Karacabey ve M. Kemalpaşalılara Oto Yol Projesi Anlatıldı
Gebze-Orhangazi-İzmir oto yolu projesi Karacabey ve Mustafakemalpaşalılara anlatıldı.
Karacabey`de Şükran Yemişçioğlu Kültür Merkezi`nde yapılan toplantıya Karacabey ve Mustafakemalpaşalı idareciler, siyasiler, sivil toplum temsilcileri ile vatandaşlar büyük ilgi gösterdi. Karayolları Genel Müdürlüğü 14. Bölge yetkilileri, Otoyol Yatırım ve İşletme Anonim Şirketi (OYİAŞ) firma temsilcileri Bülent Esendal, Nurettin Akdeniz, Boğaziçi Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Cem avcı, ERM firması temsilcisi Raimund Vogelsberger, ENCON firması Temsilcisi Tolga Balta ve ELC Group temsilcisi Dr. Işıl Gültekin, Dürdane Bölgesi (Osmangazi ilçesi) ve Uluabat Gölü (Nilüfer ve Karacabey ilçeleri) olmak üzere iki noktada gerçekleştirilecek güzergah değişiklikleri hakkında ayrıntılı bilgiler verdi.Oto yolun çevre ve sosyal etkilerini ise Enviromental Resources Management (ERM) ve ELC Group Müşavirlik ve Mühendislik Ltd. Şti. (ELC) firma yetkilileri anlattı.Oto yol projesinin "Ramsar" alanı dışında olduğunu belirten OYİAŞ Genel Müdür Yardımcısı Bülent Esendal, maksatlarının halkı aydınlatmak olduğunu söyledi. Esendal, 22 yıl 4 ay sürecek otoyol çalışmaları ile İstanbul, Bursa ve İzmir gibi büyük illerin doğrudan ve kesintisiz bir birlerine bağlanacağını kaydetti.Bu projenin ülkenin can damarı olduğunu ifade eden Bülent Esendal, "Yeni oto yol 377 kilometre olacak. Bağlantı yolları 46 kilometreyi bulacak. 10 milyar TL bedelle yapılacak proje ile trafik kazaları ve yakıt tüketimi azalacak. İstanbul-Bursa arası 1 saate, İstanbul-İzmir arası da 3,5 saate inecek.Güzergah boyunca yeni yatırımlar ve işgücü oluşacak. Her birey dolaylı da olsa projeden etkilenecek. Projenin çevre ve sosyal etkilerine büyük önem veriyoruz. Ülkenin şah damarı olan bir hizmet olacak" dedi.Boğaziçi Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Cem Avcı, inşaat ve işletme çalışmalarında çevreye ve insanlara etkisini detaylı bir şekilde incelemeyi sürdürdüklerini belirtti. Bu doğrultuda proje ile ilgili herkesin fikirlerine önem verdiklerini dile getiren Avcı, "Projenin çevreye ve sosyal hayata olumlu ve olumsuz etkileri bizim için çok mühim. Söz konusu ilk proje 1997 yılında Çevre ve Orman Bakanlığı yönetmeliği kapsamına alındı ve muafiyet kararı çıktı. Birçok aşaması olan bu projede ilk olarak ön eleme çalışması yapıldı. Çevre ve sosyal etkilerini belirleme çalışmaları sürüyor. Karacabey ile birlikte 14. yerde halkı bilgilendirdik. Bu projede halkın ne düşündüğü önemli. ÇSED raporu hazırlanacak. Ardından hazırlanacak yönetim planı yeniden halka sunulacak. Sonra da nihai rapor çıkarılacak. Bu şekilde yönetim planını uygulanacak ve gözetim sürecine gidilecek. Fiziki çevre, su kaynakları, toprak ve havanın projeye etkileri gözlemlenecek. Bunun yanında kültürel miras dikkate alınacak. İnsana yönelik her şey bu projede yer alacak. Mevcut arazilerin yerlerinde değişmeler olacak. Mahalli zenginliklerin projeye etkisi incelenecek. Uzun soluklu, yoğun bir inşaat nedeniyle bazı rahatsızlıklarımız olacak. Birçok yerde dolgu ve hafriyat söz konusu olacak. Kaza ve acil durumlar için tedbir alacağız. Ancak her şeyden önce insan sağlığı ve güvenliğini önemsiyoruz. İnsan dışında, hayvan ve bitki örtüsünün de projeden nasıl etkileneceğini araştıracağız" diye konuştu.Mustafakemalpaşalı yetkililerin projeye karşı çıktıkları görülürken, Karacabeyli çiftçiler verimli tarım arazilerine zarar gelmemesini istedi. Ziraat Mühendisleri Odası Bursa Şubesi Yetkilisi Doç. Dr. Ertuğrul Aksoy, projedeki güzergah değişikliğinin çevreyi ve tarım arazilerini olumsuz yönde etkileyeceğini söyledi.Mustafakemalpaşa Doğa-Der Temsilcisi Seyit Ali Geçici, projenin Ramsar koruma havzasının içinden geçeceğini ve bu şekilde kirlenmenin daha fazla olacağını kaydetti. Bundan birinci sınıf tarım arazilerinin olumsuz etkileneceğini savunan Geçici, "Uluabat Gölü güneyinden geçen eski projede güzergah en fazla 500 metre ile 1000 metre daha güneye ötelenerek, Ramsar koruma alanı dışına çıkarılabilecek ve kirliliği çok azaltacakken, sözde yeni güzergah Uluabat Gölü`nü kirlettiği gibi, Ramsar alanı içinde yer alan Manyas Gölü`nü kirleterek kuşların göç yolunu engelleyecek. Bu proje ile 8 adet yeni taş ocağı açılacak ve dağlık alanı parçalayacak. Projenin Uluabat Gölü güneyinden geçmesi gerekmektedir. Aksi halde doğa diye bir şey kalmayacaktır" şeklinde görüş bildirdi.TEMA Temsilcisi Necati Özyiğit, bu proje ile yok olacak toprakların önemine işaret etti. "Öğrenciler beni Toprak Dede" olarak tanır diyen Özyiğit, "Toprak kayıplarını çocuklarıma nasıl anlatırım? Karacabey ve Mustafakemalpaşa ovası Türkiye`nin en verimli arazilerine sahiptir. Siz bu proje ile torunlarımın kanser olmayacağının garantisini verebilir misiniz? Halkın sesine bakıyorum, ama cevap bulamıyorum" diyerek düşüncesini aktardı.Karacabey Ziraat Odası Meclis Başkanı Nuri Karaca, proje ile ilgili geç bilgi verilmesini tenkit etti. Özellikle çiftçileri ilgilendiren bir konuda daha önce bilgilendirilmeleri gerektiğini belirten Karaca, "İlçemizin yüzde 89`u tarımla ilgileniyor. Bizler bu konuya tek bir pencereden bakıyoruz. Tarım alanları zarar görmesin istiyoruz. Bu projede birkaç bölgeye itirazımız olacak. Çiftçinin sesine kulak verin. Bizi ciddiye almazsanız sert eylemlerimizle karşılaşabilirsiniz" şeklinde uyarılarda bulundu.Harmanlı köyü muhtarı Hüseyin Lafçı, hem tren yolu, hem de yeni oto yolun kendi köyünden geçeceğine dikkat çekerek, 5 kilometrelik toprak kaybına uğrayacaklarını söyledi. "Karnımızı toprakla doyuruyoruz" diyen Lafçı, verimli arazilerin yok olmaması için projenin gözden geçirilmesini istedi.Mustafakemalpaşa Belediye Başkanı Sadi Kurtulan, 6 milyar dolarlık bir yatırımın Türkiye`de yapıldığına dikkat çekerek, "İşte bu olay Türkiye`nin itibarını net bir şekilde ortaya koyuyor. Bizim yol göstericimiz ilimdir. Devletimiz artık halkın sesine kulak veriyor. Eskiden böyle değildi. Karacabey ve Mustafakemalpaşa iki kardeş ilçedir. İşimizi de aşımızı da paylaşırız. Şu asla unutulmasın ki, vatan toprağı kutsaldır. Sizlerden isteğimiz, bilimin ve akademik odaların isyan ettiği konuları ciddiye almanız. Bizler emanetçiyiz. Gelecek nesillerimizi düşünmek zorundayız. Proje sonunda hem Karacabey, hem de Mustafakemalpaşa`nın mutlu olacağı inancındayım" diye konuştu.
Kaynak: İHA