“Ordu İle Üniversite Bağı Sağlanamaz İse Üniversite Şehre Yük Olur”
Ordu Üniversitesi Rektör adayı Prof. Dr. Yusuf Demir, “Bir şehir ile üniversite irtibatını sağlayamazsanız o zaman o üniversite o şehre yük olur. Ordu Üniversitesi ile Ordu bağı sağlanamaz ise üniversite şehrin önünü açan bir yer olmaktan çıkar.” dedi.
Ordu Üniversitesi Rektör adayı Prof. Dr. Yusuf Demir, “Bir şehir ile üniversite irtibatını sağlayamazsanız o zaman o üniversite o şehre yük olur. Ordu Üniversitesi ile Ordu bağı sağlanamaz ise üniversite şehrin önünü açan bir yer olmaktan çıkar.” dedi.
Bir üniversitenin kuruluşunda bir vizyonun ortaya konulduğunu belirten Prof. Dr. Demir, Ordu Üniversitesi‘nin herkesin birliği gibi yıllar önce Karadeniz’de kurulmuş iki önemli şehir olan Samsun-Trabzon arasında kurulan bir üniversite olduğuna dikkat çekti. Samsun 19 Mayıs Üniversitesi’nin sağlık ve temel mühendislik bilimleri, sağlık fen bilimleri üzerine gelişen bir üniversite olduğunu aktaran Prof. Dr. Demir, Trabzon Karadeniz Teknik Üniversitesi’nin ise teknik ağırlıklı bir üniversite olduğunu kaydetti.
Ordu Üniversitesi’nin geleceğini tasarlarken bu durumları göz önünde tutmak gerektiğini aktaran Prof. Dr. Demir, “Ordu’nun geçmişten gelen bir sosyal ve kültürel alt yapısı vardır. Ordu Üniversitesi‘nin bu vizyonun henüz ortaya konulmadığı kanaatini taşıyorum. Biz Ordu Üniversitesi’ni şehrin sosyal ve kültürel yapısından beslenen bir vizyona oturtabilirsek o zaman Ordu Üniversitesi bu iki üniversite arasında kendisine bambaşka bir yer edinebilir. O zaman biz Türkiye’de 5-10 yılda yerini gösteren bir üniversite planlamış oluruz. Bence Ordu’da üniversitenin kuruluşunda en temel eksiklik bu vizyonun ortaya konulmamış olmasıdır.” dedi.
İkinci temel eksikliğin ise Ordu Üniversitesi’nin şehirle kucaklaşmasında ciddi anlamda bir sorun bulunduğu tespiti olduğunu dile getiren Prof. Dr. Demir, “Halbuki bir şehrin üniversitesi her konuda mutabakata varıp şehrin insanlarını üniversiteye çekebilmeliydi. Yani bu şehrin insanları ‘orda üniversite var ama ne oldu bilmiyoruz, işte kuruldu, birkaç öğrenci geldi, bir eğitim yapıyorlar’ demek yerine ‘orada bizim geleceğimizi tasarlayan bir üniversite var’ diyebilmelidir. Bence bu noktada ciddi eksiklik bulunuyor. O nedenle şehir ile üniversiteyi mutlaka kucaklaştırmalıyız. Eğer bunu başarabilirsek diğer temel eksiklikleri, maddi eksiklikleri, finans eksikliklerini gidermekte bir sıkıntı olmayacağı kanaatini taşıyorum.” diye konuştu.
Prof. Dr. Demir, kendisinin önceliklerinden birinin şehir- üniversite irtibatı olduğuna dikkat çekerek, şöyle konuştu: “Bu iki şekilde olur. İlki siz kendi kendisini denetleyebilen bir yapı oluşturursanız bu kendiliğinden büyük oranda olur. İkincisi ise şehrin akil insanları, örgütleri ile belli aralıklar ile bir araya gelirseniz ve herkese açık ortamda ‘bu şehir üniversiteye ne katmıştır, üniversite şehre ne katmıştır’ bunu ele alırsanız belli oranda bu da sağlanmış olur. Yoksa kapalı kapılar ardında konuşmuşsunuz bunların çok bir değeri olmadığı kanaatindeyim. Benim bu irtibatı sağlamak bu şehre en temel vaadimdir. Eğer biz bu bağı kurabilirsek o zaman bu şehir üniversitesine sahip çıkar. Gelişen üniversitelere baktığınızda da bunu görürsünüz. Kayseri’de, Konya’da bunun sağlandığını görürsünüz. Bu şehrin insanlarına siz önlerini açabilecek doğru projeler ile giderseniz olmayacak hiçbir şey yok. Ama takım olmak çok önemli. Bugün bu şehirde bir takım oyunu oluşturulamamıştır. Bunun mutlaka ve mutlaka gerçekleşmesi lazım. Ordu Üniversitesi ile şehir arasındaki diyaloğun, kurumsal bağın mutlaka kurulması gerekir.”
Kısır tartışma ortamının Ordu’ya da Ordu Üniversitesi’ne de yakışmayacağını aktaran Prof. Dr. Demir, “Bundan hepimizin uzak durması gerekir. Bir bilim insanı olarak da buna fırsat verme de zemin hazırlamak da istemem. Ancak bir şehre bir üniversite kurulurken o şehre katma değer vergisi katması gerekir. Bir şehrin ekonomisine canlılık katmanın en kolay yollarından biri budur. Eğer bunu yapmazsanız o zaman o üniversite o şehre yük olur. Bir katma değer oluşturmaz. Bizim, bu şehre gelmemizin, bu şehri üniversitesi ile kucaklaştıracağız dememizin temel amacı da budur. Eğer Ordulular bu şehrin üniversitesine gelemezlerse, faydalanamazlarsa o zaman bu üniversite şehrin geleceğini tasarlayamaz, şehre yük olur. Bunu önlemek ve bütün bu olumsuzluklardan şehri çıkarma arzusu ile buna talibiz.” diye sözlerini tamamladı.
Bir üniversitenin kuruluşunda bir vizyonun ortaya konulduğunu belirten Prof. Dr. Demir, Ordu Üniversitesi‘nin herkesin birliği gibi yıllar önce Karadeniz’de kurulmuş iki önemli şehir olan Samsun-Trabzon arasında kurulan bir üniversite olduğuna dikkat çekti. Samsun 19 Mayıs Üniversitesi’nin sağlık ve temel mühendislik bilimleri, sağlık fen bilimleri üzerine gelişen bir üniversite olduğunu aktaran Prof. Dr. Demir, Trabzon Karadeniz Teknik Üniversitesi’nin ise teknik ağırlıklı bir üniversite olduğunu kaydetti.
Ordu Üniversitesi’nin geleceğini tasarlarken bu durumları göz önünde tutmak gerektiğini aktaran Prof. Dr. Demir, “Ordu’nun geçmişten gelen bir sosyal ve kültürel alt yapısı vardır. Ordu Üniversitesi‘nin bu vizyonun henüz ortaya konulmadığı kanaatini taşıyorum. Biz Ordu Üniversitesi’ni şehrin sosyal ve kültürel yapısından beslenen bir vizyona oturtabilirsek o zaman Ordu Üniversitesi bu iki üniversite arasında kendisine bambaşka bir yer edinebilir. O zaman biz Türkiye’de 5-10 yılda yerini gösteren bir üniversite planlamış oluruz. Bence Ordu’da üniversitenin kuruluşunda en temel eksiklik bu vizyonun ortaya konulmamış olmasıdır.” dedi.
İkinci temel eksikliğin ise Ordu Üniversitesi’nin şehirle kucaklaşmasında ciddi anlamda bir sorun bulunduğu tespiti olduğunu dile getiren Prof. Dr. Demir, “Halbuki bir şehrin üniversitesi her konuda mutabakata varıp şehrin insanlarını üniversiteye çekebilmeliydi. Yani bu şehrin insanları ‘orda üniversite var ama ne oldu bilmiyoruz, işte kuruldu, birkaç öğrenci geldi, bir eğitim yapıyorlar’ demek yerine ‘orada bizim geleceğimizi tasarlayan bir üniversite var’ diyebilmelidir. Bence bu noktada ciddi eksiklik bulunuyor. O nedenle şehir ile üniversiteyi mutlaka kucaklaştırmalıyız. Eğer bunu başarabilirsek diğer temel eksiklikleri, maddi eksiklikleri, finans eksikliklerini gidermekte bir sıkıntı olmayacağı kanaatini taşıyorum.” diye konuştu.
Prof. Dr. Demir, kendisinin önceliklerinden birinin şehir- üniversite irtibatı olduğuna dikkat çekerek, şöyle konuştu: “Bu iki şekilde olur. İlki siz kendi kendisini denetleyebilen bir yapı oluşturursanız bu kendiliğinden büyük oranda olur. İkincisi ise şehrin akil insanları, örgütleri ile belli aralıklar ile bir araya gelirseniz ve herkese açık ortamda ‘bu şehir üniversiteye ne katmıştır, üniversite şehre ne katmıştır’ bunu ele alırsanız belli oranda bu da sağlanmış olur. Yoksa kapalı kapılar ardında konuşmuşsunuz bunların çok bir değeri olmadığı kanaatindeyim. Benim bu irtibatı sağlamak bu şehre en temel vaadimdir. Eğer biz bu bağı kurabilirsek o zaman bu şehir üniversitesine sahip çıkar. Gelişen üniversitelere baktığınızda da bunu görürsünüz. Kayseri’de, Konya’da bunun sağlandığını görürsünüz. Bu şehrin insanlarına siz önlerini açabilecek doğru projeler ile giderseniz olmayacak hiçbir şey yok. Ama takım olmak çok önemli. Bugün bu şehirde bir takım oyunu oluşturulamamıştır. Bunun mutlaka ve mutlaka gerçekleşmesi lazım. Ordu Üniversitesi ile şehir arasındaki diyaloğun, kurumsal bağın mutlaka kurulması gerekir.”
Kısır tartışma ortamının Ordu’ya da Ordu Üniversitesi’ne de yakışmayacağını aktaran Prof. Dr. Demir, “Bundan hepimizin uzak durması gerekir. Bir bilim insanı olarak da buna fırsat verme de zemin hazırlamak da istemem. Ancak bir şehre bir üniversite kurulurken o şehre katma değer vergisi katması gerekir. Bir şehrin ekonomisine canlılık katmanın en kolay yollarından biri budur. Eğer bunu yapmazsanız o zaman o üniversite o şehre yük olur. Bir katma değer oluşturmaz. Bizim, bu şehre gelmemizin, bu şehri üniversitesi ile kucaklaştıracağız dememizin temel amacı da budur. Eğer Ordulular bu şehrin üniversitesine gelemezlerse, faydalanamazlarsa o zaman bu üniversite şehrin geleceğini tasarlayamaz, şehre yük olur. Bunu önlemek ve bütün bu olumsuzluklardan şehri çıkarma arzusu ile buna talibiz.” diye sözlerini tamamladı.