Saadet Partisi Genel Başkanı Kurtulmuş'tan Siyasetçilere 'Cepheleşme' Uyarısı
Saadet Partisi Genel Başkanı Numan Kurtulmuş, Başbakan Erdoğan'ın 'Bitaraf olan bertaraf olur' sözünü antidemokratik bulduğunu söyledi
Saadet Partisi Genel Başkanı Numan Kurtulmuş, Başbakan Erdoğan'ın 'Bitaraf olan bertaraf olur' sözünü antidemokratik bulduğunu söyledi. Kurtulmuş, "Bu tür didişmeler ve itişmeler, referandumda evet oylarına olumsuz tesir eder" dedi. Saadet Partisi'nde olağanüstü kongre yapılmayacağını vurgulayan Kurtulmuş, Necmettin Erbakan'la arasında hiçbir problem olmadığını vurguladı.
Saadet Partisi Genel Başkanı Kurtulmuş, İlci Otel'de basın mensuplarıyla iftarda biraraya geldi. İftarın ardından anayasa değişikliği referandumuna ilişkin değerlendirmelerde bulunan Kurtulmuş, ihtiva ettiği bazı düzenlemeler nedeniyle bu anayasa değişikliğine evet diyeceklerini kaydeden Kurtulmuş, '12 Eylül'de evet ama 13 Eylül'de hayır' dediklerini ve 13 Eylül'de daha müspet bir anayasa değişikliği sürecinin başlatılması gerektiğini düşündüklerini dile getirdi. Kurtulmluş, 'Yenisi Milletle Yapılana
Kadar Şimdilik Evet' sloganıyla yeni bir kampanya başlattıklarını belirterek, çeşitli illerde düzenleyecekleri geniş katılımlı iftar davetleri ve mitinglerle görüşlerini dile getirmeye başlayacaklarını söyledi.
Bu referandumun asla bir siyasi kamplaşma konusu yapılmaması gerektiğini ifade eden Kurtulmuş, iktidar ve muhalefetin referandumu, hükümete yönelik bir güvenoylamasına dönüştürme çabası içinde olduklarını kaydetti. 12 Eylül'de AK Parti'nin icraatlarının oylanmayacağını söyleyen Kurtulmuş, AK Parti'nin yanlışlarıyla genel seçimlerde hesaplaşacaklarını vurguladı. Referandum sürecindeki kampanyaların 'Karagöz-Hacivat' oyunu haline getirildiğini ifade eden Kurtulmuş, siyasetçilerin usluplarını mutlaka
ayarlamaları ve birbirlerinin yüzüne bakabilecek bir üslup kullanmaları gerektiğini vurguladı. Kurtulmuş, "Birisi boy diyor, diğeri soy diyor. Bunların Türkiye'nin ihtiyaçlarıyla ilgisi yoktur. Bu atışmaların Türk siyasetine bir faydası olmaz" diye konuştu.
Kurtulmuş, açıklamalarının ardından gazetecilerin sorularını cevapladı. Saadet Partisi'nde yaşanan olağanüstü kongre sürecine ilişkin soru üzerine Kurtulmuş, bu konuda yaşanan bütün gelişmelerin kamuoyunun gözü önünde gerçekleştiğine dikkat çekti. 11 Temmuz'daki kongrenin ardından 15-16 dava açıldığını hatırlatan Kurtulmuş, partide yıllarca görev yapan insanların kayyum tayin edilmesi talebinin ardından partiye yapılan baskının kendisine çok acı geldiğini anlattı. Hayatın politikadan ibaret olmadığına
işaret eden Kurtulmuş, bir aile içinde yaşananların mahalle kahvesinde konuşulmasından milletin rahatsız olduğunu söyledi. Olağanüstü kongre taleplerini içeren imzaların bir kısmının geri çekilmesi nedeniyle Genel İdare Kurulu'nun, olağanüstü kongreye gerek olmadığı kararına vardığını anlatan Kurtulmuş, "Biz işimize devam ediyoruz. Saadet Partisi'nde bir olağanüstü kongre olmayacak. Bunlar iç meselelerdir. Bundan sonrası bizim için teknik meselelerdir" şeklinde konuştu.
Kurtulmuş, mahkeme kararıyla olağanüstü kongre yapılmasının gündeme gelmesi halinde nasıl bir tavır içinde olacaklarının sorulması üzerine siyasi partilerin muhatabının asliye hukuk mahkemeleri olmadığını, Anayasa Mahkemesi ve Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı olduğunu vurguladı. Kurtulmuş, asliye hukuk mahkemelerinden ya da sulh hukuk mahkemelerinden bir partiye kongre yaptırma kararının çıkamayacağını söyledi.
Kurtulmuş, referandum sürecinde yaşanan cepheleşmeler ve Başbakan Erdoğan'ın 'Bitaraf olan bertaraf olur' sözleriyle ilgili soru üzerine cepheleşmeyi Türkiye siyasetine getirenlerin, Türkiye'ye en büyük kötülüğü yapmış olacaklarını belirtti. Türkiye'de siyasilerin aklını başına devşirmesi gerektiğini dile getiren Kurtulmuş, "Ben ne o cepheden ne bu cephedenim. Ben millet cephesindeyim" dedi. Başbakan Erdoğan'ın 'bitaraf olan bertaraf olur' sözünü antidemokratik bulduğunu açıklayan Kurtulmuş, bunun evet
kampanyasına da hiçbir katkısı olmayacağını söyledi. Kurtulmuş şöyle konuştu: "Evet çıkarsa ne ala. Hayır çıkarsa da başımızın üstünde yeri var. Evet demek de hayır demek de insanların hakkıdır. Siyasetçiler olarak insanların oylarını tespit etme hakkımız yoktur. Her kamplaşmada evet aşağı düşer. 12 Eylül Anayasası'nın herhangi bir maddesini hiçbir kampanya yapmadan referanduma götürseniz halk büyük çoğunlukla evet der. Bu tür didişmeler, itişmeler evet oylarına olumsuz yönde tesir eder.
Kurtulmuş, bir soru üzerine referandumda evet ve hayır oyları arasında çok büyük bir fark olmayacağını belirterek, "Yüzde 55'in biraz üstünde evet çıkacağını düşünüyorum" dedi.
Kurtulmuş, 'Erbakan'la aranız nasıl?' sorusuna, "Gayet iyi. Hiçbir problem yok" karşılığını verdi. Erbakan'ın Şener'le yaptığı görüşmenin çok normal olduğunu söyleyen Kurtulmuş, bunu bir nezaket ziyareti olduğunu düşündüğünü belirtti. Kurtulmuş, bir süredir Saadet Partisi'nin çeşitli partilerle ittifak yapacağı iddialarının ortaya atıldığını hatırlatan Kurtulmuş, "Ne Başkanlık Divanı'nda, ne Genel İdare Kurulu'nda, ne de partimizin koridorlarında hiçbir partiyle seçim ittifakından bahsedilmemiştir.
Hiçbir partiyle bir temasımız yoktur" diye konuştu.
Kurtulmuş, havuzlu villa polemiğine ilişkin soru üzerine halkın, siyasetçilerin karunlaşma tehlikesine sahip oldukları düşüncesine sahip olduğunu belirterek, bu konuda siyasetçilerin dikkatli olması gerektiğini bildirdi. Kurtulmuş, havuzlu villasının bulunmadığını, dedesinin 80 yıl önce yaptırdığı binada oturduğunu anlattı. Kurtulmuş, bir soru üzerine Cumhurbaşkanı'nın görev süresinin 5 yıl olduğunu düşündüklerini belirterek, halkın sözününün üstüne hiçbir hukuki söz söylenemeyeceğini belirtti.
Saadet Partisi Genel Başkanı Kurtulmuş, İlci Otel'de basın mensuplarıyla iftarda biraraya geldi. İftarın ardından anayasa değişikliği referandumuna ilişkin değerlendirmelerde bulunan Kurtulmuş, ihtiva ettiği bazı düzenlemeler nedeniyle bu anayasa değişikliğine evet diyeceklerini kaydeden Kurtulmuş, '12 Eylül'de evet ama 13 Eylül'de hayır' dediklerini ve 13 Eylül'de daha müspet bir anayasa değişikliği sürecinin başlatılması gerektiğini düşündüklerini dile getirdi. Kurtulmluş, 'Yenisi Milletle Yapılana
Kadar Şimdilik Evet' sloganıyla yeni bir kampanya başlattıklarını belirterek, çeşitli illerde düzenleyecekleri geniş katılımlı iftar davetleri ve mitinglerle görüşlerini dile getirmeye başlayacaklarını söyledi.
Bu referandumun asla bir siyasi kamplaşma konusu yapılmaması gerektiğini ifade eden Kurtulmuş, iktidar ve muhalefetin referandumu, hükümete yönelik bir güvenoylamasına dönüştürme çabası içinde olduklarını kaydetti. 12 Eylül'de AK Parti'nin icraatlarının oylanmayacağını söyleyen Kurtulmuş, AK Parti'nin yanlışlarıyla genel seçimlerde hesaplaşacaklarını vurguladı. Referandum sürecindeki kampanyaların 'Karagöz-Hacivat' oyunu haline getirildiğini ifade eden Kurtulmuş, siyasetçilerin usluplarını mutlaka
ayarlamaları ve birbirlerinin yüzüne bakabilecek bir üslup kullanmaları gerektiğini vurguladı. Kurtulmuş, "Birisi boy diyor, diğeri soy diyor. Bunların Türkiye'nin ihtiyaçlarıyla ilgisi yoktur. Bu atışmaların Türk siyasetine bir faydası olmaz" diye konuştu.
Kurtulmuş, açıklamalarının ardından gazetecilerin sorularını cevapladı. Saadet Partisi'nde yaşanan olağanüstü kongre sürecine ilişkin soru üzerine Kurtulmuş, bu konuda yaşanan bütün gelişmelerin kamuoyunun gözü önünde gerçekleştiğine dikkat çekti. 11 Temmuz'daki kongrenin ardından 15-16 dava açıldığını hatırlatan Kurtulmuş, partide yıllarca görev yapan insanların kayyum tayin edilmesi talebinin ardından partiye yapılan baskının kendisine çok acı geldiğini anlattı. Hayatın politikadan ibaret olmadığına
işaret eden Kurtulmuş, bir aile içinde yaşananların mahalle kahvesinde konuşulmasından milletin rahatsız olduğunu söyledi. Olağanüstü kongre taleplerini içeren imzaların bir kısmının geri çekilmesi nedeniyle Genel İdare Kurulu'nun, olağanüstü kongreye gerek olmadığı kararına vardığını anlatan Kurtulmuş, "Biz işimize devam ediyoruz. Saadet Partisi'nde bir olağanüstü kongre olmayacak. Bunlar iç meselelerdir. Bundan sonrası bizim için teknik meselelerdir" şeklinde konuştu.
Kurtulmuş, mahkeme kararıyla olağanüstü kongre yapılmasının gündeme gelmesi halinde nasıl bir tavır içinde olacaklarının sorulması üzerine siyasi partilerin muhatabının asliye hukuk mahkemeleri olmadığını, Anayasa Mahkemesi ve Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı olduğunu vurguladı. Kurtulmuş, asliye hukuk mahkemelerinden ya da sulh hukuk mahkemelerinden bir partiye kongre yaptırma kararının çıkamayacağını söyledi.
Kurtulmuş, referandum sürecinde yaşanan cepheleşmeler ve Başbakan Erdoğan'ın 'Bitaraf olan bertaraf olur' sözleriyle ilgili soru üzerine cepheleşmeyi Türkiye siyasetine getirenlerin, Türkiye'ye en büyük kötülüğü yapmış olacaklarını belirtti. Türkiye'de siyasilerin aklını başına devşirmesi gerektiğini dile getiren Kurtulmuş, "Ben ne o cepheden ne bu cephedenim. Ben millet cephesindeyim" dedi. Başbakan Erdoğan'ın 'bitaraf olan bertaraf olur' sözünü antidemokratik bulduğunu açıklayan Kurtulmuş, bunun evet
kampanyasına da hiçbir katkısı olmayacağını söyledi. Kurtulmuş şöyle konuştu: "Evet çıkarsa ne ala. Hayır çıkarsa da başımızın üstünde yeri var. Evet demek de hayır demek de insanların hakkıdır. Siyasetçiler olarak insanların oylarını tespit etme hakkımız yoktur. Her kamplaşmada evet aşağı düşer. 12 Eylül Anayasası'nın herhangi bir maddesini hiçbir kampanya yapmadan referanduma götürseniz halk büyük çoğunlukla evet der. Bu tür didişmeler, itişmeler evet oylarına olumsuz yönde tesir eder.
Kurtulmuş, bir soru üzerine referandumda evet ve hayır oyları arasında çok büyük bir fark olmayacağını belirterek, "Yüzde 55'in biraz üstünde evet çıkacağını düşünüyorum" dedi.
Kurtulmuş, 'Erbakan'la aranız nasıl?' sorusuna, "Gayet iyi. Hiçbir problem yok" karşılığını verdi. Erbakan'ın Şener'le yaptığı görüşmenin çok normal olduğunu söyleyen Kurtulmuş, bunu bir nezaket ziyareti olduğunu düşündüğünü belirtti. Kurtulmuş, bir süredir Saadet Partisi'nin çeşitli partilerle ittifak yapacağı iddialarının ortaya atıldığını hatırlatan Kurtulmuş, "Ne Başkanlık Divanı'nda, ne Genel İdare Kurulu'nda, ne de partimizin koridorlarında hiçbir partiyle seçim ittifakından bahsedilmemiştir.
Hiçbir partiyle bir temasımız yoktur" diye konuştu.
Kurtulmuş, havuzlu villa polemiğine ilişkin soru üzerine halkın, siyasetçilerin karunlaşma tehlikesine sahip oldukları düşüncesine sahip olduğunu belirterek, bu konuda siyasetçilerin dikkatli olması gerektiğini bildirdi. Kurtulmuş, havuzlu villasının bulunmadığını, dedesinin 80 yıl önce yaptırdığı binada oturduğunu anlattı. Kurtulmuş, bir soru üzerine Cumhurbaşkanı'nın görev süresinin 5 yıl olduğunu düşündüklerini belirterek, halkın sözününün üstüne hiçbir hukuki söz söylenemeyeceğini belirtti.