Bahçeli: Referandum güven oylamasına dönüyor
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, "Vatandaş halk oylamasına karşı çok duyarlı ve duyarlılığı giderek artıyor. Halkımızın genel eğilimi zannediyorum son hafta içerisinde netleşecek gibi gözüküyor" dedi.
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, "Vatandaş halk oylamasına karşı çok duyarlı ve duyarlılığı giderek artıyor. Halkımızın genel eğilimi zannediyorum son hafta içerisinde netleşecek gibi gözüküyor" dedi.
MHP Bursa İl Teşkilatınca düzenlenen iftar yemeğinin ardından kara yoluyla Ankara’ya giden Bahçeli, mola verdiği Eskişehir-Bursa kara yolundaki bir lokantada, AA muhabirinin gündeme ilişkin sorularını yanıtladı.
Bahçeli, referandum çalışmalarıyla ilgili bir soru üzerine, MHP olarak anayasa değişikliği üzerinde yapılacak olan halk oylaması için çalışma programlarını, Başkanlık Divanı ve Merkez Yönetim Kurulu üyeleriyle birlikte yürüttüklerini, dolayısıyla büyük sayıda miting yerine ilçe, ilçe, il il dolaşarak, halkla yüz yüze temas halinde çalışmalar sürdürüldüğün söyledi.
Kendisinin de zaman zaman miting, zaman zaman il ve ilçe boyutunda geziler düzenleyerek çalışmalarını sürdürdüğünü ifade eden Bahçeli, şöyle devam etti: "Edindiğimiz intiba vatandaş, halk oylamasına karşı çok duyarlı ve duyarlılığı giderek artıyor. Fakat özel temaslar kurduğumuzda net olarak düşüncelerini söylemekte biraz çekinceli davrananlar var. Parti mensubu arkadaşlarımız ise çok açık olarak ’hayır’ kampanyasına yürekten katıldıklarını ifade ediyorlar. Halkımızın genel eğilimi zannediyorum son hafta içerisinde netleşecek gibi gözüküyor. MHP olarak biz herhangi bir kamuoyu araştırması yaptırmıyoruz. Yapılmış olan kamuoyu araştırmalarını da takip etmekle beraber fazla da inanamıyoruz."
-"REFERANDUM GÜVEN OYLAMASI ŞEKLİNE DÖNÜŞMEYE BAŞLADI"-
Bahçeli, halk oylamasının anayasa değişikliğini aştığını, tamamen AKP ile özdeşleşen bir konuma geldiğini dile getirerek, şöyle dedi: "Sayın Başbakanın zaman zaman davranışlarını, tercihlerini net olarak belirtme baskısı halkı ürkütüyor. Bu nedenle referandum AKP’ye karşı bir güven oylaması şekline dönüşmeye başladı. Halk anayasa değişikliği konusunda maddeler üzerinde herhangi bir tartışma yapmıyor. Sadece 8 yıllık AKP iktidarını sorgulayarak ’evet’ veya ’hayır’ oyu verme eğilimini gösteriyor." Bahçeli, "Anayasa değişikliği paketine itirazınız sadece HSYK ve Anayasa Mahkemesi ile ilgili maddedeler mi" yönündeki bir soruyu da şöyle cevapladı: "İki maddeye yoğunlaşma anlamında değerlendirmiyorum. Anayasa değişikliğinin içinde gizli bir gündem olduğunu, bu gündemi ise iki madde üzerinde yorum getirerek anlatmaya çalışıyorum."
-HANEFİ AVCI’NIN KİTABI-
Bahçeli, Eskişehir Emniyet Müdürü Hanefi Avcı’nın yazdığı "Haliç’te Yaşayan Simonlar Dün Devlet Bugün Cemaat" adlı kitabında yer verdiği iddiaları nasıl değerlendirdiğinin sorulması üzerine de şunları söyledi: "Kitabı okuyamadım, daha doğrusu kitabı bulamadık. Sayın Avcı’nın gazetelere vermiş olduğu açıklamalar, bazı televizyonlardaki konuşmalarından bilgi sahibiyiz. Hanefi Avcı kitabında ortaya koymuş olduğu görüşler, iddialar çok düşündürücüdür. Çok yönlü bir araştırmaya ihtiyaç olduğu kanaatindeyim" dedi.
-"YEL KAYADAN BİR ŞEY ALMAZ"-
Bahçeli, demokratik özerklik talebini nasıl yorumladığının sorulması üzerine de şöyle konuştu: "PKK açılımı diye gündeme taşınmış olan, bizim de ’yıkım projesi’ diye nitelendirdiğimiz bir süreç. Şimdi bütün aşamalarıyla netleşmektedir. Türkiye’nin nereye götürüleceğine dair bir kanaat uyandırmaktadır. Bu gidişat hayırlı bir gidişat gözükmüyor. Bu şekliyle devam ettiği taktirde Türkiye etnik temelde bir bölünmenin işaretlerini göstermeye başladı. Demokratik özerklik de birleşik, bağımsız Kürdistan hedefinin bir ara bölümü olarak görülmesi lazım." Bahçeli, bir gazetecinin basında zaman zaman "eski ülkücülerin referandumda ’evet’ oyu kullanacağı" yönünde haberler yer aldığını ifade etmesi üzerine "Başbakan’ın yapmış olduğu konuşmalar siyasi etik yönünden doğru görülmemektedir. Başbakan’a vereceğimiz cevap şudur; yel kayadan bir şey almaz" diye konuştu.
-"DAHA SAKİN, DAHA SOĞUK KANLI OLMAKTA YARAR VAR"
Bahçeli, son zamanlarda siyaset dilinin sertleştiğini, kendisinin bu konuya nasıl baktığının sorulması üzerine şöyle devam etti: "Siyasi kültürümüzde son yıllarda aşırı derecede bir yozlaşma var. Bu yozlaşmanın bir sonucudur. Sayın Başbakan üslubuna dikkat etmemektedir, çok hakaret edici konuşmalar yapmaktadır. Bu halka yönelik olduğu gibi siyasi kurumlara karşı da aynı şekilde davranmaktadır. Bir gerilim stratejisi takip etmesinin sonucudur bu. Bu tuzaklara düşmemek lazım. Daha sakin, daha soğuk kanlı olmakta yarar var. Siyasi üsluba dikkat etmek, aynı zamanda demokrasinin ve siyasi kültürümüzün gelişmesine katkı sağlar. Şimdi ise bir çürüme, yozlaşma, çöküş var. Buna dikkat etmek lazım." Bahçeli, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın MHP’yi CHP’nin vagonu olmakla itham ettiğinin ifade edilmesi üzerine "Bu siyasi üsluptaki çirkinliktir. Bize bu yakıştırmayı yapana karşılık biz de okyanus ötesinin takası olduğunu söylüyoruz" şeklinde konuştu.
Bir gazetecinin, "Başbakan Erdoğan’ın başörtüsüyle ilgili yasa çalışmasında MHP’nin kendileriyle hareket ettiğini, ancak referandumda ’hayır’ cephesinde yer almasını eleştirdiğini" ifade etmesi üzerine şunları kaydetti: "411, yani başörtüsü konusuyla ilgili anayasa değişikliğinde MHP’nin ortaya koymuş olduğu katkıyı bugün inkar etmesi doğru değildir. O değişiklikteki uzlaşmaya sadık kalmayan AKP’dir. Çünkü 10’uncu ve 42’inci maddedeki değişikliklerin yanında bir de yasa değişikliği vardı. O yasa değişikliğini hiç gündeme getirmeden konuyu zamana serdi ve arkasından da CHP’nin Anayasa Mahkemesi’ne başvurusuyla Anayasa Mahkemesi kararıyla iptal edilmek suretiyle konuyu üzerinden atmış oldu. Bu kurnazlığı yapan Başbakan düşmüş olduğu bu yanlışı bir başkasının üzerinden düzeltmeye çalışmasın." Bu arada Bahçeli, mola verdiği lokantanın yanındaki akaryakıt istasyonundan alışveriş yapmaya gelen iki gencin isteği üzerine hatıra fotoğrafı çektirdi.
Bahçeli ile fotoğraf çektiren Metehan Taylan (18), "Akaryakıt istasyonuna kola almaya geldik. Kola ararken Genel Başkanımızı gördük, sürpriz oldu. Hep kendisini televizyondan izliyorduk. Yakından gördük, daha mutlu olduk.
Televizyonda biraz çökmüş gibi görünüyor, ama yakından genç bir insan" diye konuştu.
MHP Bursa İl Teşkilatınca düzenlenen iftar yemeğinin ardından kara yoluyla Ankara’ya giden Bahçeli, mola verdiği Eskişehir-Bursa kara yolundaki bir lokantada, AA muhabirinin gündeme ilişkin sorularını yanıtladı.
Bahçeli, referandum çalışmalarıyla ilgili bir soru üzerine, MHP olarak anayasa değişikliği üzerinde yapılacak olan halk oylaması için çalışma programlarını, Başkanlık Divanı ve Merkez Yönetim Kurulu üyeleriyle birlikte yürüttüklerini, dolayısıyla büyük sayıda miting yerine ilçe, ilçe, il il dolaşarak, halkla yüz yüze temas halinde çalışmalar sürdürüldüğün söyledi.
Kendisinin de zaman zaman miting, zaman zaman il ve ilçe boyutunda geziler düzenleyerek çalışmalarını sürdürdüğünü ifade eden Bahçeli, şöyle devam etti: "Edindiğimiz intiba vatandaş, halk oylamasına karşı çok duyarlı ve duyarlılığı giderek artıyor. Fakat özel temaslar kurduğumuzda net olarak düşüncelerini söylemekte biraz çekinceli davrananlar var. Parti mensubu arkadaşlarımız ise çok açık olarak ’hayır’ kampanyasına yürekten katıldıklarını ifade ediyorlar. Halkımızın genel eğilimi zannediyorum son hafta içerisinde netleşecek gibi gözüküyor. MHP olarak biz herhangi bir kamuoyu araştırması yaptırmıyoruz. Yapılmış olan kamuoyu araştırmalarını da takip etmekle beraber fazla da inanamıyoruz."
-"REFERANDUM GÜVEN OYLAMASI ŞEKLİNE DÖNÜŞMEYE BAŞLADI"-
Bahçeli, halk oylamasının anayasa değişikliğini aştığını, tamamen AKP ile özdeşleşen bir konuma geldiğini dile getirerek, şöyle dedi: "Sayın Başbakanın zaman zaman davranışlarını, tercihlerini net olarak belirtme baskısı halkı ürkütüyor. Bu nedenle referandum AKP’ye karşı bir güven oylaması şekline dönüşmeye başladı. Halk anayasa değişikliği konusunda maddeler üzerinde herhangi bir tartışma yapmıyor. Sadece 8 yıllık AKP iktidarını sorgulayarak ’evet’ veya ’hayır’ oyu verme eğilimini gösteriyor." Bahçeli, "Anayasa değişikliği paketine itirazınız sadece HSYK ve Anayasa Mahkemesi ile ilgili maddedeler mi" yönündeki bir soruyu da şöyle cevapladı: "İki maddeye yoğunlaşma anlamında değerlendirmiyorum. Anayasa değişikliğinin içinde gizli bir gündem olduğunu, bu gündemi ise iki madde üzerinde yorum getirerek anlatmaya çalışıyorum."
-HANEFİ AVCI’NIN KİTABI-
Bahçeli, Eskişehir Emniyet Müdürü Hanefi Avcı’nın yazdığı "Haliç’te Yaşayan Simonlar Dün Devlet Bugün Cemaat" adlı kitabında yer verdiği iddiaları nasıl değerlendirdiğinin sorulması üzerine de şunları söyledi: "Kitabı okuyamadım, daha doğrusu kitabı bulamadık. Sayın Avcı’nın gazetelere vermiş olduğu açıklamalar, bazı televizyonlardaki konuşmalarından bilgi sahibiyiz. Hanefi Avcı kitabında ortaya koymuş olduğu görüşler, iddialar çok düşündürücüdür. Çok yönlü bir araştırmaya ihtiyaç olduğu kanaatindeyim" dedi.
-"YEL KAYADAN BİR ŞEY ALMAZ"-
Bahçeli, demokratik özerklik talebini nasıl yorumladığının sorulması üzerine de şöyle konuştu: "PKK açılımı diye gündeme taşınmış olan, bizim de ’yıkım projesi’ diye nitelendirdiğimiz bir süreç. Şimdi bütün aşamalarıyla netleşmektedir. Türkiye’nin nereye götürüleceğine dair bir kanaat uyandırmaktadır. Bu gidişat hayırlı bir gidişat gözükmüyor. Bu şekliyle devam ettiği taktirde Türkiye etnik temelde bir bölünmenin işaretlerini göstermeye başladı. Demokratik özerklik de birleşik, bağımsız Kürdistan hedefinin bir ara bölümü olarak görülmesi lazım." Bahçeli, bir gazetecinin basında zaman zaman "eski ülkücülerin referandumda ’evet’ oyu kullanacağı" yönünde haberler yer aldığını ifade etmesi üzerine "Başbakan’ın yapmış olduğu konuşmalar siyasi etik yönünden doğru görülmemektedir. Başbakan’a vereceğimiz cevap şudur; yel kayadan bir şey almaz" diye konuştu.
-"DAHA SAKİN, DAHA SOĞUK KANLI OLMAKTA YARAR VAR"
Bahçeli, son zamanlarda siyaset dilinin sertleştiğini, kendisinin bu konuya nasıl baktığının sorulması üzerine şöyle devam etti: "Siyasi kültürümüzde son yıllarda aşırı derecede bir yozlaşma var. Bu yozlaşmanın bir sonucudur. Sayın Başbakan üslubuna dikkat etmemektedir, çok hakaret edici konuşmalar yapmaktadır. Bu halka yönelik olduğu gibi siyasi kurumlara karşı da aynı şekilde davranmaktadır. Bir gerilim stratejisi takip etmesinin sonucudur bu. Bu tuzaklara düşmemek lazım. Daha sakin, daha soğuk kanlı olmakta yarar var. Siyasi üsluba dikkat etmek, aynı zamanda demokrasinin ve siyasi kültürümüzün gelişmesine katkı sağlar. Şimdi ise bir çürüme, yozlaşma, çöküş var. Buna dikkat etmek lazım." Bahçeli, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın MHP’yi CHP’nin vagonu olmakla itham ettiğinin ifade edilmesi üzerine "Bu siyasi üsluptaki çirkinliktir. Bize bu yakıştırmayı yapana karşılık biz de okyanus ötesinin takası olduğunu söylüyoruz" şeklinde konuştu.
Bir gazetecinin, "Başbakan Erdoğan’ın başörtüsüyle ilgili yasa çalışmasında MHP’nin kendileriyle hareket ettiğini, ancak referandumda ’hayır’ cephesinde yer almasını eleştirdiğini" ifade etmesi üzerine şunları kaydetti: "411, yani başörtüsü konusuyla ilgili anayasa değişikliğinde MHP’nin ortaya koymuş olduğu katkıyı bugün inkar etmesi doğru değildir. O değişiklikteki uzlaşmaya sadık kalmayan AKP’dir. Çünkü 10’uncu ve 42’inci maddedeki değişikliklerin yanında bir de yasa değişikliği vardı. O yasa değişikliğini hiç gündeme getirmeden konuyu zamana serdi ve arkasından da CHP’nin Anayasa Mahkemesi’ne başvurusuyla Anayasa Mahkemesi kararıyla iptal edilmek suretiyle konuyu üzerinden atmış oldu. Bu kurnazlığı yapan Başbakan düşmüş olduğu bu yanlışı bir başkasının üzerinden düzeltmeye çalışmasın." Bu arada Bahçeli, mola verdiği lokantanın yanındaki akaryakıt istasyonundan alışveriş yapmaya gelen iki gencin isteği üzerine hatıra fotoğrafı çektirdi.
Bahçeli ile fotoğraf çektiren Metehan Taylan (18), "Akaryakıt istasyonuna kola almaya geldik. Kola ararken Genel Başkanımızı gördük, sürpriz oldu. Hep kendisini televizyondan izliyorduk. Yakından gördük, daha mutlu olduk.
Televizyonda biraz çökmüş gibi görünüyor, ama yakından genç bir insan" diye konuştu.