Yrd. Doç. Alper Dede Sakarya Üniversitesi`nde Konferansa Katıldı

Zirve Üniversitesi OSAM uzmanlarından Yrd.

Yrd. Doç. Alper Dede Sakarya Üniversitesi`nde Konferansa Katıldı
Doç. Dr. Alper Dede, "İktidar pratiğinin İslamcı söylem üzerinde meydana getirdiği değişimler dikkatlice tahlile tabi tutulmalı" dedi.

Sakarya Üniversitesi`nde "Türkiye`de İslamcılığın Dönüşümü konulu konferans düzenlendi. Konferansa Ortadoğu Stratejik Araştırmalar Merkezi (OSAM) uzmanlarından Yrd. Doç. Dr. Alper Dede, konuşmacı olarak katıldı. Konferansta,"İslamcılığın Demokratik Söyleminin Dönüşümü" konulu bildiriyle katılan, Alper Dede, İslamcılığın birçok alanda yaşadığı değişimin incelenip araştırılmadığını söyledi. Dede, "İktidar pratiğinin İslamcı söylem üzerinde meydana getirdiği değişimler dikkatlice tahlile tabi tutulmalı"dedi. Bildiri de Türk İslamcılığının kuruluşundan itibaren geçirdiği ideolojik dönüşümünü göz önüne alarak bir inceleme yaptığını belirten Dede, çalışması hakkında bilgi verdi. Türk İslamcılığının demokratik söylemini kabaca üç bölüme ayıran Dede, "İlk dönem reddedicilikti. Yani, Türkiye`de İslamcılığın doğuşundan İran devriminden sonraki ilk on yıla kadar olan zaman dilimi. Bu dönemde alkol, kumar gibi özgürlükler demokrasiyle aynılaştırıldığından demokrasi reddedilmişti. İkinci devresi ise sorgulama. Budönem İran devriminin diğer ülkelere sıçrayacağı ve o ülkelerde İran`a benzer hükümler olacağı beklentisi yavaş yavaş gücünü kaybetti. Bu dönem 1980`de başlayıp Refah Partisi dönemine kadar sürmüştür" diye konuştu. Son dönemin Refah Partisi dönemiyle başladığını belirten Dede, bu döneme "sahiplenme/savunma" dönemi adını verdi. Son dönemin yapısıyla ilgili bilgi veren Dede, İslamcılığın kullana geldiği siyasi dilin büyük ölçüde değiştiğini, ilk iki döneme nazaran son dönemde İslamcılığın fikri değişimineparalel olarak İslami kavramların daha az kullanıldığını ifade etti. İslamcılığın ekonomi ve toplumsal alanda seküleşmesinin siyasal alanda da kendini gösterdiğini sözlerine ekleyen Dede, "İslamcılık her ne kadar üçüncü devrede daha demokratik bir dili sahiplenmiş ve savunmuş olsa da bu Türk İslamcılığının demokrasiyi tam manasıyla özümsediği anlamına gelmez" şeklinde konuştu.
Kaynak: İHA