``karagöz ve Karadenizli`` Deprem İçin Buluştu
Tiyatro oyuncusu Keskin: -``Karagöz ve Karadenizli olarak, iki kültürü bir araya getirip dayanıksız binalara dikkat çekmek istedik`` -Oyunculardan Türk: -``Osmanlının binaları, 3 binden fazla deprem yaşamış.
Buna rağmen bunların bir tuğlası dahi düşmemiş. Şimdi ise bunlara nazaran daha az sağlam binalar yapılıyor`` (fotoğraflı-görüntülü) BURSA - 15.11.2011 - Halil İbrahim Başer - Bursa`da iki tiyatrocu, Karagöz ve Karadenizli kisvesine bürünerek, Van depreminin ardından tekrar gündeme gelen sağlam olmayan bina inşasına tepki göstermek ve yüz yıllardır ayakta olan Osmanlı eserlerine dikkat çekmek için sokakta mini gösteri yaptı
Türkülerle Bahtiyar Tiyatro ve Dizi Yapım yönetmeni ve oyuncusu Bahtiyar Keskin ve aynı bünyede oyunculuk yapan Şeref Sami Türk, Dağ-Der Kültür Evi önünde iki kişilik, doğaçlama bir tiyatro oyunu sahneledi. Oyunda Türk, Karagöz kıyafeti giyerken, Keskin de Türk kültür birlikteliğine dikkat çekmek için, Hacivat yerine, Karadenizli vatandaş kimliğine büründü
Keskin, Van depreminde yüzlerce insanın ölümüne neden olan binaları protesto etmek ve yüz yıllar boyunca, geçirdikleri sayısız depreme rağmen ayakta kalmayı başaran Osmanlı eserlerine dikkat çekmek için böyle bir etkinliği düzenlediklerini belirtti
Deprem bölgelerinin yanı sıra, 81 ildeki yeni yapıların 20-30 yıl zor ayakta kaldıklarını savunan Keskin, şunları kaydetti: ``Bizim Osmanlı dedelerimizin yapmış olduğu eserler ise 700 ve daha fazla yıl boyunca, daha büyük depremlere rağmen ayakta kalmış bulunuyor. Bugünkü mühendislerimizin, mimarlarımızın dikkatini bu duruma çekmek istiyoruz. Bu nedenle bunu Karagöz ve Karadenizli oyunumuzla ortaya koymak istedik. Türkiye`nin tüm illerinde Osmanlı torunları bulunuyor. Ülkemizin tüm bölgelerindeki farklılıklar bizim ortak kültürümüzü oluşturuyor. Biz de Karagöz ve Karadenizli olarak, iki kültürü bir araya getirerek, dayanıksız binalara dikkat çekmek istedik.`` -Yıkılan binalara ``ortak kültür`` temsilcileriyle tepki- Karagöz`ün de Karadenizli`nin de Osmanlı torunu olduğunu dile getiren Keskin, şöyle devam etti: ``İkisini bir araya getirerek, insanlarımız arasındaki birlikteliği ortaya koymak istedik. Burada giydiğim elbise bir şey ifade etmiyor. Önemli olan bizim birlik olmamız, bizim yaşam biçimimiz. Karadenizliler konuşma, espri, kıvrak zeka yönünden, düşündüğünü anında ortaya koyabilen, hazırcevap insanlar. Bu yönüyle Karadenizliler dünyada tanınıyor. Biz de bundan faydalanmak istedik. Böyle bir yapıları olduğu için de bu tercihi yaptım. Van depreminde olduğu gibi insanlarımız, en verimli çağlarında dayanıksız yapılan binaların yıkılması nedeniyle ölüp gidiyor. Buna karşı tepkimizi böyle göstermek istedik.`` Karagöz kıyafetiyle oyunda yer alan Türk ise, Bursa`nın Hacivat ve Karagöz`ün ana vatanı olduğunu anımsattı. Tepkilerini dile getirmek için Karagöz ve Karadenizli gibi değişik kültürleri bir araya getirmek istediklerini kaydeden Türk, ``Osmanlının yaptığı binalar, 3 binden fazla deprem yaşamış. Buna rağmen bunların bir tuğlası dahi düşmemiş. Şimdi ise bunlara nazaran daha az sağlam binalar yapılıyor. En ufak bir depremde yıkılarak, insanların ölmesine neden oluyorlar. Bence yeni binalar yapılırken yüz yıllarca ayakta kalan Osmanlı eserleri göz önünde bulundurulsun`` diye konuştu
(HİB-KAK)
Kaynak: AA
Türkülerle Bahtiyar Tiyatro ve Dizi Yapım yönetmeni ve oyuncusu Bahtiyar Keskin ve aynı bünyede oyunculuk yapan Şeref Sami Türk, Dağ-Der Kültür Evi önünde iki kişilik, doğaçlama bir tiyatro oyunu sahneledi. Oyunda Türk, Karagöz kıyafeti giyerken, Keskin de Türk kültür birlikteliğine dikkat çekmek için, Hacivat yerine, Karadenizli vatandaş kimliğine büründü
Keskin, Van depreminde yüzlerce insanın ölümüne neden olan binaları protesto etmek ve yüz yıllar boyunca, geçirdikleri sayısız depreme rağmen ayakta kalmayı başaran Osmanlı eserlerine dikkat çekmek için böyle bir etkinliği düzenlediklerini belirtti
Deprem bölgelerinin yanı sıra, 81 ildeki yeni yapıların 20-30 yıl zor ayakta kaldıklarını savunan Keskin, şunları kaydetti: ``Bizim Osmanlı dedelerimizin yapmış olduğu eserler ise 700 ve daha fazla yıl boyunca, daha büyük depremlere rağmen ayakta kalmış bulunuyor. Bugünkü mühendislerimizin, mimarlarımızın dikkatini bu duruma çekmek istiyoruz. Bu nedenle bunu Karagöz ve Karadenizli oyunumuzla ortaya koymak istedik. Türkiye`nin tüm illerinde Osmanlı torunları bulunuyor. Ülkemizin tüm bölgelerindeki farklılıklar bizim ortak kültürümüzü oluşturuyor. Biz de Karagöz ve Karadenizli olarak, iki kültürü bir araya getirerek, dayanıksız binalara dikkat çekmek istedik.`` -Yıkılan binalara ``ortak kültür`` temsilcileriyle tepki- Karagöz`ün de Karadenizli`nin de Osmanlı torunu olduğunu dile getiren Keskin, şöyle devam etti: ``İkisini bir araya getirerek, insanlarımız arasındaki birlikteliği ortaya koymak istedik. Burada giydiğim elbise bir şey ifade etmiyor. Önemli olan bizim birlik olmamız, bizim yaşam biçimimiz. Karadenizliler konuşma, espri, kıvrak zeka yönünden, düşündüğünü anında ortaya koyabilen, hazırcevap insanlar. Bu yönüyle Karadenizliler dünyada tanınıyor. Biz de bundan faydalanmak istedik. Böyle bir yapıları olduğu için de bu tercihi yaptım. Van depreminde olduğu gibi insanlarımız, en verimli çağlarında dayanıksız yapılan binaların yıkılması nedeniyle ölüp gidiyor. Buna karşı tepkimizi böyle göstermek istedik.`` Karagöz kıyafetiyle oyunda yer alan Türk ise, Bursa`nın Hacivat ve Karagöz`ün ana vatanı olduğunu anımsattı. Tepkilerini dile getirmek için Karagöz ve Karadenizli gibi değişik kültürleri bir araya getirmek istediklerini kaydeden Türk, ``Osmanlının yaptığı binalar, 3 binden fazla deprem yaşamış. Buna rağmen bunların bir tuğlası dahi düşmemiş. Şimdi ise bunlara nazaran daha az sağlam binalar yapılıyor. En ufak bir depremde yıkılarak, insanların ölmesine neden oluyorlar. Bence yeni binalar yapılırken yüz yıllarca ayakta kalan Osmanlı eserleri göz önünde bulundurulsun`` diye konuştu
(HİB-KAK)