Ttb`den Sağlık Bakanlığı`nın Teşkilat ve Görevleri Hakkındaki Kanun Hükmünde Kararnameye Tepki

Türk Tabipleri Birliği (TTB) Merkez Konseyi Başkanı Dr.

Eriş Bilaloğlu, Sağlık Bakanlığı tarafından getirilen yeni düzenlemelere ilişkin olarak, "Daha ucuz bir emek sömürüsünü, gaspını gerçekleştirmek için uygulanacak bir şey. Sanırım bunu görünür kılarak, bir başka şeyi gizleme niyetleri var" dedi

Türk Tabipleri Birliği (TTB), 663 sayılı Sağlık Bakanlığı ve Bağlı Kuruluşlarının Teşkilat ve Görevleri Hakkındaki Kanun Hükmünde Kararname (KHK) ve Sağlık Bakanlığı tarafından getirilen yeni düzenlemeleri değerlendirmek üzere TTB Merkezi`nde basın toplantısı düzenledi. Toplantıya, TTB Merkez Konseyi Başkanı Dr. Eriş Bilaloğlu, TTB Merkez Konseyi 2. Başkanı Prof. Dr. Özdemir Aktan, TTB Merkez Konseyi Genel Sekreteri Prof. Dr. Feride Aksu Tanık ve Avukat Ziynet Özçelik katıldı. Prof. Dr. Feride AksuTanık, bu kararnamede ikili, son derece merkeziyetçi, bürokratik ve hantal bir yapı oluşturulduğunu ve dolayısıyla bu ikili yapının içinde birbiriyle çatışan merkeziyetçi bir yapıdan bahsedilebileceğini kaydetti. Bu kararnamenin evrensel kanunsuz suç ve ceza olmaz ilkesine aykırı, çağdışı, arkaik bir yapılanmayla topluma ve meslek mensuplarına adeta engizisyonun geri geldiğini müjdelediğini söyleyen Tanık, şöyle devam etti: "KHK ile tüm illerde Kamu Hastane Birlikleri kurulması yasalaştı. Bu birlikleri genel sekreter yönetecek. Genel sekreter hastanelerde çalışan herkesin nerede görev yapacağına, görev yerinin değişip değişmeyeceğine ve daha pek çok şeye tek başına karar verecek. Kamu Hastane Birlikleri`nde bütün yöneticiler sözleşmeli olarak hastaneleri kar etmek amacıyla çalıştırmak için atanmaktadır. KHK ücretleri döner sermayeden ödenmek üzere binlerce çalışan kadrosu tahsis edilmiştir. Eğitim Araştırma Hastaneleri`ndeeğitim ve hizmet verilen klinikleri yöneten klinik şefi ve şef yardımcılarının ünvanları kaldırılmaktadır." TTB Merkez Konseyi 2. Başkanı Prof. Dr. Özdemir Aktan ise, bu kararnamede ithal hekim kavramlarının da olduğunu belirterek, hekimlerin Türkiye`de çalışması için sadece yabancı ve doktor olmasının yettiğini ve bunun dışında hiçbir koşulun aranmadığını söyledi

TTB Merkez Konseyi yöneticileri toplantı sonrası gazetecilerin sorularını yanıtladı. `İthal doktorların çalışma koşullarının neler olacağına` ilişkin bir soru üzerine Avukat Ziynet Özçelik, halkın sağlığının Sağlık Bakanlığı`nın niyetine kaldığını ve ne ölçüde yeterli olduğu bilinmeyen insanların müdahalede bulunacağını kaydetti. Eriş, Türkiye`de yaklaşık 600-700 civarında hekimin olduğunu belirterek, "Bu hekimlerin asistanlık süresinde, bunların özlük haklarına da yönelik olarak en kötü koşullarda ücretverilmeden çalıştırılan asistanlar. Bizim girişimlerimiz olduğunda hiç bu konuda özel bir endişe duymamıştı bakanlık" diye konuştu

Kararnamenin çok büyük bir değişimle ilgili olduğunu kaydeden Eriş, "Daha ucuz bir emek sömürüsünü, gaspını gerçekleştirmek için uygulanacak bir şey. Sanırım bunu görünür kılarak, bir başka şeyi gizleme niyetleri var" dedi

Eriş, ithal doktorlara ilişkin olarak, "Biz yabancı, yerli doktor gibi özel olarak bir tartışmayı yürütmüyoruz. Hekimliğin hem ruhu hem de yapılış biçimi ve belli düzeylerde olmasını arzu ediyoruz" ifadelerini kullandı

Eriş, hukuki sürece ilişkin olarak ise, "Yasal olarak atılacak bir adım var. Tıpkı 26 Ağustos`ta çıkmış olan KHK ile hukuki süreç başlatıldığı gibi bunun için de böyle bir süreç geçerli. Bu süreç yürür. Hukuki sürecin içerisinde meslek birlikleri arasında temasımız da başladı. Anayasa Mahkemesi`ne götürmek için CHP ile tabii ki görüşeceğiz" dedi

Kaynak: İHA