Bülent Arınç'ın 'Demirci' Hatırasına Tarihçilerden Cevap
Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, gazetelerin Ankara Temsilcileri ile Kamu Diplomasi Koordinatörlüğü faaliyetlerini tanıtmak üzere gerçekleştirdiği toplantıda Manisa'nın Demirci ilçesiyle ilgili anlattığı bir hatırasına Demircili tarihçilerden cevap gecikmedi
Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, gazetelerin Ankara Temsilcileri ile Kamu Diplomasi Koordinatörlüğü faaliyetlerini tanıtmak üzere gerçekleştirdiği toplantıda Manisa'nın Demirci ilçesiyle ilgili anlattığı bir hatırasına Demircili tarihçilerden cevap gecikmedi.
Geçen hafta sonu gazetelerin Ankara Temsilcileri ile Kamu Diplomasi Koordinatörlüğü faaliyetlerini tanıtmak üzere gerçekleştirilen toplantıda konuşan Bülent Arınç, yıllar önce Manisa'nın Demirci ilçesindeki bir anısını paylaşarak şunları söylemişti: "Yıllar önce Manisa'nın Demirci ilçesine gittim. Düşman işgalinden kurtuluşlarının yıldönümü törenlerine katılmam için beni ısrarla çağırıyorlardı. 3,5 saat süren uzun bir yolculuktan sonra yorgun argın kaymakamın odasına geçtim. Belediye Başkanı da oradaydı.
Ancak, ilçede hiçbir tören yoktu. Bekledim. Hiçbir hareketlilik de gelişmedi. Sadece birkaç öğrenci geldi. Şiir falan okudu. Sonunda dayanamayıp hem kaymakam hem de belediye başkanına, 'Kardeşim ne oluyor, bu nasıl kurtuluş töreni? Hiç hareket yok' diye sordum. Sonunda biraz mahçup bir ifade ile ne deseler beğenirsiniz; 'Efendim, aslında buraya düşman uğramamış. Bir işgal falan da olmamış. E tabii düşmandan kurtuluş da yaşanmamış. Baktık çevre ilçeler yıllardır güzel güzel törenlerle gündeme geliyor.
Ziyaretçileri oluyor. Biz de bir kurtuluş günü icat edelim dedik. Yoksa kötü bir niyetimiz yok."
ARINÇ'IN BÖLGENİN TARİHİNİ BİLMEDİĞİ GÖRÜLÜYOR
Haberde geçen bu ilginç anıyı haber sitelerinde ve bir gazetede okuyan ilçe halkı ve tarihçiler, Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç'ın anlatmış olduğu Demirci ile ilgili anısına, "O zamanın belediye başkanının ilçenin tarihini bilmemesi ne büyük bir talihsizlik" diye tepkilerini dile getirdiler.
Celal Bayar Üniversitesi (CBÜ) Demirci Meslek Yüksek Okulu Müdürü Yard.Doç.Dr. Celal Metin, "Devlet Bakanımız Sayın Arınç'ın bu sözleri bir talihsizlik olmuştur. Bu sözleri ile Arınç'ın Demirci'nin Milli Mücadele tarihine ait herhangi bir bilgiye sahip olmadığı anlaşılmaktadır. Aynı zamanda söyledikleri ile Demircilileri rencide edecek sözlerinin kaynağı olarak gösterdiği kişileri de töhmet altında bıraktığı yorumuna ulaşmak mümkün" dedi.
Celal Metin, "tarafsız bir gözle bakıldığında, Sayın Bakan, temsil ettiği bölgenin veya yörenin Milli Mücadele döneminde tamamen Yunan işgaline uğradığını; en fazla işgal acı ve zulümlerini yaşadığını Kurtuluş Savaşını anlatan bir tarih kitabından öğrenebilirdi" diye konuştu.
Yine de herkesin tarihe ilgi göstermesi, öğrenmesi veya sevmesinin beklenemeyeceğini anlatan Celal Metin, sözlerine şöyle devam etti: "Ancak, bir toplantıda söylenen ama süreç içinde kamuya mal olan ve söyleyenin siyasal temsil konumu itibari ile önem arz ettiği ve dikkate alındığı düşünülürse Demirci'ye ait bazı tarihi gerçeklerin tekrar hatırlatılmasında bilgi ve yorumların düzeltilmesi açısından fayda olduğu görülür."
Celal Metin, Sayın Bakan'ın sözlerinden hareket edilecek olursa hiç olmamış farz edilen tarihi bir olay ve olgunun bizi ilgilendiren ve itirazımıza mucip olan yanlarının açıklığa kavuşturulması ilim namusu adına bize sorumluluk yüklemektedir" dedi. Bu sorumluluk duygusu ile Milli Mücadele döneminde Demirci'nin tarihine kaynaklar çerçevesinde bakıldığında Demirci'nin Yunan işgaline uğradığı hem de Yunanlılar ile Milli Güçler arasında defalarca el değiştirdiğinin açıkça görüldüğünü söyledi. Metin,
kaynaklara dayalı olarak Milli Mücadele'nin ilk dönemlerinde Demirci'nin, Milli Mücadele'nin en ciddi askeri çatışmalarının merkezi olduğu bilgisine de ulaşılabildiğini anlattı.
BÖLGENİN TARİHİ HAKKINDA BİLGİ VERDİ
Celal Metin, "Demirci hakkında en önemli kaynağın şüphesiz o dönemde Demirci kaymakamı olan İbrahim Ethem Akıncı'nın 'Demirci Akıncıları' adlı hatıra kitabı olduğunu" söyledi. Metin, defalarca baskısı yapılan bu kitabın 1989 baskısı esas alındığında 19. sayfasında ilçenin tarihi ile ilgili bilgi verildiğini bildirdi. Metin'in kitabı kaynak göstererek verdiği bilgiye göre, 21 Temmuz 1920'de ilk Yunan işgal acısını yaşayan Demirci, Çerkez Ethem kuvvetlerinin saldırısı sonrasında Yunan güçlerinin geri
çekilmesine yol açmış; 4 Ağustos 1920'de Yunanlılarca tekrar işgal edilmiş; 18 Eylül 1920'de Yunanlılar tekrar çekilmiş; yaklaşık bir yıl sonra 7 Ağustos 1921'de Demirci'yi tekrar işgal eden Yunanlıların bir yıl sürecek işgalleri 1922'de 30 Ağustos zaferinin kazanılması ile birlikte son bulmuştur. Ancak Yunan işgalinin bitmesi ve Türk ordusunun Demirci'ye girişi konusunda kaynaklarda birkaç günlük farkların mevcut olmasının kesin kurtuluş gününü muallâkta bıraktığı görülür. Yine de 30 Ağustos- 3 Eylül
tarihleri arasında Yunan güçlerinin çekilişi ve yerlerini milli kuvvetlerin aldığı bir gerçektir."
Özellikle 1920 yazındaki Çerkez Ethem güçleri ile Yunan kuvvetleri arasındaki savaşların kamuoyunda heyecan ve merakla izlendiğini anlatan Metin, şöyle konuştu: "Atatürk'ün Söylev ve Demeçleri'nin 17. sayfasında da yer alan; TBBM'nin başkanı sıfatı ile Mustafa Kemal Paşa bu savaşlar hakkında Meclis kürsüsünden yaklaşık yarım saat süren açıklama yapmıştır. Ayrıca Demirci bölgesinin Yunan işgali ve direnişi hakkında hem Çerkez Ethem hem de Demirci Kaymakamı İbrahim Ethem'in hatıraları birinci el
kaynaklardır. Ek olarak, Demirci bölgesinin işgali, işgal acıları, savaşlar ve direniş hakkında Teoman Ergül'ün, Rahmi Apak'ın, Alakese- Boyacıoğulları'nın Nurettin Gülmez'in, İsmail Oğuz ve Celal Metin'in yayınlanmış çalışmalarına bakılabilir."
(KA-HO-Y)
Geçen hafta sonu gazetelerin Ankara Temsilcileri ile Kamu Diplomasi Koordinatörlüğü faaliyetlerini tanıtmak üzere gerçekleştirilen toplantıda konuşan Bülent Arınç, yıllar önce Manisa'nın Demirci ilçesindeki bir anısını paylaşarak şunları söylemişti: "Yıllar önce Manisa'nın Demirci ilçesine gittim. Düşman işgalinden kurtuluşlarının yıldönümü törenlerine katılmam için beni ısrarla çağırıyorlardı. 3,5 saat süren uzun bir yolculuktan sonra yorgun argın kaymakamın odasına geçtim. Belediye Başkanı da oradaydı.
Ancak, ilçede hiçbir tören yoktu. Bekledim. Hiçbir hareketlilik de gelişmedi. Sadece birkaç öğrenci geldi. Şiir falan okudu. Sonunda dayanamayıp hem kaymakam hem de belediye başkanına, 'Kardeşim ne oluyor, bu nasıl kurtuluş töreni? Hiç hareket yok' diye sordum. Sonunda biraz mahçup bir ifade ile ne deseler beğenirsiniz; 'Efendim, aslında buraya düşman uğramamış. Bir işgal falan da olmamış. E tabii düşmandan kurtuluş da yaşanmamış. Baktık çevre ilçeler yıllardır güzel güzel törenlerle gündeme geliyor.
Ziyaretçileri oluyor. Biz de bir kurtuluş günü icat edelim dedik. Yoksa kötü bir niyetimiz yok."
ARINÇ'IN BÖLGENİN TARİHİNİ BİLMEDİĞİ GÖRÜLÜYOR
Haberde geçen bu ilginç anıyı haber sitelerinde ve bir gazetede okuyan ilçe halkı ve tarihçiler, Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç'ın anlatmış olduğu Demirci ile ilgili anısına, "O zamanın belediye başkanının ilçenin tarihini bilmemesi ne büyük bir talihsizlik" diye tepkilerini dile getirdiler.
Celal Bayar Üniversitesi (CBÜ) Demirci Meslek Yüksek Okulu Müdürü Yard.Doç.Dr. Celal Metin, "Devlet Bakanımız Sayın Arınç'ın bu sözleri bir talihsizlik olmuştur. Bu sözleri ile Arınç'ın Demirci'nin Milli Mücadele tarihine ait herhangi bir bilgiye sahip olmadığı anlaşılmaktadır. Aynı zamanda söyledikleri ile Demircilileri rencide edecek sözlerinin kaynağı olarak gösterdiği kişileri de töhmet altında bıraktığı yorumuna ulaşmak mümkün" dedi.
Celal Metin, "tarafsız bir gözle bakıldığında, Sayın Bakan, temsil ettiği bölgenin veya yörenin Milli Mücadele döneminde tamamen Yunan işgaline uğradığını; en fazla işgal acı ve zulümlerini yaşadığını Kurtuluş Savaşını anlatan bir tarih kitabından öğrenebilirdi" diye konuştu.
Yine de herkesin tarihe ilgi göstermesi, öğrenmesi veya sevmesinin beklenemeyeceğini anlatan Celal Metin, sözlerine şöyle devam etti: "Ancak, bir toplantıda söylenen ama süreç içinde kamuya mal olan ve söyleyenin siyasal temsil konumu itibari ile önem arz ettiği ve dikkate alındığı düşünülürse Demirci'ye ait bazı tarihi gerçeklerin tekrar hatırlatılmasında bilgi ve yorumların düzeltilmesi açısından fayda olduğu görülür."
Celal Metin, Sayın Bakan'ın sözlerinden hareket edilecek olursa hiç olmamış farz edilen tarihi bir olay ve olgunun bizi ilgilendiren ve itirazımıza mucip olan yanlarının açıklığa kavuşturulması ilim namusu adına bize sorumluluk yüklemektedir" dedi. Bu sorumluluk duygusu ile Milli Mücadele döneminde Demirci'nin tarihine kaynaklar çerçevesinde bakıldığında Demirci'nin Yunan işgaline uğradığı hem de Yunanlılar ile Milli Güçler arasında defalarca el değiştirdiğinin açıkça görüldüğünü söyledi. Metin,
kaynaklara dayalı olarak Milli Mücadele'nin ilk dönemlerinde Demirci'nin, Milli Mücadele'nin en ciddi askeri çatışmalarının merkezi olduğu bilgisine de ulaşılabildiğini anlattı.
BÖLGENİN TARİHİ HAKKINDA BİLGİ VERDİ
Celal Metin, "Demirci hakkında en önemli kaynağın şüphesiz o dönemde Demirci kaymakamı olan İbrahim Ethem Akıncı'nın 'Demirci Akıncıları' adlı hatıra kitabı olduğunu" söyledi. Metin, defalarca baskısı yapılan bu kitabın 1989 baskısı esas alındığında 19. sayfasında ilçenin tarihi ile ilgili bilgi verildiğini bildirdi. Metin'in kitabı kaynak göstererek verdiği bilgiye göre, 21 Temmuz 1920'de ilk Yunan işgal acısını yaşayan Demirci, Çerkez Ethem kuvvetlerinin saldırısı sonrasında Yunan güçlerinin geri
çekilmesine yol açmış; 4 Ağustos 1920'de Yunanlılarca tekrar işgal edilmiş; 18 Eylül 1920'de Yunanlılar tekrar çekilmiş; yaklaşık bir yıl sonra 7 Ağustos 1921'de Demirci'yi tekrar işgal eden Yunanlıların bir yıl sürecek işgalleri 1922'de 30 Ağustos zaferinin kazanılması ile birlikte son bulmuştur. Ancak Yunan işgalinin bitmesi ve Türk ordusunun Demirci'ye girişi konusunda kaynaklarda birkaç günlük farkların mevcut olmasının kesin kurtuluş gününü muallâkta bıraktığı görülür. Yine de 30 Ağustos- 3 Eylül
tarihleri arasında Yunan güçlerinin çekilişi ve yerlerini milli kuvvetlerin aldığı bir gerçektir."
Özellikle 1920 yazındaki Çerkez Ethem güçleri ile Yunan kuvvetleri arasındaki savaşların kamuoyunda heyecan ve merakla izlendiğini anlatan Metin, şöyle konuştu: "Atatürk'ün Söylev ve Demeçleri'nin 17. sayfasında da yer alan; TBBM'nin başkanı sıfatı ile Mustafa Kemal Paşa bu savaşlar hakkında Meclis kürsüsünden yaklaşık yarım saat süren açıklama yapmıştır. Ayrıca Demirci bölgesinin Yunan işgali ve direnişi hakkında hem Çerkez Ethem hem de Demirci Kaymakamı İbrahim Ethem'in hatıraları birinci el
kaynaklardır. Ek olarak, Demirci bölgesinin işgali, işgal acıları, savaşlar ve direniş hakkında Teoman Ergül'ün, Rahmi Apak'ın, Alakese- Boyacıoğulları'nın Nurettin Gülmez'in, İsmail Oğuz ve Celal Metin'in yayınlanmış çalışmalarına bakılabilir."
(KA-HO-Y)