Belediye Başkanı'ndan Köşe Yazarına Dayak İddiası
Balıkesir'de günlük yayınlanan yerel 'Politika' gazetesinde köşe yazarlığı yapan Rahmi Göçer, Balıkesir Belediye Başkanı İsmail Ok'un saldırısına uğradığını öne sürdü.
Eski bir belediyeci olan Rahmi Göçer, akşam üzeri kendisini arayıp davet eden Belediye Başkanı İsmail Ok ile makamında görüştüğünü, Ok'un kendisine hakaret edip küfürler savurduktan sonra yumrukladığını, sonra da içeri giren 5 kişi ile birlikte kendisini dövdükleri iddia etti. Göçer, Başkan İsmail Ok ve şahsen tanıdığını söylediği diğer 5 kişiden şikayetçi oldu.
Belediye Başkanı İsmail Ok dayak iddialarını yalanlarken, Rahmi Göçer'in iftira attığını, böyle bir şeyin söz konusu olmadığını söyleyip, "Allah akıl versin, ruh sağlığı çok önemli" dedi.
Dayak mağduru olduğunu iddia eden Rahmi Göçer, belediyedeki olaydan hemen sonra yaptığı açıklamada, "Başkanın sekreteri beni aradı. Belediye Başkanı sizinle görüşmek istiyor dedi. Ben de başkan çağırdığı için gittim. Gazeteyi, bugünkü köşe yazımı önüme koyarak ağır hakaretlerde bulundu, küfür etti. Ben tahriklere kapılmadım, yumruğunu masaya vurarak başladı, o arada ben de kendimi korumaya çalıştım. İçeriye 4 kişi daha girdi, onları şahsen tanıyorum. Dışarıda da bekleyen 3 kişi vardı. Maalesef zor
kurtuldum ellerinden, kendimi dışarı attım. Belediye Başkanı'nın makam odasında oldu" dedi. Göçer, arkadaşları tarafından özel bir otomobil ile Balıkesir Devlet Hastanesi'ne götürüldü.
"AKIL NOKSANLIĞI VAR"
Balıkesir Belediye Başkanı İsmail Ok ise dayak iddialarının tamamen asılsız olduğunu savundu. Polis Teşkilatı'nın 165. kuruluş yıl dönümü münasebetiyle Balıkesir İl Emniyet Müdürü Ömer Aydın'ın dün akşam Polisevi'nde verdiği resepsiyona katılan Başkan Ok, buradan ayrılırken gazetecilerin ısrarı üzerine konuyla ilgili açıklama yaptı. Hastanelik olan Rahmi Göçer'in köşe yazarlığı yaptığı Politika gazetesinin sahibi Tarık Sürmelioğlu ve eşinin sorularını cevaplayan Başkan Ok, söz konusu iddiaların doğru
olmadığını savundu.
Rahmi Göçer ile makamında görüştüğünü doğrulayan Belediye Başkanı, ısrarlı bir soru üzerine, "Şimdi ne yapayım, yapmadığım şeye yaptım mı diyeyim?" diye tepki gösterdi. Kimseyi dövmesinin söz konusu olmadığını ifade eden Başkan Ok, "Benim geçmişim belli, dünüm belli, bugünüm belli. Hayatım boyunca 12 Eylül öncesinde de öğrenci olmama rağmen, 12 Eylül'den sonra yıllarca sendika başkanlığı yapmama rağmen, Balıkesir'de ilk defa binlerce kişinin katıldığı eylemi organize eden 3 kişiden biri olmama rağmen en
ufak bir itiş kakış ya da bir karakolluk olayım söz konusu değildir. Arşivlerinizi bir gözden geçirin lütfen. Dolayısıyla böyleyken siz öncelikle bu arkadaşı bir akıl hastanesine götürürseniz daha iyi olur. Sizin gazeteye geçmeden önceki Yeni Balıkesir'in köşesinde yazdıklarını bir inceleyin, bizi yerden yere vuruyor. Ne olduysa size geçer geçmez biz yine aynı kişi, aynı yönetim bu sefer bizi yıldızların yanına çıkarıyor. Dolayısıyla bu geçmişi böyle çelişkilerle, zikzaklarla dolu bir kişi ve hayatı boyunca
hiçbir zikzağı olmayan biri olarak böyle bir kişinin iddiasına ben ne diyeyim? Büyüklerimiz, atalarımız, 'En zor şey akıl noksanlığı' diye boşuna söylememiş. Allah kendisine öncelikle akıl versin, ruh sağlığı çok önemli" dedi.
Dayak iddialarına şaşırdığını söyleyen Belediye Başkanı İsmail Ok, gazetecilerin başkanlık makamı ve belediyenin güvenlik kameralarının kayıtlarıyla ilgili sorusu üzerine, bununla ilgili ihaleye çıkacaklarını, sistemin bir süredir arızalı olduğunu söyledi. Ok, "Bizim kamera sisteminde problem vardı, ihale yaptık ihale tekliflerini aldık. Sistemde hata var. İsterseniz size o ihale tekliflerinin tarihlerinin fotokopilerini veririm" dedi.
Belediye Başkanı Ok basın mensuplarının sorularını cevapladıktan sonra Emniyet Müdürü Ömer Aydın ve eşiyle selamlaşıp beraberinde Başkan Yardımcıları Yusuf Özenç, Tuna Aktürk ve Argun Atıcı olduğu halde Polisevi'ndeki resepsiyondan ayrıldı.
"BENİ KİMLERİN DÖVDÜĞÜNÜ BİLİYORUM, ŞİKAYETÇİYİM"
Öte yandan dün akşam Balıkesir Devlet Hastanesi acil servisine kaldırılan dayak mağduru köşe yazarı Rahmi Göçer, buradaki müdahalesinin ardından sol gözü kapandığı için servise yatırıldı. Göz servisinde özel odaya yatırılan Rahmi Göçer'e çok sayıda kişi geçmiş olsun ziyaretinde bulundu. Vali Yılmaz Arslan da Göçer'i telefonla arayıp geçmiş olsun dileğinde bulundu. Göçer'i hastanedeki odasında Valilik Basın ve Halkla İlişkiler Müdürü İzzet Yıldırım, Türkiye Kamu-Sen İl Temsilcisi Hüseyin Yurdakul,
Kamu-Sen yöneticileri, Politika Gazetesi'nin sahibi Tarık ve Güzide Sürmelioğlu çifti, çok sayıda gazeteci ziyaret ederken, Balıkesir Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Ramazan Demir de Göçer'le telefonla görüştü. Sol gözü görmeyen, ayaklarında da darp izleri bulunan Rahmi Göçer, hastanedeki açıklamasında da iddialarını tekrarladı. Yaşadığı olayı ayrıntılarıyla anlatan Rahmi Göçer, "Saat 15.30-16.00 sularında telefonum çaldı, arayan kişi, 'Belediye başkanın sekreteriyim, sayın başkanım müsaitseniz bugün sizinle
görüşmek istiyor' dedi. Ben de 'Hayhay' dedim. Saat 17.30'da beklediklerini söylediler. Belediyeye gittiğimde saat 17.20 idi. Başkan Yardımcısı Metin Ermiş'in odasında 10 dakika bekledikten sonra belediye başkanının odasına doğru yürüdüm. İçeride Ülkücü İşçiler Derneği Bölge Başkanı Muzaffer Gökkaya vardı. Sekreter bana, 'Bir saniye sizi şöyle alayım' dedi, yan tarafa geçtim. Bir dakika sonra Muzaffer Gökkaya dışarı çıktı. O dışarı çıktıktan sonra sekreter, 'Buyurun' dedi, içeri girdim. Başkan yalnızdı,
'Buyurun, iyi akşamlar' dedim. 'İyi akşamlar' dedi, elini uzatmadı. 'Sen ne biçim adamsın?' dedi. 'Hayrola başkan' dedim, makamında. Gazeteyi eline aldı, 'Gel bakayım, bu yazı senin yazın mı?' dedi. Evet, benim yazım dedim. Yazıda kendisiyle ilgili bir bölüm var, bir atamayla ilgili. Okudu yazıyı, 'Evet o benim düşüncem, öyle söyleniyor. Siz, hayır bu işin içinde ben yokum diyorsanız yarın da aynısını yazarım' dedim. Doğru neyse onu yazdık, söylenenleri yazıyoruz, o bizim düşüncemiz. Onun için mi
çağırdınız?' dedim. Başladı hakaret etmeye başladı, küfrün bini bir para. Ondan sonra yumrukla, ilk yumruğu gözümün üstüne yedim, İsmail Ok bizzat kendisi. O arada belediye başkanının arkasındaki sütunun ardından biri çıktı, başkanın içerideki odasından 2 kişi girdi, sekreterin olduğu yerden de 2 kişi girdi, 6 kişi oldu birden bire. 6'sı birden başladı vurmaya. Ben şaşkına döndüm tabii, gittiğim yer belediye başkanının makamı. Bu yaşımızda buna da şahit olduk. Ama tabii, hırçındı, çok
hırçındı. Bütün bunlar 14 dakikaya sığdı. Bu saldırı olayı önceden planlanmış, önceden kurgulanmış. Şu an gözümü açamıyorum. Şikayetçiyim, önce şikayetçi olmamıştım fakat sonra düşündüm, gözümü açamıyorum. Çok çirkin bir hadise, şikayetçi oldum. Bir an 6 kişi birden çullanıyor. Kapının dışında bekleyen de vardı" iddialarında bulundu.
POLİS KORUMASINA ALINDI
Rahmi Göçer, ziyaretine gelen gazetecilere, bu yaşına kadar böyle bir şeyi ne duyduğunu ne de gördüğünü söyledi. Göçer, "Allah yazanların çizenlerin yardımcısı olsun. Sakın ha, sakın" dedi. Rahmi Göçer, saat 16.00'da arkadaşı olan Türkiye Kamu-Sen İl Temsilcisi Hüseyin Yurdakul ile onun bir işi için Tarım İl Müdürlüğüne gittiklerini, belediyeden o anda telefon geldiğini belirtti. İlginç bir iddia daha ortaya atan Rahmi Göçer, "Ama ben işin esas nedenini biliyorum, öldürse de beni. Bugün yazdığım
konularla ilgili devletin yetkili kurumlarından araştırma isteyeceğim. Onu daha sonra açıklayacağım" diye konuştu. Olayın ardından Rahmi Göçer hastanedeki odasında polis ekipleri tarafından koruma amaçlı olarak gözetime alındı. Emniyet Müdürlüğü tarafından görevlendirilen bir asayiş ekibi hastanede bekledi. Köşe yazarının dayak iddialarıyla ilgili olarak Balıkesir Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından soruşturma başlatıldığı bildirildi.
SENDİKADA BİRLİKTE GÖREV YAPTILAR
Balıkesir Politika gazetesinde, "Mercek" adlı sayfasında köşe yazarlığı yapan Rahmi Göçer (61), yıllar önce Balıkesir Belediyesi'nde uzun süre itfaiye müdürü olarak görev yaptıktan sonra belediye başkan yardımcılığı kadrosundan emekli oldu. Rahmi Göçer aynı dönemde Türkiye Kamu-Sen İl Temsilcisi olarak görev yaptı. Göçer'in Kamu-Sen başkanı olduğu sırada Belediye Başkanı İsmail Ok da Türkiye Kamu-Sen'e bağlı Eğitim-Sen'in şube başkanlığını yaptı. Mesleği öğretmenlik olan İsmail Ok, daha sonra Rahmi
Göçer'in ardından Türkiye Kamu-Sen İl Temsilcisi seçilerek bu görevde bulundu. Eskiye dayalı arkadaşlıkları bulunduğu belirtilen Rahmi Göçer ve İsmail Ok'un bugün parti tabanıyla alakalı olarak ayrı yönlerde oldukları, aralarında kişisel anlaşmazlık bulunduğu ileri sürüldü. Rahmi Göçer'in kendi iddiasına göre dayak yemesine sebep olan köşe yazısında Orman Bölge Müdürlüğü'nde mühendis olarak görev yapan Türkiye Kamu-Sen İl Temsilcisi Hüseyin Yurdakul'un merkezden alınıp Dursunbey ilçesine tayin
edilmesiyle ilgili eleştiri yaptığı, eleştirisinde Yurdakul'un atamasında Belediye Başkanı İsmail Ok'un payı olduğunu belirttiği kaydedildi. Belediye Başkanlığı ile Kamu-Sen'in mevcut başkan ve yönetimi arasında da ilişkilerin soğuk olduğu biliniyor.
Belediye Başkanı İsmail Ok dayak iddialarını yalanlarken, Rahmi Göçer'in iftira attığını, böyle bir şeyin söz konusu olmadığını söyleyip, "Allah akıl versin, ruh sağlığı çok önemli" dedi.
Dayak mağduru olduğunu iddia eden Rahmi Göçer, belediyedeki olaydan hemen sonra yaptığı açıklamada, "Başkanın sekreteri beni aradı. Belediye Başkanı sizinle görüşmek istiyor dedi. Ben de başkan çağırdığı için gittim. Gazeteyi, bugünkü köşe yazımı önüme koyarak ağır hakaretlerde bulundu, küfür etti. Ben tahriklere kapılmadım, yumruğunu masaya vurarak başladı, o arada ben de kendimi korumaya çalıştım. İçeriye 4 kişi daha girdi, onları şahsen tanıyorum. Dışarıda da bekleyen 3 kişi vardı. Maalesef zor
kurtuldum ellerinden, kendimi dışarı attım. Belediye Başkanı'nın makam odasında oldu" dedi. Göçer, arkadaşları tarafından özel bir otomobil ile Balıkesir Devlet Hastanesi'ne götürüldü.
"AKIL NOKSANLIĞI VAR"
Balıkesir Belediye Başkanı İsmail Ok ise dayak iddialarının tamamen asılsız olduğunu savundu. Polis Teşkilatı'nın 165. kuruluş yıl dönümü münasebetiyle Balıkesir İl Emniyet Müdürü Ömer Aydın'ın dün akşam Polisevi'nde verdiği resepsiyona katılan Başkan Ok, buradan ayrılırken gazetecilerin ısrarı üzerine konuyla ilgili açıklama yaptı. Hastanelik olan Rahmi Göçer'in köşe yazarlığı yaptığı Politika gazetesinin sahibi Tarık Sürmelioğlu ve eşinin sorularını cevaplayan Başkan Ok, söz konusu iddiaların doğru
olmadığını savundu.
Rahmi Göçer ile makamında görüştüğünü doğrulayan Belediye Başkanı, ısrarlı bir soru üzerine, "Şimdi ne yapayım, yapmadığım şeye yaptım mı diyeyim?" diye tepki gösterdi. Kimseyi dövmesinin söz konusu olmadığını ifade eden Başkan Ok, "Benim geçmişim belli, dünüm belli, bugünüm belli. Hayatım boyunca 12 Eylül öncesinde de öğrenci olmama rağmen, 12 Eylül'den sonra yıllarca sendika başkanlığı yapmama rağmen, Balıkesir'de ilk defa binlerce kişinin katıldığı eylemi organize eden 3 kişiden biri olmama rağmen en
ufak bir itiş kakış ya da bir karakolluk olayım söz konusu değildir. Arşivlerinizi bir gözden geçirin lütfen. Dolayısıyla böyleyken siz öncelikle bu arkadaşı bir akıl hastanesine götürürseniz daha iyi olur. Sizin gazeteye geçmeden önceki Yeni Balıkesir'in köşesinde yazdıklarını bir inceleyin, bizi yerden yere vuruyor. Ne olduysa size geçer geçmez biz yine aynı kişi, aynı yönetim bu sefer bizi yıldızların yanına çıkarıyor. Dolayısıyla bu geçmişi böyle çelişkilerle, zikzaklarla dolu bir kişi ve hayatı boyunca
hiçbir zikzağı olmayan biri olarak böyle bir kişinin iddiasına ben ne diyeyim? Büyüklerimiz, atalarımız, 'En zor şey akıl noksanlığı' diye boşuna söylememiş. Allah kendisine öncelikle akıl versin, ruh sağlığı çok önemli" dedi.
Dayak iddialarına şaşırdığını söyleyen Belediye Başkanı İsmail Ok, gazetecilerin başkanlık makamı ve belediyenin güvenlik kameralarının kayıtlarıyla ilgili sorusu üzerine, bununla ilgili ihaleye çıkacaklarını, sistemin bir süredir arızalı olduğunu söyledi. Ok, "Bizim kamera sisteminde problem vardı, ihale yaptık ihale tekliflerini aldık. Sistemde hata var. İsterseniz size o ihale tekliflerinin tarihlerinin fotokopilerini veririm" dedi.
Belediye Başkanı Ok basın mensuplarının sorularını cevapladıktan sonra Emniyet Müdürü Ömer Aydın ve eşiyle selamlaşıp beraberinde Başkan Yardımcıları Yusuf Özenç, Tuna Aktürk ve Argun Atıcı olduğu halde Polisevi'ndeki resepsiyondan ayrıldı.
"BENİ KİMLERİN DÖVDÜĞÜNÜ BİLİYORUM, ŞİKAYETÇİYİM"
Öte yandan dün akşam Balıkesir Devlet Hastanesi acil servisine kaldırılan dayak mağduru köşe yazarı Rahmi Göçer, buradaki müdahalesinin ardından sol gözü kapandığı için servise yatırıldı. Göz servisinde özel odaya yatırılan Rahmi Göçer'e çok sayıda kişi geçmiş olsun ziyaretinde bulundu. Vali Yılmaz Arslan da Göçer'i telefonla arayıp geçmiş olsun dileğinde bulundu. Göçer'i hastanedeki odasında Valilik Basın ve Halkla İlişkiler Müdürü İzzet Yıldırım, Türkiye Kamu-Sen İl Temsilcisi Hüseyin Yurdakul,
Kamu-Sen yöneticileri, Politika Gazetesi'nin sahibi Tarık ve Güzide Sürmelioğlu çifti, çok sayıda gazeteci ziyaret ederken, Balıkesir Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Ramazan Demir de Göçer'le telefonla görüştü. Sol gözü görmeyen, ayaklarında da darp izleri bulunan Rahmi Göçer, hastanedeki açıklamasında da iddialarını tekrarladı. Yaşadığı olayı ayrıntılarıyla anlatan Rahmi Göçer, "Saat 15.30-16.00 sularında telefonum çaldı, arayan kişi, 'Belediye başkanın sekreteriyim, sayın başkanım müsaitseniz bugün sizinle
görüşmek istiyor' dedi. Ben de 'Hayhay' dedim. Saat 17.30'da beklediklerini söylediler. Belediyeye gittiğimde saat 17.20 idi. Başkan Yardımcısı Metin Ermiş'in odasında 10 dakika bekledikten sonra belediye başkanının odasına doğru yürüdüm. İçeride Ülkücü İşçiler Derneği Bölge Başkanı Muzaffer Gökkaya vardı. Sekreter bana, 'Bir saniye sizi şöyle alayım' dedi, yan tarafa geçtim. Bir dakika sonra Muzaffer Gökkaya dışarı çıktı. O dışarı çıktıktan sonra sekreter, 'Buyurun' dedi, içeri girdim. Başkan yalnızdı,
'Buyurun, iyi akşamlar' dedim. 'İyi akşamlar' dedi, elini uzatmadı. 'Sen ne biçim adamsın?' dedi. 'Hayrola başkan' dedim, makamında. Gazeteyi eline aldı, 'Gel bakayım, bu yazı senin yazın mı?' dedi. Evet, benim yazım dedim. Yazıda kendisiyle ilgili bir bölüm var, bir atamayla ilgili. Okudu yazıyı, 'Evet o benim düşüncem, öyle söyleniyor. Siz, hayır bu işin içinde ben yokum diyorsanız yarın da aynısını yazarım' dedim. Doğru neyse onu yazdık, söylenenleri yazıyoruz, o bizim düşüncemiz. Onun için mi
çağırdınız?' dedim. Başladı hakaret etmeye başladı, küfrün bini bir para. Ondan sonra yumrukla, ilk yumruğu gözümün üstüne yedim, İsmail Ok bizzat kendisi. O arada belediye başkanının arkasındaki sütunun ardından biri çıktı, başkanın içerideki odasından 2 kişi girdi, sekreterin olduğu yerden de 2 kişi girdi, 6 kişi oldu birden bire. 6'sı birden başladı vurmaya. Ben şaşkına döndüm tabii, gittiğim yer belediye başkanının makamı. Bu yaşımızda buna da şahit olduk. Ama tabii, hırçındı, çok
hırçındı. Bütün bunlar 14 dakikaya sığdı. Bu saldırı olayı önceden planlanmış, önceden kurgulanmış. Şu an gözümü açamıyorum. Şikayetçiyim, önce şikayetçi olmamıştım fakat sonra düşündüm, gözümü açamıyorum. Çok çirkin bir hadise, şikayetçi oldum. Bir an 6 kişi birden çullanıyor. Kapının dışında bekleyen de vardı" iddialarında bulundu.
POLİS KORUMASINA ALINDI
Rahmi Göçer, ziyaretine gelen gazetecilere, bu yaşına kadar böyle bir şeyi ne duyduğunu ne de gördüğünü söyledi. Göçer, "Allah yazanların çizenlerin yardımcısı olsun. Sakın ha, sakın" dedi. Rahmi Göçer, saat 16.00'da arkadaşı olan Türkiye Kamu-Sen İl Temsilcisi Hüseyin Yurdakul ile onun bir işi için Tarım İl Müdürlüğüne gittiklerini, belediyeden o anda telefon geldiğini belirtti. İlginç bir iddia daha ortaya atan Rahmi Göçer, "Ama ben işin esas nedenini biliyorum, öldürse de beni. Bugün yazdığım
konularla ilgili devletin yetkili kurumlarından araştırma isteyeceğim. Onu daha sonra açıklayacağım" diye konuştu. Olayın ardından Rahmi Göçer hastanedeki odasında polis ekipleri tarafından koruma amaçlı olarak gözetime alındı. Emniyet Müdürlüğü tarafından görevlendirilen bir asayiş ekibi hastanede bekledi. Köşe yazarının dayak iddialarıyla ilgili olarak Balıkesir Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından soruşturma başlatıldığı bildirildi.
SENDİKADA BİRLİKTE GÖREV YAPTILAR
Balıkesir Politika gazetesinde, "Mercek" adlı sayfasında köşe yazarlığı yapan Rahmi Göçer (61), yıllar önce Balıkesir Belediyesi'nde uzun süre itfaiye müdürü olarak görev yaptıktan sonra belediye başkan yardımcılığı kadrosundan emekli oldu. Rahmi Göçer aynı dönemde Türkiye Kamu-Sen İl Temsilcisi olarak görev yaptı. Göçer'in Kamu-Sen başkanı olduğu sırada Belediye Başkanı İsmail Ok da Türkiye Kamu-Sen'e bağlı Eğitim-Sen'in şube başkanlığını yaptı. Mesleği öğretmenlik olan İsmail Ok, daha sonra Rahmi
Göçer'in ardından Türkiye Kamu-Sen İl Temsilcisi seçilerek bu görevde bulundu. Eskiye dayalı arkadaşlıkları bulunduğu belirtilen Rahmi Göçer ve İsmail Ok'un bugün parti tabanıyla alakalı olarak ayrı yönlerde oldukları, aralarında kişisel anlaşmazlık bulunduğu ileri sürüldü. Rahmi Göçer'in kendi iddiasına göre dayak yemesine sebep olan köşe yazısında Orman Bölge Müdürlüğü'nde mühendis olarak görev yapan Türkiye Kamu-Sen İl Temsilcisi Hüseyin Yurdakul'un merkezden alınıp Dursunbey ilçesine tayin
edilmesiyle ilgili eleştiri yaptığı, eleştirisinde Yurdakul'un atamasında Belediye Başkanı İsmail Ok'un payı olduğunu belirttiği kaydedildi. Belediye Başkanlığı ile Kamu-Sen'in mevcut başkan ve yönetimi arasında da ilişkilerin soğuk olduğu biliniyor.