Yerli Oto, Antalya Autoshow`un Da Gündeminde
Yerli otomobil üretimi, otomotiv sektörünün gündeminden düşmüyor.
İstanbul ile dönüşümlü olarak düzenlenen Antalya Autoshow Fuarı’na da yerli oto konusundaki tartışmalar damgasını vurdu. Yerli oto konusunda Cihan’a değerlendirmelerde bulunan sektör temsilcileri, üretimin daha geniş kapsamlı bir proje ve uzun vadeli bir teşvik çerçevesinde yapılması gerektiğini vurguladı.
Türkiye’nin yerli üretim için gerekli bilgi birikimine sahip olduğunu belirten Toyota Pazarlama ve Satış AŞ CEO’su Ali Haydar Bozkurt, “Bizim mühendislerimiz bırakın otomobil yapmayı, uzaya roket gönderebilecek kapasiteye sahip.” dedi. Son yıllarda Türkiye’nin beyin gücünün büyük bir gelişme gösterdiğine dikkat çeken Bozkurt, şöyle konuştu:
“Bu gün dünyanın birçok yerinde birçok ünlü markanın Ar-Ge departmanlarında, dizayn centerlarında Türk mühendisler çalışıyor. Türk mühendislerinin otomobil üretip üretemeyeceği konusunda kimsenin şüphesi olmasın. Teknik olarak hiçbir sıkıntı yok. Ancak bu işin fizıbıl olup olmadığına bakmak lazım. Yerli oto konusunda siyasi irade de mevcut. 44 yaşındayım ve bunca yıl bu sektördeyim. Yerli üretime ilk defa bu kadar iradeli yaklaşım görüyorum.”
Antalya’da Autoshow Fuarı’na katılan Ali Haydar Bozkurt, yerli otomobil üretimiyle ilgili değerlendirmelerde bulundu. Yerli oto konusunda geç kalındığını savunan Bozkurt, “İlk yerli markamız olan Devrim, üretilirken yanlış planlamalar yapılmayıp hayata geçirilmiş olsaydı. Bu gün dünyada otomobil üreten belli başlı ülkelerden birisi olurduk. Bu anlamda hem işin milli duygular tarafıyla bakıldığında hem de sektördeki bir profesyonel olarak yerli markanın olması taraftarıyım. Ancak bunun oluşması için bazı zeminlerin hazırlanması gerekir. Hadi yapalım deyince olacak bir iş değil.” şeklinde konuştu.
Mevcut bir otomobil markasının bile bir ülkede yatırım yapmak için birçok kriter aradığını vurgulayan Bozkurt, ilk olarak üreteceği otomobilin yüzde kaçını iç pazarda satabileceğine, maliyet ve teşviklere baktığını aktardı. Bozkurt’un değerlendirmesine göre kalite bilinci de bir yatırımcı için aranan kriter. Ayrıca ülkenin yan sanayisinin gücü, maliyetlerin rekabetçi olması da önemli.
Ali Haydar Bozkurt, bir iki kriter dışında Türkiye’nin mevcut bir marka için otomobil yatırımı yapılabilecek ülke konumunda olduğunu, ama yerli bir otomobilin üretilip marka haline getirmek için büyük yatırımlar gerektiğini dile getirdi. Yerli bir markanın iç piyasada kaç adet satacağının da önemli olduğunun altını çizen Toyota CEO’su, şunları kaydetti:
“Bugün Türkiye’de yaklaşık 500 model var. En çok satılan modelin yıllık satış adedi 25 bin civarında. Şimdi 200 bin tane satacağım diyerek yola çıkıyorsanız en az 4 tane çok satan model üretmeniz gerekir. Ayrıca yılda 200 bin adet satarak bu markayı ayakta tutamazsınız. İhracatta yapmak zorundasınız.”
Yerli otonun ekonomik de olması gerektiğine dikkat çeken Bozkurt, bunun için iç pazarın 1-1,5 milyon bandında olması gerektiği görüşünü savundu. Mevcut vergi sisteminin Avrupa normlarına çekilmesi ve devletin yerli üreticiye destek olmasının yerli otoyu daha ekonomik hale getireceğini ifade eden Bozkurt, “Bu sadece maddi destek olmayabilir. Devletin işin üstünde eli olduğunu hissetmek yerli ve yabancı bir yatırım grubunu cesaretlendirir. Ayrıca çok düzgün bir analiz yapılıp hangi modellerin üretileceğine doğru karar verilmesi lazım. Üretilecek yerli otonun yüzde 80’ini dışarıya ihraç edilmesi gerektiği için de kolay telaffuz edilen bir isim bulunması gerekir.” diye konuştu.
‘YERLİ OTO İÇİN YABANCI ORTAK ŞART’
Hyundai Assan Otomotiv AŞ Genel Müdürü Ümit Karaarslan da bu ülkede yaşayan ve vergi veren birisi olarak yerli otomobil üretimini önemsediğini söyledi. Yerli otomobilin daha geniş kapsamlı bir plan-proje dahilinde ve uzun dönemli bir teşvik çerçevesinde üretilmesi gerektiğini savunan Karaarslan, şöyle devam etti:
“Buna da vergilendirmeyle başlanması lazım. Çünkü şu anda binek otomobille, hafif ticari araçlar arasındaki adil olmayan bir vergilendirme sistemi var. Bu vergilendirme sisteminin illaki eşitlenmesi şart değil, ama makul seviyelerde olması gerekir. Bunun yanında bu işe ne kadar çabuk başlayabilmemiz önemli. Tamamıyla yurtdışına da pazarlanabilir bir model geliştirmek için mutlaka bir yabancı ortak olması gerekir. Bunun dünyada son 5 yılda payını en çok arttıran Güney Kore ile geliştirileceğine inanıyorum.”
Yerli otonun yaklaşık 1 milyar Euro’luk yatırımla üretilebileceğini öngören Ümit Karaarslan’a göre üretilecek modelleri belirleyip ona göre bir yatırım politikası izlemek gerek. Bu üretimin verimli olabilmesi için de ihracat pazarının olması şart. Karaarslan da Bozkurt gibi Türkiye’nin otomobil üretme konusunda yeterli Ar-Ge’ye sahip olduğunu vurguladı.
Türkiye’nin yerli üretim için gerekli bilgi birikimine sahip olduğunu belirten Toyota Pazarlama ve Satış AŞ CEO’su Ali Haydar Bozkurt, “Bizim mühendislerimiz bırakın otomobil yapmayı, uzaya roket gönderebilecek kapasiteye sahip.” dedi. Son yıllarda Türkiye’nin beyin gücünün büyük bir gelişme gösterdiğine dikkat çeken Bozkurt, şöyle konuştu:
“Bu gün dünyanın birçok yerinde birçok ünlü markanın Ar-Ge departmanlarında, dizayn centerlarında Türk mühendisler çalışıyor. Türk mühendislerinin otomobil üretip üretemeyeceği konusunda kimsenin şüphesi olmasın. Teknik olarak hiçbir sıkıntı yok. Ancak bu işin fizıbıl olup olmadığına bakmak lazım. Yerli oto konusunda siyasi irade de mevcut. 44 yaşındayım ve bunca yıl bu sektördeyim. Yerli üretime ilk defa bu kadar iradeli yaklaşım görüyorum.”
Antalya’da Autoshow Fuarı’na katılan Ali Haydar Bozkurt, yerli otomobil üretimiyle ilgili değerlendirmelerde bulundu. Yerli oto konusunda geç kalındığını savunan Bozkurt, “İlk yerli markamız olan Devrim, üretilirken yanlış planlamalar yapılmayıp hayata geçirilmiş olsaydı. Bu gün dünyada otomobil üreten belli başlı ülkelerden birisi olurduk. Bu anlamda hem işin milli duygular tarafıyla bakıldığında hem de sektördeki bir profesyonel olarak yerli markanın olması taraftarıyım. Ancak bunun oluşması için bazı zeminlerin hazırlanması gerekir. Hadi yapalım deyince olacak bir iş değil.” şeklinde konuştu.
Mevcut bir otomobil markasının bile bir ülkede yatırım yapmak için birçok kriter aradığını vurgulayan Bozkurt, ilk olarak üreteceği otomobilin yüzde kaçını iç pazarda satabileceğine, maliyet ve teşviklere baktığını aktardı. Bozkurt’un değerlendirmesine göre kalite bilinci de bir yatırımcı için aranan kriter. Ayrıca ülkenin yan sanayisinin gücü, maliyetlerin rekabetçi olması da önemli.
Ali Haydar Bozkurt, bir iki kriter dışında Türkiye’nin mevcut bir marka için otomobil yatırımı yapılabilecek ülke konumunda olduğunu, ama yerli bir otomobilin üretilip marka haline getirmek için büyük yatırımlar gerektiğini dile getirdi. Yerli bir markanın iç piyasada kaç adet satacağının da önemli olduğunun altını çizen Toyota CEO’su, şunları kaydetti:
“Bugün Türkiye’de yaklaşık 500 model var. En çok satılan modelin yıllık satış adedi 25 bin civarında. Şimdi 200 bin tane satacağım diyerek yola çıkıyorsanız en az 4 tane çok satan model üretmeniz gerekir. Ayrıca yılda 200 bin adet satarak bu markayı ayakta tutamazsınız. İhracatta yapmak zorundasınız.”
Yerli otonun ekonomik de olması gerektiğine dikkat çeken Bozkurt, bunun için iç pazarın 1-1,5 milyon bandında olması gerektiği görüşünü savundu. Mevcut vergi sisteminin Avrupa normlarına çekilmesi ve devletin yerli üreticiye destek olmasının yerli otoyu daha ekonomik hale getireceğini ifade eden Bozkurt, “Bu sadece maddi destek olmayabilir. Devletin işin üstünde eli olduğunu hissetmek yerli ve yabancı bir yatırım grubunu cesaretlendirir. Ayrıca çok düzgün bir analiz yapılıp hangi modellerin üretileceğine doğru karar verilmesi lazım. Üretilecek yerli otonun yüzde 80’ini dışarıya ihraç edilmesi gerektiği için de kolay telaffuz edilen bir isim bulunması gerekir.” diye konuştu.
‘YERLİ OTO İÇİN YABANCI ORTAK ŞART’
Hyundai Assan Otomotiv AŞ Genel Müdürü Ümit Karaarslan da bu ülkede yaşayan ve vergi veren birisi olarak yerli otomobil üretimini önemsediğini söyledi. Yerli otomobilin daha geniş kapsamlı bir plan-proje dahilinde ve uzun dönemli bir teşvik çerçevesinde üretilmesi gerektiğini savunan Karaarslan, şöyle devam etti:
“Buna da vergilendirmeyle başlanması lazım. Çünkü şu anda binek otomobille, hafif ticari araçlar arasındaki adil olmayan bir vergilendirme sistemi var. Bu vergilendirme sisteminin illaki eşitlenmesi şart değil, ama makul seviyelerde olması gerekir. Bunun yanında bu işe ne kadar çabuk başlayabilmemiz önemli. Tamamıyla yurtdışına da pazarlanabilir bir model geliştirmek için mutlaka bir yabancı ortak olması gerekir. Bunun dünyada son 5 yılda payını en çok arttıran Güney Kore ile geliştirileceğine inanıyorum.”
Yerli otonun yaklaşık 1 milyar Euro’luk yatırımla üretilebileceğini öngören Ümit Karaarslan’a göre üretilecek modelleri belirleyip ona göre bir yatırım politikası izlemek gerek. Bu üretimin verimli olabilmesi için de ihracat pazarının olması şart. Karaarslan da Bozkurt gibi Türkiye’nin otomobil üretme konusunda yeterli Ar-Ge’ye sahip olduğunu vurguladı.