Çiçek nezaretinde imha mesaisi

Askeri Mahkeme'nin kabul ettiği 'İrtica ile Mücadele Eylem Planı' iddianamesinde, belgenin hazırlandığı belirtilen birimdeki tüm belgeler, Albay Dursun Çiçek nezaretinde imha edildi. Belgelerin çokluğu nedeniyle imha işleminin Bilgi Destek Dairesi ve destek kıtalarında yapıldığı ortaya çıktı. Tanık askeri personelin


Askeri savcılık tarafından hazırlanan ve Genelkurmay Askeri Mahkemesi'nce kabul edilen iddianameye göre 'İrtica ile Mücadele Eylem Planı', 'terfi ettirilmediği için' TSK'yı zor durumda bırakmak amacıyla Albay Dursun Çiçek tarafından hazırlandı. Belgenin hazırlandığı öne sürülen öne sürülen birimdeki tüm belgelerin üç gün süren bir operasyonla tamamen yok edildiği tanık ifadelerine yansıdı. Tanıklar, ifadelerinde, birimdeki tüm bilgisayarların internet bağlantılarının kesildiğini, bilgisayar harddisklerinin 70 defa geri döndürülemeyecek şekilde silindiğini söyledi. General ve albay rütbesindeki tanıklar, askeri savcıya verdikleri ifadelerinde belgelerin tamamen imha edilene dek işleme devam etmeleri yönünde emir aldıklarını belirtirken, imha edilecek çok fazla belge olduğu için tüm personelin yer aldığını ve tutanak düzenlemekten 'sarfınazar' edilmiş olabileceğini dile getirdi. Genelkurmay Askeri Savcısı Hakim Albay Yavuz Şentürk tarafından hazırlanan iddianamede, bilgisayar harddisklerinin geri döndürülemeyecek şekilde silindikten sonra MEBS Başkanlığı'na teslim edildiği tanık ifadalerinde yer aldı.
İMHA İŞLEMLERİNİ BİZZAT TAKİP ETMİŞ
Bilgi Destek Dairesi 3. Şubesi 1. Kısmı'nda uluslararası ilişkiler uzmanı olarak görev yapan Yüzbaşı Hakkı Tolga Okursoy, belge ayıklama ve imha etme aşamalarında 'İrtica ile Mücadele Eylem Planı'nı hazırladığı iddia edilen Albay Dursun Çiçek'in de bulunduğunu söyledi.
İNTERNET KULLANIMI HEMEN KALDIRILDI
Genelkurmay İçgüvenlik ve Bilgi Destek Daire Başkanlıkları görevlerini yürüttüğünü belirten Tümgeneral Mustafa Bakıcı'nın da 'şüpheli' sıfatıyla askeri savcılığa verdiği ifadesinde haberin çıktığı gün Pakistan'da görevli olarak bulunduğunu söyledi. Belgenin gazetede yayımlanmasının ardından Bilgi Destek Dairesi'ndeki internetin kaldırılmasına karar verildiğini belirten Tümgeneral Bakıcı'nın askeri savcıya verdiği beyanatları ifadeye şöyle yansıdı: 12 Haziran 2009 tarihinde görevli olarak Pakistan'da bulunduğunu, 14 Haziran 2009 tarihinde göreve başladığını, söz konusu belgenin Taraf Gazetesi'nde yayımlanmasından sonra Bilgi Destek Dairesi'ndeki internet kullanımının kaldırılmasına karar verildiğini, bu nedenle 31 adet Bilgi Destek Dairesi'ndeki bilgisayarların MEBS Başkanlığı'na iade edilmesi ve bundan önce 'güvenli sil' işlemine tabi tutulmasının emredildiğini, bu işlemin biran evvel sonuçlandırılabilmesi için hem Bilgi Destek Dairesi'ndeki ilgili personele hem de MEBS Başkanlığı'ndan ilgili personelin cumartesi günü hazır olması için emir verildiğini, emir gereği personelin cumartesi günü görev başına geldiğini, bu arada Daire'deki evrak ve belgelerin gözden geçirilerek gereksiz olanların imha edilmesi için birgün önce gece saatlerinde mesaiye çağrılan personelin faaliyetlerinin de devam etmekte olduğunu bilgisayarların OBİ şubeye taşınarak burada şube müdürü Murat Yüzbaşı ve Sivil Memur Bülent Sarıkahya'nın gözetiminde MEBS Başkanlığı'ndan gelen Albay Şükrü Kısadere ile yanındaki üç dört personelin teknik yardımıyla güvenli sil işlemlerinin başlatıldığını ...
TUTANAK TUTULMAMIŞ
Tümgeneral Mustafa Bakıcı, Deniz Piyade Kurmay Albay Dursun Çiçek ile devre arkadaşı olduğunu belirttiği ifadesinde, imha edecekleri belgelerin çok olması karşısında biran evvel imha işleminin tamamlanması için tutanak düzenlemekten 'sarfınazar' edilmiş olabileceğini kaydetti. Tümgeneral Bakıcı, askeri savcıya verdiği ifadesinde, 'İhbar mektubunda belirtilen 'tüm kağıt imha makinelerinin bir araya toplanarak hukuki açıdan sıkıntı oluşturacak 40 torbaya yakın evrakın makinelerde kırpılarak ve yakılarak imha edildiği ve delillerin yok edildiği' iddialarının doğru olmadığını, bu şekilde yapılan işlemlerin yalnızca daha önce yapılması gereken arşiv faaliyetlerinin zamanında yapılmaması nedeniyle biriken belge, evrak, dergi gazete vb. malzemelerin imhasının biran önce yapılmak istenmesinden ibaret olduğunu, bu işlemler sırasında tutanak düzenlemekten sarfınazar edilmiş olabileceğini kendisinin bu konuyu incelemediğini, bilgisayarlarda yapılan işlemler ile evrak, belge ile diğer basılı evrakın imha işleminin özellikle bir belgeyi veya delilleri yok etmek amacıyla yapılmadığını...' şeklindeki açıklamaları yer aldı.

Destek kıtalarında da yapıldı
Yeni Şafak