Yassı Çelik Sektörü 2010 Yılında İthalattan İhracata Geçiyor
Türkiye'de yassı çelik sektörünün gelişimine katkıda bulunmak amacıyla 2003 yılında kurulan Yassı Çelik İthalat, İhracat ve Sanayicileri Derneği (YİSAD) sektörde ve Türk ekonomisinde yaşanan gelişmeleri "Yassı Çelik Sektörü ve Türkiye Ekonomisi" başlıklı toplantı ile değerlendirdi
Türkiye'de yassı çelik sektörünün gelişimine katkıda bulunmak amacıyla 2003 yılında kurulan Yassı Çelik İthalat, İhracat ve Sanayicileri Derneği (YİSAD) sektörde ve Türk ekonomisinde yaşanan gelişmeleri "Yassı Çelik Sektörü ve Türkiye Ekonomisi" başlıklı toplantı ile değerlendirdi.
Ereğli Demir Çelik Fabrikaları T.A.Ş. Genel Müdürü ve Yönetim Kurulu Üyesi Oğuz Özgen ve Türkiye Bankalar Birliği Başkanı ve Türkiye İş Bankası Genel Müdürü H. Ersin Özince'in konuşmacı olarak katıldığı toplantıda yassı çelik sektör temsilcileri de hazır bulundu.
Toplantıda açılış konuşması yapan YİSAD Başkanı Mustafa Açıkalın, Türkiye'de yassı çelik sektörünün ülke ekonomisi ile doğrudan ilişki içinde olduğunu vurgulayarak, "Sektörümüz son yıllarda hep ülke büyümesi oranında büyüme göstermiştir. Ancak yassı ürün talebinde yeni yatırım projelerinin devreye girmesi ile önümüzdeki dönemde ülke büyümesinden daha yüksek bir performans bekliyoruz" dedi.
Açıkalın yassı çelik sektörünün, gerek üretimi, gerekse tüketiminin dünyada ülkelerin gelişmişlik kriterlerinden biri sayıldığını belirterek, YİSAD'ın iki yılda bir genel kurulunu yaptığını, bu genel kurullarda aynı zamanda yassı çelik sektörünün ve Türkiye ekonomisinin genel dinamiklerinin istişare edildiğini belirtti.
Yassı çelik sektörünün bir üst ana grubu olan demir çelik sektörünün ülkemiz için çok önemli bir sektör olduğunu ifade eden Mustafa Açıkalın, ham çelik üretiminde Türkiye'nin, 25 milyon tonu geçen üretimi ile dünyada 10. sırada yer aldığını söyledi.
Türkiye'nin 2008 yılında 8 milyon 100 bin ton gerçekleşen yassı çelik ithalat rakamının 2009 yılında 5 milyon 600 bin tona düştüğünü, buna oranla 2008 yılında 1 milyon 400 bin ton olan yassı çelik ihracatımızın da 1 milyon 650 bin tona yükseldiğini belirten Açıkalın, "Yıllarca ülkemizde yassı çelik üretimi ve tüketimi arasında bir denge sağlanamadığından ithalata dayalı bir tüketim oluşmuştur. Bununla beraber son yıllarda yapılan yatırımlarla, bu dengesizlik önümüzdeki dönemlerde kapatılacak ve ülkemiz
sadece ithalat yapan bir yapıdan, ihracat yapan bir yapıya da kavuşacaktır" dedi.
Mevcut ithalat rakamları ile Türkiye'nin, Avrupa'da İtalya'dan sonra en büyük ithalatçı ülke konumunda olduğunu belirten Açıkalın, 2008 sonlarına doğru tüm dünyada yaşanan gelişmelerden ülkemizde nasibini aldı. O günlerde bazı üyelerimizden veya üyemiz olmayan sektör temsilcilerinden gelen bazı mesajlar bizleri üzdü. Bunların başında bazı bankaların tüm demir çelik sektörüne, firma ayırt etmeksizin olumsuz bakmaları idi. Ama yassı çelik sektörünün şu anki geldiği yer itibariyle bu düşüncede olan bankacı
dostlarımızı mahcup ettiğimizi inanıyoruz. Düşen faizler, belli ekonomik istikrarın oluşması, tüm sektörlerdeki sanayici ve tüccarlar gibi, bizler içinde çok önemli. Önümüzdeki yıllarda sektörümüz, hem üretim, hem ithalat ve hem de özellikle ihracat rakamları olarak dünyada daha üst sıralarda olacaktır. Geldiğimiz noktada, ülkemize güveniyoruz, sektörümüze güveniyoruz. Yatırım yapmaya devam ediyoruz" diye konuştu.
Ereğli Demir Çelik Fabrikaları T.A.Ş. Genel Müdürü ve Yönetim Kurulu Üyesi Oğuz Özgen ve Türkiye Bankalar Birliği Başkanı ve Türkiye İş Bankası Genel Müdürü H. Ersin Özince'in konuşmacı olarak katıldığı toplantıda yassı çelik sektör temsilcileri de hazır bulundu.
Toplantıda açılış konuşması yapan YİSAD Başkanı Mustafa Açıkalın, Türkiye'de yassı çelik sektörünün ülke ekonomisi ile doğrudan ilişki içinde olduğunu vurgulayarak, "Sektörümüz son yıllarda hep ülke büyümesi oranında büyüme göstermiştir. Ancak yassı ürün talebinde yeni yatırım projelerinin devreye girmesi ile önümüzdeki dönemde ülke büyümesinden daha yüksek bir performans bekliyoruz" dedi.
Açıkalın yassı çelik sektörünün, gerek üretimi, gerekse tüketiminin dünyada ülkelerin gelişmişlik kriterlerinden biri sayıldığını belirterek, YİSAD'ın iki yılda bir genel kurulunu yaptığını, bu genel kurullarda aynı zamanda yassı çelik sektörünün ve Türkiye ekonomisinin genel dinamiklerinin istişare edildiğini belirtti.
Yassı çelik sektörünün bir üst ana grubu olan demir çelik sektörünün ülkemiz için çok önemli bir sektör olduğunu ifade eden Mustafa Açıkalın, ham çelik üretiminde Türkiye'nin, 25 milyon tonu geçen üretimi ile dünyada 10. sırada yer aldığını söyledi.
Türkiye'nin 2008 yılında 8 milyon 100 bin ton gerçekleşen yassı çelik ithalat rakamının 2009 yılında 5 milyon 600 bin tona düştüğünü, buna oranla 2008 yılında 1 milyon 400 bin ton olan yassı çelik ihracatımızın da 1 milyon 650 bin tona yükseldiğini belirten Açıkalın, "Yıllarca ülkemizde yassı çelik üretimi ve tüketimi arasında bir denge sağlanamadığından ithalata dayalı bir tüketim oluşmuştur. Bununla beraber son yıllarda yapılan yatırımlarla, bu dengesizlik önümüzdeki dönemlerde kapatılacak ve ülkemiz
sadece ithalat yapan bir yapıdan, ihracat yapan bir yapıya da kavuşacaktır" dedi.
Mevcut ithalat rakamları ile Türkiye'nin, Avrupa'da İtalya'dan sonra en büyük ithalatçı ülke konumunda olduğunu belirten Açıkalın, 2008 sonlarına doğru tüm dünyada yaşanan gelişmelerden ülkemizde nasibini aldı. O günlerde bazı üyelerimizden veya üyemiz olmayan sektör temsilcilerinden gelen bazı mesajlar bizleri üzdü. Bunların başında bazı bankaların tüm demir çelik sektörüne, firma ayırt etmeksizin olumsuz bakmaları idi. Ama yassı çelik sektörünün şu anki geldiği yer itibariyle bu düşüncede olan bankacı
dostlarımızı mahcup ettiğimizi inanıyoruz. Düşen faizler, belli ekonomik istikrarın oluşması, tüm sektörlerdeki sanayici ve tüccarlar gibi, bizler içinde çok önemli. Önümüzdeki yıllarda sektörümüz, hem üretim, hem ithalat ve hem de özellikle ihracat rakamları olarak dünyada daha üst sıralarda olacaktır. Geldiğimiz noktada, ülkemize güveniyoruz, sektörümüze güveniyoruz. Yatırım yapmaya devam ediyoruz" diye konuştu.