Aa Genel Müdürü Öztürk'ten Ajanslara Birlik Çağrısı İstanbul
Anadolu Ajansı (AA) Yönetim Kurulu Başkanı ve Genel Müdürü Kemal Öztürk, her yerde dağınık ve parçalı bir yapı olduğunu, hiçbir zaman İslam Konferansına üye ülkelerin ajanslarının bir arada olduğu birlik, bir ortak havuz, ortak internet sitesi, bir anlaşma olmadığını belirterek, ``Bu kadar büyük bir teşkilatın böyle bir altyapısının olması gerektiğini düşünüyoruz.
Biz ayrıca bunun altyapı çalışmaları ile ilgili yoğun bir çaba içerisindeyiz. Nasip olursa, 2012 yılında büyük bir konferansla bütün bu haber ajanslarını Türkiye`ye davet ederek, bu çalışmamızı aktaracağız`` dedi
Başbakanlık Basın-Yayın ve Enformasyon Genel Müdürlüğünce, ``Değişim ve Süreklilik Ekseninde Medya, Yeni İmkanlar ve Fırsatlar`` adı altında düzenlenen ``Türk-Arap Medya Forumu``nun ikinci gününde, ``Türk ve Arap Ülkeleri Medya Kuruluşları Arasında İşbirliği İmkanları`` konulu oturum gerçekleştirildi
Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç`ın da dinlediği oturumun başkanlığını yapan AA Yönetim Kurulu Başkanı ve Genel Müdürü Kemal Öztürk, Türk-Arap Medya Forumu`nun ilk defa gerçekleştirilen bir çalışma olduğunu belirterek, dünden bu yana çok verimli sonuçlar elde ettiklerini, AA`nın ileriye yönelik çalışmaları konusunda birçok Arap medyası temsilcisiyle buluşma ve yayınlamayı planladıkları Arapça bülteni tanıtma fırsatı bulduklarını, bu konuyla ilgili görüş alışverişi yapma imkanı yakaladıklarını anlattı
Öztürk, ``Eminim, AA gibi diğer basın kuruluşları ve yurt dışından gelen yabancı basın yayın organları da kendi çalışmalarıyla ilgili önemli fırsatlar yakaladılar. O nedenle forumun amacına ulaştığını düşünüyorum`` dedi
Medya forumunun, tanışıklığın yanı sıra ``Arap Baharı``ndan sonra gerçekleşmesinin de çok büyük ilgi çektiğini ifade eden Öztürk, bütün yorumcuların, ``Arap Baharı``nda, özellikle sosyal medya başta olmak üzere medya organlarının büyük bir etkisinin olduğunu dile getirdiğini söyledi
AA`nın, ``Arap Baharı``nın yaşandığı bütün bölgelerde habercilerini bulundurduğunu kaydeden Öztürk, ``Medyanın, bu çalışmaların yaygınlaşmasında, etkili olmasında büyük bir rol oynadığını gördük. Arap Baharı`ndan sonra gerçekleşen bu forumun da ilgi çekici bir yönü olduğu kanaatindeyim`` diye konuştu
-``Doğrudan haber akışı gerçekleşmemiş durumda``- Öztürk, iki hafta önce Katar`ın başkenti Doha`da düzenlenen Arap Haber Ajansları Federasyonu (FANA) 39. Genel Kurulu`nda dile getirdikleri iki hususa değinmek istediğini ifade ederek, şöyle konuştu: ``Çok basit bir olay anlatacağım. Türkiye-Suriye ilişkilerinde bir sorun yaşıyoruz diyelim. Hemen yanı başımızdaki Musul`da gerçekleşen bir olayı Türkiye, Avrupa ve ABD üzerinden gelen bir haber akışı ile edinebiliyor. Yani Reuters, AP, AFP veya buna benzer haber ajanslarından elde edebiliyor. Hatay`da yaşanan bir olayı Şam, yine Avrupa ve ABD üzerinden bir haber akışı ile elde edebiliyor. Katar ya da Filistin`de bir olay olduğunda, bizler, bu haber, fotoğraf ve görüntüleri, Avrupa ve ABD üzerinden seyirle elde edebiliyoruz. Doğrudan ilişki ve doğrudan haber akışı maalesef net bir şekilde gerçekleşmemiş durumda. Bunun politik sakıncalarını artık tartışmak bile gereksiz. Bu durum, bir habercilik tartışmasını da beraberinde getirmiştir. Burada forumu izleyenlerin büyük bir kısmının gazeteci olduğunu görüyorum. Bir kare fotoğrafın neresini verirseniz orada bir imaj yaratacağını da hepimiz biliyoruz. O nedenle haberin kendisinde büyük bir sıkıntı yaratabilecek sirkülasyon var. AA olarak İslam Konferansına üye ülkelerin kendi haber ajanslarının bir birlik oluşturmasını teklif ettik. Çok şaşırtıcıdır, böyle bir birlik yok. Asya Pasifik Ajanslar Birliği var Türkiye`de, üye ve başkanıyız. Suudi Arabistan, Umman bu ajansa üyedir. Avrupa Ajanslar Birliği üyeliği vardır. Türkiye buraya da üyedir. Orada bir Arap ajansı bulunmuyor. Ortadoğu Haber Ajansları Birliği, Arapça Konuşan Ajanslar Birliği var.``
Kaynak: AA
Başbakanlık Basın-Yayın ve Enformasyon Genel Müdürlüğünce, ``Değişim ve Süreklilik Ekseninde Medya, Yeni İmkanlar ve Fırsatlar`` adı altında düzenlenen ``Türk-Arap Medya Forumu``nun ikinci gününde, ``Türk ve Arap Ülkeleri Medya Kuruluşları Arasında İşbirliği İmkanları`` konulu oturum gerçekleştirildi
Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç`ın da dinlediği oturumun başkanlığını yapan AA Yönetim Kurulu Başkanı ve Genel Müdürü Kemal Öztürk, Türk-Arap Medya Forumu`nun ilk defa gerçekleştirilen bir çalışma olduğunu belirterek, dünden bu yana çok verimli sonuçlar elde ettiklerini, AA`nın ileriye yönelik çalışmaları konusunda birçok Arap medyası temsilcisiyle buluşma ve yayınlamayı planladıkları Arapça bülteni tanıtma fırsatı bulduklarını, bu konuyla ilgili görüş alışverişi yapma imkanı yakaladıklarını anlattı
Öztürk, ``Eminim, AA gibi diğer basın kuruluşları ve yurt dışından gelen yabancı basın yayın organları da kendi çalışmalarıyla ilgili önemli fırsatlar yakaladılar. O nedenle forumun amacına ulaştığını düşünüyorum`` dedi
Medya forumunun, tanışıklığın yanı sıra ``Arap Baharı``ndan sonra gerçekleşmesinin de çok büyük ilgi çektiğini ifade eden Öztürk, bütün yorumcuların, ``Arap Baharı``nda, özellikle sosyal medya başta olmak üzere medya organlarının büyük bir etkisinin olduğunu dile getirdiğini söyledi
AA`nın, ``Arap Baharı``nın yaşandığı bütün bölgelerde habercilerini bulundurduğunu kaydeden Öztürk, ``Medyanın, bu çalışmaların yaygınlaşmasında, etkili olmasında büyük bir rol oynadığını gördük. Arap Baharı`ndan sonra gerçekleşen bu forumun da ilgi çekici bir yönü olduğu kanaatindeyim`` diye konuştu
-``Doğrudan haber akışı gerçekleşmemiş durumda``- Öztürk, iki hafta önce Katar`ın başkenti Doha`da düzenlenen Arap Haber Ajansları Federasyonu (FANA) 39. Genel Kurulu`nda dile getirdikleri iki hususa değinmek istediğini ifade ederek, şöyle konuştu: ``Çok basit bir olay anlatacağım. Türkiye-Suriye ilişkilerinde bir sorun yaşıyoruz diyelim. Hemen yanı başımızdaki Musul`da gerçekleşen bir olayı Türkiye, Avrupa ve ABD üzerinden gelen bir haber akışı ile edinebiliyor. Yani Reuters, AP, AFP veya buna benzer haber ajanslarından elde edebiliyor. Hatay`da yaşanan bir olayı Şam, yine Avrupa ve ABD üzerinden bir haber akışı ile elde edebiliyor. Katar ya da Filistin`de bir olay olduğunda, bizler, bu haber, fotoğraf ve görüntüleri, Avrupa ve ABD üzerinden seyirle elde edebiliyoruz. Doğrudan ilişki ve doğrudan haber akışı maalesef net bir şekilde gerçekleşmemiş durumda. Bunun politik sakıncalarını artık tartışmak bile gereksiz. Bu durum, bir habercilik tartışmasını da beraberinde getirmiştir. Burada forumu izleyenlerin büyük bir kısmının gazeteci olduğunu görüyorum. Bir kare fotoğrafın neresini verirseniz orada bir imaj yaratacağını da hepimiz biliyoruz. O nedenle haberin kendisinde büyük bir sıkıntı yaratabilecek sirkülasyon var. AA olarak İslam Konferansına üye ülkelerin kendi haber ajanslarının bir birlik oluşturmasını teklif ettik. Çok şaşırtıcıdır, böyle bir birlik yok. Asya Pasifik Ajanslar Birliği var Türkiye`de, üye ve başkanıyız. Suudi Arabistan, Umman bu ajansa üyedir. Avrupa Ajanslar Birliği üyeliği vardır. Türkiye buraya da üyedir. Orada bir Arap ajansı bulunmuyor. Ortadoğu Haber Ajansları Birliği, Arapça Konuşan Ajanslar Birliği var.``