakar. Karşılıklı anlayış, iyi niyet çerçevesinde çözüm üretmenin peşinde olurlar.” dedi.

    Sağlık Bakanı Recep Akdağ’ın katıldığı 14 Mart Tıp Bayramı töreni Fatih Üniversitesi Tıp Fakültesi Konferans Salonu’nda yapıldı. Törende konuşan Fatih Üniversitesi Tıp Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Ramazan Yiğitoğlu, 20 yıldır düzenlenen törenlere ev sahipliği yapmaktan memnuniyet duyduklarını belirterek sözlerine başladı. Tıp biliminin ayrı bir meslek olarak Kanuni Sultan Süleyman döneminde eğitiminin verilmeye başladığını hatırlatan Yiğitoğlu, “Tıp tarihimiz bizden önce yaşamış tıp büyüklerimizin kahramanlıkları, eşsiz hizmetleri ile doludur.” dedi.

    Yiğitoğlu, 1. Dünya Savaşı esnasında personel oranı göz önünde bulundurulduğunda silahlı kuvvetler bünyesinde en fazla şehit veren sınıfın sağlık sınıfı olduğuna dikkat çekti. Yiğitoğlu, “Bu güzel anlamlı günde hepsini rahmetle anıyoruz.” diye konuştu.

    Türkiye’de sağlık hizmetlerinde önemli adımlar atıldığını aktaran Yiğitoğlu, “Hekimlerimiz canla başla çalışıyor, sorunları elbette var, çok başarılı dünya çapında isim yapmış bir çok hekimimiz var.” dedi. Koruyucu sağlık hizmetlerinin geliştirildiğini kaydeden Yiğitoğlu, “Anne ve bebek ölümleri hatırı sayılır derecede azaldı. Sıtmanın kökünün kazındığını söyleyebiliriz. Kızamık aynı şekilde.” diye konuştu.

‘Cesaret isteyen ve kararlılıkla uygulanan dumansız hava sahasının’, halk tarafından sevilerek benimsendiğini hatırlatan Yiğitoğlu, “Dumansız hava sahası projesi sayesinde gelecekte akciğer kanserlerinin epeyce azalacağına şahit olacağız.” ifadesini kullandı. Yiğitoğlu şöyle devam etti: “Ankara’daki tıp fakültesi dekanları olarak birkaç hususu vurgulamak istiyoruz. Eğitimde kalite çok önemli. Ülkemizde son yıllarda tıp fakültesi sayısı epeyce arttı... Bundan sonra araştırma görevlisi kadrolarının kısıtlanmaması gerektiği kanaatindeyiz… İkinci konu, tam gün yasası. Bu yasa uygulanmaya başlandı, ben şahsen olumlu görüyorum.”

    Gelecek yıldan itibaren, vakıf üniversiteleri tıp fakültelerinin sayısının15’e yaklaşacağını da hatırlatan Yiğitoğlu, “Bu üniversitelerin sayısının artması ile birlikte sorunları da daha görünür hale gelecektir.” dedi. Yiğitoğlu, bu konuda da destek istedi.

    

    ATO BAŞKANI İLHAN: TIP FAKÜLTESİ AÇMAK MUAYENEHANE AÇMAKTAN KOLAY

    Ankara Tabip Odası (ATO) Başkanı Beyazıt İlhan, Ankara’da yapılan bir araştırmaya göre, doktorların yüzde 86’sının gelecekten umutlu olmadığını, yüzde 83’ünün ise hastaların yeterli ve nitelikli sağlık hizmeti almadığını düşündüğünü aktardı. Son zamanlarda hekimlere yönelik şiddetin arttığını dile getiren İlhan, yetkililerin bu durumu ciddiye alması gerektiğini vurguladı. Performans sisteminin sağlık çalışanları arasındaki çalışma barışını bozduğunu, vatandaşlar arasında hekimlerin gereksiz müdahalede bulunduğu izlenimi doğurduğunu dile getiren İlhan, “Bu şekilde alınan ücretler emekliliğe de yansımıyor.” dedi.

     İlhan, tam gün, performans uygulaması, muayenehaneciliği imkansız hale getiren yönetmeliklerin hekim emeğini kamuda ve özel sektörde ucuzlattığını ifade etti. Sağlıkta dönüşümü özelleştirme programı olarak nitelendiren İlhan, “Taşeron işçi sayısı arttı. Hekimler bile taşeron yöntemle çalıştırılma riski ile karşı karşıya. Üniversite hastaneleri çok zor durumda… Bugün tıp fakültesi açmak, muayenehane açmaktan daha kolay.” dedi.

    “TEK TİP HEKİM VE HASTA MODELİ YARATILIYOR”

    Ufuk Üniversitesi Tıp Fakültesi öğrencisi Duygu İlke Hayıroğlu, hekimler olarak gelecekten endişeli olduğunu, bunun nedeninin de son yıllarda sağlık sisteminde yapılan değişiklikler, hekim özlük haklarında geri dönüşü olmayacak ciddi gerilemelerin yaşanmasını gösterdi.

    Hayıroğlu, tek tip hasta ve hekim modeli oluşturulduğunu da savundu. Hekimi tamamen ezen politikalarla kısa vadeli kazanımlar düşünüldüğünü savunan Hayıroğlu, “Tıp eğitimin olmazsa olmaz bazı standartları var. Ancak son zamanlarda artırılan öğrenci kontenjanları, tıp fakültelerinin önemli sorunlarından biri oldu. Performans adı altında ortaya atılan bu sistem hekimlerin eğitime katkısını azaltacak hem de hastaların yetersiz tedavi almasına neden olacaktır. Yapılması gerekense, sağlık hizmeti uygulamalarının eğitim faaliyetlerinin önüne geçmesini engellemektir.” diye konuştu.

    HEKİMLERİ SOSYAL STATÜ VE YASAL HAKLARI ZAAFİYETE UĞRUYOR

    Başkent Üniversitesi Tıp Fakültesi Uzman Öğrencisi Emir Karacağlar, son yıllarda sağlık sisteminde yapılan değişikliklerin hasta bazında sağladığı olumlu katkıların yanında; sağlık hizmetlerinde yer yer ticari kaygıların öne çıkmasına, hastalara müşteri gözüyle bakılmasına neden olduğunu söyledi. Karacağlar, “Bu durum hekimlerin özlük haklarında ciddi gerilemelere neden olmakta, hekimlerin sosyal statü ve yasal haklarını zafiyete uğratmaktadır. Hekimler her gün bakacaklarının çok üstünde hastaya bakmak zorunda kalmaktadır.” dedi.

Konuşmaların ardından Sağlık Bakanı Recep Akdağ, tıp fakültesi öğretim üyeleri, asistanlar ve öğrenciler olmak üzere üç kategoride gerçekleştirilen futbol turnuvasında dereceye girenlere plaket ve madalyalarını verdi. Her üç kategoride de birinci, GATA oldu.