Bakan Akdağ 'Evet' İstedi

Sağlık Bakanı Recep Akdağ, 12 Eylül'den sonra tank namlularının millete bir daha dönmeyeceğini belirtti ve 'Başörtü sorununu biz çözeceğiz' diyen CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu'nun bu konuda samimi olmadığını savundu

Sağlık Bakanı Recep Akdağ, 12 Eylül'den sonra tank namlularının millete bir daha dönmeyeceğini belirtti ve 'Başörtü sorununu biz çözeceğiz' diyen CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu'nun bu konuda samimi olmadığını savundu.
Bakan Akdağ, beraberinde eşi Şeyma Akdağ ve kızları Cemile ve Remziye Akdağ ile birlikte Bitlis'ten helikopterle geldiği Erzurum'un Karaçoban ilçesi, Kopal Beldesi ve Karayazı ilçesinde incelemelerde bulundu, "referandumda evet" mitinginde vatandaşlara seslendi. 'Sandığa gitmeyin' diyenleri eleştiren Bakan Akdağ, Karaçobanlılardan vicdanlarının sesini dinlemelerini istedi. Vatandaşlardan sandığa giderek evet oyu kullanmalarını isteyen Bakan Akdağ, referandumdan 'evet' çıkması halinde Ramazan Bayramı ve
demokrasi bayramı olmak üzere çifte bayram yaşanacağını söyledi. Referandumda 'evet' diyenlerin demokrasiyi isteyen, halkın iradesini yüksekte tutanlar olduğunu ifade eden Bakan Akdağ, Karaçobanlıların kendilerine 'bidon kafalılar' diyenlere 12 Eylül'de en iyi cevabı vereceğini vurguladı. 1980 darbesini hatırlatan Bakan Akdağ, "Bir 12 Eylül sabahı güne tanklarla uyanmıştık. O tankların esas vazifesi milleti korumaktır. Referandumdan sonra o tankların namluları bir daha millete dönmeyecek" dedi.
Akdağ, 8 seneye yakın bir zamandır vatandaşa hizmet ettiklerini, hizmet ettikçe vatandaşın arkalarında durmaya devam ettiğini ifade ederek, şöyle konuştu:
"Siz arkamızda durdunuz. Sizlerin duası bizim arkamızda oldukça, biz Allah'tan başka kimseden korkmayız. Bu memlekette halkın iradesini geçmişte hiçe sayanlar oldu. Şimdi burada yaşı 70'e dayananlar var. Onlar biraz bilir. 1950'de Türkiye'ye çok partili sistem geldiğinde büyüklerimiz çok sevinmişlerdi. Çünkü o zamana kadar bizim üstümüzde büyük bir baskı vardı. Şu ezanı Muhammediye'yi aslı gibi okutmuyorlardı. Onun için Menderes'i iktidara getirdiler. 10 sene sonra o güzelim insanı ne yaptılar? Darbe
yaptılar ve arkadaşlarıyla astılar. 20 sene sonra bir darbe daha yaptılar. Bu sefer de Kenan Evren ve arkadaşları 12 Eylül darbesini yaptı. İşte bugün değiştirmek istediğimiz anayasa, o 12 Eylül darbesinin anayasasıdır."
"Şimdi CHP'nin lideri Sayın Kılıçdaroğlu ne diyor? 'Bu başörtüsü sorununu biz çözeceğiz.' Ey Kılıçdaroğlu, bak sana buradan sesleniyorum; lütfen doğru ol, lütfen dürüst ol, lütfen yalan konuşma' diyen Akdağ, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Arkadaş bu meseleyi mecliste biz çözdük. Anayasayı değiştirdik. Bunu bozmak için koşa koşa Anayasa Mahkemesi'ne giden sen değil miydin? Sen düzelmiş işi bozdun. Yani pişmiş aşa su kattın. Şimdi anayasayı biz bunun için değiştiriyoruz. Zaman zaman silahlı kuvvetlerden halk tabiriyle atılan subaylarımız var. Bu askerleri neden attılar, çok iyi biliyorsunuz. 'Sen şöyle yaşıyorsun. Senin eşinin kılığı kıyafeti böyle. Senin evine Tekman'dan ya da Karaçoban'dan gelen birinde şöyle bir kıyafet varmış. Biz
bunları tespit ettik. Bunları uygun bulmuyoruz. Seni uzaklaştırıyoruz.' Peki beni attınız, uzaklaştırdınız. Ben hakkımı nerede arayacağım arkadaş? Bugünkü anayasaya göre hakkını arayamazsın. Çünkü bugünkü anayasa diyor ki; 'Yüksek Askeri Şura kararıyla uzaklaştıran hakkını arayamaz'. Peki, biz ne diyoruz? Arkadaş böyle bir şey olursa hakkını arayabilirsin. Biz, bu insanların hakkını arayabilmesi için bu anayasaya ne diyeceğiz, evet diyeceğiz."
Akdağ, geçmişte Hakkari'nin Şemdinli ilçesinde bir olay olduğunu ve orada bir kitapçının bombalandığını anımsatarak, şöyle devam etti:
"Orada bir takım pis kokular çıktı. Van'da Ferhat Sarıkaya isimli bir savcı da bu davayı soruşturmaya başladı. Bu davayı soruştururken savcı iddianamesinde zamanın genelkurmay başkanının adını geçirdi. Bu HSYK ne yaptı biliyor musunuz? Görevden aldı. Bu da yetmedi savcılıktan da uzaklaştılar. Baroya da almadılar, avukatlık yapmasına da müsaade etmediler. Biz, şimdi diyoruz ki; HSYK yarın da böyle bir karar alırsa, o savcı mahkemeye gidebilir hakkını arayabilir."