Öldürülen Köpekler İçin Gözyaşı Döktüler
Mersin`in Erdemli ilçesinde yaşanan köpek ölümlerine tepki gösteren Hayvan Hakları Federasyonu (HAYTAP) Mersin temsilcisi Semih İğdigül, yaşananların vahşet olarak nitelendirirken ölen köpeğin başında uzun süre gözyaşı döktü.
İlçede belirli noktalarda son birkaç gün içinde sokaklara zehirli tavuk etleri atılarak 5 köpeğin öldürüldüğünü ifade eden HAYTAP Mersin temsilcisi Semih İğdigül, "Bu mudur insanlık?, bu mudur vicdan? Allah, Muhammed aşkına bu hayvanlara sahip çıkalım. Ben hala olayın şokunu yaşıyorum. Böyle bir olayı ne ilçe ne de belde belediyelerimiz yapmamaktadır. Bunların bir vicdansız vatandaş tarafından yapılmış olabileceğini düşünüyoruz. Burada 5 tane hayvan katledildi, öldürüldü demiyorum, katledildi" dedi.
Öldürülen köpeklerin sahipli hayvanlar olduğunu belirten İğdigül, "İster sahipli olsun ister sahipsiz olsun hayvanların bu şekilde öldürülmesi 5199 sayılı kanuna göre çok büyük suç. Hapis cezası ve para cezası var. Ancak bırakın cezayı Allah katında bir ceza var o da vicdan ve merhamet. İnsanı öldürmüşsünüz, hayvanı öldürmüşsünüz bu hiçbir şeyi değiştirmez. Biz insanlar bu dünya da yaşayacaksak bu hayvanlarında yaşamaya hakkı var" diye konuştu
Masum hayvanları öldürmeye kimsenin hakkının olmadığını dile getiren İğdigül, " Bu hayvanların istediği yemek, su ve sevgi. Bu hayvancağızlar sevgi ister başka bir şey istemezler. Belediyelerimizde biraz taşın altına ellerini koysunlar. Bu hayvanların kontrolsüz üremelerine son verelim. Bir koruma altına alalım, barınaklar yapalım. Bu ölümlü sonuçlara artık yüreğimiz dayanmıyor" dedi
Yaşanan Van depreminde bile insanların yardımına ilk köpeklerin koştuğunu anlatan İğdiğül, "Bu canları nasıl alırlar, kimim hakkı var. Bunca eğitimler verdik, Türkiye`yi dolaştık. Sonucu bu mu olmalıydı, hayvan ölümlerine artık tahammülümüz kalmadı" diyerek tepkisini dile getirdi
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan`dan da destek isteyen İğdigül, "Sayın Başbakanım Allah rızası için, bu hayvan ölümleri, katliamlar, zulümler olmaz. Zehirlenen bu hayvanlar can çekişerek öldü. Tüm kurumlara sesleniyoruz, bu ölümlerin önüne geçmek için el birliğiyle çalışalım. Bu hayvanlara köpek, kedi, tavuk, inek diye zulüm edilmesin. Bu hayvanlara kötü muamele edilmesin, bu hayvanlar aç susuz. Kabahatler kanunun ceza kanununa geçirilmesini istiyoruz" şeklinde konuştu. Zehirli tavuk eti yediği için ölen "Paşa" adlı Sibirya kurdunun sahibi Orhan Şener ise köpeğinin aşılı ve kayıtlı olduğunu belirterek, "Akşam sakakta dolaşırken sokağa atılan zehirli tavuk parçalarından yediği için köpeğimi kaybettim. Evladımız gibi seviyorduk. Elimi yalar, başını koluma dayar sevgi gösterisinde bulunur, okşanmasını isterdi. Ailemizin bir ferdi olmuştu. Sokağa atılan zehirli et sebebiyle böyle kalleşçe öldürülmesi yüreğimizi yaktı" dedi. Paşa`nın zehirlendiğini fark ettiğinde veterinerle birlikte polisi ve zabıtaya da bilgi verdiğini ifade eden Şener, "Onu kurtaramadık. Hep söylenir, `hayvanı sevmeyen insanı da sevmez` diye. Çok doğru bir söz. Bizimle birlikte bütün apartman sakinleri de üzüldü, çocuklarımız ağladı. Maalesef kanunlarımız yetersiz, artık gereken yapılsın, bir önce önlemler alınsın istiyoruz" diye konuştu
Köpeklerini boş bir araziye gömen köpek sahibi Orhan Şener ve HAYTAP Mersin temsilcisi Semih İğdiğül, gözyaşlarını tutamadı.
Kaynak: İHA
Öldürülen köpeklerin sahipli hayvanlar olduğunu belirten İğdigül, "İster sahipli olsun ister sahipsiz olsun hayvanların bu şekilde öldürülmesi 5199 sayılı kanuna göre çok büyük suç. Hapis cezası ve para cezası var. Ancak bırakın cezayı Allah katında bir ceza var o da vicdan ve merhamet. İnsanı öldürmüşsünüz, hayvanı öldürmüşsünüz bu hiçbir şeyi değiştirmez. Biz insanlar bu dünya da yaşayacaksak bu hayvanlarında yaşamaya hakkı var" diye konuştu
Masum hayvanları öldürmeye kimsenin hakkının olmadığını dile getiren İğdigül, " Bu hayvanların istediği yemek, su ve sevgi. Bu hayvancağızlar sevgi ister başka bir şey istemezler. Belediyelerimizde biraz taşın altına ellerini koysunlar. Bu hayvanların kontrolsüz üremelerine son verelim. Bir koruma altına alalım, barınaklar yapalım. Bu ölümlü sonuçlara artık yüreğimiz dayanmıyor" dedi
Yaşanan Van depreminde bile insanların yardımına ilk köpeklerin koştuğunu anlatan İğdiğül, "Bu canları nasıl alırlar, kimim hakkı var. Bunca eğitimler verdik, Türkiye`yi dolaştık. Sonucu bu mu olmalıydı, hayvan ölümlerine artık tahammülümüz kalmadı" diyerek tepkisini dile getirdi
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan`dan da destek isteyen İğdigül, "Sayın Başbakanım Allah rızası için, bu hayvan ölümleri, katliamlar, zulümler olmaz. Zehirlenen bu hayvanlar can çekişerek öldü. Tüm kurumlara sesleniyoruz, bu ölümlerin önüne geçmek için el birliğiyle çalışalım. Bu hayvanlara köpek, kedi, tavuk, inek diye zulüm edilmesin. Bu hayvanlara kötü muamele edilmesin, bu hayvanlar aç susuz. Kabahatler kanunun ceza kanununa geçirilmesini istiyoruz" şeklinde konuştu. Zehirli tavuk eti yediği için ölen "Paşa" adlı Sibirya kurdunun sahibi Orhan Şener ise köpeğinin aşılı ve kayıtlı olduğunu belirterek, "Akşam sakakta dolaşırken sokağa atılan zehirli tavuk parçalarından yediği için köpeğimi kaybettim. Evladımız gibi seviyorduk. Elimi yalar, başını koluma dayar sevgi gösterisinde bulunur, okşanmasını isterdi. Ailemizin bir ferdi olmuştu. Sokağa atılan zehirli et sebebiyle böyle kalleşçe öldürülmesi yüreğimizi yaktı" dedi. Paşa`nın zehirlendiğini fark ettiğinde veterinerle birlikte polisi ve zabıtaya da bilgi verdiğini ifade eden Şener, "Onu kurtaramadık. Hep söylenir, `hayvanı sevmeyen insanı da sevmez` diye. Çok doğru bir söz. Bizimle birlikte bütün apartman sakinleri de üzüldü, çocuklarımız ağladı. Maalesef kanunlarımız yetersiz, artık gereken yapılsın, bir önce önlemler alınsın istiyoruz" diye konuştu
Köpeklerini boş bir araziye gömen köpek sahibi Orhan Şener ve HAYTAP Mersin temsilcisi Semih İğdiğül, gözyaşlarını tutamadı.