Polisin dikkatli ve şüpheci yaklaşımı faciaları önlüyor
Terör olaylarında polisin dikkatli ve şüpheci yaklaşımı, özellikle büyük şehirleri facianın eşiğinden döndürüyor. Uşak'ta esrarengiz bir kazaya karışı
Esrarengiz kaza, 21 Eylül 2010 günü saat 08.30 sıralarında, Banaz-Afyonkarahisar karayolunun 45. kilometresinde meydana geldi. Büyükoturak beldesi yakınlarında Afyonkarahisar istikametinden İzmir'e seyir halinde olan Faik Yorgun (31) yönetimindeki 65 NS 309 otomobil, bakım sebebiyle tek şeride düşürülen yolda hatalı sollama yapınca, karşı yönden gelen Veysel Devebacak yönetimindeki 42 BS 932 plakalı kamyonla çarpıştı. Kazada sürücü Yorgun hayatını kaybederken kamyon şoförü Devebacak hafif yaralandı. Yorgun'un cesedi önce Banaz Devlet Hastanesi morguna kaldırıldı, ardından otopsi için İzmir Adli Tıp Kurumu'na gönderildi. Burada yapılan incelemede, cebinde fünye ve cep telefonu kartları bulunduğu belirtildi. Bunun üzerine soruşturmayı derinleştiren Uşak İl Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadele ekipleri ve jandarma, araçta yaptıkları aramada mukavva bir kutu içine gizlenmiş patlayıcı madde düzenekleri ele geçirdi. Kazaya karışan kamyonda herhangi bir suç unsuruna rastlanmazken kazadan sonra otoparka çekilen otomobilde, özel eğitimli köpekler yardımıyla yeniden arama yapıldı. Beş ayrı elektrik düzeneğine bağlı A4 ve C4 karışımı bombalar ve bomba yapımını gösteren krokiler bulunduğu bildirildi. Bombaların Irak'ın kuzeyinden geldiği öne sürülürken Faik Yorgun'un PKK kuryesi ve otomobilde ele geçirilen malzemelerin de terör örgütüne ait olduğu öne sürüldü. Malzemeler, incelenmek üzere Ankara'daki Jandarma Kriminal Daire Başkanlığı'na gönderildi.
Bunun gibi birçok olayda polisin dikkati, muhtemel faciaları önledi. Yaz mevsiminin gelmesiyle terör örgütünün büyük şehirlerde kamu kurum ve kuruluşlarına yönelik eylem yapacağı bilgisi üzerine alarma geçen Terörle Mücadele ekipleri, teknik takip ve istihbari çalışma doğrultusunda daha önce İzmir ve Diyarbakır'da ele geçirilen yüklü miktardaki patlayacılarla yaşanabilecek faciaların önüne geçmişti. İzmir Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü ekipleri, ilk olarak geçen haziranda Buca ilçesi Kaynaklar mevkisindeki bir restoranın otoparkında bulunan, 34 YK 2170 plakalı ve yeşil renkli Toyota marka otomobilin bagajında bomba olduğu bilgisine ulaşmıştı. Bölge güvenlik kordonuna alınırken Olay Yeri İnceleme, Bomba İmha, Terörle Mücadele ve Jandarma ekipleri otomobilde inceleme yapmış, yaklaşık 6 saat süren çalışmanın ardından LPG tankına sarılmış yaklaşık 50 kg.'lık bomba bulunarak, patlamadan etkisiz hale getirilmişti. Eylem hazırlığında olduğu iddia edilen terör örgütü üyesi 4 kişi gözaltına alınmış, birisi tutuklanmıştı. Bu olayın ardından 5 Ağustos tarihinde ise polis, Diyarbakır'ın Ergani ilçesinde, İzmir'de ele geçirilen patlayıcıyla aynı düzeneğe sahip bombayı hedefine ulaşamadan yakalamıştı. 26 Ağustos tarihinde yine Diyarbakır'da, batı illerine götürülmek üzere 89 kg. plastik patlayıcı maddeyle hazırlanan bomba ele geçirilmişti.
İzmir'in Bornova ilçesinde, 9 Haziran 2010 günü bir metro istasyonunun yakınındaki köprü ayağına bırakılan bomba süsü verilmiş paketi fünyeyle patlatan polis, büyük bir faciayı önlemişti. Saat 01.00 sıralarında bir telefon kulübesinden şüpheli paket ihbarı yapan teröristlerin, daha önce oraya yakın bir çöp konteynerinin içine, yakılmış durumda bir piknik tüpü ve üzerine başka bir piknik tüpü koyduğu anlaşılmıştı. Bunu yapan kişilerin, iki tüp ve çelik konteyneri patlatarak, İstanbul Güngören'de olduğu gibi toplanan meraklı kalabalığı hedef aldığı belirlenmişti. Polisin titiz çalışması sonucu çöp konteynerindeki tüpler fark edilmiş, olay yerine giden ekipler caddeyi trafiğe kapatmış, toplanan meraklı kalabalığı uzaklaştırarak bomba etkisi yapması planlanan tüpleri başarılı bir çalışmayla etkisiz hale getirmişti.