Uludağ Üniversitesi, Rektörünü Uğurladı
Akciğer kanserine yenik düşen Uludağ Üniversitesi Rektörü Prof Mete Cengiz için, görev yaptığı üniversitenin oditoryumunda tören düzenlendi. Cengiz’in 2008 yılında Cumhurbaşkanı Abdullah Gül tarafından göreve atanmasının ardından, Uludağ Üniversitesi Tıp
Cumartesi gecesi 65 yaşında vefat eden Uludağ Üniversitesi Rektörü Prof. Mete Cengiz için inşaatını son aşamasına getirdiği oditoryumda tören düzenlendi. Aynı zamanda Tıp Fakültesi’nde Göğüs Kalp Damar Cerrahisi’nin kurucusu olan Prof. Mete Cengiz için ilk konuşmayı, bu bölümün ana bilim dalı başkanı olan Prof. Dr. David Saba yaptı. Mete Cengiz’in talebesi olan Prof. David Saba, onun halkın içinden birisi olduğunu, vakur sahibi olgun bir kişiliği olduğunu kaydederek, "Son konuşmamızda çok yorgun olduğunugördüm. Keyfi yoktu. ’Bir emriniz var mı?’ diye sorduğumda, "Kurumunuzu sevin, sahip çıkın. Kimse kalıcı değil, görevler de geçici" dedi. Çok alçak gönüllü, mütevazı bir insandı" diye konuştu.Tıp Fakültesi Dekanı Prof Dr Sadık Kılıçturgay da Mete Cengiz’den pozitif düşünmeyi öğrendiklerini ifade ederek, "Hiçbir olayın tek boyutlu olmadığını ondan öğrendik. Keşke bütün çalışmalarının meyvesini alabildiği anları görebilseydi. Bize, ’Adam gibi dekanlık yapın, kafanıza yatmayın, olayları masaya yatırın. Hepimiz yanlış bir perspektiften bakabiliriz. Doğrular, yeterince tartışılmış kararlardan alınır" derdi. Düşüncelerimizi özgürce gündeme getirmeyi tavsiye ederdi. Vefatından kısa süre önce sonimzaladığı anlaşma ise iyi hekimlik uygulamaları merkezidir. Bize çok büyük bir sorumluluk ve yük bıraktı. Bütün hayallerinin gerçekleşmesi için elimizden geleni yapmaya devam edeceğiz" diye konuştu.Uludağ Üniversitesi Rektör Vekili Prof. Ali Yaşar Sarıbay ise, bulunması zor kaliteli bir yöneticiyi kaybettiklerini ifade ederek, "Onun amansız hastalığına teşhis konulduğunda herkes seferber oldu. Eski hastaları alternatif çareler teklif ediyorlardı. En üst düzeydeki yetkililerden yurt dışında tedavi teklifleri iletildi. Hepsini kibarca duymazdan geldi. Eğer ben kendi üniversitemde tedavi olmayı reddedersem başka kim ister ki?" diyordu. Metanet ve tevekkülle karşıladı. Onun sahip olduğu vasıflarhepimize örnek olacak tarzdaydı. Ona layık bir insan olmaya çalışacağız" şeklinde konuştu.Bursa Valisi Şahabettin Harput da, Mete Cengiz’in övünülecek bir üniversite hayalinde olduğunu vurgulayarak, "Özgür düşüncenin yayılması için hem bilimsel çalışmalar yaptı hem de herkesin inandığı gibi yaşaması için örnek davranış sergiledi. Halkla kurduğu sıcak diyaloglarla üniversiteyi yukarılara taşımak için çalıştı. ’İnsanların en hayırlısı, insanlara faydalı olandır’ düsturunu biliyordu. Bir an olsun kendi rahatını, keyfini, hastalığını düşünmedi. Hep görevinin başındaydı. Güler yüzüyle, asaleti,zarafetiyle hepimize örnek bir insandı" şeklinde konuştu.Rektörün çocukluk arkadaşı olan eski İçişleri Bakanı Abdülkadir Aksu da Mete Cengiz’in şahsı ve ailesi için kendisinden hiçbir şey istemediğini belirterek, "Ne istediyse üniversitesi için istemiştir. Üniversitenin mükemmel hale gelmesi için büyük gayret göstermiştir. Çok rahat şekilde tedavi için yurt dışına gidebilirdi. Ancak o arkadaşlarına güvenip teklifleri kibarca reddetti. Son ana kadar hep ayakta durmaya gayret etti. Yatağından kalkıp makam odasına gidiyordu. Hastalığına rağmen İstanbul’darektörler toplantısına katılıp son ana kadar çalıştı" diye konuştu.Törende Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün gönderdiği taziye telgrafı da okundu. Üniversitedeki törene eski Bakan Abdülkadir Aksu’nun yanı sıra Emniyet Genel Müdürü Oğuz Kağan Köksal, Bursa Valisi Şahabettin Harput, Garnizon Komutanı Tuğgeneral Ümit Yılmaz, Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Recep Altepe, rektörler, YÖK yöneticileri, mesai arkadaşları, aile yakınları ve binlerce seveni katıldı.Mete Cengiz, Ulucami’de ikindi vakti kılınacak cenaze namazının ardından Emirsultan’da toprağa verilecek.
Kaynak: İHA
