Chp Eski Genel Başkanı Baykal, Meclis Kulisinde Vekiller Ve Gazetecilerle Sohbet Etti
CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, kendi kullandığı otomobiliyle Meclis'e gelirken, gazetecilerin takibi nedeniyle ciddi tehlikeler atlattığını söyleyerek, "Diana'nın nasıl gittiğini anladım" dedi
CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, kendi kullandığı otomobiliyle Meclis'e gelirken, gazetecilerin takibi nedeniyle ciddi tehlikeler atlattığını söyleyerek, "Diana'nın nasıl gittiğini anladım" dedi. Baykal, yat aldığı haberlerini kesin bir dille yalanlayarak, "En iyi yat arkadaşının yatıdır derler" yorumunu yaptı.
CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, 21 gün aranın ardından geldiği Meclis'te milletvekilleri ve gazetecilerle hasret giderdi. Baykal, Genel Kurul çalışmaları devam ederken muhalefet kulisine inerek milletvekilleri ve gazetecilerle sohbet etti. Aralarında Grup Başkanvekili Kemal Anadol ile Mustafa Özyürek, Nur Serter, Yılmaz Ateş, İlhan Kesici gibi isimlerin bulunduğu milletvekilleriyle birlikte oturan Baykal'ın etrafı CHP milletvekilleri tarafından sarıldı. CHP milletvekilleri, Baykal'ın yanına gelerek
'hoşgeldiniz' dedi ve elini sıktı. CHP'nin eski küskünlerinden, PM üyeliğine seçilen Haluk Koç da Baykal'ın elini sıkanlar arasındaydı. MHP Genel Başkan Yardımcıları Mehmet Ekici, Recai Yıldırım ve Ordu Milletvekili Rıdvan Yalçın da Baykal'ın yanına gelerek, 'hoşgeldiniz' dedi. Baykal, yaklaşık 45 dakika kaldığı muhalefet kulisinde iki bardak ıhlamur içti.
Kulisteki sohbet sırasında Baykal'ın gündeminde yine bir gazetede yer alan yat satın aldığı yönündeki haberler vardı. Baykal, güncel siyasete ilişkin soruları, 'Önce bu işi halledelim' diyerek cevapsız bıraktı. Deniz Baykal, CHP milletvekillerine, bugün 16. dönem Rize milletvekili Yılmaz Balta'nın cenaze törenine katılıp katılmadıklarını sordu. Baykal, çok geç haberdar olduğu için cenaze törenine katılamadığını söyledi. Baykal, 'Meclis'e çok sık gelecek misiniz?' diye soran gazetecilere, "Olabilir. Grup
toplantılarına katılacağı. Bugün sizlerle biraraya gelmek için buradayım" karşılığını verdi. Baykal, Meclis'e çok özlediğini de dile getirdi.
Baykal, kendi otomobiliyle Angora Sitesi'ndeki evinden Meclis'e gelirken, gazetecilerin takibi nedeniyle ciddi tehlikeler atlattığını söyledi. Basın araçlarını kullanan şoförlerin her birinin deneyimli şoförler olduğuna işaret eden Baykal, "Sağımdan biri giriyor, solumdan biri giriyor. Millet zaten kaza falan bekliyor. Hız yaparak kaçmaya çalıştım, onlar da hız yapıyor. Nihayet kazasız belasız gelebildik" diye konuştu. Gazetecilerin, dönüşte daha yavaş kullanması yönündeki tavsiyesi üzerine Baykal, medya
araçlarının etrafında biriktiğini, kaçmak durumunda kaldığını söyledi. Baykal, İngiltere Prensi Diana'nın gazetecilerden kaçarken yaptığı kaza sonucu hayatını kaybettiğini hatırlatarak, "Diana'nın nasıl gittiğini anladım" dedi. Bir milletvekili ise, 'Benzetmek gibi olmasın' yorumunu yaptı. Araba kullanırken trafik ihlali yapmadığını, kırmızı ışıklarda durduğunu belirten Baykal, ceza yemesi halinde cezaları, hız yapmasına neden olanlara göndereceğini ifade etti.
Baykal, bir gazetede yer alan yat aldığı ile ilgili iddiaları kesin bir dille yalanladı. Haberde adı geçen aileyi hiç aramadığını ve hiçbir ilişkisinin bulunmadığını belirten Baykal, para verdiği iddia edilen kişinin, 1974'te Maliye Bakanı olduğu dönemdi İstanbul Sanayi Odası Başkanı olduğunu, o dönemden tanıdığını ancak daha sonra hiçbir ilişkisinin olmadığını vurguladı. Haberi, 'tamamen çılgın bir senaryo' olarak nitelendiren Baykal, bunu anlatmaya 'asparagas' kelimesinin yetmeyeceğini ifade etti.
Baykal, Habertürk Genel Yayın Yönetmeni Fatih Altaylı'nın, bu habere nasıl ulaştığını açıklaması gerektiğini belirtti. Birisi birşey söyledi dile üzerine balıklama atlamamak gerektiğini kaydeden Baykal, bunları söylemek zorunda kaldığı için üzgün olduğunu dile getirdi. Yat sahibi olmanın utanç verici birşey olmadığını ifade eden Baykal, "En iyi yat arkadaşının yatıdır derler" yorumunu yaptı. Bu arada Baykal'ı telefonla arayan bir kişi, Fatih Altaylı'nın haberinin doğru olduğu konusunda ısrar ettiğini
anlattı. Baykal, telefonla konuştuktan sonra gazetecilere dönerek, "Fatih bey ısrar ediyormuş. Allah demekten başka yapacağım birşey yok. Çıksın o adam desin. Ben nereden vermişim bu parayı" dedi.
Baykal, milletvekilleriyle Meclis çalışmaları üzerine de konuştu. Baykal'ın, 'Meclis'in neşesi yerinde' yorumuna Kemal Anadol, 'İçeride sadece 5 kişi var' şeklinde karşılık verdi. Mersin Milletvekili Ali Rıza Öztürk'ün, toplantı yeter sayısı bulunamadığını söylemesi üzerine ise Baykal, "Ne diyorsun, biz mi kuruttuk Meclis'i" diye konuştu.
Baykal, sohbetin sonunda, 'Meclis çalışmalarını yeterince engelledik' diyerek kulisten ayrıldı. Baykal, milletvekilleri tarafından Meclis'ten uğurlandı.
CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, 21 gün aranın ardından geldiği Meclis'te milletvekilleri ve gazetecilerle hasret giderdi. Baykal, Genel Kurul çalışmaları devam ederken muhalefet kulisine inerek milletvekilleri ve gazetecilerle sohbet etti. Aralarında Grup Başkanvekili Kemal Anadol ile Mustafa Özyürek, Nur Serter, Yılmaz Ateş, İlhan Kesici gibi isimlerin bulunduğu milletvekilleriyle birlikte oturan Baykal'ın etrafı CHP milletvekilleri tarafından sarıldı. CHP milletvekilleri, Baykal'ın yanına gelerek
'hoşgeldiniz' dedi ve elini sıktı. CHP'nin eski küskünlerinden, PM üyeliğine seçilen Haluk Koç da Baykal'ın elini sıkanlar arasındaydı. MHP Genel Başkan Yardımcıları Mehmet Ekici, Recai Yıldırım ve Ordu Milletvekili Rıdvan Yalçın da Baykal'ın yanına gelerek, 'hoşgeldiniz' dedi. Baykal, yaklaşık 45 dakika kaldığı muhalefet kulisinde iki bardak ıhlamur içti.
Kulisteki sohbet sırasında Baykal'ın gündeminde yine bir gazetede yer alan yat satın aldığı yönündeki haberler vardı. Baykal, güncel siyasete ilişkin soruları, 'Önce bu işi halledelim' diyerek cevapsız bıraktı. Deniz Baykal, CHP milletvekillerine, bugün 16. dönem Rize milletvekili Yılmaz Balta'nın cenaze törenine katılıp katılmadıklarını sordu. Baykal, çok geç haberdar olduğu için cenaze törenine katılamadığını söyledi. Baykal, 'Meclis'e çok sık gelecek misiniz?' diye soran gazetecilere, "Olabilir. Grup
toplantılarına katılacağı. Bugün sizlerle biraraya gelmek için buradayım" karşılığını verdi. Baykal, Meclis'e çok özlediğini de dile getirdi.
Baykal, kendi otomobiliyle Angora Sitesi'ndeki evinden Meclis'e gelirken, gazetecilerin takibi nedeniyle ciddi tehlikeler atlattığını söyledi. Basın araçlarını kullanan şoförlerin her birinin deneyimli şoförler olduğuna işaret eden Baykal, "Sağımdan biri giriyor, solumdan biri giriyor. Millet zaten kaza falan bekliyor. Hız yaparak kaçmaya çalıştım, onlar da hız yapıyor. Nihayet kazasız belasız gelebildik" diye konuştu. Gazetecilerin, dönüşte daha yavaş kullanması yönündeki tavsiyesi üzerine Baykal, medya
araçlarının etrafında biriktiğini, kaçmak durumunda kaldığını söyledi. Baykal, İngiltere Prensi Diana'nın gazetecilerden kaçarken yaptığı kaza sonucu hayatını kaybettiğini hatırlatarak, "Diana'nın nasıl gittiğini anladım" dedi. Bir milletvekili ise, 'Benzetmek gibi olmasın' yorumunu yaptı. Araba kullanırken trafik ihlali yapmadığını, kırmızı ışıklarda durduğunu belirten Baykal, ceza yemesi halinde cezaları, hız yapmasına neden olanlara göndereceğini ifade etti.
Baykal, bir gazetede yer alan yat aldığı ile ilgili iddiaları kesin bir dille yalanladı. Haberde adı geçen aileyi hiç aramadığını ve hiçbir ilişkisinin bulunmadığını belirten Baykal, para verdiği iddia edilen kişinin, 1974'te Maliye Bakanı olduğu dönemdi İstanbul Sanayi Odası Başkanı olduğunu, o dönemden tanıdığını ancak daha sonra hiçbir ilişkisinin olmadığını vurguladı. Haberi, 'tamamen çılgın bir senaryo' olarak nitelendiren Baykal, bunu anlatmaya 'asparagas' kelimesinin yetmeyeceğini ifade etti.
Baykal, Habertürk Genel Yayın Yönetmeni Fatih Altaylı'nın, bu habere nasıl ulaştığını açıklaması gerektiğini belirtti. Birisi birşey söyledi dile üzerine balıklama atlamamak gerektiğini kaydeden Baykal, bunları söylemek zorunda kaldığı için üzgün olduğunu dile getirdi. Yat sahibi olmanın utanç verici birşey olmadığını ifade eden Baykal, "En iyi yat arkadaşının yatıdır derler" yorumunu yaptı. Bu arada Baykal'ı telefonla arayan bir kişi, Fatih Altaylı'nın haberinin doğru olduğu konusunda ısrar ettiğini
anlattı. Baykal, telefonla konuştuktan sonra gazetecilere dönerek, "Fatih bey ısrar ediyormuş. Allah demekten başka yapacağım birşey yok. Çıksın o adam desin. Ben nereden vermişim bu parayı" dedi.
Baykal, milletvekilleriyle Meclis çalışmaları üzerine de konuştu. Baykal'ın, 'Meclis'in neşesi yerinde' yorumuna Kemal Anadol, 'İçeride sadece 5 kişi var' şeklinde karşılık verdi. Mersin Milletvekili Ali Rıza Öztürk'ün, toplantı yeter sayısı bulunamadığını söylemesi üzerine ise Baykal, "Ne diyorsun, biz mi kuruttuk Meclis'i" diye konuştu.
Baykal, sohbetin sonunda, 'Meclis çalışmalarını yeterince engelledik' diyerek kulisten ayrıldı. Baykal, milletvekilleri tarafından Meclis'ten uğurlandı.