Arınç: 'Bu Anayasa değişecektir, yeter ki onu kundaklamayın'

Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, ''Bu Anayasa geçmişte nasıl değişmişse bugün de değişecektir. Yeter ki onu kundaklamayın, yeter ki onu yolundan çıkartmayın, yeter ki milletin huzurunu kaçırmayın'' dedi.

Arınç: 'Bu Anayasa değişecektir, yeter ki onu kundaklamayın'
Manisa Aktif Eğitimciler Derneği ile Turgutlu Eğitim Gönüllüleri Derneği tarafından Manisa Anemon Otel'de düzenlenen ''Günümüz Eğitiminde Yeni Yaklaşımlar'' konulu seminere katılan Arınç, Anayasa'nın bazı maddelerinde değişiklik yapılmasının gündemde olduğunu anımsattı. Bunun çok olağanüstü bir şey olmadığını, mevcut Anayasa'nın 1982 yılında kabul edildiğini ve Anayasa değişikliğine art niyetle bakılmaması gerektiğini dile getiren Arınç, şöyle konuştu:
''Üzerinden diyelim ki 30 seneye yakın bir zaman geçti, 3'te birinden fazlası da değişti. Açmış bakmışsınızdır 175 madde, geçici maddeleriyle şu kadar ediyor. Bunun 3'te 1'i 60-70 madde ediyor, zaten süreç içerinde değişti. Zaten Anayasa'nın kendisi de değişmeyi öngörüyor. Sadece birkaç maddesinin dışında Anayasa'nın nasıl değiştirileceği de, hepsi gayet güzel bir şekilde yazmış. Kim Anayasa'yı değiştirmek istiyorsa buna kuşkuyla bakmamalıyız. Arkasında bir art niyet aramamalıyız. Ne yapacaklar, niçin
yapacaklar, gerekçesine bakılacak. Peşin hükümlü olmayacağız. Bu bir rejim meselesi değildir, bu cumhuriyetin var olma, yok olması meselesi değildir. Esasen bu Anayasa'yı getirenler bazı maddelerin değişmezliğini de ortaya koymuşlardır. Başka ülkelerde böyle maddeler olmayabilir ama Türkiye'nin Anayasası'nda böyle maddeler var. Demek ki bazı şeylere ihtiyaç duymuşlar, bazı korkulara belki sahip olmuşlar diye düşünebilirsiniz ama bugün tartıştığımız konu o değil. 180 maddenin 4 maddesini çıkardığınız zaman
her şeyin değişmesi ihtiyaç duyulduğu zaman mümkündür. Mesela eskiden Devlet Güvenlik Mahkemeleri vardı. Şu anda Anayasamızda yok, hatta onun ait olduğu maddede 'mülga' der, yani 'ilga' edilmiştir şu tarihte, ölüm cezası vardı, şu anda yok ilga edilmiştir. MGK Genel Sekreteri eskiden sadece asker kişilerden olurdu, şimdi sivil kişiler oluyor. Her şey değişti, başlangıç maddesi dahil, Anayasa'nın pek çok maddesinde değişiklikler oldu. Bu zaman içerisinde mümkün olan bir şeydi. Şimdi bizler takriben 30
maddesinin değişmesi gerektiğini düşündük ve Parlamento'ya bunu teklifle bildirdik. Anayasa Komisyonu'nda görüşülmeye başlandı. Sanıyorum yarısına kadar da geldi. Pazartesi sanıyorum tamamlanacak, ondan sonra Genel Kurul'a gelecek. Kabul edilirse de 367'nin üstünde olursa doğrudan TBMM'de, 367'nin altında olursa doğrudan halka sorulacak. Bu 2 kere 2, 4. Bunun altında herhangi bir endişe taşımamak lazım. Normali budur, doğrusu da şimdilik budur. Daha iyi, doğrusu bulunamazsa böyle gidecek bu iş. Şimdi işi
eğer mecrasında bırakırsanız, normal seyrinde tutarsanız hiçbir şey karışmaz ama 2007'de Cumhurbaşkanlığı seçimi sürecinde olduğu gibi anormallikler yaşarsa ve iş normalin ötesinde anormal hale gelirse o zaman şirazesinden çıkar.''

CUMHURBAŞKANLIĞI SEÇİMİ
Anayasa'nın Cumhurbaşkanının görev süresi dolduğu zaman yenisinin nasıl seçileceğini gösterdiğini, ilkokul çocuğunun bile okuyunca seçimin nasıl olacağını anlayabileceğini dile getiren Arınç, ancak bunun önüne geçilmek istendiğini söyledi. ''Bu Parlamento, bu cumhurbaşkanını seçmemeli'' dendiğini ifade eden Bakan Arınç, şöyle devam etti:
''Daha evvel böyle seçtiniz, şimdi neden böyle? 'Çünkü biz sizden kuşkulanıyoruz, seçeceğiniz adamın Cumhurbaşkanı olmasını istemiyoruz' dediler. Eşine kabahat buldular, kendine kabahat buldular, partisine kabahat buldular ama Anayasa böyle diyor, genel hüküm koymuş 'Parlamento seçecek' diyor. Biz 361 kişiyle o gün Parlamento'yu açtık, aynısı oy kullandı, 6 kişi eksik diye Anayasa'da maalesef olmayan bir hükmü yargı kararı haline getirdiler ve biz cumhurbaşkanını seçemedik. Oysa Sayın Sezer 232 oy ile
seçilmişti. Getirdiğimiz şeyler dünyanın yabancısı olduğu hükümler değil. Ne diyoruz? Anayasa Mahkemesi'nin yapısı 11 asil 4 yedek üye olmasın, 17 veya 19 üye olsun. Ne var bunda. Efendim sizin kafanızın arka planında başka şeyler var. Sen nasıl niyet okuyorsun? Kafamın içini, arkasını, önünü nereden biliyorsun. Bak Avrupa'da böyle. Üye sayısı şu kadar, onun 8 tanesini de parlamento seçiyor. Bende hiçbirisini seçmiyor. Ben de parlamentonun şimdilik 3 tanesini seçmesini istiyorum, ne var bunda? 'Orası
yapabilir ama sen yapamazsın'. Başka ne istiyorum ben? Yedek asil ayırımı olmasın, hepsi asil üye olsun. Başka ne istiyorum ben? İki daire halinde çalışalım, en azından verilen kararların bir itiraz yeri olsun, 2 daire birleşsin itiraza baksın. Şimdi siz mahkemeden aleyhinize bir karar çıktığını görseniz temyiz etmez misiniz, en tabi hakkımız. Ama Anayasa Mahkemesi'nin kararları kesin. Kesin olduğu için gözünün üstünde kaşın var diyemiyorsunuz. Halbuki usulen bir itiraz, temyiz merciinin olması lazım.
Söylediğimiz hukukun temel prensipleri, söylediğimiz Avrupa'da, Almanya'da, Fransa'da, İngiltere'de olan örnekler. Hatta Almanya'da tamamını parlamento seçiyor. Yani bizim yapmak istediğimiz şey dünyanın meçhulü değil. Ama bir kısım art niyetliler veya her şeyin arkasında kötü niyet aramaya hevesliler, kendi siyasi düşüncelerine uygun gelmediği için akı kara göstermeye çalışanlar, Anayasa değişikliğinin arkasında bire kötülük görme gayretindeler. Baştan reddediyorlar, içeriğine bile girmek istemiyorlar
ve sadece suçluyorlar. Bu onlara karşı hiç bir şey kazandırmaz, çok şey kaybettirir. Bizim de ilkeli ve kararlı olmamız lazım. Hepimiz Türkiye'nin vatandaşıyız. Vatanımıza, ülkemize, milletimize bağlıyız. Ülkemizin menfaatlerini elbette her şeyin üstünde tutarız. Bu Anayasa geçmişte nasıl değişmişse bugün de değişecektir. Yeter ki onu kundaklamayın, yeter ki onu yolundan çıkartmayın. Yeter ki milletin huzurunu kaçırmayın.''

"YUNANİSTAN AVRUPA'NIN ŞIMARIK ÇOCUĞU"
Ülke yönetmenin kolay olmadığını ifade eden Arınç, Türkiye'nin de kolay yönetilen bir ülke olmadığını söyledi. Arınç sözlerine şöyle devam etti:
"O yüzden 8 seneden beri bu ülkeyi yöneten insanları hem millet taktir ediyor hem de dünya taktir ediyor. Şu anda borsa endeksi 60 bine ulaştı. Televizyonlar 'müthiş fırladı' diyor. Ne bileyim, dikkatimi çekti. Benim borsayla bir işim yok, param da yok. Güven var. Neye güven var? Bu hükümet güçlü, kararlı, Anayasa'yı değiştirecek, ne yaptığını biliyor, krizi iyi yönetti. Şu Yunanistan'a bak, şu Türkiye'ye bak. Şu İspanya'ya bak, şu Türkiye'ye bak. Şu İzlanda'ya, Amerika'ya bak, Türkiye'ye bak. Yunanistan
maaşları dondurdu. Milletvekillerinin, Cumhurbaşkanı'nın ödenekleri kesildi. Avrupa Birliği'nden para istiyorlar 'Allah versin' diyorlar. Halbuki Yunanistan Avrupa'nın şımarık çocuğudur. Bugüne kadar ne istediyse almıştır ama para istediği ülkeler Yunanistan'dan farklı değil. Milyar dolarlık bütçeleriyle bankalar battı, finans kuruluşları battı. Türkiye yönetiliyor. Türkiye'yi geçmişte yönetemediler."
(ÖA-CC-Y)