Mimar Sinan, Didim'de Panelle Anlatıldı

Mimarlar Odası Didim Temsilciliği Mimar Sinan Haftası dolayısıyla "Sinan'da Cami Tipolojisi" konulu bir konferans düzenledi.

Mimar Sinan, Didim'de Panelle Anlatıldı
Didim Ticaret Odası'nda düzenlenen Panel'e Prof.Dr. Yüksek Mimar İ.Hulusi Güngör konuşmacı olarak katıldı. Mimar Sinan haftası sebebiyle düzenlenen panele Didim Ticaret Odası Başkanı Ufuk Döver, Didim Kent Konseyi Başkanı Osman Ayyıldız, Mimarlar Odası Didim Temsilcisi Burhan Çolak, Belediye Meclis Üyesi Şehriban Karakış, İlçe Müftüsü Celil Karaca, DSP İlçe Başkanı Taci Erbaş,MHP İlçe Başkan Yardımısı Erol Öktensoy, Didim Emlakçılar Derneği Başkanı Osman Coşkun, Mimarlar Odası üyeleri ve davetliler katıldı.
Panel öncesi konuşan Mimarlar Odası Didim Temsilcisi Burhan Çolak Didim'de ilk kez Mimar Sinan haftasını kutladıklarını söylerken "İlk kez yaptığımız bu etkinliği hocamız olarak bildiğimiz Prof.Dr Hulusi Güngör'ü davet ettik.Kendisi bizi kırmadı geldi; teşekkür ediyoruz. Bu haftanın ileri yıllarda kutlanması için çalışacağız."dedi.
Ardından panele geçilirken panel öncesi Prof.Dr. Yüksek Mimar İ.Hulusi Güngör Mimar Sinan için yazıp bestelediği marşı katılımcılara dinletti. Güngör; Mimar Sinan'ın anlattıkça tatlanan, genişleyen ve saygı duyulan bir şahsiyet olduğuna işaret ederek, "Mimar Sinan hakkında bilinmeyen bir durumda kendisi mimar değil, yeniçeriydi ve onunla övünürdü. O, başmimarlığı ret etmişti ama mimar olmaktan kurtulamadı. Sinan öldüğünde mezarının başından kavuğu vardı. Kendisi sarayda Haseki (subay görevlisi) idi ve kavuğu mezarının başında ama bazı karikatüristler o kavuğu sanki ön değil de arka tarafıymış gibi anlattılar.Bu böle aksettirildi ne olur bunu düzgün anlatın bu çok büyük bir ayıp" dedi.
Mimar Sinan'ın Yavuz Sultan Selim zamanında devşirildiğini söyleyerek, "Zannediyorlar ki devşirme sadece müslüman olmayan çocuklar için yapılıyor ama Anadolu da bu durumda yapılıyordu. Sinan direk Türk ailelerinin yanına verilmek yerine sarayda Enderunda yetiştirildi. Sinan Türktür. Bununla ilgili ortaya yok Ermeni, yok Rum diye iddialara atıldı ama Sinan Türk olarak doğan birisi ve islamı da sarayda öğrendi" dedi.
Sinan'ın eserlerinin incelerken insaf içinde değerlendirilmesi gerektiğini dile getiren Güngör "Çünkü Sinan bir mimar değildi.Asıl mesleği dülgerlikti. Belli hususlarda komposizyon yapabiliyordu ama Sinan'ın çizdiği eserlerdeki güzellik herkes için aynı. Sinan çok alçak gönüllü ve mütevazi bir adam...Bunu da Süleymaniye Camiinin açılışından anlıyoruz. Camiinin açılışında Sinan anahtarı padişah Süleyman'a veriyor, siz açın diye ama Padişah diyor ki "Sinan bunu açmak sana layıktır" diyor. Sinan anahtarı deliğe soktuğundan "Ya seddar " diyerek açıyor.Seddar Allah'ın isimlerinden biri ve koruyucu anlamına geliyor. Yani Sinan yaptığı o muhteşem Camiide bir sorun olursa, padişah bir noksan görürse diye Allaha sığınıyor ve varsa bir kusuru korumasını diliyor. Sinan böyle alçak gönüllü bir adam...Yani Sinan'ı anlatmak çok güzel olduğu kadar da zor bir durum" diye konuştu.