Ninelerle çocuklar birlikte yaşayacak
Sosyal Hizmetler Çocuk Esirgeme Kurumu (SHÇEK), ninelerle çocuklar birlikte yaşasın diye, Çocuk Evleri ve Yaşlı Evleri'ni birbirine yakın bölgelerde a
SHÇEK , Çocuk Evleri Projesi ile devlet koruması altındaki çocuklara özlemini çektikleri yuva sıcaklığını sunuyor . Bakım altındaki yaşlıların kendini ev ortamında hissetmesini sağlamak için Yaşlı Evleri projesini de pilot olarak başlatan SHÇEK ; ninelerle çocuklar birlikte yaşasın diye Çocuk Evleri ile Yaşlı Evleri ' nin birbirine yakın yerlerde açılmasını hedefliyor .
Bu kapsamda , sosyal ve kültürel açıdan birbirine benzeyen 4 yaşlı kadının bir arada yaşadığı Seyranbağları Yaşlı Evi ' nin alt katı Çocuk Evi olarak düzenlendi . Burada nineler ve çocuklar birbirine sevgiyle sarılarak hayata tutunuyor .
Çocukların toplum içinde yetiştirilmesi amacıyla bir apartman dairesi veya müstakil evlerde açılan Çocuk Evleri ' nde , 0-18 yaş arasında , aralarında en fazla 3 yaş olmak kaydıyla 5 ila 7 çocuk yaşıyor .
ÇOCUK EVİ SAYISI 198 ' E ULAŞTI
Çocuk Evleri Projesi kapsamında , öncelikle kamu lojmanları , çocuk evlerine dönüştürülüyor . Evlere , Çocuk Evi olduğuna ilişkin hiçbir tabela asılmıyor . 2010 itibariyle Türkiye ' deki çocuk evleri 198 , burada yaşayan çocukların sayısı da bin 182 ' ye yükseldi . Önümüzdeki günlerde de Bitlis , Şanlıurfa , Aksaray , Trabzon , Sinop , Osmaniye , Nevşehir ' de çocuk evlerinin açılması hedefleniyor .
" OLASI KİŞİLİK VE DAVRANIŞ BOZUKLUKLARI EN AZA İNDİRİLİYOR "
Konuyla ilgili değerlendirmede bulunan Kadın ve Aileden Sorumlu Devlet Bakanı Selma Aliye Kavaf , çocukların psiko-sosyal gelişimlerinin , aile yanında yaşayan çocuklarla paralellik göstermesi , akademik başarılarında artış sağlanması , meslek sahibi ve topluma yararlı bireyler olmalarını hedeflediklerini belirtti .
Çocuk Evleri Projesinin çocuklar üzerindeki olumlu etkilerine dikkat çeken Kavaf , " Çocuklar aile ortamına benzer yapılar ve ilişki sistemi içinde yetiştirildiğinden , aynı evdeki diğer çocuklar ile kardeş ilişkisi içerisinde ve sorumlu bakım elemanı ile daha sıcak iletişim halinde paylaşımda bulunuyor . " dedi .
Olası kişilik ve davranış bozukluklarının da en aza indirildiğini dile getiren Kavaf , " Çocuklar ev ortamında yetişerek hayata kolay hazırlanıyor . " diye konuştu .
PROJE İLE ÇOCUKLARIN AKADEMİK BAŞARILARI ARTTI
Yurtlardaki koğuş sistemiyle çocuk evlerini karşılaştıran Bakan Kavaf , şöyle devam etti : " Koğuş sistemi çocukları hem hayata çok iyi hazırlamıyor , hem her şey hazır veriliyor hem de bildiğiniz gibi çocuklar bir su misali birbirlerinden etkilenerek bir yöne çok kolay akabiliyorlar . Bu da kontrolü zorlaştırabiliyor . Koğuş sisteminde kalabalık gruplar içerisinde ahengi yakalamak , ilgiyi yoğunlaştırmak da çok kolay olmuyor . Bu nedenle bu kurumlarda geçmişte yaşanan bazı olumsuzluklardan dolayı yurt ve yurt çocuğu şeklinde olumsuz bir imaj oluşmuştur . Tabi ki önyargılı bu tarz yaklaşımlar çocuklarımızın davranışlarında da negatif bir etki oluşturdu . Bu olumsuzlukları gidermek için öncelikle sevgi evleri daha sonra da çocuk evleri projeleriyle çocuklarımızı evlere taşıyoruz . Bu çocuklarımızın akademik başarısını da çok arttırdı . Okul başarıları ve not ortalamaları arttı . Geçen sene üniversite sınavında yüzde 77 gibi bir başarı yakaladık . Bu başarının büyük bir kısmı ev bir kısmı da yurtta kalan gençlerimizin başarısıdır . "
Ankara ' daki ilk çocuk evinin SHÇEK Genel Müdürlüğü ' ne tahsis edilmiş bir lojmanın boşaltılmasıyla kurulduğunu hatırlatan Kavaf , evin açılması sırasında önyargılar nedeniyle bazı apartman sakinlerinin ' huzuru bozarlar ' diye çocukları istemediklerini kaydetti . Daha sonra bu tarz evler tutulmak istendiğinde komşular ile tek tek görüşülerek ön yargıların aşıldığını aktaran Kavaf , " Zaten çocuklarımız orada oturmaya , ilişkiler gelişmeye başladıktan sonra onlar da kaygılarının yersiz olduğunu görmüş oldular . Bilakis artık çocuklarımıza kol kanat gerip sahip çıkıyorlar . " dedi .
