HAK-PAR lideri Bozyel: Saldırı, demokrasiye ve Türkiye'nin geleceğine yapıldı (Özel)
Hakkari'de, 11 askerin şehit edilmesine her kesimden tepki yağarken, saldırının zamanlamasına dikkat çekiliyor.
Hak ve Özgürlükler Partisi (HAK-PAR
Hak ve Özgürlükler Partisi (HAK-PAR) Genel Başkanı Bayram Bozyel, saldırının, demokratik açılım ve Anayasa değişikliğinin oylanacağı referandum sürecinde meydana gelmesine dikkat çekti. Bozyel, saldırının, demokrasiye ve Türkiye'nin geleceğine zarar verdiğine işaret ederken, her şeye rağmen çözümün demokratik çerçevede aranması gerektiğini ifade etti.
Şemdinli Gayrettepe'deki saldırıyla ilgili CİHAN'a konuşan HAK-PAR lideri Bozyel, önemli açıklamalarda bulundu. Bozyel, saldırın asıl hedefinin, toplumsal huzuru bozup iç barışı pekiştirecek demokratik açılımı sekteye uğratmak olduğunu ifade etti.
Bozyel, "Bu saldırılarda 'geliyorum diyen' bir durumu var. PKK'nın şiddet eğilimini besleyen otoriter yapıydı. Otoriter yapıdan bugüne çok yol alındı. Özellikle demokratik açılım Türkiye bakımından değişme işaret ediyordu. Ne yazık ki yapılan provokatif eylemlerle arzulanan verimlilikte işletilemedi. Bu son saldırıyı da bu kapsamda görmek lazım." dedi.
"ATILAN ADIMLAR CHP, MHP VE PKK'YI RAHATSIZ ETTİ"
Bozyel, şu görüşleri dile getirdi: "PKK ortaya koyduğu tavırla bu açılım sürecine katkıda bulunmadı. BDP de bunun gelişmesinde rol almadı. Aynı şekilde CHP ve MHP de bunu yapmadı. Bugün yaşananlar geçmişte yaşananların bir tekrarıdır. Bu değişim, birilerinin canını acıttı. Yani bir adım atıldığında bunun CHP, MHP ve PKK'yı rahatsız etmemesi beklenemez. Statükodan rahatsız olanların buna karşı çıkacağı belliydi. İktidar, bu yöndeki dirençlerini biliyor. Bu süreçte hukuk dışı canhıraş tutumunu hepimiz çok iyi biliyoruz."
"DEMOKARTİK AÇILIMI ZORA SOKTU"
Bozyel, yaşanan saldırıların, demokratik açılım çalışmalarını güçleştirdiğini ifade etti. Bu saldırıların, ortaya konan iradeyi ortadan kaldırmaması gerektiğine işaret ederken, OHAL taleplerine tepki gösterdi.
Bozyel, "Çözüm çabaları zora sokmuştur. Türkiye'de geçmişe dönmek artık mümkün değil. Ülke, bir daha 1980'li ve 90'lı yıllara dönemez. OHAL talepleri de trajik bir istektir. Geçmişten ders alınmadığının göstergesidir. Zaten bunlardan da bunu beklememek lazımdır. Açılım tıkanıklıkla yüz yüze olduğu kesin. Ama bunun bitmemesi gerektiğini düşünüyoruz. Çünkü değişim olmadan kimse yaşayamaz. Değişim artık Türkiye'nin kaderi olmuştur." şeklinde konuştu.
"REFERAMDUM İLE DE BAĞLANTISI VAR"
Bozyel, bu saldırılarla demokratik açılım yanı sıra referandum sürecini de hedef aldığı görüşünde. Bozyel, şunları söyledi:
"Bu saldırılar ortamı geriyor. Gerilen bir ortamda demokratik tartışma ve demokratik diyalog imkanı zayıflıyor. Dolayısıyla bu çatışma ortamı hem Anayasa değişikliği hem de önümüzdeki seçim dönemi için ciddi sıkıntılar meydana getiriyor. Hükümetin, bütün demokrasiden yana güçlerle yeniden bir diyalog ve bir konsensüs sağlanmalı ve demokratikleşmeyi daha üst düzeyde daha kararlı ve daha elle tutulur bir şekilde ortaya koymalıdır. Bu süreç Türkiye'ye zarar veriyor. Ama bu sürecin zarar vereceği en büyük aktörlerden biri de AK Parti hükümetidir. Açıkça amaç AK Partiyi düşürmek ve yeniden CHP MHP koalisyonuna kapı aralamaktır. Toplumun tahammül sınırı çok zorlanıyor."
"ÇÖZÜM DEMOKRASİ"
Kamuoyunun demokratik açılım sürecine destek verdiğini ifade eden HAK-PAR Genel Başkanı Bayram Bozyel, şöyle devam etti:
"Referandum konusunda Kürtler kesinlikle AK Parti'ye destek verecek. İktidar hala bir umut olarak görülüyor. Bunun tükenmemesi lazım. Hepimizin yapması gereken korkuya teslim olmak değil, bu umudu diri tutmaktır. Bu saldırılar, hükümete, Türkiye'nin geleceğine ve demokrasiye zarar veriyor. Tabi ateş daha çok bölgede olduğu için Kürtlere zarar veriyor. Ama silahlı yönetmeli ve 1990'lı yıllardaki gibi kapsamlı ve tekin yöntemlerine başvurulsa bile bunu çözemez. Çözüm demokraside, barışçıl ve demokratik yöntemleri hayata geçirmekte, hükümet başta olmak üzere kamuoyunun seferberlik başlamasına bağlıdır. Bu fırsat geçmiş değil. Yeniden bu açılım umudunu güçlendirmeli. Özellikle, hükümet şuna buna bakmadan bu değişimin kimilerini canını acıtacağını bilerek, bunu göze alarak bir kararlılık sergilemesi gerekiyor. Silahlı mücadele geçmişte Kürtlere bir şey getirmedi bugün de getirmiyor."