Bdp Grup Başkanvekili Yıldız: 'Ohal'ı Önerenlerin Aklına Şaşıyoruz'
BDP Grup Başkanvekili Bengi Yıldız, bölgede Olağanüstü Hal ilan edilmesini önerenlerin, geçmişten hiç ders çıkarmadıklarının anlaşıldığını belirterek, "Bunları önerenlerin aslında aklına şaşıyoruz
BDP Grup Başkanvekili Bengi Yıldız, bölgede Olağanüstü Hal ilan edilmesini önerenlerin, geçmişten hiç ders çıkarmadıklarının anlaşıldığını belirterek, "Bunları önerenlerin aslında aklına şaşıyoruz. Onlar herhalde demokratik bir devletten değil otoriter bir devletten yanadırlar" dedi.
BDP Grup Başkanvekili Yıldız, Meclis'te Diyarbakır Milletvekili Akın Birdal ve Iğdır Milletvekili Pervin Buldan'la birlikte kayıp yakını kabul etti. Kayıp yakınları, kaybolan yakınlarınla ilgili Meclis'te bir araştırma yapılmasını, gözaltındayken kayıp olan ya da ölenlerin faillerinin bulunarak cezalandırılmasını istedi.
Kabulde gazetecilerin sorularını cevaplayan Yıldız, dün vicdani ret meselesini dile getirdiğini hatırlatan Yıldız, halkın kendi gücünü gösterebilmesi, bütün Avrupa'da meşru olan, bir hak olan vicdani ret hakkını halkın kullanabilmesi halinde bu problemlerin hepsinin tek tek çözülebileceğini söyledi. Yıldız, MHP Genel Başkanı Bahçeli'nin bölgede Olağanüstü Hal ilan edilmesi önerisinin hatırlatılması üzerine Cumhuriyet'in kuruluşundan bu yana geçen sürenin üçte ikisinin sıkıyönetim ve olağanüstü hallerle
geçtiğini ifade etti. Bunun bir çözüm olmadığını, kuralsız, hukuksuz, sorgusuz, sualsiz bir devlet geleneğini yarattığını öne süren Yıldız, "Bunları önerenlerin aslında aklına şaşıyoruz. Çünkü geçmişten hiçbir ders çıkarmadıkları gözleniyor. Cumhuriyet tarihini bir incelesinler. Ne kadarı sıkıyönetimle, ne kadarı olağanüstü halle geçmiş? Sonra bu öneriyi sunsalar daha iyi olur. Onlar herhalde demokratik bir devletten değil otoriter bir devletten yanadırlar. Bundan medet umdukları için bu öneriyi sunma
gereğini duyuyorlar. Yoksa bu öneri, ancak yaşanmamış bir ülkede kabul edilebilir ama bunu yaşamış, bunun acısını görmüş bir ülkede, iktidar olmuş bir partinin bunu önermesi gerçekten düşündürücüdür" şeklinde konuştu.
Yıldız, Başbakan Erdoğan'ın terör örgütü PKK içen, 'Taşeron terör örgütü' ifadesini kullandığının hatırlatılması üzerine, "Başbakan'ın taşeron meselesi topu taca atmaktır. Bu Kürt sorunudur. 28 isyan gerçekleşmiş, bu 29.'sudur. Kürtlerin bütün itirazlarını dış bağlantılı olarak göstermek, bu sorunun acemisi olmak anlamına gelir. Bu sorunu çözemeyeceği anlaşılıyor Sayın Başbakan'ın. Taşeron kimse Sayın Başbakan açıklasın. Madem ki bir devlet taşeron kullanıyor, Başbakan açıklasın" değerlendirmesini yaptı.
Bu sorunun, ülkeyi yönetenlerin beceriksizliğinden ve Parlamento'nun sorumluluk üstlenmemesinden kaynaklanan bir sorun olduğunu öne süren Yıldız, "Bu Parlamento basiretli bir Parlamento olsaydı, bütün çağdaş dünya gibi, AB ülkeleri gibi bu sorunu ele alır ve çözerdi. Turgut Özal'ın 'üç beş çapulcu' demesiyle Başbakan'ın bu açıklamaları arasında bir fark yoktur" şeklinde konuştu.
BDP Grup Başkanvekili Yıldız, Meclis'te Diyarbakır Milletvekili Akın Birdal ve Iğdır Milletvekili Pervin Buldan'la birlikte kayıp yakını kabul etti. Kayıp yakınları, kaybolan yakınlarınla ilgili Meclis'te bir araştırma yapılmasını, gözaltındayken kayıp olan ya da ölenlerin faillerinin bulunarak cezalandırılmasını istedi.
Kabulde gazetecilerin sorularını cevaplayan Yıldız, dün vicdani ret meselesini dile getirdiğini hatırlatan Yıldız, halkın kendi gücünü gösterebilmesi, bütün Avrupa'da meşru olan, bir hak olan vicdani ret hakkını halkın kullanabilmesi halinde bu problemlerin hepsinin tek tek çözülebileceğini söyledi. Yıldız, MHP Genel Başkanı Bahçeli'nin bölgede Olağanüstü Hal ilan edilmesi önerisinin hatırlatılması üzerine Cumhuriyet'in kuruluşundan bu yana geçen sürenin üçte ikisinin sıkıyönetim ve olağanüstü hallerle
geçtiğini ifade etti. Bunun bir çözüm olmadığını, kuralsız, hukuksuz, sorgusuz, sualsiz bir devlet geleneğini yarattığını öne süren Yıldız, "Bunları önerenlerin aslında aklına şaşıyoruz. Çünkü geçmişten hiçbir ders çıkarmadıkları gözleniyor. Cumhuriyet tarihini bir incelesinler. Ne kadarı sıkıyönetimle, ne kadarı olağanüstü halle geçmiş? Sonra bu öneriyi sunsalar daha iyi olur. Onlar herhalde demokratik bir devletten değil otoriter bir devletten yanadırlar. Bundan medet umdukları için bu öneriyi sunma
gereğini duyuyorlar. Yoksa bu öneri, ancak yaşanmamış bir ülkede kabul edilebilir ama bunu yaşamış, bunun acısını görmüş bir ülkede, iktidar olmuş bir partinin bunu önermesi gerçekten düşündürücüdür" şeklinde konuştu.
Yıldız, Başbakan Erdoğan'ın terör örgütü PKK içen, 'Taşeron terör örgütü' ifadesini kullandığının hatırlatılması üzerine, "Başbakan'ın taşeron meselesi topu taca atmaktır. Bu Kürt sorunudur. 28 isyan gerçekleşmiş, bu 29.'sudur. Kürtlerin bütün itirazlarını dış bağlantılı olarak göstermek, bu sorunun acemisi olmak anlamına gelir. Bu sorunu çözemeyeceği anlaşılıyor Sayın Başbakan'ın. Taşeron kimse Sayın Başbakan açıklasın. Madem ki bir devlet taşeron kullanıyor, Başbakan açıklasın" değerlendirmesini yaptı.
Bu sorunun, ülkeyi yönetenlerin beceriksizliğinden ve Parlamento'nun sorumluluk üstlenmemesinden kaynaklanan bir sorun olduğunu öne süren Yıldız, "Bu Parlamento basiretli bir Parlamento olsaydı, bütün çağdaş dünya gibi, AB ülkeleri gibi bu sorunu ele alır ve çözerdi. Turgut Özal'ın 'üç beş çapulcu' demesiyle Başbakan'ın bu açıklamaları arasında bir fark yoktur" şeklinde konuştu.
