Erdoğan`dan Kılıçdaroğlu`na: ``başbakanlık İçin Daha Çok Beklersin`` Ankara
AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu`nu eleştirerek, ``Şimdi çıkmış diyor ki `ben Başbakan olacağım`.
.. Daha çok beklersin, daha çok beklersin`` dedi
Erdoğan, partisinin Genişletilmiş İl Başkanları Toplantısı`nda yaptığı konuşmada, dün yapılan AK Parti TBMM Grup toplantısı nedeniyle bölgedeki bazı meseleler hakkında görüşlerini ifade ettiğini hatırlattı
``Dost ve kardeş Mısır`daki`` son gelişmeleri de Türkiye olarak çok yakından takip ettiklerini anlatan Başbakan Erdoğan, Mısır`da, Başbakan Essam Şeref başkanlığındaki kabinenin istifasını sunmasının ardından Tahrir Meydanı`nın yeniden gösterilere sahne olduğunu hatırlattı
Başbakan Erdoğan, şöyle konuştu: ``Ne yazık ki gösterilerde hayatını kaybeden, yaralanan kardeşlerimiz oldu. Mısır`daki Yüksek Konsey`in, insan hakları noktasında beklentileri bir an önce karşılaması en büyük arzumuz
Konsey`in, parlamento seçimlerinin süratle ve belirtilen takvim çerçevesinde gerçekleştirileceğini duyurmasını önemli ve anlamlı bir adım olarak görüyoruz
Mısır, parlamento seçimlerini de ardından Cumhurbaşkanlığı seçimlerini de en kısa süre içinde yapabilecek, güce, birikime imkana sahip
Mısır`da demokratik parlamenter sistemin daha fazla gecikmeden yerleşmesini, kurumsallaşmasını en az Mısırlı kardeşlerimiz kadar istiyoruz. Hamdolsun Tunus bu sorunu çözdü, başbakanını belirledi, parlamento öyle, cumhurbaşkanı ile ilgili ilkeler öyle, süratle bunlar tamamlanıyor
Biz Mısır`dan artık olumsuz haberler almak, olumsuz haberler duymak istemiyoruz
Umuyorum ki Tahrir Meydanı`nda daha fazla kan akmadan, daha fazla can kaybı olmadan, Mısır sükunete ulaşır ve uzlaşma içinde geleceğini şekillendirmeye başlar.`` 12 Haziran seçimlerinin hemen ardından, yine bu salonda, yine bir Genişletilmiş İl Başkanları Toplantısı`nda, kibirin, gururun, büyüklenmenin, tepeden bakmanın, nefislerinde ve partisinde kendisine yer bulamayacağını ifade ettiğini hatırlatan Erdoğan, şöyle devam etti: ``Bakın biz, başarılı bir parti, başarılı bir siyasi hareketiz, biz bir sokak hareketi değiliz. Biz ne yapılması gerekiyorsa bunun yerinin demokrasilerde parlamento olduğunu bilerek yola çıktık ve halkımızın nabzını dinleyerek yola çıktık ve halkımız bize parlamentoda ilk adımı attığımızda 14 ay sonra görevi verdi ve biz iktidar olduk
Bu diğer partiler içinde olabilirdi, ama onlar halkın nabzıyla uyumlu bir süreci başlatamadılar. Onlar halkın nabzıyla değil, belli ideolojik yaklaşımlarla böyle bir şeyi yakalamak istediler. Onun için de halkım, böyle bir prim vermedi
İşte CHP... Tek partili dönemi koyun bir kenara ondan sonra bunlara benim halkım hiçbir zaman tek parti iktidarı verdi mi? Vermedi. Niye vermedi? Çünkü halkımın değer yargılarıyla, bunların değer yargıları uymuyor, uyuşmuyor. Şimdi çıkmış diyor ki `ben başbakan olacağım`... Daha çok beklersin, daha çok beklersin
İcraatlarımızla başarılı bir iktidar olduk. Politikalarımızla başarılıyız. Ürettiğimiz çözümlerle, ürettiğimiz hizmet ve eserlerle başarılıyız. Biz, başarısını, kendi kendine ölçen, kendi kendine değerlendiren bir parti de değiliz
Başarımızı ya da başarısızlığımızı, milletin aynasında değerlendiriyor, milletin önüne konulan sandıktan çıkan sonuca göre muhasebemizi yapıyoruz. Ve bu 9 yıl içinde bunu hep böyle yaptık. Bizim için başarının ölçütü, kriteri, milletimizin bize verdiği nottur
Nitekim bu aziz millet, 3 Kasım 2002`den bugüne kadar 5 seçimde bize notunu vermiş, bizimle ilgili takdir yetkisini kullanmış ve bizi hep birinci parti olarak sandıktan çıkartarak, bu makamları bize emanet etmiştir
Bu aziz millet, bizim icraatlarımızı, politikalarımızı, hizmetlerimizi onayladığı için oyumuzu artırarak üç dönem üst üste bizi iktidara taşımıştır.`` Bunun için, ``muhalefet şöyle demiş, böyle demiş`` buna hiç kafa yorulmamasını isteyen Başbakan Erdoğan, şunları kaydetti: ``Söylediklerinden alınacak şeyler varsa alalım, ama yoksa her zaman da cevap vermeye gerek yok. Biz işimize bakalım. Çünkü bizim yapacak çok işimiz var. Bunların dilinden çıkan ifadelere, aynı dille, zaman zaman affınıza sığınıyorum; adeta ağızlarından salyalar akıyor. Bizim edebimizde, terbiyemizde yetişme tarzımında bunların hiçbiri yok. İşte anamuhalefetin başkanının son dönemde, işte dün yaptığı konuşmalarda, hiç sokaktan geçen rastgele hiç yetişmemiş, adeta mürekkep yalamamış bir tip. Konuşmalar böyle... Ama ben bugün ona aynı dille cevap vermem, vermeyeceğim, Çünkü onun seviyesine inemem. Milletimizin bize taktir ettiği bir seviye var biz orada kalacağız
Kaynak: AA
Erdoğan, partisinin Genişletilmiş İl Başkanları Toplantısı`nda yaptığı konuşmada, dün yapılan AK Parti TBMM Grup toplantısı nedeniyle bölgedeki bazı meseleler hakkında görüşlerini ifade ettiğini hatırlattı
``Dost ve kardeş Mısır`daki`` son gelişmeleri de Türkiye olarak çok yakından takip ettiklerini anlatan Başbakan Erdoğan, Mısır`da, Başbakan Essam Şeref başkanlığındaki kabinenin istifasını sunmasının ardından Tahrir Meydanı`nın yeniden gösterilere sahne olduğunu hatırlattı
Başbakan Erdoğan, şöyle konuştu: ``Ne yazık ki gösterilerde hayatını kaybeden, yaralanan kardeşlerimiz oldu. Mısır`daki Yüksek Konsey`in, insan hakları noktasında beklentileri bir an önce karşılaması en büyük arzumuz
Konsey`in, parlamento seçimlerinin süratle ve belirtilen takvim çerçevesinde gerçekleştirileceğini duyurmasını önemli ve anlamlı bir adım olarak görüyoruz
Mısır, parlamento seçimlerini de ardından Cumhurbaşkanlığı seçimlerini de en kısa süre içinde yapabilecek, güce, birikime imkana sahip
Mısır`da demokratik parlamenter sistemin daha fazla gecikmeden yerleşmesini, kurumsallaşmasını en az Mısırlı kardeşlerimiz kadar istiyoruz. Hamdolsun Tunus bu sorunu çözdü, başbakanını belirledi, parlamento öyle, cumhurbaşkanı ile ilgili ilkeler öyle, süratle bunlar tamamlanıyor
Biz Mısır`dan artık olumsuz haberler almak, olumsuz haberler duymak istemiyoruz
Umuyorum ki Tahrir Meydanı`nda daha fazla kan akmadan, daha fazla can kaybı olmadan, Mısır sükunete ulaşır ve uzlaşma içinde geleceğini şekillendirmeye başlar.`` 12 Haziran seçimlerinin hemen ardından, yine bu salonda, yine bir Genişletilmiş İl Başkanları Toplantısı`nda, kibirin, gururun, büyüklenmenin, tepeden bakmanın, nefislerinde ve partisinde kendisine yer bulamayacağını ifade ettiğini hatırlatan Erdoğan, şöyle devam etti: ``Bakın biz, başarılı bir parti, başarılı bir siyasi hareketiz, biz bir sokak hareketi değiliz. Biz ne yapılması gerekiyorsa bunun yerinin demokrasilerde parlamento olduğunu bilerek yola çıktık ve halkımızın nabzını dinleyerek yola çıktık ve halkımız bize parlamentoda ilk adımı attığımızda 14 ay sonra görevi verdi ve biz iktidar olduk
Bu diğer partiler içinde olabilirdi, ama onlar halkın nabzıyla uyumlu bir süreci başlatamadılar. Onlar halkın nabzıyla değil, belli ideolojik yaklaşımlarla böyle bir şeyi yakalamak istediler. Onun için de halkım, böyle bir prim vermedi
İşte CHP... Tek partili dönemi koyun bir kenara ondan sonra bunlara benim halkım hiçbir zaman tek parti iktidarı verdi mi? Vermedi. Niye vermedi? Çünkü halkımın değer yargılarıyla, bunların değer yargıları uymuyor, uyuşmuyor. Şimdi çıkmış diyor ki `ben başbakan olacağım`... Daha çok beklersin, daha çok beklersin
İcraatlarımızla başarılı bir iktidar olduk. Politikalarımızla başarılıyız. Ürettiğimiz çözümlerle, ürettiğimiz hizmet ve eserlerle başarılıyız. Biz, başarısını, kendi kendine ölçen, kendi kendine değerlendiren bir parti de değiliz
Başarımızı ya da başarısızlığımızı, milletin aynasında değerlendiriyor, milletin önüne konulan sandıktan çıkan sonuca göre muhasebemizi yapıyoruz. Ve bu 9 yıl içinde bunu hep böyle yaptık. Bizim için başarının ölçütü, kriteri, milletimizin bize verdiği nottur
Nitekim bu aziz millet, 3 Kasım 2002`den bugüne kadar 5 seçimde bize notunu vermiş, bizimle ilgili takdir yetkisini kullanmış ve bizi hep birinci parti olarak sandıktan çıkartarak, bu makamları bize emanet etmiştir
Bu aziz millet, bizim icraatlarımızı, politikalarımızı, hizmetlerimizi onayladığı için oyumuzu artırarak üç dönem üst üste bizi iktidara taşımıştır.`` Bunun için, ``muhalefet şöyle demiş, böyle demiş`` buna hiç kafa yorulmamasını isteyen Başbakan Erdoğan, şunları kaydetti: ``Söylediklerinden alınacak şeyler varsa alalım, ama yoksa her zaman da cevap vermeye gerek yok. Biz işimize bakalım. Çünkü bizim yapacak çok işimiz var. Bunların dilinden çıkan ifadelere, aynı dille, zaman zaman affınıza sığınıyorum; adeta ağızlarından salyalar akıyor. Bizim edebimizde, terbiyemizde yetişme tarzımında bunların hiçbiri yok. İşte anamuhalefetin başkanının son dönemde, işte dün yaptığı konuşmalarda, hiç sokaktan geçen rastgele hiç yetişmemiş, adeta mürekkep yalamamış bir tip. Konuşmalar böyle... Ama ben bugün ona aynı dille cevap vermem, vermeyeceğim, Çünkü onun seviyesine inemem. Milletimizin bize taktir ettiği bir seviye var biz orada kalacağız