USAK Genel Koordinatörü Laçiner: Demokratik açılım terör örgütünü kinlendirdi (Özel)

Uluslararası Stratejik Araştırmalar Kurumu (USAK) Genel Koordinatörü Sedat Laçiner, demokratik açılımın terör örgütünü kinlendirdiğini ve saldırıların

  Uluslararası Stratejik Araştırmalar Kurumu ( USAK ) Genel Koordinatörü Sedat Laçiner , demokratik açılımın terör örgütünü kinlendirdiğini ve saldırıların açılıma karşı yapıldığını söyledi .

Laçiner , İsrail ' in PKK ' ya destek verdiğini , bunun çok net olduğunu ifade etti . Laçiner , " Bu , sizin Türkiye ' deki sorumluluklarınızı ortadan kaldırmıyor . " dedi .

Örgütün sıkıyönetimde doğduğuna , OHAL ' de büyüdüğüne dikkat çeken Laçiner , referandum ve seçime kadar eylemlerin daha da artacağını belirterek , " Maksatları da bir OHAL getirebilirler mi veya Türkiye ' deki istikrarı kırabilirler mi? Bunun peşindeler . Bütün maksat , hükümeti düşürebilmek , çok partili bir hükümet , kaos ortamına sürükleyebilmek . Son derece kararlılar . " diye ifade etti .

İsrail ' in PKK ' ya destek vermesinin çok net olduğunu savunan Laçiner , güvenlik güçlerinin zaaf içerisinde olmaması gerektiğini vurguladı .

CİHAN muhabirine konuşan Laçiner , dikkat çekici açıklamalarda bulundu . Türkiye ' nin terörle mücadeleyi yeterince konuşamadığını dile getiren Laçiner , konuşulan şeyin daha ziyade ideolojik tavır almalar olduğunu ifade etti . " Muhalefete bakıyorum hep OHAL ' i ilan edelim gibi kolaycılık , eleştiriler yapıcı değil . ' Ne yapalım? ' sorusunun cevabını veren eleştiriler değil . " diyen Laçiner , yeterince bu konunun teknik tartışılmadığını , birisinin çıkıp daha çok demokrasi dediğini , diğerinin daha çok silah dediğini kaydetti .

" Daha çok demokrasi ama nasıl , silah ama nasıl? " diye soran Laçiner , şöyle devam etti : " Teknik boyutlarıyla konuşulmadığı için çözüm noktasına odaklanamıyor . Bazı noktalar hep tabu olarak kalıyor . Çözüm konusunda onlara gelinemiyor dahi . Terörle mücadele yönetiminde çok büyük sorunlar var . Yasalarımıza göre terörle mücadeleden sorumlu birim Genelkurmay Başkanlığı değildir . Valiliğin talep etmesiyle geçici ve olağanüstü bir yöntemdir terörle mücadele . Ama bugün baktığımızda , terörle mücadeleyi Genelkurmay yürütüyormuş gibi görünüyor . Oysa yasalarımızda Karakuvvetleri ' nin terörle mücadelede kullanılması tamamıyla geçici bir durum . Şimdi geçici olanın kalıcı hale gelmesi söz konusu . Olağanüstü hallerde kullanılan yöntemlerin , araçların olağanlaştırılması söz konusu . Ama buna paralel bir yapılanma yok . "

" KURUMLAR ARASINDA UYUM YOK "

Polis , asker , istihbarat gibi kurumlar arasında uyum olmadığını iddia eden Laçiner , bir karakolun bir karakolla bağlantısının dahi bulunmadığını savundu .

Adam akıllı terörle mücadele yönetiminin oluşturulması gerektiğini vurgulayan Laçiner , " Ben sadece teröristle mücadeleden bahsediyorum . Terörle mücadele , teröristle mücadelenin çok daha ötesinde . Çok fazla yeni kurum oluşturmaktan ziyade , mevcut olanları yeniden yapılandırmaya ihtiyaç var . Aradaki uyumu , iletişimi artıracak önlemlere ihtiyaç var . Görev tanımı yapılmasına ihtiyaç var . Terörle ve teröristle mücadeleye bir patron lazım . Bu başbakansa , bunu belirlemek gerekiyor , değilse Başbakan yardımcısı , onun belirlenmesi lazım . Bütün kurumların onun emrinde olması lazım ama gerçekten onun emrinde olması lazım . Denetimde , gözetimde , sevk ve idarede onun söz sahibi olmazı lazım . " dedi .

" SALDIRILAR AÇILIMA KARŞI YAPILIYOR "

Terör olaylarının mevsimsel bir boyutunun bulunduğunu dile getiren Laçiner , kışın eylem yapmakta zorlanan örgütün havalar ısınınca eylemleri artırdığını söyledi . Fakat , buna böyle yaklaşmanın da biraz ilkellik olacağına dikkat çeken Laçiner , terörü mevsimlere bağlamanın çok ilkel bir yaklaşım olacağının altını çizdi .

" Yaz geldi terör arttı , bu kader mi? Başka ülkelere de yaz geliyor ama terör artmıyor . " diyen Laçiner , " Saldırılar demokratik açılımın bir sonucu . Buna karşı yapılan bir hareket bu . Demokratik açılım sözü daha fazla teleffuz edilince terör örgütü kinlendi . Eylemleri sıklaştırmaya , gerek KCK gerek PKK üzerinden daha çok eylem yapmaya çalıştı , çabaladı . Terörün demokrasiden ciddi bir korkusu var . OHAL , sıkıyönetim gibi öneriler ise açıkçası PKK ' nın tam istediği şeyler . OHAL , PKK ' nın istediği hal . Bu örgüt , sıkıyönetimde doğdu , OHAL ' de büyüdü . Türkiye bu yöntemleri kullanmamış değil ki . Bugün bile Türkiye ' nin kullandığı pek çok yöntem aslında dünya standartlarının altında . Ordunun veya güvenlik güçlerinin bugün ' şu yasa var elim kolum bağlı ' demesi gibi birşey yok . Ya yasaları bilmiyorlar ya insiyatif almasını ya da kurumsal çarkta çalışmasında sorun var . Bu yasalar güvenlik güçlerini ETA ' ya , IRA ' ya karşı etkiselleştirmiyor da veya İngiltere ' de Elkaide ' ye karşı güvenlik güçlerini zayıflatmıyor da Türkiye ' de niye zayıflatıyor? " diye konuştu .

Açılımın içinin , o tarihe kadar yapılması gerekenler yapıldığı için doldurulamadığını anlatan Laçiner , yapılacak neredeyse çok az şeyin kaldığını ifade etti . Laçiner , şunları ifade etti :

" Kürtçe televizyon 24 saat yayında , yer isimlerinin değiştirilme sözü verilmiş . Bunlar demokratik açılımdan evvel olan işler . Kürt kelimesini kullanmak yasak ve tabu değil . Demokratikleşme adına yapılacakların tamamına yakını yapıldı . Belki eğitimde bir iki iş kalmış olabilir . Bunun son noktası siyasi alanda konulmak istendi . Buda PKK ' yı korkuttu . Çünkü bu terörün tasviyesi anlamına geliyordu . "

" TERÖR AKTİFSE YOL ALAMAZSINIZ "

PKK ve DTP bugünkü adıyla BDP , bir de bunların peşinden giden bazı kendisini entelektüel olarak yansıtan insanların terör örgütünü bir vakıf , bir dernek sandıklarını dile getiren Laçiner , şöyle konuştu :

" PKK bir terör örgütüdür . Eğer değilse , kimdir dünyada terör örgütü? Sanıyorlar ki İngiltere ' de devlet terör örgütü İRA ile masaya oturdu ve anlaştı . Böyle bir şey söz konusu değil . Bir kere silahların konuştuğu ortamda anlaşma mümkün değildir . Hiçbir devlet böyle birşeye gidemez , gitmemiştir . Dünyada örneği yoktur . Dolaylı görüşme olmuştur , ortam hazırlanmıştır . İRA saldırılarını zirve noktasına taşısaydı orada bugünkü tablo ortaya çıkamazdı . Bugünde PKK ne kadar saldırıyorsa o kadar demokratik açılımdan uzaklaşılıyor . Birde aydın bildiğimiz insanların bazı sorumlulukları var . İşte ' PKK terör örgütü , KCK sivil hareket ' , hiç ilgisi yok . Bunları bilecek düzeyde olmaları gerekiyor . Taş atan çocuklar konusunda devleti eleştiriyorlar . Tamam ben de eleştireyim . Verilen cezanın suç ile uyumlu olması icap eder . Çocuklara göre bazı ayrıcalıkların yapılması mümkündür . Taş atan çocukları kim çıkardı sokağa . PKK çıkardı , niye çıkarıyorsun ki . Çocuk taş mı atar . Burada sokağa çıkaran adamı görmeyip ondan sonra bunlar sürekli ceza meselelerine odaklanınca işin özü kaçmaya başlıyor . Bir terör var , terör aktif olduğu sürece elinde silah binlerce insan ortalıkta dolaştığı sürece yol alamazsınız . Öncelikle silahlar bir tarafa konacak . Bunu yapabilmeniz için de devletin güvenlik güçlerinin çok güçlü olması lazım . Bu kadar zaaf içerisinde olursanız , sürekli canı istediği zaman karakolunuza saldırıyor , burada bir uzlaşma sağlanamaz ki . Normalde olması gereken ; terör örgütünü kuşatacaksınız , bir açık kapı bırakacaksınız , müsade ettiğiniz kapı olacak ve o kapıdan da terör örgütünü meşrulaştırarak çıkaracaksınız . Ama bizde öyle değil , bir kapı bırakılmadı . Bizde her yer açık , demokratik açılım yapılmaya çalışıldı . Böyle bir şey mümkün değil . "

" PKK , REFERANDUM VE SEÇİME KADAR TAM SALDIRI KARARI ALDI "

Teröristle mücadelenin odak noktasında Genelkurmay bulunduğunu ifade eden Laçiner , diğer sorumlu olanların ortada olmadığını savundu .

Teröristle mücadele kısmında , hükümetin sanki bunu kendi yetkisinde görmediğini ileri süren Laçiner , teröristle mücadele konusunda hiçbir değişikliğin yapılmadığını belirtti .

" Hükümet askere hiçbir şekilde , yani onun sahasına girdiğini düşündüğü şeylere , hiçbir şekilde karışmadı . " diyen Laçiner , " Teröristle mücadele kısmında bir değişiklik yapmazsanız , reform yapıp orayı güçlendirmezseniz terörle mücadele kısmında başaralı olma şansınız zayıflar . Demokratik açılımla birlikte terör örgütü tam saldırı kararı aldı . Kırsalda güvenlik güçlerini rezil edecek eylemler yapmak istiyorlar , vur-kaç ' lara devam etmek istiyorlar , askeri ve polis hedeflere güveni azaltacak daha çok saldırmak istiyorlar , şehirlerde bombalı saldırı yapmak istiyorlar . Orda zayıflıkları var , zorlanıyorlar . Bir diğeri suikastlar gerçekleştirmek istiyorlar . Referanduma kadar ve referandumdan sonra seçime kadar da bu eylemlerini artırıp kaotik , anarşik bir ortam ortaya çıkarmaya çalışıyorlar . Maksatları da bir OHAL getirebilirler mi veya Türkiye ' deki istikrarı kırabilirler mi? Bunun peşindeler . Bütün maksat hükumeti düşürebilmek , çok partili bir hükumet . Kaos ortamına sürükleyebilmek en önemli hedefleri . Son derece kararlılar . Bunu durdurmanın yolu da demokratik açılım değildir . Eli silahlı adam , bu şekilde durmaz . Özellikle PKK ' nın bir suç ve çıkar şebekesine dönüştüğünü , çok farklı bağlantılarının ortaya çıktığını düşünürseniz , bu oldukça zor . " dedi .

" İSRAİL , PKK ' YA DESTEK VERİYOR "

Laçiner , PKK saldırılarının İsrail ile bağlantısı konusunda ise şunları söyledi : " Terör saldırıları Anayasa değişikliği çabaları sırasında oldu . Fakat yapıldıktan sonra bir ara verildi . Marmara Gemisi Türkiye ' den hareket etmeye başlayınca , saldırılar yeniden başladı ve İsrail ile krizden sonra zirve yaptı . Terör örgütü gemi azıya aldı , saldırıyor . Burada bir tesadüf arayanlar , yanılıyor derim . Elimde böyle dökümanlar yok ama Başbakan ' ın İsrail konusunda yaptığı açıklamalara bakıyorum ' ahlaksız , yalancı , korsan , terör yapıyor , hükümet devrilmelidir ' diyor , herşeyi söylüyor . Ne kadar kızarsanız kızın , bunlar ancak bir savaş halinde bu cümleler kullanılır . Siz karşınızdakini düşman sayıyorsunuz demektir . İsrail ' de Turizm Bakanı da ' Türkiye , Erdoğan düşmandır ' dedi . İsrail ' in düşmanlarına karşı neler yapabileceğini hepimiz biliyoruz . Birleşik Arap Emirlikleri ' nde , Suriye ' de , Ürdün ' de , Yemen ' de neler yapmıştır , gidip baksın herkes . Türkiye ' ye karşı da neler yapabileceğini çok rahat tahmin edebilirsiniz . PKK ' nın bir kolu olan PJAK ' a Amerika ve İsrail doğrudan destek veriyor . Bir bankanın şu şubesine yardımda bulunuyorum demek , ama öbür şubesine bulunmuyorum demek çok saçma birşeydir . Bunlar hepsi bir vücudun parçaları . İsrail PKK ' ya destek veriyor , bu çok nettir . Ama bu sizin Türkiye ' deki sorumluluklarınızı ortadan kaldırmıyor . Türkiye yapması gerekenleri yeterince yapmıyor . Eğer 3-5 kilometre kalıncaya kadar teröristi fark edemiyorsanız , hatta o size ateş edinceye kadar onları hayvan , kaçakçı , köylü falan sanıyorsanız ; o zaman kimseye kızma hakkı da kalmıyor . "