İşıkara`dan Akkuyu Değerlendirmesi

Türk Kızılay Derneği Başdanışmanı Prof.

İşıkara`dan Akkuyu Değerlendirmesi
Dr. Ahmet Mete Işıkara, nükleer santral kurulması planlanan Mersin`in Gülnar ilçesine bağlı Akkuyu bölgesinin, Türkiye`nin depremsellik açısından en sakin yeri olduğunu söyledi

Işıkara, Kızılay Haftası nedeniyle Kızılay Mersin Şubesi yönetimi ile birlikte Vali Hasan Basri Güzeloğlu`nu ziyaret etti. Ziyarette konuşan Güzeloğlu, Türk Kızılay`ının ülkemizin ve dünyanın alanındaki en önemli ve en güçlü kuruluşlarından biri olduğunu belirterek, "Türk Kızılay`ının içinde bulunduğumuz Kızılay Haftası içerisinde ve geride bıraktığımız en son Van`da yaşanan deprem neticesinde ortaya koyduğu çaba ve katkılarını takdirle karşılıyorum. Gerçekten çok zor ve hepimiz için üzüntülü günlerdeinsanımızın umuduna katkı koyan, onun yaşam sevincini arttıran, yaşama tutunmasını sağlayan çok değerli ve çok önemli katkılar sundular. Başta barınma olmak üzere, afetle birlikte ilk anda müdahale ve temel ihtiyaçların karşılanması noktasında Kızılay, dünya çapında gerçekten hem çabanın hem de başarının temsilcisi oldu" dedi.

Konuşmasında Van depreminde hayatını kaybeden vatandaşlara rahmet, yaralılara da acil şifalar dileyen Güzeloğlu, bu tip felaketlerde aslında depremin öldürmediğini ifade ederek, "Deprem hayatın, dünyanın, jeolojinin bir gerçeği. Bizler ihmallerimizle, eksikliklerimizle, hatalarımızla ve kusurlarımızla depremin ölümcül nedenlerine yol açıyoruz. Depremin hayat kaybına yol açan yanlışlıklar zincirini biz yaratıyoruz. O yüzden eğitimden başlayarak yönetime kadar her düzeydeki depreme dayalı yaşadığımız,artık yaşamak zorunda olmak istemediğimiz ve son olmasını arzuladığımız kayıpları yaşamamamız gerekir" diye konuştu

Mersin olarak hem deprem açısından hem de diğer yaşanabilecek diğer doğal afetler açısından yeniden bir tanımlamanın ve hazırlanmanın içine girdiklerini belirten Güzeloğlu, şöyle devam etti: "Başbakanımız Recep Tayyip Erdoğan`ın emirleri doğrultusunda başta bina stokları ve yapılarına dönük bir çalışmayı başlatmış bulunuyoruz. Bunların en kısa süre içerisinde hem dönüşüm çerçevesinde hem de sağlıklı sonuçlandırılması sürecinde gerçekleştirilmesi en büyük amacımız ve sorumluluğumuz olacak." Prof. Dr. Ahmet Mete Işıkara ise, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan`ın talimatıyla başlatılan çalışmanın çok doğru bir yaklaşım olduğunu dile getirerek, "Dolayısıyla hiçbir şey eskisi gibi olmayacak. Mersin`in yapı stokunu ve bu yapı stoku içerisinde nelerin olup nelerin olamayacağı da bu çerçeve de ifade edilmiş olacak. Ortaya çıkan sonuca göre kent dönüşümünün nasıl yapılıp nasıl yapılamayacağı da böylelikle ortaya çıkacak. Her zaman diyoruz `deprem öldürmez binalar öldürür` diye. Ama güvenli yapılardayaşarsak, o zaman deprem bize hiçbir zarar vermez. Bunun en çarpıcı ve somut örneğini mart ayı başındaki Japonya depreminde gördük. Bakın 9 büyüklüğünde bir deprem ama Japonya`da yapısal olarak hiçbir zarar yapmadı. Yalnızca yaptığı o tsunami. O ayrı bir olay, demek ki güvenli bir yapıda yaşarsanız, deprem bize zarar vermez" diye konuştu.

"AKKUYU, TÜRKİYE`NİN EN SAKİN BÖLGESİ" Işıkara, ziyaret sonrası gazetecilerin `Akkuyu` ile ilgili sorusunu da şöyle yanıtladı: "Akkuyu ve çevresinde, 1976 yılından bu yana iki önemli üniversitemizce çok yakın bir şekilde depremsellik etütleri yapıldı. O civara deprem istasyonları kuruldu, yer seçimi konusunda `depremsellik boyutu nedir?` diye, uzun süren araştırmalar yapıldı. Şunu söyleyebilirim; Akkuyu ve civarı Türkiye`nin deprem açısından en sakin yeri. Şu anda da hala yapılıyor. Kandilli Rasathanesi ve Deprem Araştırma Enstitüsü başta olmak üzere tekrar ve tekrar o yoğun depremsellik etütleri yapılıyor. Neden? Depremaçısından yapılacak olan tesisin kesin güvenliğinin sağlanması açısından yapılıyor. Şunu belirtmek istiyorum; o nükleer santralin yapımında depremsellik boyutunda hiçbir sorun olmayacak. Türkiye`nin en sakin yeri, dolayısıyla deprem konusunda etkilenmeyecek. Japonya, en aktif yere yapmış ama ona rağmen tesis olarak ayakta kaldı. Eğer ABD`nin soğutma talebini zamanında kabul etmiş olsaydı, onun sonuçları olmayacaktı. Bakın Japonya`da aktif deprem kuşağının olduğu yere yapıldı ve tesis olarak ayaktakaldı. Dolayısıyla depremsellik açısından Akkuyu, Türkiye`nin en sakin yeri ve yapıldığı zaman bu açıdan bir şey olmayacak. Tsunami tehlikesi de söz konusu değil. Ülkemiz sanayi açısından hızla büyümekte ve enerji ihtiyacımız da hızla artmakta. Dışarıdan enerji alıyoruz ve cebimizden dünya kadar para dışarıya gidiyor. Kendi enerjimizi ürettiğimizde o para bize kalacak. Bu hepimize dönecek."
Kaynak: İHA