Filistin ve İsrail gecenin ödülünü aldı

29. Uluslararası İstanbul Film Festivalinde Avrupa Konseyi Sinema Ödülüne Filistinli Scandar Copti ve İsrailli Yaron Shani'nin yönettiği ''Ajami'' layık bulundu.

Gecede ödül alan sanatçılar ve eserler ise şöyle:
Festivalin kapanış galası ve ödül töreni, Lütfi Kırdar Uluslararası Kongre ve Sergi Sarayı'nda yapıldı.

Sunuculuğunu Mehmet Ali Alabora'nın üstlendiği gecede, ''Sinemada İnsan Hakları'' yarışmasındaki Avrupa Konseyi Sinema Ödülü FACE'e, Filistinli Scandar Copti ve İsrailli Yaron Shani'nin yönettiği ''Ajami'' layık görülürken, ''Jüri Özel Ödülü'', ''The Day God Walked Away'' (Tanrının Gittigi Gün) adlı filme verildi.

Avrupa Konseyi Genel Sekreter Yardımcısı Maud de Boer-Buquicchio, gecede yaptığı konuşmada, filmlerin dünyayı değiştiremeyeceğini, ancak filmler sayesinde insanların düşünceyle dolduğunu belirterek, ''Filmler bizi düşünceye sevk eder ve dünyayı değiştirmek için bizi harekete geçirir'' dedi.

Özellikle insan hakları gibi hassas bir konuda harekete geçmenin gerçekten çok önemli olduğunu ifade eden Maud de Boer-Buquicchio, ''Filmleri sadece sözle değil, Euroimage olarak da bilinen kurumumuzla, Avrupa'daki sinema çalışmalarını, ortak yapımları, bunların dağıtımlarını ve gösterimlerini de maddi olarak destekliyoruz. Son 20 yıldır bu şekilde bin 200'den fazla uzun metrajlı filmi ve belgeseli maddi olarak destekledik'' diye konuştu.

Maud de Boer-Buquicchio, bu yılki FACE ödülü için yarışan filmlerin, Avrupa Konseyinin çok önem verdiği konularla ilgili olduğunu vurgulayarak, bu yapımlarda insanların yaşamış oldukları özellikle de farklı etnik gruplar ve dinler arası ilişkiler, hoşgörü veya hoşgörünün olmadığı durumlar, çocuklara ve kadınlara karşı şiddet, göçmenlerin, Romanların ve kadınların karşılaştığı şiddet ve ayrımcılık gibi konuların ele alındığını kaydetti.

''Biz ödülümüzü sahiplerine, filmi anlattıkları için değil, nasıl anlattıkları için de veriyoruz'' diyen Maud de Boer-Buquicchio, insanın sevdiklerini bireysel ya da toplu şiddete kurban vermesi ve bundan duyulan acıyı, kederi kelimelerle anlatmanın mümkün olmadığını, bu yüzden ödülü kazanan ''Ajami'' filminin sessiz görüntülerinin yıllarca unutulmayacağını söyledi.

Bu yıldan itibaren Eczacıbaşı Topluluğunun desteğiyle verilmeye başlanan ''Uluslararası Yarışma Altın Lale Ödülü'', Belçikalı yönetmen Felix van Groeningen'in ''Şeylerin Boktanlığı'' adlı filmine verildi.

''Jüri Özel Ödülü''ne ise Stephane Brize'nin ''Matmazel Chambon'' adlı filmindeki rolüyle Sandrine Kiberlain layık görülürken, ''Altın Lale Yılın En İyi Türk Filmi'' ödülünü de Yağmur Taylan ve Durul Taylan'ın ''Vavien'' adlı filmi kazandı.

''Altın Lale Yılın En İyi Yönetmen'' ödülü, ''Min Dit'' (Ben Gördüm) filminin yönetmeni Miraz Bezar'a verilirken, ''En İyi Kadın Oyuncu'' ödülü ''Min Dit'' filmindeki rolüyle Şenay Orak'a, ''En İyi Erkek Oyuncu'' ödülü ise ''Beş Şehir'' filmindeki rolüyle Tansu Biçer'e takdim edildi.

''En İyi Senaryo'' ödülü ''Vavien''' filmiyle Engin Günaydın'a verilirken, ''En İyi Görüntü Yönetmeni'' ödülüne ''Bal'' filmiyle Barış Özbiçer layık görüldü.

''En İyi Müzik'' ödülünü ''Min Dit'' filmiyle Mustafa Biber kazanırken, Semih Kaplanoğlu'nun ''Bal'' filmi ''Jüri Özel Ödülü''ne değer bulundu.

Uluslararası Sinema Eleştirmenleri Federasyonu FIPRESCI ödülleri ise uluslararası yarışmada Stephane Brize'nin ''Matmazel Chambon'', ulusal yarışmada Yağmur Taylan ve Durul Taylan'ın ''Vavien'' adlı filmine, Radikal Gazetesi tarafından verilen ''Halk Ödülü'' de uluslararası yarışmada Xavier Dolan'ın ''Annemi Öldürdüm'' adlı filmine, ulusal yarışmada ise Semih Kaplanoğlu'nun ''Bal'' filmine verildi.

Gecede, Uluslararası İstanbul Film Festivaline 28 yıl ev sahipliği yapan Emek Sinemasının özgün yapısının korunup yenilenerek bir sinema ve kültür merkezi olarak yeniden hizmete açılması talebi tekrar edilirken, salonda bu talebi içeren pankart açıldı.

Gala gecesi, Rodrigo Garcia'nın yönettiği ''Anneler ve Kızlar'' adlı filmin gösterimiyle sona erdi.