Müslüman Kardeşler İstanbul’da Basın Toplantısı Düzenledi

Topkapı’deki Eresin Otel’de düzenlenen toplantıda konuşan Müslüman Kardeşler Birliği liderlerinden Dr. Ashraf Abdelghaffar, Mısır’da yaşanan olaylara ilişkin yanlış bilgilendirme yapıldığını savundu. Abdelghaffar, "Şu anda tüm gerçekleri ortaya koymak istiyoruz ki kimsenin aklında bir kuşku kalmasın. Kısa bir şekilde şu anda olanları özetlemek gerekirse; halk 30 sene Hüsnü Mübarek ve sistemine karşı sabretti. Zulmüne, onun getirmiş olduğu fakirliğe karşı sabretti. Milli servetler belirli kişiler içinkalmakta" dedi. Mısır halkının çok sabırlı olduğunu savunan Abdelghaffar, "Ama o son merhaleyi geçtikten sonra geri dönüş olmaz. O yüzden bu devrimi güzellik devrimi olarak nitelendiriyoruz. Bu bir şekilde devenin sabrına benzemekte. Deve nasıl belirli vakte sabreder ancak sonunda hiçbir şekilde teselli edilemese, halk da bunun gibi. Mısır halkın yüzde 40’ından fazlası fakirlik sınırın altında. Halk bir çok kere aslında uyarılar yapmıştı. Denilmişti ki ’artık bu hükümete sabredemiyoruz ve hiçbir şekilde bubaşkanlığı oğluna vermene razı değiliz.’ Bizler o aileden dolayı çok çektik ve çevresindeki gruptan çok çektik" diye konuştu. Dr. Ashraf Abdelghaffar, Mısır hükümetinin, kendi ülkesindeki insanlar arasında sorun çıkarttığını söyledi. Halkın tepkisine destek veren Abdelghaffar, "Öyle sanıyorum ki İçişleri Bakanı geçtiğimiz aylardaki kilise saldırısın organize etmiş. Öyle bir devlet ki kendi ülkesinde ki insanlar arasında sorun çıkartmaya çalışıyor. Hem iç tehlikelere, hem dış tehlikeler hiçbir şekilde önem vermiyor. Nil sorununu iyi yönetemediğinden dolayı önümüzdeki yıllarda mısır halkı su noktasında büyük sorunlar yaşayacak.Mısırı’n hiçbir sınırı güvenlik içerisinde değil. Bu nedenle halk artık ayaklanmak zorunda kaldı, bir devrim yapmak zorunda kaldı. 25 Ocak’ta başlatılan hareket aslında gizli bir hareket değildi. Tüm gruplar bunu duyurdu. Ama bu zavallı hükümet öyle düşündü ki halkın buna gücü yetmez. Elhamdülillah Mısır halkı bu konuda kararlılığını göstermekte ve bu yapılan halk hareketi halen devam etmektedir" ifadelerini kullandı. Açıklamasının ardından basın mensuplarının sorularını yanıtlayan Dr. Ashraf Abdelghaffar, süre isteyen Mübarek’in, intikam planları yapabileceğini söyledi. Abdelghaffar, "Mübarek eylüle kadar kalmak istiyor. Yeni bir merhale için kendisini hazırlamak istiyor. Eğer bu kabul edilir halk geri çekilirse, Mübarek ve çevresindekiler herkesten intikam alacaktır. Biz hiçbir ülkede görmedik ki bir devlet kendisine yapılan ayaklanma sonrasında hapishaneden suçluları çıkarsın ve meydandaki insanları öldürün desin.Biz sivil ve demokratik bir devlet istiyoruz. Halk kendi hükümetini kendisi seçecektir. Yeri geldiğinde de seçtiği hükümeti devirebilir. Biz kendimize model olarak demokratik ve halkın özgür olduğu tüm ülkeleri görebiliriz" açıklamasında bulundu. Açıklamayı neden Türkiye’de yaptıklarının sorulması üzerine Abdelghaffar, "Sadece Türkiye’de değil, İngiltere, Fransa’da da lider kadrolarımızda farklı kişiler bu açıklamaları yapmakta. Herhangi bir görüşmemiz olmamakta. Bizim buradaki amacımız Türk halkına, kamuoyuna Mısır’da olan gerçekleri ortaya koymak. Tüm dünya, hakkı olaraktan Mısır’daki gerçekleri görebilsin" dedi. Abdelghaffar, demokratik bir devlet istediklerini belirterek, bu konuda Türkiye’yi örnek gösterdi. Türkiye’de hükümeti halkın setçiğini ifade eden Abdelghaffar, "Demokratik olan ve halkın seçmiş olduğu model olabilecek tüm devletleri model alıyoruz. Türkiye’de hakim olan parti halkın iktidarı olarak gelmiş ve ülkeyi belli bir noktaya getirdiyse bunu başarılı bir hükümet olarak görürüz. Türkiye’yi uzun zamandır demokratik bir ülke olarak biliyoruz. Sonuçta Türkiye’deki hükümet zorla gelmiş bir hükümetdeğil, halkın seçtiği hükümettir. İsterseniz onu bırakabilirsiniz. Başkanlık ölene kadar devam eder. Hayatımızda bir kere olsun ölmeden koltuğunu bırakan bir başkan görmek istiyoruz. Mübarek kalbi attığı sürece kalmak istiyor" diye konuştu. Dr. Ashraf Abdelghaffar, Mısır halkının, Müslüman’ı ve Hıristiyan’ıyla dindar bir halk olduğunu söyledi. Halkın, din eğitimi ve kanunlarına da önem verndiğini belirten Abdelghaffar, "Bir anayasa ortaya çıktığında bu halk oylamasına gidecektir ve bunu kabul edipetmeyeceğine halk karar verecektir. Bizim anayasanın eski hali ile sıkıntımız yoktu ama Hüsnü Mübarek öyle değişiklikler yaptı ki tüm yetki tek bir insanda toplanmaya başladı. Şu an için Mısır’da hayatın normale dönmesi gibi bir şey söz konusu değil. Bugün yine milyonluk bir gösteri olacak. Bizler insanların da sıkıntıya düşmemesi için şunu diyoruz; işinize gidin ama sonra buraya gelin ve kararlılığınızı gösterin. Bugün maaşa zam yapar ertesi gün gıda fiyatları artar. Halk bu sisteme güvenmiyor" açıklamasında bulundu. Dr. Ashraf Abdelghaffar, Mısır’da sistemin, Arap ülkeleri yararından ziyade İsrail yararını gözeten bir sistem olduğunu savunarak, Mısır’ın, kendi vatandaşına ve diğer Arap ülkelerine sattığı gazın daha ucuzunu İsrail’e sattığını söyledi. Bu konuda 20 yıllık anlaşma yapıldığına değinen Abdelghaffar, İsrail’i eleştirdi. Dr. Ashraf Abdelghaffar, "Gazze’ye yönelik ambargoya dönersek eğer tüm dünya bu ambargonun doğru olmadığını düşünmekte. İnsanlık onuru bile Gazze’ye yönelik ambargoyu kabul etmemekte. Buambargoyu kırabilecek tek devlet Mısır’dır. Gazze’nin Mısır’la olan sınırı vardır. Gazze halkı bizim halkımızdır. Gazze halkı tüm Filistin halkı, tüm Arap halkları bizim halklarımızdır. Bir ülke nasıl olur da bir buçuk milyon insanı hapishanede gibi ambargo altında tutabilir. Bu kabul edilebilecek bir olay değildir. Hüsnü Mübarek ne Mısır’ı, ne halkını dinlemedi. O Amerika ve İsrail’i dinledi" ifadelerini kullandı. Bir soru üzerine, Mısır’daki halkın hiçbir şekilde yabancı kuruluşlardan destek almadığını belirten Dr. Ashraf Abdelghaffar, Tahrir Meydanı’ndaki gençlerin yemek başta olmak üzere tüm ihtiyaçlarını kendi paralarıyla karşıladıklarını söyledi. Abdelghaffar, "Amerikan büyükelçiliği bizi aramamıştır. Bizler de onları aramadık, görüşmedik. Duyduğumuz kadarıyla Obama CIA’e bir mektup yazarak ’neden bizi haberdar etmediniz’ demiştir. Şu anda ordu tarafsızdır. Bir çok kere ordu açıklama yapmış halka eziyetetmeyeceğini söylemiştir. Sanıyorum herkes Mübarek’in gitmesini beklemekte. Ordunun ticaret ile uğraşması konusunda bir sıkıntı olabilir ama ordunu birinci önceliği kendini geliştirmesi ve mısırı korumasıdır. Bu hükümet ile masaya oturduk ama şunun için denmesin ki bizim için ’onları çağırdık ama geri durdular.’ Halk devriminin talepleri bellidir ve Müslüman Kardeşler bundan geri adım atacak değildir. Şu ana kadar Baradey’in açıklamaları farklı değildir. Geçtiğimiz dönemde çok verimli ilişki içinde durduk,yararlı idi. Ama bunun manası Baradey başkan olacak değildir. Bu konu ile alakalı olarak herkes kendi programını ortaya koyacaktır ve halk yeni başkanı seçecektir. Müslüman Kardeşler yeni bir aday belirlememiştir başkan ile alakalı. Yeni bir anayasa ile alakalı bir komisyon kurulsun teklifi vermiştik. Bunların hepsi Mübarek gittikten sonra yapılacak işlerdir" açıklamasında bulundu. Mübarek kaldığı sürece gösterilerin süreceğini ifade eden Abdelghaffar, sözlerini şöyle tamamladı:"Şuna inanıyoruz ki bu sistem olduğu sürece gösteriler devam edecektir. Ben, bu olay kesin bir sonuca ulaşana kadar Türkiye’deyim ki gerekli bilgiler birinci ağızdan verebilelim. Mısır’la alakalı şu an uygulanan acil durum yönetmeliğinden dolayı birçok kardeşimiz tutuklanmıştır. Ben de bu sıkıntı olan tutuklanan kişilerden biriydim. Müslüman Kardeşler Vahabi hareketi ile alakalı olmamıştır. Müslüman kardeşlerin kendi içinde programı vardır ve bunlar halk tarafından kabul edilen doğal programlardır.Müslüman Kardeşler içindeki insanlar doktor, mühendis gibi kişilerdir. İslami sivil bir harekettir. Mısır intifada ile Filistin intifadasına baktığınızda Mısır’daki rejim gidene kadar hareket devam edecektir."