İsrail'in gelmiş geçmiş en talihsiz yönetimi

El Cezire televizyonunun Bila Hudud (sınırsız) adlı programında Başbakan Erdoğan, “İsrail'in mevcut yönetimi İsrail'in gelmiş geçmiş en talihsiz yönetimidir” dedi.

İsrail'in gelmiş geçmiş en talihsiz yönetimi
Türkiye’ye yönelik küstah açıklamalarda bulunan İsrail Dışişleri Bakanı’nı da sert dille eleştiren Erdoğan, Lieberman’ın İsrail’in “başına bela” olduğunu söyledi.

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, “İsrail’in mevcut yönetimi İsrail’in gelmiş geçmiş en talihsiz yönetimidir” dedi.

Katar’dan yayın yapan El Cezire televizyonunun Bila Hudud (sınırsız) adlı programında Başbakan Erdoğan, İsrail Dışişleri Bakanı Avigdor Lieberman’ın İsrail’in “başına bela” olduğunu söyledi.

Başbakan Erdoğan, “Türkiye’ye küstah ifadesini yakıştıran kişi önce kendi bir aynaya baksın, kendisinin küstahlığını görecektir, bu kişi İsrail’in ve İsraillilerin başına beladır. İsrailliler bir an önce bu kişiden kurtulmalılar, bu bir insanlık görevidir” dedi.

Başbakan Erdoğan, şöyle devam etti: “Hamas hareketinin, haklı olduğu sürecin hep yanında olduk ve yanında olmaya devam edeceğiz. Hamas hareketi bir direniş hareketidir. Hamas bir terör hareketi değildir. Hamas topraklarının savunmasını yapan siyasi bir hareket olarak da seçimlere katıldı ve kazandı. Fakat seçim kazandığı halde onları iktidardan indirenlerin demokrasi karşıtı olduğunu gördük. Ve orada siyasi olarak kendilerine bir süreç tanınmamıştır. Ellerinden tüm imkanları alınmıştır, meclis başkanı, bakanlar, milletvekilleri İsrail tarafından hapse atılmıştır. Bu nasıl demokrasi? Bunu anlamak mümkün değil.”

İSRAİL’İN İNSANLIK DIŞI MUAMELESİNE TEPKİ


Öte yandan, İsrail Başbakanı Benjamin Netanyahu’nun yabancı basın mensupları için verdiği resepsiyona davet edilen El Cezire’nin bayan muhabirinin yapılan aramalarda sutyenini çıkarmasının istenmesi, Mavi Marmara Gemisi’nde gözaltına alınan aktivistlere yapılan kötü muameleyi yeniden gündeme getirdi.

Filistin’e insani yardım götürmek amacıyla yola çıkan ve İsrail askerlerinin geçen yıl 31 Mayıs’ta kanlı baskını sonucu 9 Türkiye vatandaşının şehid olduğu Mavi Marmara gemisinde yer alan gazeteci Mustafa Tatlısu, 15 dakika elle arandıktan sonra sutyeni çıkarılması istenen ve bunu reddeden El Cezire muhabiri Najvan Simri Diab’ı en iyi kendilerinin anlayabileceğini söyledi.

Gazeteci Mustafa Tatlısu, Mavi Marmara gemisine baskından sonra Aşdot Limanı’na götürüldüklerini, İsrail askerlerinin cihazların yetersiz kalacağını düşünerek herkesi çırılçıplak soyup dakikalarca elle arama yaptığını belirtti. Tatlısu, “Erkekleri ve bayan aktivistleri çırılçıplak soyup sözde arama adı altında işkence yaptılar. Aramanın nasıl ve ne şekilde yapıldığını dile getirmeye dahi edebim müsaade etmemektedir. İsraillilerin ahlaksız arama istekleri güvenlik cihazlarının yetersiz kalmasından değil, tamamen işkence düşünceli, küçük düşürme eğilimli, hatta kamera kayıtlarına girdirilen bozuk ruh anlayışından kaynaklanan bir düşünceden ibaret. Gözaltında tutulduğumuz yerde duş ve tuvalet ihtiyaçlarını bile güvenlik kameraları ile kayıt ettiler. Allah’tanki Sayın Başbakan ve Sayın Dışişleri Bakanı’nın sert çıkışlarından çekindiler de insanlık dışı muameleye üç günde son verdiler. Değilse bizim gördüğümüz İsrailliler her türlü işkenceyi, insanlık dışı davranışları günlerce aylarca devam ettirirdi” dedi.



Kaynak: Yeniakit