Tan: Sözlü Güvenceler Somut Tezahürlere Dönüşmeliwashıngton
Türkiye`nin Washington Büyükelçisi Namık Tan, Irak`tan askerlerini çeken ABD`nin, bu ülkede terör örgütü PKK`nın da istifade edebileceği bir otorite boşluğu ortamı olmayacağına dair Türkiye`ye ``güvence verdiğini ama sözle verilen güvencelerin somut bazı tezahürleri olması gerektiğini`` belirterek, ``Mesela helikopterler son derece somut gelişmedir, ama (silahlı) insansız hava araçları da dahil diğer diğer isteklerimizin de karşılanması beklentisi içindeyiz`` dedi.
Irak'ta ''göreceli istikrarın oldukça kırılgan olduğunu ve bu konuda endişelerinin bulunduğunu'' ifade eden Tan, ''Eğer ülkede çatışma ortamı doğarsa, bölgeye yıkıcı etkileri olabilir ve terörle mücadelemizde bir an önce sonuç alalım istiyoruz ki bu, Irak'taki istikrara da yardımcı olsun'' diye konuştu.
ABD, dün son askerlerini de Irak'tan çekti ve böylece 2003 yılında başlayan işgal sona erdi. Ancak, işgalle birlikte bölge ülkelerine ''komşu'' haline gelen ABD, askerlerini çekse bile Irak ile ''bağlarının'' devam edeceğini belirtiyor. ABD Başkanı Barack Obama, bu yönde ilişki biçimini ise ''karşılıklı saygı ve çıkarlara dayanan, egemen ülkeler arasında normal ve eşit bir ortaklık ilişkisi'' olarak tanımlıyor.
Yine de 9 yıldan sonra ABD'nin ülkeden çekilmesinin Irak'taki istikrarı nasıl etkileyeceği merak konusu. Türkiye açısından ise hem komşu ülkesinde gelişebilecek bir karmaşa hem de bu ülkenin kuzeyinde kamplanan terör örgütü PKK'nın bu ortamdan istifade edebilme durumu kaygı uyandırıyor. Bu nedenle Türkiye her fırsatta müttefiki ABD'nin özellikle PKK konusundaki desteğini artırmasını dile getiriyor.
-Büyükelçi Tan'dan AA'ya değerlendirme...-Türkiye'nin Washington Büyükelçisi Namık Tan, ABD'nin Irak'tan askerlerini çektiği bu tarihi dönemde, bunun iki ülke ilişkilerindeki yeri, olası etkileriyle ilgili AA muhabirinin sorularını yanıtladı.
Tan, belirli bir istikrarsızlığın devam ettiği Irak'ta olası otorite boşluğunu ''ortadaki bir gerçeklik ve herkesin malumu'' şeklinde ifade etti.
ABD'nin de bu durumun farkında olduğunu belirten Tan, şunları kaydetti:''Evet, (otorite boşluğuna dair) endişelerimiz mevcut. Irak'ta göreceli istikrarın oldukça kırılgan olduğunu düşünüyoruz. Bu kontrolden çıkarsa, ülke içinde, bunu asla istemiyoruz ama, bir çatışma ortamı doğarsa bunun bölgede yıkıcı etkileri olabilir. Zaten Arap Baharı'nın yarattığı bir sıkıntı var, zaten yanıbaşında Suriye'deki hadiseler var, İsrail-Filistin arasındaki gerginlik devam ediyor, bu Irak'ı gerçekten çok ciddi sıkıntıya götürür.''Bu olası istikrarsızlık ortamının terör örgütü PKK'yı memnun edeceğine ve kendine bazı yararlar sağlamaya çalışacağına dikkati çeken Tan, ''Biz bunun ortaya çıkmaması gerektiğini tabii ki ABD'li dostlarımıza, muhataplarımıza sürekli dile getiriyoruz ve istiyoruz ki bu terörle mücadelemizde bir an önce sonuç alalım ki oradaki istikrara da yardımcı olsun'' dedi.
-''Terörle mücadelemizde bize ABD ölçüsünde destek veren başka bir ülke olmadı''-Tan, Türkiye-ABD ilişkilerinde özellikle terörle mücadelenin başlı başına önemli bir konu olduğuna işaret ederek, ABD'nin bu konudaki Türkiye'ye desteklerinden şöyle bahsetti:''Şunu öncelikle belirtmek lazım: ABD'ye müteşekkiriz, gerçekten de terörle mücadelemizin sadece dününe, bir önceki gününe değil de başlangıcına, 20 yıl öncesine bakarsak, ABD, terör örgütü PKK'yı baştan beri 'terör örgütü' olarak isimlendirerek ve yasalarına onu, 'mücadele edilmesi gereken bir yapılanma' olarak koyarak bize destek vermiştir. Hatta sadece sözlü destek vermekle kalmamış, gereken teknik yardımlar, malzeme, silah sistemleri konusunda da yardımcı olmuştur. Bugüne kadar terörle mücadelemizde bize ABD ölçüsünde destek veren başka bir ülke olmamıştır.''Ancak, Türkiye olarak ''herşeye rağmen ABD'den terörle mücadele konusunda hala beklentilerinin olduğunu'' belirten Tan, bu beklentileri de Amerikalı muhataplarına dile getirdiklerini söyledi.
Tan, bu beklentilerle ilgili şunları kaydetti:''ABD'de söylediğimiz şudur: Terör meselesi, ABD ile, bölgesel anlamda özellikle Irak bağlamındaki ilişkilerimizin daha ciddi ve daha köklü bir şekilde gelişmesi ve güçlenmesinin önünde bir engel, tehdit olarak bulunmaktadır. Biz bunun ABD'nin de işbirliğiyle bir an önce kaldırılması gerektiğine inanıyoruz. ABD'den niçin talepte bulunuyoruz? Çünkü ABD bir anlamda komşumuz haline gelmiştir. ABD, o ülkede önemli sorumluluğa sahip. Bizde de doğal olarak müttefikimizden beklentilerimiz devam ediyor, yaptıklarını takdir etmekle birlikte beklentilerimizin de bulunduğunu söylüyoruz.''
Kaynak: AA
ABD, dün son askerlerini de Irak'tan çekti ve böylece 2003 yılında başlayan işgal sona erdi. Ancak, işgalle birlikte bölge ülkelerine ''komşu'' haline gelen ABD, askerlerini çekse bile Irak ile ''bağlarının'' devam edeceğini belirtiyor. ABD Başkanı Barack Obama, bu yönde ilişki biçimini ise ''karşılıklı saygı ve çıkarlara dayanan, egemen ülkeler arasında normal ve eşit bir ortaklık ilişkisi'' olarak tanımlıyor.
Yine de 9 yıldan sonra ABD'nin ülkeden çekilmesinin Irak'taki istikrarı nasıl etkileyeceği merak konusu. Türkiye açısından ise hem komşu ülkesinde gelişebilecek bir karmaşa hem de bu ülkenin kuzeyinde kamplanan terör örgütü PKK'nın bu ortamdan istifade edebilme durumu kaygı uyandırıyor. Bu nedenle Türkiye her fırsatta müttefiki ABD'nin özellikle PKK konusundaki desteğini artırmasını dile getiriyor.
-Büyükelçi Tan'dan AA'ya değerlendirme...-Türkiye'nin Washington Büyükelçisi Namık Tan, ABD'nin Irak'tan askerlerini çektiği bu tarihi dönemde, bunun iki ülke ilişkilerindeki yeri, olası etkileriyle ilgili AA muhabirinin sorularını yanıtladı.
Tan, belirli bir istikrarsızlığın devam ettiği Irak'ta olası otorite boşluğunu ''ortadaki bir gerçeklik ve herkesin malumu'' şeklinde ifade etti.
ABD'nin de bu durumun farkında olduğunu belirten Tan, şunları kaydetti:''Evet, (otorite boşluğuna dair) endişelerimiz mevcut. Irak'ta göreceli istikrarın oldukça kırılgan olduğunu düşünüyoruz. Bu kontrolden çıkarsa, ülke içinde, bunu asla istemiyoruz ama, bir çatışma ortamı doğarsa bunun bölgede yıkıcı etkileri olabilir. Zaten Arap Baharı'nın yarattığı bir sıkıntı var, zaten yanıbaşında Suriye'deki hadiseler var, İsrail-Filistin arasındaki gerginlik devam ediyor, bu Irak'ı gerçekten çok ciddi sıkıntıya götürür.''Bu olası istikrarsızlık ortamının terör örgütü PKK'yı memnun edeceğine ve kendine bazı yararlar sağlamaya çalışacağına dikkati çeken Tan, ''Biz bunun ortaya çıkmaması gerektiğini tabii ki ABD'li dostlarımıza, muhataplarımıza sürekli dile getiriyoruz ve istiyoruz ki bu terörle mücadelemizde bir an önce sonuç alalım ki oradaki istikrara da yardımcı olsun'' dedi.
-''Terörle mücadelemizde bize ABD ölçüsünde destek veren başka bir ülke olmadı''-Tan, Türkiye-ABD ilişkilerinde özellikle terörle mücadelenin başlı başına önemli bir konu olduğuna işaret ederek, ABD'nin bu konudaki Türkiye'ye desteklerinden şöyle bahsetti:''Şunu öncelikle belirtmek lazım: ABD'ye müteşekkiriz, gerçekten de terörle mücadelemizin sadece dününe, bir önceki gününe değil de başlangıcına, 20 yıl öncesine bakarsak, ABD, terör örgütü PKK'yı baştan beri 'terör örgütü' olarak isimlendirerek ve yasalarına onu, 'mücadele edilmesi gereken bir yapılanma' olarak koyarak bize destek vermiştir. Hatta sadece sözlü destek vermekle kalmamış, gereken teknik yardımlar, malzeme, silah sistemleri konusunda da yardımcı olmuştur. Bugüne kadar terörle mücadelemizde bize ABD ölçüsünde destek veren başka bir ülke olmamıştır.''Ancak, Türkiye olarak ''herşeye rağmen ABD'den terörle mücadele konusunda hala beklentilerinin olduğunu'' belirten Tan, bu beklentileri de Amerikalı muhataplarına dile getirdiklerini söyledi.
Tan, bu beklentilerle ilgili şunları kaydetti:''ABD'de söylediğimiz şudur: Terör meselesi, ABD ile, bölgesel anlamda özellikle Irak bağlamındaki ilişkilerimizin daha ciddi ve daha köklü bir şekilde gelişmesi ve güçlenmesinin önünde bir engel, tehdit olarak bulunmaktadır. Biz bunun ABD'nin de işbirliğiyle bir an önce kaldırılması gerektiğine inanıyoruz. ABD'den niçin talepte bulunuyoruz? Çünkü ABD bir anlamda komşumuz haline gelmiştir. ABD, o ülkede önemli sorumluluğa sahip. Bizde de doğal olarak müttefikimizden beklentilerimiz devam ediyor, yaptıklarını takdir etmekle birlikte beklentilerimizin de bulunduğunu söylüyoruz.''