Diyarbakır'da merkez Sur ilçesi Diyarbakır Adliyesi önünde bir araya gelen bir grup gazeteci, 2 yılda 20 gazetecinin gözaltına alınmasını protesto etti. Azadiya Velat, Özgür Gündem, Dicle Haber Ajansı (DİHA), Fırat Dağıtım Anonim Şirketi Gün Radyo TV, Aram Yayınevi, Heviya Jine Dergisi gibi basın yayın kurum ve kuruluşları, basın üzerindeki baskılar ve gazetecilere yönelik gözaltı ve tutuklamaları protesto etti. KCK operasyonunda gözaltına alınan ve bugün savcılığa çıkarılan Azadiya Velat gazetesi eskiGenel Yayın Yönetmeni ve gazetenin yazarı Tayyip Temel ile İstanbul'da gözaltına alınan Gündem gazetesi editörleri Kazım Şeker ve Türkan Ökmen ile geçtiğimiz gün gözaltına alındıktan sonra tutuklanan DİHA Mersin muhabiri Aydın Yıldız için Diyarbakır Adliyesi önünde açıklama yapıldı. Azadiya Velat İmtiyaz Sahibi Menderes Öner, KCK adı altında 14 Nisan 2009 tarihinde başlatılan operasyonlarda seçilmişler, siyasi parti ve sivil toplum örgütleri yöneticilerinin de aralarında bulunduğu 7 bin 748 kişiningözaltına alındığını, bunlardan 3 bin 895 kişinin tutuklandığını söyledi. Öner, "Toplumda büyük yankı uyandıran ve Kürt sorununun demokratik yollarla çözümünü savunan kurum ve kuruluşlara yönelik bu operasyonlarda dikkat çeken bir nokta ise gazetecilerin hedef alınmasıdır. Yurttaşların haber alma, bilgi edinme, özgür düşüncesini ifade etme ve eleştiri hakkına sahip olduğu gerçeğini şiar edinen ve toplumun doğru haber alma hakkına sonuna kadar bağlı, basın etiğinden taviz vermeyen, her türlü sansürüreddeden özgür basının hedef alınmasının "taraf olmayan bertaraf olur" açıklamalarının yapıldığı bir dönemde olması manidardır. Bir taraftan düşünce ve ifade özgürlüğü, özgür basın, demokratikleşme, çok seslilik ve çok kültürlülük tartışmaları yürütülürken, bir taraftan da düşüncelerini ifade eden, iktidarı eleştiren tüm kesimlerin baskı altına alındığı ülkemizde basın ilkelerine göre hareket eden tüm gazeteciler de hedef tahtasına konulmuş durumda" dedi
Uygar ve demokratik ülkelerde tutukluk sürecini belirlemek için bir haftayı geçmeyen sürenin Türkiye'de yılları bulabildiğini kaydeden Öner, "Birçok arkadaşımız hala ne ile suçlandıklarını bile bilmeden, mahkemelere çıkarılmadan hala cezaevinde tutulmaktadır. Tüm baskı, engelleme, gözaltı ve tutuklamalara karşın herkesin kendi dili ve rengi ile yaşadığı demokratik ve özgür bir ülkenin yaratılması için evrensel basın etiği ve ilkelerinden taviz vermeden mücadelemize devam edeceğimizi bir kez dahabelirtiyoruz. Tutuklu bulunan ve gözaltına alınan arkadaşlarımızın bir an önce serbest bırakılması gerekiyor. Basın özgürlüğünden yana olan tüm basın yayın organlarını, gazetecileri, aydınları, demokratları ve tüm kamuoyunu da duyarlı olmaya ve toplumun ortak vicdanı olmaya çağırıyoruz" dedi
