Mhp‘Li Şandır: Haberal’In Adaylığı Söz Konusu Değil, Kaçmaz’A Yetkili Kurullar Karar Verec

Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Grup Başkanvekili Mehmet Şandır, Ergenekon davası tutuklusu Mehmet Haberal’ın partilerinden adaylığının söz konusu olmadığını, eski Sincan Hakimi Osman Kaçmaz’ın adaylığına ise partinin yetkili kurullarının karar vereceğini belirtti.

Mhp‘Li Şandır: Haberal’In Adaylığı Söz Konusu Değil, Kaçmaz’A Yetkili Kurullar Karar Verec
Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Grup Başkanvekili Mehmet Şandır, Ergenekon davası tutuklusu Mehmet Haberal’ın partilerinden adaylığının söz konusu olmadığını, eski Sincan Hakimi Osman Kaçmaz’ın adaylığına ise partinin yetkili kurullarının karar vereceğini belirtti.

Şandır, MHP Mersin Milletvekili Kadir Ural, İl Başkanı Mahmut Tat ve ilçe başkanlarının katılımı ile Merada Center‘da gazetecilerle bir araya geldi. Gazetecilerin Ergenekon davası tutuklusu Mehmet Haberal ile Sincan eski hakimi Osman Kaçmaz’ın MHP’den aday olup olmayacağı şeklindeki sorusuna Şandır, “Mehmet Haberal’ın MHP’den aday adayı olup olmayacağı belli değil. MHP’nin Haberal’a bir daveti bulunmamaktadır. Önümüzdeki zaman içerisinde Haberal aday olur mu, MHP kurullarında bu değerlendirilip başka karar çıkar mı bilmiyorum. Şu aşamada Haberal’ın aday adaylığı söz konusu değil. MHP’nin de bu yönde bir kararı ve daveti de bulunmamaktadır.” diye konuştu.

Sincan eski Hakimi Osman Kaçmaz’ın ise partilerinden aday adayı olduğunu ifade eden Şandır, “MHP’den aday olmak istediğini söyledi. Bu biraz önce söylediğim gibi partimizin yetkili kurullarında değerlendirilecektir" ifadesini kullandı.

"CHP’DEKİ KOMPLO İDDİALARININ TARAFLARI ÖZÜR DİLEMELİ"

Son günlerde CHP’de yaşandığı iddia edilen komplolara da cevap veren Şandır, gelişmelerden büyük üzüntü duyduklarını dile getirdi. “Türkiye siyasetle yönetilmekte, siyaset millet adına yapılmaktadır. Siyasetçilerin böyle durumlara düşmeleri bu millete haksızlıktır. Bu millete bu ülkeye zarar verir.” diyen Şandır, şöyle konuştu: “Bu gelişmeleri Türk toplumu, ülkemiz ve siyaset kurumu adına üzüntü ile izlemekteyiz. MHP olarak biz bu olayların dışındayız. Hiçbir siyasetçi ve hiçbir siyasi parti bu duruma düşmemelidir. Allah kimseyi bu duruma düşürmesin.”

Yaşanan hadiselerin gerçekleri ile ortaya çıkarak muhataplarının toplumun önünde özür dilemesini isteyen Şandır şöyle devam etti: “Siyaseti itibarsızlaştıran, toplum nezdinde güvenilmez hale getiren bu gelişmeleri ülkemizin geleceği adına tehlike olarak görmekteyiz. Türk toplumuna. Türk siyasetine, demokrasisine yakışmayan gelişmelerdir. Ama biz MHP olarak bu olayın sahiplerinin müsebbiplerinin toplumdan özür dilemesi gerektiği kanaatindeyiz.”

"MHP’NİN BARAJ SORUNU YOK"

12 Haziran’da yapılacak seçimde MHP’nin baraj soru bulunmadığına ifade eden Şandır, “MHP bu seçimlere tek başına iktidar olmak için girmektedir ve bunu gerçekleştirecektir. Bunu 90 gün sonra hep beraber yaşayacağız. MHP ve onun takip ettiği milliyetçi siyaset ülkemizin yönetimi için özellikle şu süreçte çok elzem, çok gerekli, çok değerli bir hadisedir. Türkiye’yi bu küreselleşme olgusunun yaşandığı, küresel projelerin ülkemizde kan dökerek uygulandığı şu süreçte Türkiye’yi milli bir siyasetin yönetmesi gerekiyor. Küresel güçlere taşeronluk yapan, eş başkanlık yapmakla övünen bir siyasetin, bir iktidarın ülkemizin geleceğini yönetmek gibi bir hakkı yoktur. Biz milletimizin sağ duyusuna inanıyoruz.” şeklinde konuştu.

"TUTUKLANAN GAZETECİLER VE İLİM ADAMLARI YASAKLARIN KALKMADIĞINI GÖSTERİYOR"

Bu iktidar döneminde yasakların kalkmadığını, bunun son günlerde yaşanan gazeteci tutuklamalarıyla görüldüğünü savunan Şandır, şöyle devam etti: ‘‘Ömürleri terörle mücadele içinde geçen güvenlik görevlilerinin, ilim adamlarınin, doktorların, Mehmet Haberal‘ı kast ederek söylüyorum; hayatı öğrenci yetiştirmek ve hastalara şifa dağıtmakla geçen ilim adamının, terörün kitabını yazmış Ahmet Şık‘ın, yolsuzluk örgütleri ile ilgili mücadelede kitaplar yazmış, uluslararası ödüller almış Nedim Şener‘in terör örgütü üyesi olarak suçlanıp gözaltına alınmaları yaşanırken; Türkiye‘de yasakların kalktığını ifade etmek mümkün mü? Böyle durumda yasakların kalktığını söyleyebilmek insan aklıyla alay etmektir.”

Sosyal konularda da yasakların bulunduğunu savunan Şandır, “Alevilik ile ilgili talepler çözüme kavuşabildi mi? Kız çocukların yüksek okullarda okumalarına engel olarak gösterilen başörtüsü sorunu çözülebildi mi? Ya da insanların kendilerini siyasetle ifade edebilmeleri için seçime girme barajı yüzde 10‘un altına çekilebildi mi? Samimiyetle sorgulamak gerekirse Türkiye bu iktidar döneminde yasaklar ve korkular ülkesi oldu. Kısaca 8 yıl sonunda başlangıçta verdikleri ‘3Y‘ ile mücadelede bu hükümeti başarılı kılabilmek mümkün mü?‘‘ sorularını yöneltti.