Chp’den ’Süper Yetkili Anayasa Mahkemesi’ne Tepki

CHP Mersin Milletvekili İsa Gök, Anayasa Mahkemesi’nin olağanüstü yetkili ve süper güçlü bir mahkeme haline dönüştürülmek istendiğini belirterek, "Öyle bir mahkeme ki Yargıtay’ı, Danıştay’ı, tüm mahkemeleri hiçe sayabiliyor" dedi. Bu tasarıya karşı her me

CHP Mersin Milletvekili Gök, Meclis’te düzenlediği basın toplantısında Meclis’e sevk edilen Anayasa Mahkemesi Kanun Tasarısı ile ilgili eleştirilerde bulundu. Anayasa’nın 4 maddesinde Anayasa Mahkemesi’nin yapısı ve görevleriyle ilgili önemli değişiklikler yapıldığını hatırlatan Gök, tasarıda Anayasa değişikliklerinin de ötesinde düzenlemelere yer verildiğini söyledi. Bu tasarının Recep Tayyip Erdoğan’ın oluşturmaya çalıştığı yeni devlet biçiminin donelerini gösterdiğini ifade eden Gök, iktidarpartisinin emrine verilen Anayasa Mahkemesi’nin yeni bir RTÜK olarak karşılarına çıkartıldığını söyledi. Yemin metninden Türk ve millet kelimelerinin çıkartılmak istenmesini anlamanın mümkün olmadığını belirten Gök, Anayasa Mahkemesi Başkanı’nın Türkiye’nin en yetkili şahsı haline getirildiğini ifade etti. Mahkeme Başkanı’nın parasal limitlere tabi olmadan, hizmet alımı yoluyla yerli ve yabancı uzman almasına imkan verildiğini belirten Gök, yasayla bütün idari kadrolarda çalışan personelin görevlerine nedenson verildiğini sordu. Gök, Anayasa Mahkemesi Başkanı’nın yeni, önemli bir ihale makamı haline getirildiğini öne sürdü. "YARGITAY VE DANIŞTAY’IN ÜZERİNDE BİR ÜST MAHKEME YAPILMAK İSTENİYOR" Anayasa Mahkemesi’nin Yargıtay ve Danıştay’ın üzerinde bir üst mahkeme yapılmak istendiğini belirten Gök, "Adli yargı mahkemeleri ve Yargıtay’ın vereceği ceza kararlarını Anayasa Mahkemesi’nin iptal edebilmesi ne demektir. Dünyanın neresinde var? Ceza alan bir sanık hakkında verilen mahkumiyet kararının Anayasa Mahkemesi tarafından iptal edilip, hatta beraat yönünde karar verebilmesi ne demektir? Bu kararın kesin olması hangi mantıkla izah edilmektedir? Yeni oluşturulan ve birçoğunda yargıçlık sıfatıbulunmayan Anayasa Mahkemesi üyelerinin idari ve adli yargıda en üst dereceye gelmiş ve ömrünü yargıçlık mesleğine adamış insanların maaşlarının iki katına yakın bir ücretle ödüllendirilmesinin amacı nedir?" değerlendirmesini yaptı. "AİHM’E BİLE TANINMAYAN YETKİLER TANINIYOR" Biraz geçmişe gidildiğinde hükümetin önemli zatlarının Anayasa Mahkemesi’nin kaldırılabileceğine yönelik beyanlarının hatırlanacağını ifade eden Gök, şimdi ise olağanüstü yetkili ve süper güçlü bir mahkeme ve Mahkeme Başkanı oluşturulduğunu, bu mahkemenin Yargıtay ve Danıştay’ın kararlarını hiçe sayabildiğini söyledi. Gök, Türkiye’nin taraf olduğu Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi ve AİHM’e tanınmayan ve dünyada örneği olmayan bu yetkilerin Anayasa Mahkemesi’ne değiştirilen Anayasa’da bile verilmediğinihatırlattı. Mahkeme Başkanı’na tüm üyelerin telefonlarını dinleyebilme yetkisi verildiğini kaydeden Gök, başkana güven duyulduğunu ama üyelere güvenilmediğini söyledi. Tüm görüşmelerin gizli olacağını ifade eden Gök, verilen oyların açıklanmayacağına dikkat çekti. Siyasi iktidarın kendisine bağlı bir birim olarak örgütlediği Anayasa Mahkemesi’nin elinden Anayasa değişikliklerini denetleme imkanının ise alındığına işaret eden Gök, tüm yargı üzerinde olağanüstü yetkili bir Anayasa Mahkemesi oluşturulduğunu ancak hükümetin özerklik, ayrışma konularının da tartışıldığı bir dönemde 2011 seçimleri sonrasında yapmayı planladığı Anayasa değişikliklerinin Anayasa Mahkemesi tarafından incelenemeyeceğini söyledi. Anayasa Mahkemesi’nin Anayasa’ya uygunluk denetimiyapamayacağını dile getiren Gök, yaşananların tam bir baskıcı faşist devlete dönüşme çabası sürecinin sonuna gelindiğinin işaretlerini verdiğini söyledi. "SEÇİM SONRASI PROJELERİN UYGULANMASINDA KULLANILACAK BİR BİRİM OLARAK GÖRÜLÜYOR" Anayasa Mahkemesi için öngörülen yapının son derece tehlikeli bir yapı olduğunu belirten Gök, Anayasa Mahkemesi’nin seçimler sonrasında planlanan projelerin uygulanmasında kullanılacak bir birim olarak görüldüğünü söyledi. Gök, "Bu karşı devrimin hangi renkte olduğunu halkımız değerlendirsin. Dünyada moda ya bu renkli devrimler. Türkiye’de bunun bir benzeri gerçekleştiriliyor. Bunun bir ayağı da bu. Eğer 2011 seçimlerinde bir takım büyük odakların planladığı şekilde bir aritmetik çıkarsa, bu aritmetiksonrası halkımızın aleyhine ama kimi güç odaklarının lehine çıkacak olan yeni Anayasa değişikliğinin, bu Anayasa Mahkemesi tarafından denetlenemeyeceği ama önemli davalarda Yargıtay’ın ve Danıştay’ın, yani halkın adalet aradığı adli ve idari yargı kararlarının anlamını yitireceği, süper güçlü Başbakan ve yeni Anayasa’yla devlet başkanı, yani Recep Tayyip Erdoğan’a bağlı bir uyruk mahkemesi olacak" diye konuştu. Gök, açıklamalarının sonunda gazetecilerin sorularını cevapladı. Tasarının Meclis’ten geçmesi halinde Anayasa Mahkemesi’ne taşıyıp taşımayacaklarının sorulması üzerine Gök, Anayasa Mahkemesi’nin 17 üyesi bulunduğunu belirterek, 17 üye içinde yargıç üye sayısının 7 olduğunu ifade etti. Siyasete açık kanattan gelen üye sayısının ise 10 olduğuna işaret eden Gök, "İnceleyecek olan bu mahkeme. Kendi kanununu inceleyecek. Türkiye absürd olayların, ironilerin yaşandığı bir ülke oldu. Kimi kime" dedi. Gök, bir soru üzerine HSYK Kanunu’ndaki değişikliğin en önemli ayağının Yargıtay ve Danıştay olduğunu ileri sürdü. Yargıtay’ın üye sayısının artırılmasının yargının tümüyle siyasi iktidarın emrine verilmesi çalışmasının bir aşaması olduğunu savunan Gök, iktidarın bir taraftan Yargıtay ve Danıştay’ı ele geçirme çalışması yaparken, diğer taraftan ’hadi olmadı’ diye düşünerek tepeyi ele geçirdiğini iddia etti. Gök, "Yüksek yargının kesin hüküm verdiği bir olay hakkında, yargıç olmayan, siyasi kanattan geleninsanların oluşturduğu bir mahkeme bu kararı iptal edebilecek ve bunun adı hukuk devleti olacak. Bunun adı komedidir" diye konuştu. ’Sözleriniz bundan sonra bu ve buna benzer yasalarda Anayasa Mahkemesi’ne gitmeyeceğiniz anlamına gelir mi?’ sorusuna ise Gök şu karşılığı verdi: "Hayır. Yurtseverler, bu ülkeye kendini bağlı hissedenler mücadelelerini her mevziide, her dakika sürdürürler. Mustafa Kemal’in bize öğüdüdür bu. Bu Anayasa Mahkemesi’nin kuruluş kanununu incelenecek, komisyonda gereken mücadele verilecek, Meclis’te gereken mücadele verilecek ve gerekirse iptale kadar uğraşacağız. Çünkü bu kanunda Anayasa değişikliği ile verilen yetkilerin de üstünde yetkiler var. Yeter artık. Bir dur, durak olmalı. Sindirmeden bir ileri aşama, bir ileri aşama. Buna ne derseniz deyin,karşı devrime inanç deyin, histerik bir saldırı deyin, ama bu tehlikelidir. Zaten Anayasa değişikliği kabul edildi, bari o değişiklik çerçevesinde bir tasarı getirin. Hayır. Yine yetmiyor. Daha, daha, daha. Böyle bir şey, bu ülkeyi gerer." Tahliye olan Hizbullah sanıklarının imza atmadıkları yönündeki haberlere ilişkin soru üzerine Gök, Türkiye’de hiçbir şeyin spontane gelişmediğini, önceden her şeyin planlandığını ve aşama aşama hayata geçirildiğini anlattı. Hizbullah tahliyeleri konusunda hiç kimsenin ’Ne oldu, şaşırdık’ diyemeyeceğini belirten Gök, toplum mühendisliğinde bu tür olayların hepsinin planlandığını ifade etti. Gök, "Önemli olan toplumun uyanık olup bu planları bozmasıdır" dedi.
Kaynak: İHA