İzmirli Avukatlardan İzmir Barosuna Tepki
Geçen günlerde "Cumhuriyete Sahip Çıkıyoruz, Referandumda Hayır Diyoruz" yürüyüşüne katılarak Cumhuriyet Meydanı'nda düzenlenen basın toplantısı aracılığıyla "hayır" kararı aldıklarını açıklayan İzmir Barosuna tepki gösteren meslektaşları, Baro yönetimini kınadı
Geçen günlerde "Cumhuriyete Sahip Çıkıyoruz, Referandumda Hayır Diyoruz" yürüyüşüne katılarak Cumhuriyet Meydanı'nda düzenlenen basın toplantısı aracılığıyla "hayır" kararı aldıklarını açıklayan İzmir Barosuna tepki gösteren meslektaşları, Baro yönetimini kınadı.
İzmir Barosu'na mensup bir grup avukat, Cumhuriyet Meydanı'nda basın açıklamasında bulundu. Arkadaşları adına söz alan Avukat Refik Uzun, şöyle konuştu: "Yaklaşan referandumda Mustafa Kemal'in 'Egemenlik kayıtsız şartsız milletindir' cümlesinin hayata geçirilmesi hususunda önemli bir adım olan anayasa değişiklik paketi oylaması yapılacaktır. Ülkemizde 1921 anayasası dışındaki hiçbir anayasa; halkın doğrudan seçtiği temsilciler tarafından yapılmamıştır. Halkımız, 1921 yılından bu güne yani 89 yıldan
sonra yeniden 'Hakimiyet kayıtsız şartsız milletindir' sözünü bir kez daha tasdik etmek için evet demelidir" açıklamasında bulundu. Halk iradesinin önemine değinen Uzun, "Kısmi değişiklik de olsa 12 Eylül 2010 günü yapılacak halk oylamasında evet sonucu çıkması halinde, Cumhuriyet tarihinde 2. kez halk iradesi ile yapılmış olan bir anayasa düzenlemesi kanunlaşmış olacaktır."
İzmir Barosu'nun daha önce almış olduğu hayır kararının evet diyen Baro mensubu avukatların iradesini hiçe saydığını iddia eden Avukat Refik Uzun, şunları söyledi: "İzmir Barosuna mensup biz hukukçular, İzmir Barosunun Genel Kurul Kararı olmaksızın 4 Eylül 2010 Cumartesi günü düzenlediği 'Cumhuriyete Sahip Çıkıyoruz, Referandumda Hayır Diyoruz' konulu yürüyüşe katılmasını, bu konuda yönetimle aynı düşüncede olmayan bizlerin ve burada olmayan binlerce meslektaşımızın adına açıklama yapılmasını kınıyoruz.
Baro Yönetimi evet oyu verecek meslektaşlarımız adına da hayır oyu kullanacaklarmış gibi bir açıklama yapılması, bu konuda çalışmalar yapılması ve harcamalar yapılması kabul edilemez."
Mevcut Baro Yönetiminin avukatların sorunlarıyla ilgilenmek yerine siyasi bir parti temsilcisi gibi çalışmalarını kınayan Uzun, "Baro Yönetimi siyaset yapmak yerine, meslektaşlarımızın sorunlarına eğilmeye ve kendisi ile aynı düşünmeyen meslektaşlarının iradesine saygılı olmaya davet ediyoruz" ifadelerini kullandı.
İzmir Barosu'na mensup bir grup avukat, Cumhuriyet Meydanı'nda basın açıklamasında bulundu. Arkadaşları adına söz alan Avukat Refik Uzun, şöyle konuştu: "Yaklaşan referandumda Mustafa Kemal'in 'Egemenlik kayıtsız şartsız milletindir' cümlesinin hayata geçirilmesi hususunda önemli bir adım olan anayasa değişiklik paketi oylaması yapılacaktır. Ülkemizde 1921 anayasası dışındaki hiçbir anayasa; halkın doğrudan seçtiği temsilciler tarafından yapılmamıştır. Halkımız, 1921 yılından bu güne yani 89 yıldan
sonra yeniden 'Hakimiyet kayıtsız şartsız milletindir' sözünü bir kez daha tasdik etmek için evet demelidir" açıklamasında bulundu. Halk iradesinin önemine değinen Uzun, "Kısmi değişiklik de olsa 12 Eylül 2010 günü yapılacak halk oylamasında evet sonucu çıkması halinde, Cumhuriyet tarihinde 2. kez halk iradesi ile yapılmış olan bir anayasa düzenlemesi kanunlaşmış olacaktır."
İzmir Barosu'nun daha önce almış olduğu hayır kararının evet diyen Baro mensubu avukatların iradesini hiçe saydığını iddia eden Avukat Refik Uzun, şunları söyledi: "İzmir Barosuna mensup biz hukukçular, İzmir Barosunun Genel Kurul Kararı olmaksızın 4 Eylül 2010 Cumartesi günü düzenlediği 'Cumhuriyete Sahip Çıkıyoruz, Referandumda Hayır Diyoruz' konulu yürüyüşe katılmasını, bu konuda yönetimle aynı düşüncede olmayan bizlerin ve burada olmayan binlerce meslektaşımızın adına açıklama yapılmasını kınıyoruz.
Baro Yönetimi evet oyu verecek meslektaşlarımız adına da hayır oyu kullanacaklarmış gibi bir açıklama yapılması, bu konuda çalışmalar yapılması ve harcamalar yapılması kabul edilemez."
Mevcut Baro Yönetiminin avukatların sorunlarıyla ilgilenmek yerine siyasi bir parti temsilcisi gibi çalışmalarını kınayan Uzun, "Baro Yönetimi siyaset yapmak yerine, meslektaşlarımızın sorunlarına eğilmeye ve kendisi ile aynı düşünmeyen meslektaşlarının iradesine saygılı olmaya davet ediyoruz" ifadelerini kullandı.