Suçları, Deniz Gezmiş ve Çayan'la irtibat
Kocaeli'nde 'Hopa' protestolarına katıldıkları için tutuklananlar, Mahir Çayan, Deniz Gezmiş ve İbrahim Kaypakkaya anmalarına katılmakla ve bu devrimcilerin kurduğu ve 1970'lerde varlığı son bulmuş örgütleriyle bağlantı kurmakla suçlandı
Emekli öğretmen Metin Lokumcu’nun Artvin Hopa’daki olaylarda ölümü nedeniyle Türkiye genelinde düzenlenen protestolara katılanların “teröristlikle” suçlandığı soruşturmalara bir yenisi eklendi. Kocaeli’de düzenlenen ve şiddet eylemi olmayan 12 kişinin tutuklandığı soruşturmada, şüphelilere, Ankara’da açılan 22 öğrencinin 6 ay boş yere tutuklu kaldığı davanın iddianamesindeki suçlamalardan da daha garip sorular yöneltildi. Savcılık, sorularında Halkevleri başta olmak üzere birçok legal sivil toplum örgütünü “terör örgütü” gibi gösterirken, sadece Lokumcu protestosunu değil, birçok basın açıklamasını da “terör eylemi” saydı.
Savcılık, şüphelileri bir yandan Mahir Çayan, Deniz Gezmiş, İbrahim Kaypakkaya gibi 70’li yıllarda ölen devrimci liderlerin anmalarına katılmakla suçlarken, diğer yandan büyük bölümü 20’li yaşlardaki şüphelilerin bu isimlerle ve kurdukları, 1970’lerde varlığı son bulmuş örgütleriyle olan bağlantılarını sorguladı.
Özel yetkiliye vermedi
Kanuna göre, terör soruşturmalarını yürütmekle özel yetkili savcılığın görevli olmasına rağmen, soruşturma İzmit Başsavcılığı’nca yürütüldü. Savcılık, Kızıldere’de öldürülen THKP-C lideri Mahir Çayan ve arkadaşları için 30 Mart’ta yapılan basın açıklamasını, idam edilen THKO önderleri Deniz Gezmiş, Yusuf Aslan, Hüseyin İnan için 6 Mayıs’ta düzenlenen basın açıklamasını, Hopa’da Metin Lokumcu’nun ölümü nedeniyle 31 Mayıs’ta yapılan basın açıklamasını soruşturmaya dahil etti. Bir bölümünde hiçbir tartışmanın bile yaşanmadığı basın açıklamaları, terör soruşturma haline getirildi.
Operasyonda ilginç tarih
Operasyon için düğmeye, KCK operasyonlarının yapıldığı, ODATV davasının ilk duruşmasının yapıldığı ve İzmir Büyükşehir Belediyesi’ne baskın düzenlendiği 22 Kasım’da basıldı. 21 şüphelinin evleri basıldı. Gözaltına alınanlar arasında, Halkevleri GYK üyesi Metin Kaya, Saraybahçe Halkevi Başkanı Mihrican Atalay ile Halkevleri, Öğrenci Kolektifleri, SDP, EMEP, ESP, DGH üyeleri ile Odak, Kızılbayrak, Partizan Dergisi okurları yer aldı.
Sorular emniyetten
Gözaltına alınan isimlerin sorguları avukatların itirazlarına rağmen emniyette yapıldı. Sadeve 4 kişi savcılıkta ifade verdi. Sorgu tutanağında savcının ve zabıt katibinin imzasının yer almasına rağmen, sorularda yer alan, “Müdürlüğümüz Muhabere Elektronik Şube Müdürlüğü’nce kayda alınan kamera görüntüleri...” gibi ifadeler, soruların emniyet tarafından hazırlanarak savcılığa verildiği kuşkularına yol açtı. Gözaltındakilere şu sorular yöneltildi:
- Mahir Çayan ve arkadaşlarının Kızıldere’de öldürülmelerinin yıldönümündeki basın açıklamasına katıldınız mı? Çayan sizin için ne ifade ediyor? THKP-C terör örgütü mensubu musunuz?
- “Mahir, Hüseyin Ulaş, kurtuluşa kadar savaş” sloganlarınızdan kastınız nedir, Mahir Çayan ve arkadaşları kimlerdir?
- 6 Mayıs’ta idam edilen Deniz Gezmiş, Yusuf Aslan, Hüseyin İnan’ın anması için düzenlenen basın açıklamasına katıldığınız, burada Deniz Gezmiş, Mahir Çayan, İbrahim Kaypakkaya’nın resimlerinin taşındığı anlaşılmaktadır. Neden bu eyleme katıldınız?
- Özellikle araç trafiğine açık yolda ikazlara aldırmadan yürüyüşe devam etmenizdeki amaç nedir?
- “Yürüyeceğiz, yolu açın” şeklindeki tahrikkar konuşmaların yapıldığı görülmüştür.
- Mahir-İbo-Deniz-Yusuf-Hüseyin isimli örgüt mensupları, THKP-C terör örgütü ve içerisindeki eylem ve faaliyetleriniz ile ilgili ayrıntılı bilgi veriniz. (Hemen altındaki soruda Çayan ve arkadaşlarının Kızıldere’de nasıl öldürüldükleri de ayrıntılı anlatıldı.)
- Şüphelilerin evlerindeki aramada el konulan kitaplar arasında, Lenin ve Stalin’in kitapları yer aldı. “TBMM Başkanlığı ibareli iki adet dilekçe”, “üye kayıt başvuru formu” terör kanıtı sayılarak dosyaya konuldu.
Derslerde başarılar diledi
Kocaeli 2. Sulh Ceza Mahkemesi’ne hakimin mesleklerini sorguladığı şüphelilerin büyük bölümü tıp, siyaset bilimi, görsel tasarım gibi alanlarda öğrenim gören, lisans, yükseklisans, doktora öğrencisi olduğunu söyledi. Hakim, sorguda, “bravo”, “derslerinizde başarılar” gibi ifadelerle okudukları bölümler nedeniyle takdir ettiği öğrencilerin tutuklanmasına karar verdi. Dosyaya gizlilik kararı da konuldu.
Savcılık, şüphelileri bir yandan Mahir Çayan, Deniz Gezmiş, İbrahim Kaypakkaya gibi 70’li yıllarda ölen devrimci liderlerin anmalarına katılmakla suçlarken, diğer yandan büyük bölümü 20’li yaşlardaki şüphelilerin bu isimlerle ve kurdukları, 1970’lerde varlığı son bulmuş örgütleriyle olan bağlantılarını sorguladı.
Özel yetkiliye vermedi
Kanuna göre, terör soruşturmalarını yürütmekle özel yetkili savcılığın görevli olmasına rağmen, soruşturma İzmit Başsavcılığı’nca yürütüldü. Savcılık, Kızıldere’de öldürülen THKP-C lideri Mahir Çayan ve arkadaşları için 30 Mart’ta yapılan basın açıklamasını, idam edilen THKO önderleri Deniz Gezmiş, Yusuf Aslan, Hüseyin İnan için 6 Mayıs’ta düzenlenen basın açıklamasını, Hopa’da Metin Lokumcu’nun ölümü nedeniyle 31 Mayıs’ta yapılan basın açıklamasını soruşturmaya dahil etti. Bir bölümünde hiçbir tartışmanın bile yaşanmadığı basın açıklamaları, terör soruşturma haline getirildi.
Operasyonda ilginç tarih
Operasyon için düğmeye, KCK operasyonlarının yapıldığı, ODATV davasının ilk duruşmasının yapıldığı ve İzmir Büyükşehir Belediyesi’ne baskın düzenlendiği 22 Kasım’da basıldı. 21 şüphelinin evleri basıldı. Gözaltına alınanlar arasında, Halkevleri GYK üyesi Metin Kaya, Saraybahçe Halkevi Başkanı Mihrican Atalay ile Halkevleri, Öğrenci Kolektifleri, SDP, EMEP, ESP, DGH üyeleri ile Odak, Kızılbayrak, Partizan Dergisi okurları yer aldı.
Sorular emniyetten
Gözaltına alınan isimlerin sorguları avukatların itirazlarına rağmen emniyette yapıldı. Sadeve 4 kişi savcılıkta ifade verdi. Sorgu tutanağında savcının ve zabıt katibinin imzasının yer almasına rağmen, sorularda yer alan, “Müdürlüğümüz Muhabere Elektronik Şube Müdürlüğü’nce kayda alınan kamera görüntüleri...” gibi ifadeler, soruların emniyet tarafından hazırlanarak savcılığa verildiği kuşkularına yol açtı. Gözaltındakilere şu sorular yöneltildi:
- Mahir Çayan ve arkadaşlarının Kızıldere’de öldürülmelerinin yıldönümündeki basın açıklamasına katıldınız mı? Çayan sizin için ne ifade ediyor? THKP-C terör örgütü mensubu musunuz?
- “Mahir, Hüseyin Ulaş, kurtuluşa kadar savaş” sloganlarınızdan kastınız nedir, Mahir Çayan ve arkadaşları kimlerdir?
- 6 Mayıs’ta idam edilen Deniz Gezmiş, Yusuf Aslan, Hüseyin İnan’ın anması için düzenlenen basın açıklamasına katıldığınız, burada Deniz Gezmiş, Mahir Çayan, İbrahim Kaypakkaya’nın resimlerinin taşındığı anlaşılmaktadır. Neden bu eyleme katıldınız?
- Özellikle araç trafiğine açık yolda ikazlara aldırmadan yürüyüşe devam etmenizdeki amaç nedir?
- “Yürüyeceğiz, yolu açın” şeklindeki tahrikkar konuşmaların yapıldığı görülmüştür.
- Mahir-İbo-Deniz-Yusuf-Hüseyin isimli örgüt mensupları, THKP-C terör örgütü ve içerisindeki eylem ve faaliyetleriniz ile ilgili ayrıntılı bilgi veriniz. (Hemen altındaki soruda Çayan ve arkadaşlarının Kızıldere’de nasıl öldürüldükleri de ayrıntılı anlatıldı.)
- Şüphelilerin evlerindeki aramada el konulan kitaplar arasında, Lenin ve Stalin’in kitapları yer aldı. “TBMM Başkanlığı ibareli iki adet dilekçe”, “üye kayıt başvuru formu” terör kanıtı sayılarak dosyaya konuldu.
Derslerde başarılar diledi
Kocaeli 2. Sulh Ceza Mahkemesi’ne hakimin mesleklerini sorguladığı şüphelilerin büyük bölümü tıp, siyaset bilimi, görsel tasarım gibi alanlarda öğrenim gören, lisans, yükseklisans, doktora öğrencisi olduğunu söyledi. Hakim, sorguda, “bravo”, “derslerinizde başarılar” gibi ifadelerle okudukları bölümler nedeniyle takdir ettiği öğrencilerin tutuklanmasına karar verdi. Dosyaya gizlilik kararı da konuldu.