Görüntülere rağmen aynı savunma: Belgeyi polis koydu

'Kaos Belgesi'nin fotokopisi, ofisinde ele geçirilen emekli asker, avukat Serdar Öztürk, hakkındaki suçlamaların tamamını reddetti. Duruşmada bol küfürlü bir savunma yapan ...



'Kaos Belgesi'nin fotokopisi, ofisinde ele geçirilen emekli asker, avukat Serdar Öztürk, hakkındaki suçlamaların tamamını reddetti. Duruşmada bol küfürlü bir savunma yapan Serdar Öztürk, aynı soruşturma kapsamında hakkında dava açılan diğer isimler gibi polisi suçladı: "Belgeler ofisime daha önce konulmuş. Polisler sanki yerini biliyorlarmış gibi, hemen bulmuşlar..."

Millete ve hükümete yönelik komplolar içeren 'İrtica ile Mücadele Eylem Planı' belgesine ilişkin davaya dün devam edildi. İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi'nce Silivri'deki mahkeme salonunda yapılan duruşmaya tutuklu sanıklar Albay Dursun Çiçek, avukat Serdar Öztürk, Aydınlık Dergisi çalışanları Ufuk Akkaya ve Deniz Yıldırım katıldı. Serdar Öztürk, 5'inci duruşmada başladığı savunmasına dün de devam etti. Savunmasında kendi suçlandığı konular dışında Kafes Eylem Planı ve Levent Göktaş hakkındaki iddialara değindi. Göktaş'ın 2009 Nisan ayı başında Savcı Zekeriya Öz'ün, kendisini ek ifade için çağırdığı şeklinde bilgi verdiğini anlattı. Şunları söyledi: "Gitmeyin dedim. Ancak beni dinlememiş ki gidip savcı Öz ile görüşmüş. Savcı, kendisine gayrinizami harp kursunu anlatmasını istemiş. Resmi bir kurstur. Çok merak ediyorsa yazar Genelkurmay'a ve cevabını alır. Ancak, 'bu kursu aldım' demek suçtur. Bu kursa öyle herkesi almazlar. Kursa alacakları astsubayların 7 göbeğini araştırırlar."
Serdar Öztürk, 'Kaos Planı'nın fotokopisinin ofisinde bulunduğu iddialarını da kabul etmedi. O da tıpkı diğer Ergenekon sanıkları gibi polisi suçladı. Ofisinde arama yapıldığı sırada polislerden sadece bir tanesinin eldiven taktığını ve bir şapka ile yüzünü saklamaya çalıştığını savundu. Siyah dolabında Genelkurmay'a ait gizli belgeler bulunduğu iddialarını reddetti. Şu ifadeleri kullandı: "Bulunan belgeler tomar halinde bulunmuş. Oysa benim belgelerimin hepsi klasörler halinde durur. Bulunduğu ileri sürülen belgeler, daha önceden yerleştirildi. Polisler sanki yerlerini biliyormuş gibi kolaylıkla belgeleri buldu."
Ofisinde ele geçirilen belgeye ilişkin hazırlanan bilirkişi raporlarının sahte olduğunu iddia etti. Öztürk, "Bu konuda Jandarma Kriminal'in yeterli teknolojiye sahip olduğunu biliyorum. Ancak belge üzerinde tahrifat yapılmaması için belge incelettirilmedi. Eğer incelense her şey ortaya çıkacaktı." dedi. Ancak, Jandarma Kriminal Dairesi, söz konusu belgede parmak izi incelemesi yapmıştı. Bu inceleme sonucunda da belgenin ilk sayfasında tahrifat oluştuğu gündeme gelmişti.
Kurmay Albay Dursun Çiçek imzalı 4 sayfalık 'Kaos Planı'nda masum insanlara suç isnat edilerek, askeri mahkemelerde yargılanması öngörülüyordu. İşte o plandan bazı bölümler: "Askeri suç kapsamında yapılacak ışık evleri baskınlarında, silahlı terör örgütü oluşturmak doğrultusunda; silah, mühimmat, plan vb. materyal bulunması sağlanarak, FG Grubu 'Silahlı Terör Örgütü' Fethullahçı Silahlı Terör Örgütü (FSTÖ) kapsamına aldırılacak ve soruşturmaları askeri yargı kapsamında yürüttürülecektir. İhbara dayalı ev baskınları yaptırılarak, buralarda silah ve mühimmatın yanı sıra, FG'ciler ile irtibat kurulması istenen oluşumlara ait objelerin aynı ortamda bulunması sağlanacaktır."

Zaman